Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Ama Ben Sanıyordum ki... 2 ( Son)  (Okunma sayısı 3611 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 18, 2011, 08:29:26 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 498
  • Cinsiyet: Bay

Yemeğimizi de neşeli ve sıcak bir sohbetle yiyoruz. Hazırladıklarımı beğeniyor. Seviniyorum.

 

-Bana Mason olmak istediğinden bahsedildi.
 
- Evet. Çok istiyorum bunu.
 
- Neden istiyorsun?
 
- Araştırmalarımdan bunun kendimi geliştirmek adına bana çok şey katacağını anladım. Öyle umuyorum.
 
- Masonluk hakkında neler biliyorsun? Şimdiye kadar bu konuda hangi kitapları okudun?
 
Şimdiye kadar okumuş olduğum kitapları sıralıyorum. Bir çoğunu beğeniyor. Bazılarında dudak büktüğünü hissediyorum.
 
- Masonluktan neler bekliyorsun?
 
- Kendimi geliştirmek, daha iyi bir insan olabilmek adına, bana yardım etmesini bekliyorum.
 
- Daha iyi bir insan olmak derken ne demek istiyorsun?


- Hırslarından arınmayı. Sadece kendisi için değil çevresi ve insanlık adına da bir şeyler yapmaya çalışabilmeyi anlıyorum?
 
- Bunları yapabilmek için Mason olmak şart mı?


 
- Ben evde spor yapmaya pek inanmam. Spor, spor salonunda yapılır. Kişi bir işe adanıyorsa, o işin iyi yapıldığı bir yerde, o işi iyi yapan, kendisi gibi adanmış insanlarla birlikte olmalıdır. Bu hem daha iyi sonuç verir hem de sıkılmayı engellediği için sürekliliği sağlar.
 
- Mason olmadan da iyi bir insan olunamaz mı?
 
- Olunabilir tabi ki. Yani olunuyordur. Fakat ben Masonluğu sigarayı bırakan birisinin, bunu bütün yakınlarına duyurması gibi algılıyorum. Herkese söylüyor ki bir daha başlamayı aklından geçirirse gururu buna engel olsun. Kişi Mason olarak, iyi bir insan olmaya kendini adadığını herkese ilan ediyor. Kötü bir işe yeltenmesi bir yana dursun, böyle bir şey aklına düştüğünde bile, sırf Mason olduğu için bundan vaz geçmeli. Eğer böyle olamayacaksa Masonluğa hiç girmemeli. Ben böyle düşünüyorum.
 
- Çok güzel düşünüler bunlar. Kutlarım.
 
Yüzüm kızarıyor. ''Teşekkür ederim.'' diyebiliyorum sadece. O bu mahcubiyetimi fark ediyor. Daha çok üstelemeden, konuşmasına devam ediyor.
 
 
- Mason olmak için bir yaratıcıya inanmak zorundasın. Bunu biliyorsun, değil mi?
 
- Şey... Fakat ben daha önceden yapmış olduğum çalışmalarda, Masonluğun inançları her ne olursa olsun tüm insanlığın barış ve mutluluğunu arzuladığını ve bu yönde çalışmalarını istediğini öğrenmiştim.
 
- Evet. Masonluk insanların inançlarıyla ilgilenmez. Hepsi için barış ve mutluluk ister. Fakat Mason olmak için bir yaratıcıya inanmak şarttır. Yoksa sen inanmıyor musun? Ateist misin?
 
- Yok. İnanıyorum inanıyorum da, ben bunun böyle ol...
 
- Bırak sen şimdi nasıl olduğuna inandığını. Ona bakarsan kendisine Mason diyen bir sürü kuruluş var. Bırak Tanrı inancını, kadınların bile Mason olabileceğini savunuyorlar.
 
- Nasıl yani? Kadınlar Mason olamaz mı?
 
- Tabii ki olamaz. Bak dostum, biz gelenekleriyle yaşayan ve ona sıkı sıkıya bağlı bir kurumuz. Bizim değişmesi imkansız, törelerimiz, kurallarımız vardır. Dünyadaki bütün Muntazam Masonlar bunlara bağlıdır.
 
- Muntazamlık?
 
- Muntazamlığın kuralları da bellidir? Dünyadaki bazı büyük localardan patent almış olmak , onlar tarafından tanınmış olmak gerekir. Muntazamlığın dışında kalan diğer kurumlar, sadece kendilerine Mason derler, fakat Mason olamazlar.
 
- Nasıl yani? Başka Büyük Localardan patent almak, onlar tarafından tanınmış olmak mı? Yoksa Mason, pardon Muntazam Mason olunamıyor mu? Fakat bana Masonluk ulusaldır demişlerdi.
 
- Canım Masonluk tabii ki ulusaldır. Fakat bütün Büyük Localar birbirileriyle tanışmak, tanımak ve tanınmak ister. Bu çalışmaları daha verimli bir hale getirir.
 
- Bunun olabilmesi için de diğer Büyük Localar tarafından tanınmak mı gerekir?
 
- Aynen öyle.
 
-....
 
- Ne o daldın. Kafana takılan bir şey mi var?
 
- Şey... Ben Tanrı’ya inanıyorum da...
 
- Eee, ne güzel işte.
 
- Dinlere inanmıyorum yalnız.
 
- Olsun. Bu sorun olmaz.
 
- Fakat, yemin etmem gerekirken bir kutsal kitabın üstüne el basacağım.
 
- Evet basacaksın.
 
