Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Anti-Semitizm, Hümanizm ve Gerekli bir Öz-Eleştiri  (Okunma sayısı 15139 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Haziran 28, 2010, 08:44:35 ös
  • Ziyaretçi

En büyük, geniş çaplı ayrımcılığa, nefrete mağruz kalan millet Yahudi milletidir.
Irkçılık denilince akla direk Anti-Semitizm gelir. Bir ırkçı muhakkak aynı zamanda Anti-Semitisttir.
Anti Semitizm çok deniş çaplıdır. Yalnızca ırkçılık değil aynı zamanda Yahudi dini karşıtı olandır da aynı zamanda.

Peki Yahudiler neden bu kadar çok nefret çekiyorlar kendilerine?
Yani birisinden nefret etmek için muhakkak o kişinin müthiş bir şey yapması gerekir?
Yahudiler neden öz eleştiri yapamıyorlar?

Neden sürekli hümanizm palavraları ile dışarıyı suçluyorlar.
Kendilerine karşı aksi bir şey olduğunda direk dışarıyı Anti-Semitizmle suçluyorlar ve hümanizmi kullanıyorlar?
Kendilerine karşı bir muhalefet olunca direk Holokost'u gösterip kendilerini acındırmaya çalışıyorlar.
Sen holokost yaşadın diye aynı şekilde dışarıya davranma hakkına sahip olamazsın!

Anti-Semitizm bitseydi ya da hiç başlamasaydı bu Yahudiler sayesinde olurdu fakat bunu kullanıyorlar, tıpkı hümanizm palavrasını kullandıkları gibi. Nasıl Atatürk'ü kullanıyorlar, dini kullanıyorlar deniyor siyasetçiler için; işte Yahudiler de ırkçılığı ve hümanizmi kullanıyorlar.


Haziran 28, 2010, 08:49:33 ös
Yanıtla #1
  • Ziyaretçi

En büyük ırk ve din düşmanlığına sahip olmalarının sebebini düşünmek lazım..
Dışarıyı nasıl görürsen aslında sen öylesindir.
Öz eleştiri yapamamak büyük eksikliktir.

Nedeni şu:

Yahudiler Hitler'den daha ırkçıdır. Bu kendi dinlerinden ileri gelmektedir.
Hitler Yahudileri çok zeki olmakla betimleyip onları kıskanırdı.
Ve tabi o ırk konusunda güçlü olabilmek için güçlü bir düşman seçmişti kendine: Yahudiler.
Düşmanı güçlü seçerek kendini de büyük gördü.
Tora, Talmud. Bu kitaplar temeldir ve bunları okumak yeterli.
Son günlerde Türkiye Yahudileri ile değil çünkü onlar İsraildeki psikolojiyi anlayamazlar, İsrailli Yahudilerle konuşuyorum.
Ve illegal olan yollarla savaşmak konusunda getirdiğim eleştirilerimi görmüyorlar ve yalnızca Tanrı'nın onlara sunduğu kutsal toprakları savaşarak almak konusunda ısrar ediyorlar. Resmen gözleri dönmüş.


Haziran 29, 2010, 12:54:27 ös
Yanıtla #2
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1648
  • Cinsiyet: Bay

Bay Kaan,

Kızılderili soykırımını da unutmayalım!
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=8975.0;highlight=kızılderili

En büyük, geniş çaplı ayrımcılığa, nefrete mağruz kalan millet Yahudi milletidir.


Sizce; 6-7 eylül olaylarını yaşamak için ne yapmış olabilirler ya da varlık vergisine maruz kalmak için ne yapmış olabilirler veya Türkiye'de bir cezaevini andıran, kapısında polislerin beklediği bir okula sahip olmalarını gerektiren öğrenim hayatı için ne yapmış olabilirler ya da Türkiye dışında başka bir ülkede yaşayan Musevilerin yaptıklarından neden sorumlu tutulurlar?

Peki Yahudiler neden bu kadar çok nefret çekiyorlar kendilerine?
Yani birisinden nefret etmek için muhakkak o kişinin müthiş bir şey yapması gerekir?
Yahudiler neden öz eleştiri yapamıyorlar?






Haziran 29, 2010, 03:50:56 ös
Yanıtla #3
  • Ziyaretçi

Muhakkak, onlar da unutulamaz Sayın Mozart.

