Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Öfke Üstüne-Montaigne  (Okunma sayısı 3499 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 16, 2010, 04:43:17 ös
  • Ziyaretçi

Plutarkhos hep hoştur, ama insan halleri üstüne düşüncesini
söylerken eşi yoktur. Lykurgos'la Numa'yı karşılaştırırken çocukların
eğitimini babalarına bırakmanın ne büyük bir saflık olduğunu o kadar
güzel anlatır ki.

Devletlerin çoğu herkesi, kadınlarını ve çocuklarını diledikleri gibi
yönetmekte serbest bırakır, onlar da masallardaki devler gibi akıllarına
esen her deliliği yaparlar. Galiba yalnız Lakedemonyalılar ve Giritliler
çocukların eğitimini yasalara bağlamışlar. Bir devlette her şeyin çocuk
eğitimine bağlı olduğunu kim bilmez? Ama yine de çocukları hiç
düşünmeden, ne kadar deli ve kötü olurlarsa olsunlar, ana babalarının
keyfine bırakırız.

Kaç kez sokaktan geçerken öfkeden kudurmuş bir baba veya ananın
çocukları öldüresiye dövdüklerini görmüş, oğlancıkların öcünü almak
için ana babalarına türlü oyunlar oynamayı kurmuşumdur. Döverken
gözleri öfkeden alev alev yanar, daha yeni sütninenin kucağından
çıkmış bir çocuğa gırtlaklarını yırtasıya bağırırlar, suratları allak
bullak olur Hippokrates'e göre de en tehlikeli hastalıklar insanın
yüzünü değiştiren hastalıklardır.

Dayaktan sakatlanmış, sersem olmuş nice çocuklar vardır. Ama
devletimizin yasaları yine bu işe karışmaz, sanki bu sakatlar, bu
sersemler bizim toplumumuzda yaşamıyormuş gibi!

Hiçbir şey öfke kadar insan düşüncesini sapıtamaz. Öfkesine kapılıp
bir suçluyu idama mahkum eden bir yargıca ölüm cezası vermekte
kimse duraksamaz. Öyleyse neden babaları ve öğretmenleri öfkeli
iken çocukları dövmekte serbest bırakıyoruz? Bu artık eğitim
olmaktan çıkıyor, öc alma oluyor. Ceza çocuklara verilen bir ilaç
sayılmalı, öyle verilmelidir. Bir doktorun hastasına karşı
öfkelenmesini kabul edebilir miyiz?

Öfkeli olduğumuz sürece hizmetçilerimize el kaldırmak doğru
değildir. Kalbimizin fazla çarptığını, kanın yüzümüze çıktığını
hisseder etmez sorunu kapatmalıyız.

Öfkemiz geçtikten sonra her şeyi başka türlü göreceğiz. Kızdığımız
zaman bağıran, konuşan biz değil, hırsımızdır. Nasıl sis içinde her şey
olduğundan daha büyük görünüyorsa hırs içinde de suçlar büyüdükçe
büyür. Canı su içmek isteyen içer: Ama canı ceza vermek isteyen
veremez. Ağır başlı ve ölçülü cezaları suçlu hem daha kolay kabul
eder, hem de onların yararını görür. Öfkesine kapılmış bir adamın
verdiği cezayı kimse hak ettiğine inanmaz.

Öfke kendi kendinden hoşlanan, kendi kendini şişiren bir hırstır.
Hepimizin başına sık sık gelir. Bir şeye yanlış yere kızarız, bize
aldandığımızı ispat eden tanıtlar getirirler bu sefer de doğrunun
kendisine, suçsuzluğuna içerleriz. Bunun çok güzel bir örneğini
eskilerden okumuştum, hiç aklımdan çıkmaz. Her bakımdan değerli,
doğru bir insan olan Piso bir askerine kızmış, çayırdan dönerken
arkadaşının nerede kaldığını bilmiyor diye. Öyleyse sen onu öldürdün
demiş ve adamı birdenbire ölüme mahkum etmiş, tam asılacağı sırada
kaybolan arkadaşı çıkagelmiş. Bütün ordu bayram etmiş, iki arkadaş
sarılıp birbirlerini öpmüşler, cellat da ikisini almış Piso'ya götürmüş.
Herkes onun da bu işe sevineceğini sanıyormuş. Tam tersi olmuş:
Henüz geçmemiş olan öfkesi, kendini utandıran bu gerçek karşısında
büsbütün artmış ve hırsının bir anda aklına getirdiği şeytanlıkla
suçluları üçe çıkarmış, bir kişinin masum çıkması, üç kişinin birden
başını yemiş. Birinci askeri ikincisini kaybettiği için, ikincisini
kaybolduğu için, celladı da verilen emri yerine getirmediği için ölüme
mahkum etmiş.

Öfke saklanmaya da gelmez, büsbütün içimize işler. Demosthenes
bir meyhaneye girmiş, kimse görmesin diye arkalarda bir yer
arıyormuş. Diogenes görmüş ve demiş ki: Ne kadar arkalara gidersen
meyhaneye o kadar girmiş olursun. (Kitap 2, bölüm 22
« Son Düzenleme: Aralık 24, 2010, 12:58:52 öö Gönderen: dogudan »


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
GERÇEK ÜSTÜNE

Başlatan arte Kavramlar

0 Yanıt
2753 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 05, 2009, 12:03:11 öö
Gönderen: arte
0 Yanıt
4839 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 04, 2010, 09:56:05 öö
Gönderen: ceycet
Öfke Üstüne-Osho

Başlatan redkit Felsefe

0 Yanıt
3596 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 16, 2010, 05:00:06 ös
Gönderen: redkit
0 Yanıt
2725 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 16, 2010, 05:18:08 ös
Gönderen: redkit
0 Yanıt
3485 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 16, 2010, 08:01:08 ös
Gönderen: redkit
0 Yanıt
3238 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 30, 2011, 01:54:07 öö
Gönderen: AQUA
0 Yanıt
2616 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 20, 2013, 03:45:23 ös
Gönderen: Melina
0 Yanıt
2240 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 15, 2013, 12:59:40 öö
Gönderen: scherif
0 Yanıt
1947 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 18, 2014, 01:08:02 öö
Gönderen: scherif