- İnanmadığım bir kitabın üstüne yemin etmek, ne kadar bağlayıcı olabilir? Ben daha değerli bir şeyin üstüne yemin etsem olmaz mı?

 
- Daha değerli ne gösterebilirsin ki?
 
- Onurum ve şerefim üzerine yemin etsem?... Hem bu kesinlikle bozamayacağım bir yemin olur.
 
-......
 
- Ne oldu? Şimdi de siz daldınız... Efendim! Ne oldu bir şey mi oldu? Hiç hoşlanmadınız anlaşılan. Neden acaba? Yoksa siz bir insanın onurunu,şeref ve haysiyetini din kitaplarından daha önemsiz mi sayıyorsunuz?

-......


 

 Öyküm burada bitiyor. Umarım beğenmişsinizdir...

 

Beğenmemişseniz de canınız sağ olsun!
 
 En içten sevgi ve saygılarımla.

 
 Not: Öyküm burada bitiyor, evet ama o görüşme bitmedi. Sonrasını da ister misiniz anlatayım?
enelsır


Ekim 18, 2011, 08:50:51 ös
Yanıtla #1
  • Ziyaretçi

Anlatın lütfen, yalnız bu öykü kurgu mu, yoksa yaşadıklarınızı mı anlatıyorsunuz ben anlayamadım.


Ekim 18, 2011, 10:27:38 ös
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 498
  • Cinsiyet: Bay

 Sayın bilGe,

 Bu öykü bir kurgudur. Gerçek hayatta yaşanmış mıdır bilemem. Fakat şu kurguladığım öyküdeki soruların, ve öyküde geçen diyaloğun, Masonluğu öğrenmeye çalışan insanların, aralarında, ya da kendi içlerinde sorulduğunu, yaşandığını tahmin ediyorum. Öykümün başlangıcındaki açıklamayı da bu sebeple yapmıştım.

 Devamını tabii ki anlatırım. Eğer sizin gibi isteyen bir kaç üyemiz daha olursa.

 En içten sevgi ve saygılarımla.
enelsır


Ekim 18, 2011, 11:48:44 ös
Yanıtla #3
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1795
  • Cinsiyet: Bay

        Sayın enelsır, lütfen anlatın. Bu aralar bu tür anlatılara ihtiyacım olduğunu düşünüyorum. Sanki bana bir şeyler hatırlatıyor gibi geliyor.
        Anlatın anlatın.
         Saygılar sevgiler.
"Vur ama dinle beni"


Ekim 19, 2011, 11:33:13 öö
Yanıtla #4
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Sayın enelsır forumun Edebiyat bölümüne girmiş ve bir öykü yazmış.

Bu yazmış olduğunun bir öykü olduğunu söylemiş ama bence öyküden öte... Buna bir alegori demek belki daha doğru. Kapsamında önemli bir mesaj var.

Ancak bu anlatımı forumun Edebiyat bölümünde olduğu için pek ilgi çekmeyebilir.  Benim buraya bir "yanıt" yazışımın nedeni sadece bu anlatılan konuya dikkat çekmek.

Üstelik sayın enelsır "son" demiş ama sanırım öyle olmayıp devam edecek.


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ekim 19, 2011, 12:45:18 ös
Yanıtla #5
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 187
  • Cinsiyet: Bay

" Not: Öyküm burada bitiyor, evet ama o görüşme bitmedi. Sonrasını da ister misiniz anlatayım?"

Öykü yada gerçek devamını bekliyoruz sayın enelsır.

Ama anlaşılan öykü burada bitiyor devamı görüşme.

Bekliyoruz merakla...

Sevgi ve Saygılarımla


Ekim 19, 2011, 11:51:47 ös
Yanıtla #6
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 498
  • Cinsiyet: Bay

İlginiz için çok teşekkür ederim. Şu halde devam etmek kaçınılmaz görünüyor.

Elimden geldiğince yazmaya devam edeceğim.

 En içten sevgi ve saygılarımla.
enelsır


Şubat 04, 2012, 01:25:51 ös
Yanıtla #7
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 599
  • Cinsiyet: Bay

Sayın enelsır.

Bende seriyi okumaya başladım.İş yoğunluğunun azaldığı zamanlarda bir kısım okuyorum.Fikrinize sağlık oldukça yararlı ve kendini okutturmayı başaran bir yazı dizisi. 2 tamam 3 ' ü okumaya başlayacağım.
Ölü Gibi Sessiz...Mezar Gibi Ketum...



חמישים אחוזים חמישים אחוזים בולגרי של יהודים....!!! O:


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
9 Yanıt
5774 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 22, 2011, 12:43:50 öö
Gönderen: Alşah
3 Yanıt
2723 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 04, 2012, 04:46:37 öö
Gönderen: NOSAM33
2 Yanıt
2569 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 08, 2011, 02:58:31 ös
Gönderen: enelsır
0 Yanıt
1860 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 17, 2011, 05:29:42 ös
Gönderen: enelsır
2 Yanıt
2657 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 26, 2011, 08:03:11 ös
Gönderen: Alşah
1 Yanıt
2175 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 21, 2011, 12:19:39 öö
Gönderen: Alşah
2 Yanıt
2033 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 09, 2012, 11:08:29 ös
Gönderen: Alşah
1 Yanıt
2276 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 13, 2012, 08:50:44 ös
Gönderen: Tij
3 Yanıt
2247 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 30, 2012, 12:53:14 ös
Gönderen: Tij
0 Yanıt
1654 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 01, 2012, 12:22:34 ös
Gönderen: enelsır