Fakat Kızılderili Soykırımı yalnızca Amerika kıtasında geçmiştir ve belli tarihler arasında, tek bir olay halinde gerçekleşmiştir; tıpkı Holokost gibi. Fakat Yahudi Soykırımları yalnızca Holokost'tan ibaret değil ve yalnızca Avrupa kıtasında gerçekleşen bir olay değildir. Yahudilere karşı olan ırkî ve dinî düşmanlıklar binlerce yıldır tüm dünyada var olmuştur. Fakat Kızılderili olayı yalnızca Amerika'da ve belli tarihler arasında gerçekleşmiştir.

Sorduğunuz sorular çok ayrıntılı fakat ben geniş çaplı bir öz-eleştiriden bahsediyorum. Yahudiler'in binlerce yıllık serüveni yalnızca Türkiye Cumhuriyeti Yahudileri ile sınırlı tutulamaz. Bu yüzden Varlık Vergisi gibi konulara ne dememi bekliyorsunuz? Zalimlerin işleri diyebilirim ancak sizin duymak isteyeceğiniz şekilde bir cevap vererek. Olaylar yalnızca Türkiye Yahudileri'ne yansıyor fakat yola Türkiye Yahudileri'nden çıkarak, onları anlamaya çalışarak başlayamayız çünkü onlar yalnızca etkilenen taraf, kaynak değil.


Haziran 29, 2010, 06:23:20 ös
Yanıtla #4
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 886
  • Cinsiyet: Bay

Alıntı
Yahudiler neden öz eleştiri yapamıyorlar?

Size iki doz Profesor Norman Finkelstein yazıyorum. Kendisi 'yahudiler' kümenizin içine girer.

Alıntı
Dışarıyı nasıl görürsen aslında sen öylesindir.

Kesinlikle katılıyorum.


Haziran 29, 2010, 08:19:30 ös
Yanıtla #5
  • Ziyaretçi

Verdiğiniz isim için teşekkür ederim.

Görüşlerine bakılırsa "Yahudi Kümem"den, sizin üslubunuza göre, kurtulmuş birisine benziyor.
Yahudiliği istismar etmeyen bir Yahudi !..
Hatta soykırım olmadığını dahi söylüyor, bunların sırf para kazanmak için ortaya atılan palavralar olduğunu söylüyor.
Fakat gerçekleri söyleyenler maalesef hapis cezasına çarptırılıyor Avrupa'da.
Yalnızca 500.000 Yahudi'nin öldüğünü söylemek sizi hapishaneye sokabilir orada. Her neyse..
Keşke Ermeniliği istismar etmeyen Ermeniler de artık seslerini duyurmaya başlayabilseler Dr. Norman Finkelstein Yahudiliğinin örnek olduğu gibi.

Saygılarımla.


Haziran 30, 2010, 02:43:13 öö
Yanıtla #6

Yahudiler'in Holokost'u kullanacakları bir alan kalmadı artık. Bu, belki batı ülkelerinde hala süren, abuk bir Hitler dönemini tartışma yasağnda kullanılıyor sanırım. "Holokost olmadı" diye saçmalamak dahi cezalandırılıyor. Halbuki bilimsel veriler ve kanıtlar ortadaysa, fikir yine karşıt bir fikirle çürütülebiliyorsa, bu çeşit cezalara ve holokost tezine gerek olmaması lazım.

Bunun bir başka boyutu, Norman Finkelstein'in vurguladığı boyut. İsrail devlet politikasını eleştirmekle, hatta siyonizmi eleştirmekle, anti semitizm yer yer karıştırılıyor. Yanlışlık varsa burada.

Karanlıklar prensi bir beyefendidir. W.Shakespeare


Haziran 30, 2010, 07:58:58 ös
Yanıtla #7
  • Ziyaretçi

İsrail devlet politikasını eleştirmekle, hatta siyonizmi eleştirmekle, anti semitizm yer yer karıştırılıyor.

Aslında hayır, karıştırılmıyor. Olan şu ki, kavramlardan bir haber olanlar bunların karıştırıldığını zannediyorlar.
İsrail devlet politikası, Anti-Siyonizm ve Anti-Semitizm; diye sıraladınız. Hepsi zincirleme birbiri ile bağlantılı; ve sırasını da farkında olmadan doğru bir şekilde verdiniz.

