Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: PERSOPOLİS  (Okunma sayısı 2126 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 10, 2007, 08:39:25 ös
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay




Canlandırma sinemasında çığır açan “PERSOPOLİS”, büyük bir insanlık olayına eğilerek, İran rejimine hem içerden, hem de dışardan bakmaya çalışıyor. Çocukluğunda 1978 İran Devrimi’ni yaşayan Marjane Satrapi, yaşadığı düş kırıklığını, Fransa’ya göç etmesini ve ülkesinin yakın tarihinin son 30 yılını, otobiyografik filminde anlatıyor. Sanatçı, sade ve minimalist uslubuyla, objektif kalmaya özen gösteriyor, büyük laflar etmekten kaçınarak, çözüm önermeye de kalkışmıyor. Anlattıkları, yaşanmışlık ve içtenlik taşıdığı için, film sahiciliğiyle izleyiciyi etkiliyor.



Kasım 10, 2007, 08:39:49 ös
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

1980’lı yılların İran’ını, Molla Devrimi’ni bir çocuğun gözlerinden anlatan politik animasyon filmi “Persopolis”, bu yılın kendinden en çok söz ettiren sinema ürünleri arasında yer aldı.
Bugün 36 yaşında olan, Fransa’da yaşayan yazar/yönetmen Marjane Satrapi, “Persopolis”te, çocukluk anılarını, Şah’ın devrilmesini, devrimin öncesi ve sonrasını, kendi özyaşamsal çizgi- romanından uyarlıyor.
Cannes’daki dünya prömiyeri coşkuyla karşılanan, 60. Festival’in Jüri Özel Ödülü’nü alan bu film, önümüzdeki yılın Oscar’ları için, En İyi Yabancı Film dalında Fransa adına yarışacak.
1978 yılındaki Devrim’den sonra, dünyanın ilgi odağı haline gelen İran’ın, yakın tarihini ve son 30 yılını mercek altına alan “Persopilis”, canlandırma sinemasında bir dönüm noktası. Hollywood’un ve Disney’in çizgi dışı kahramanlarına, sevimli hayvanlarına bizleri alıştıran 7. Sanat, ilk kez büyük bir insanlık olayına eğilerek, İran’daki rejime hem içerden, hem dışardan bakmaya çalışıyor.
Tahran doğumlu Marjane Satrapi bu otobiyografik öyküsünü, Fransız çözer Vincent Parannaud’u da yanına alarak, son derece sade ve yalın siyah- beyaz çizgilerle beyaz perdeye aktarıyor.
Sanatçı, objektif kalmaya özen gösterirken, kendi trajedisinden kesitler sunmakla yetiniyor, çözüm önermiyor, büyük laflar etmekten uzak kalmaya çalışıyor.
Satrapi’nin anlattıkları, yaşanmışlık ve içtenlik taşıdığı için, “Persopolis” sahiciliğiyle izleyiciyi etkiliyor. İslami koşulların ağır baskısı altında yaşamaya çalışan bir kız çocuğunun, ergenlik sorunları filmde samimi bir sinema diliyle anlatılıyor.


Kasım 10, 2007, 08:41:16 ös
Yanıtla #2
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

ÖLÇÜLÜ MİZAH DOZU
Bu sade ve minimalist uslup, sempatik siyah- beyaz karakterlerle ve ölçülü bir mizah dozu ile birleşince, ortaya alışılmışın dışında bir animasyon filmi çıkıyor.
Film konusu İran’da şah yönetiminin son günlerinde başlıyor. 10 yışındaki Marjane, aile büyüklerinin Şah’ın baskı rejimine karşı çıkışlarını, devrimin ayak seslerini, diktatörün son azgınlıklarını, Şah’ın devrilmesini, “özgürlüğün” gelişini yaşıyor. Ancak çok geçmeden bu özgürlüğün aldatıcı olduğunu, şeriata dayalı İslami rejimi yaymak için, mollaların kişisel özgürlükleri kısıtlamaya kararlı olduklarını görüyor. Küçük yaşta yaşadığı kimlik bunalımı, kadınlara uygulanan akıl dışı baskı Marjane’ı isyan ettiriyor.
Binlerci kişinin tutuklanması, demokratik bir düzenin geleceğine inananların yaşadığı düş kırıklığı, karanlık ve zorlu bir dönemin başlayacağının belli olması, isyankar ve başı buyruk karakterli Marjane’ı derinden etkiler.

CANNES’DAN ÖDÜLLÜ ANİMASYON
Ailesi, güvenini sağlamak amacıyla, kendisini Avrupa’ya, Viana’ya, bir Fransız lisesine yollar. Bu arada petrol zengini iki komşu ülke, İran ve Irak (Batılıların sevinç çığlıkları içinde) birbirlerine girerler. 10 yıl süren bu anlamsız savaş, her iki ülkede kapanmaz yaralar açar. Avrupa’da da kimlik bunalımı yaşayan, yalnızlık çeken, genç kız, aşk konusunda yaşadığı bir hüsrandan sonra ülkesine dönmeye karar verir.
Bir kadın olarak ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmeye katlanamayan genç kız, İran devrim muhafızlarının katı ve hoyrat davranışları karşısında kendini bir cenderenin içine hapsolmuş hisseder. Militan Marjane Fransa’ya göç eder, sevdiği ülkesine dönmenin hayatına mal olacağının bilinci içinde, göçmenlik serüvenini sürdürür. Sol görüşlü bir küçük burjuva ailenin, İran İslam Devrimi nedeniyle hayatının alt üst olmasını anlatan hazin konusuyla, “Persopolis” bir ideolojinin paramparça ettiği hayat öyküleri anlatıyor.
Seslendirmede, Fransız sinemasının önde gelen kadın oyuncuları var. Eşsiz Danielle Darrieux büyük anneyi, anne- kızı (gerçek hayatta olduğu gibi) Catherine Deneuve- Chiara Mastroianni seslendiriyorlar.