Litresi 4 TL. 'den benzin alıp AKP'ye oy vermek, Aziz Nesin'lik bir olaydır. Ama Türk Ulusu bu. Yapar mı, yapar...
Bu nedenle konuyu Türk Ulusunun anlayacağı dilden anlatalım. Belki bir yararı olabilir.
AKP 'nin iktidara geldiği 2002 yılında,
benzinin litre fiyatı 1.64 tl'yken bugün 4.16tl'yi geçmiş durumda; artış oranı % 152 dir.
ekmek 15 kuruşken bugün yakında gelecek zamla 75 - 1.000 Kuruş olacağı belirtiliyor; Kıymalı pide, 2,5 TL.' yken, bugün 8,5 TL. dır. Artış oranı % 240' dır. Simit 5 Kuruştu, bugün 60 Kuruş. Artış oranı %1.200 dür. En düşük memur maaşı 900 TL'yken bugün 1.100 TL. civarında; artış oranı % 22 dir. (8 yıllık artış)
12,5 Lt. lik büyük mutfak tüpü 14 TL.'yken bugün 55 TL. artış oranı: % 293 tür.
2002 yılında 300 bin yeşil kartlı varken bugün tam 9
milyon yeşil kartlı var; artış % 3.000 dir. Bu ulusun yoksullaşma oranını verir. 2002 yılında tüm hastaneler ücretsizken, bugün hastaneler devlet için gelir kapısı haline dönüşmüş durumda; bu böyle sıralanır gider.
Ben altın değerine bakar oradan hesaplarım dersen.
2002 yılında en düşük memur maaşı ile 30 çeyrek altın alınabilirken, bugün 13 çeyrek altın alınabiliyor. Tam 17 çeyrek altın tutarında fakirleştin. Bu hesapta da yoksullaşman oranı %176 dır. veya
2002 yılında Türkiye cumhuriyeti devletinin dönem sonu extre borcu (iç dış toplam borç ) 207 milyar dolarken, bugün 700 milyar dolara dayandı. önümüzdeki 40 yıl hiç yemeden içmeden çalışsak bu borcu ödeyemeyiz. Sevr'in baş aktörleri sana yıllarca "borcun var dediklerimizi yap" diyecek ve sömürüleceksin. ayrıca yüzlerce kamu malının elden gittiğini, peşkeş çekildiğini de unutma. elimizde köprü ve otoyollar, dereler, ırmaklar, ormanlar kaldı. onları da yakında satacaklar. Hemen yakında hidroelektrik, doğalgaz ve termik santrallerimizin satış ihaleleri yapılacak. İşlemleri yapıldı, satışa hazır. Bunları akar sularımız izleyecek. Unutmayın İsrail bu yol ile kurulmuştu.. Sen de iyice rahatlar, boşalır ve bi cıgara yakarsın artık. ya da, 2002 yılında enflasyon %140 civarındaydı. bu gün ise tek rakamlarda olduğu söyleniyor. Ecevit en azından dürüsttü. "durum berbat" diyordu. Ama
kamu mallarının hepsi kamunundu. otur Sen hesapla. nasıl bir tuzağın içerisinde olduğunu, nasıl kandırıldığını kendin gör. mel mel bakma. herşey onun elinde, tabii TÜİK'de. Dinamitten, inşaat demirinden, baruttan, beyaz eşyadan enflasyon hesabı yapıyorlar. adamlar rakamlarla istedikleri gibi oynuyorlar. halkın malını durmadan satıyor. sürekli seni borçlandırıyor. elini kolunu bağlıyor haberin yok. o bunları yaparken sende "Ooooooo enflasyona bak.. tek haneli.. helal Tayyibe beaa" diyerek uyumana devam et ve önümüzde seçim var, at oyunu AKP'ye...