Semitizm Siyonizm'i ve Siyonizm de bugünkü İsrail devleti politikasını oluşturuyor.
Anti-Semitizm derken herhalde neden bahsettiğimi biliyorsunuzdur; İkinci Cihan Harbi'nden beri artık popüleritesi düşmüş olan ırkçı bir Anti-Semitizmden değil dinî olanından bahsediyorum.
Sanılıyor ki Anti-Semitizm başka Anti-Siyonizm başka..
Semi olan, ve İsraillilerle ne zaman konuşsam geçmişleri ile övünen, Tanrı'nın çocukları olduklarını söyleyen ve o toprakların onlara Tanrı tarafından verildiğini haykıran, Yahudiler'in metinlerine baktığımızda, Tora ve Talmud, orada hakikaten de o İsraillilerin, metinlere göre, haklı oldukları ortaya çıkıyor.
Metinlere göre o topraklar Yahudiler'in ve toprakları alırken ne tür bir engel çıkarsa karşılarına hepsini acımasızca öldürmeleri emir ediliyor ki metinleri açtığımızda bunlar açıkça görülüyor ayetlerde. Kadın, çocuk acımasızca öldürün diye. Mavi Gemi olaylarında o yüzden İsrail halkı, bizi şaşırtacak bir şekilde, kendi hükümetini destekleyebiliyor çünkü yaşadıkları toprakların psikolojisi de kendilerini haklı çıkartıyor, dinleri de ve tabi kendilerince özel gördükleri ırkları da. Buna inananan İsrailliler yalnızca Ultra-Ortodoks olanları değil, liberallerine kadar böyle inanıyorlar. Fakat yine söylüyorum bunları Türkiyeli Musevilerle konuşmak bizi bir çözüme ulaştırmaz çünkü oranın havasını solumamış, oranın psikolojisini tatmamış insanlar onları anlayamazlar; belki kendi ayetlerini araştırmacı bir gözle okurlarsa tabi olayların gidişatını biraz kavrayabilirler.

Anlaşılması gereken şey şu: Siyonizm Theodor Herlz'in kafadan attığı bir akım değildir, bu tamamen Tevrat'ta (Tora) mevcuttur.
Ve bu topraklar tamamlanınca da, Hz. İsa Mesih'in Mesih olmadığına inanan Yahudiler, iddialarına göre Hakiki Mesih'in geleceğine inanmaktadırlar.


Temmuz 01, 2010, 08:03:34 öö
Yanıtla #8
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Ben bu konuya hiç burnumu sokmayacaktım çünkü bu bağlamdaki tartışmalar benim bu forumdaki pistimin hayli dışında kalıyor. Ancak işin içine biraz tarih, özellikle de kavramlar girince birkaç tümce yazma gereğini duydum.

Önce şunu belirtmek istiyorum: Bu forumun gerek "Yahudilik" gerekse "Milletler Tarihi" bölümlerinde bu bağlamda çok yazı yazdım. Bunların hiç olmazsa sşöyle bir gözden geçirilmesini dilerim. Burada yinelemek bana anlamsız geliyor.

Semitizm ve Antisemitizm, Siyonizm ve Antisiyonizm terimlerinin sözlüklerde verilmiş, genel geçerli olarak benimsenmiş anlamları vardır. Şayet bu terimleri bunlardan farklı bir şekilde kullanacak olursak kavram uyuşmazlığına düşeriz. Nitekim öyle oluyor. Eğer bir terimi olağan ya da genel geçerli olarak benimsenmişinden biraz farklı bir anlama gelmek üzere kullanacak olursak, önce bunun anlatımını çok özenli bir şekilde yapmalıyız.  Örneğin şimdi ben "Siyonizm Priéure de Sion"un ülküsüdür." diye bir tanım yapacak olursam, bu başlık altındatki tartışmanın çok dışına çıkmış olurum; bu bambaşka bir konudur ve nitekim "Siyon Protokolleri" denilen olgu bunun üzerine yerleşir. (Bunu da uzun uzun anlatmıştım.)

Semitizm ve Antisemitizm yakın geçmişimizin ürünleri değildir. Bunlara ilişkin çok geniş çaplı, iyi anlaşılması gereken, toplumsal, siyasal ve ekonomik yönlü bir tarih vardır. Geçtiğimiz haftalar içinde bunun Avrupa'daki Orta Çağ dönemini özetledim. Önümüzdeki hafta  ona bir de aynı dönemin "Yahudiler Hukuku" bölümünü eklemeye başlayacağım. Bunları bielmeden, anlamadan özellikle Batı'daki Antisemitizm'i anlamak zordur.

Günümüzün kavramsal değerlendirmesiyle Siyonizm'in doğuşu 19. yüzyıl ortalarındadır. Ancak Siyonizm henüz bir kavram olarak belirmemiştir. İşin içinde Rotshild ailesinin yanı sıra Adolphe Crémieux adlı biri vardır ki işte Siyon Protokolleri denilen rezilliği ortaya çıkaranlardan biri de odur. Öteki sefilin adını ben söylemeyeyim. Rotshild ailesi de öteden beri zaten farklı bir havadadır.

Sayın Kaan bir terim olarak Siyonizm'in 1897'de ortaya konuşundaün söz ederken ayrıntıya girmemiş. Asil işlediği konunun dışında kaldığı, bir tarih olduğu için belki de. Ancak anlatımından yanlış bir bilgi edinebilir iyi bilmeyenler. Onun için şunu da eklemek gerek: Siyonizm teriminin daha doğrusu "Siyonist" sözcüğünün o tarihteki mucidi (!) Theodor Herzl değil Nathan Bimbaum adlı kişidir. Çok mu önemli? Hiç değil. Ancak bileceksek doğrusunu bilelim.

Günümüze gelirsek, İsrail Devleti hiç de Semitizm'in peşinde değil. Yürüttüğü politikaya Siyonizm denilebilir; şimdi Siyonizm o anlamda kullanılabilir. Nitekim başkta ABD Yahudilerinin bir bölümü olmak üzere bu politikanın fanatik yandaşları vardır ki onlara da "Siyonist" denilebilir. Ancak bunu Semitizm ile bağdaştırmak bir ölçüye kadar doğru olabilse de özdeşleştirmek yanlıştır. Çünkü günümüzde kimin Semitizm'in peşinde koşturduğuna bakacak olursak, belki Bnai Berith gibi bir örgütten söz etmek gerekir. Dolayısıyla Antisemitizm ve Antisiyonizm de özdeş değildir.

Bütün bunları sadece kavramlar bakımından yazdım. Başta belirtmiş olduğum üzere, tartışmanın asal konusuna değinmek doğrusu işime gelmiyor.

Sevgiler.   

   


     




     
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Temmuz 02, 2010, 02:27:07 öö
Yanıtla #9
  • Ziyaretçi


Ben bu konuya hiç burnumu sokmayacaktım çünkü bu bağlamdaki tartışmalar benim bu forumdaki pistimin hayli dışında kalıyor. Ancak işin içine biraz tarih, özellikle de kavramlar girince birkaç tümce yazma gereğini duydum.

Önce şunu belirtmek istiyorum: Bu forumun gerek "Yahudilik" gerekse "Milletler Tarihi" bölümlerinde bu bağlamda çok yazı yazdım. Bunların hiç olmazsa sşöyle bir gözden geçirilmesini dilerim. Burada yinelemek bana anlamsız geliyor.

Semitizm ve Antisemitizm, Siyonizm ve Antisiyonizm terimlerinin sözlüklerde verilmiş, genel geçerli olarak benimsenmiş anlamları vardır. Şayet bu terimleri bunlardan farklı bir şekilde kullanacak olursak kavram uyuşmazlığına düşeriz. Nitekim öyle oluyor. Eğer bir terimi olağan ya da genel geçerli olarak benimsenmişinden biraz farklı bir anlama gelmek üzere kullanacak olursak, önce bunun anlatımını çok özenli bir şekilde yapmalıyız.  Örneğin şimdi ben "Siyonizm Priéure de Sion"un ülküsüdür." diye bir tanım yapacak olursam, bu başlık altındatki tartışmanın çok dışına çıkmış olurum; bu bambaşka bir konudur ve nitekim "Siyon Protokolleri" denilen olgu bunun üzerine yerleşir. (Bunu da uzun uzun anlatmıştım.)

Semitizm ve Antisemitizm yakın geçmişimizin ürünleri değildir. Bunlara ilişkin çok geniş çaplı, iyi anlaşılması gereken, toplumsal, siyasal ve ekonomik yönlü bir tarih vardır. Geçtiğimiz haftalar içinde bunun Avrupa'daki Orta Çağ dönemini özetledim. Önümüzdeki hafta  ona bir de aynı dönemin "Yahudiler Hukuku" bölümünü eklemeye başlayacağım. Bunları bielmeden, anlamadan özellikle Batı'daki Antisemitizm'i anlamak zordur.

Günümüzün kavramsal değerlendirmesiyle Siyonizm'in doğuşu 19. yüzyıl ortalarındadır. Ancak Siyonizm henüz bir kavram olarak belirmemiştir. İşin içinde Rotshild ailesinin yanı sıra Adolphe Crémieux adlı biri vardır ki işte Siyon Protokolleri denilen rezilliği ortaya çıkaranlardan biri de odur. Öteki sefilin adını ben söylemeyeyim. Rotshild ailesi de öteden beri zaten farklı bir havadadır.

Sayın Kaan bir terim olarak Siyonizm'in 1897'de ortaya konuşundaün söz ederken ayrıntıya girmemiş. Asil işlediği konunun dışında kaldığı, bir tarih olduğu için belki de. Ancak anlatımından yanlış bir bilgi edinebilir iyi bilmeyenler. Onun için şunu da eklemek gerek: Siyonizm teriminin daha doğrusu "Siyonist" sözcüğünün o tarihteki mucidi (!) Theodor Herzl değil Nathan Bimbaum adlı kişidir. Çok mu önemli? Hiç değil. Ancak bileceksek doğrusunu bilelim.

Günümüze gelirsek, İsrail Devleti hiç de Semitizm'in peşinde değil. Yürüttüğü politikaya Siyonizm denilebilir; şimdi Siyonizm o anlamda kullanılabilir. Nitekim başkta ABD Yahudilerinin bir bölümü olmak üzere bu politikanın fanatik yandaşları vardır ki onlara da "Siyonist" denilebilir. Ancak bunu Semitizm ile bağdaştırmak bir ölçüye kadar doğru olabilse de özdeşleştirmek yanlıştır. Çünkü günümüzde kimin Semitizm'in peşinde koşturduğuna bakacak olursak, belki Bnai Berith gibi bir örgütten söz etmek gerekir. Dolayısıyla Antisemitizm ve Antisiyonizm de özdeş değildir.

Bütün bunları sadece kavramlar bakımından yazdım. Başta belirtmiş olduğum üzere, tartışmanın asal konusuna değinmek doğrusu işime gelmiyor.

Sevgiler.   

   


     




     

Ana konu işinize gelmiyorsa neden boşuna bu kadar dil döktünüz o zaman?
Semitizm ve Siyonizm iki farklı isim. Elbette her aklı başında insan bunların farklı isimleri olduğu gibi farklı anlamlarının da olduğunu bilecektir ve iki tık ile internetten anlamlarına bakabileceklerdir.
Benim bahsettiklerim mantıkî bir bakış açısı ile görüşlerimi söylemek oldu ki siz de bir nevî buna katıldınız: Semitizm ile Siyonizm'in yakınlığı konusunda.
"Bunları ben yazdım" diye sitem edeceğinize bir zahmet başlığınızın linkini de yazabilirdiniz buraya.
Evet konumuz YAHUDİ-Öz-Eleştirisi..
İşinize gelmiyorsa güle güle.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
7 Yanıt
7452 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 13, 2007, 03:52:13 öö
Gönderen: nietzsche
75 Yanıt
33099 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 11, 2008, 06:09:01 ös
Gönderen: Nueva
5 Yanıt
5244 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 15, 2012, 02:50:15 ös
Gönderen: ADAM
Eleştiri

Başlatan kudüs prensi Gece Cenapları

4 Yanıt
3822 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 10, 2013, 09:25:03 ös
Gönderen: Melina
44 Yanıt
28073 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 30, 2011, 07:20:43 ös
Gönderen: Masor1976
26 Yanıt
14765 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 17, 2012, 06:29:00 ös
Gönderen: asimov
13 Yanıt
6901 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 17, 2015, 03:15:36 ös
Gönderen: ragnarr
13 Yanıt
7181 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 11, 2013, 03:31:55 ös
Gönderen: ADAM
28 Yanıt
11311 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 08, 2013, 08:02:37 öö
Gönderen: ADAM
9 Yanıt
4932 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 24, 2017, 07:35:13 öö
Gönderen: Farmakoloji