Parayı, farklı kavramlarla bir arada kullanma yanlışına düşülüyor. Mesela bunlardan biri "adaletsizlik". Bunu da sayın Masor1976'ın "Sonuçta bir kaç yüz dolar için patron ne isterse yapıyoruz" söyleminden, veya "para her şeydir diyen, para için her şeyi yapar" söyleminden anlıyorum.
Paraya önem atfetmek, ve paranın toplumsal yaşamda oynadığı rolü savunmak, "para için her şeyi yapmaya hazır olmak" demek değildir. Bu, sadece yazıldığı gibi okunan bir şeydir ; sadece paraya önem atfetmektir, ve para, insan emeğinin bir sonucu olduğu için, alınterinin, çalışmanın, çabalamanın somut bir ifadesidir. Ardında hiçbir çaba bulunmayan bir para, adaletsizlikle, hırsızlıkla, illegaliteyle kazanılmış bir paradır, ki bu zaten kriminal bir olay olduğu için, paranın asıl anlamı, asıl fonksiyonu bu türden bir gözlükle algılanırsa, kaçırılır. Burada öfke aslında adaletsizliğe, hırsızlığa, illegaliteye, emeksiz kazanılmış her şeyedir, fakat bu temalar geçilir, ve tüm bunlara neden olan şey bireyin para hırsı olduğu için, sadece paraya odaklanılır, ve evet, paraya haksızlık yapılır.
Yine Sayın Masor1976'nın dediği gibi, "para ortadan kalkarsa, kaba kuvvet ve silahlar konuşur". Ve işte bu yüzden para, vazgeçilemeyecek kadar önemlidir. Önemli olmadığını iddia edenler hala varsa, parasız bir düzende, bir insanın, hangi faktörle, hangi araçla, istediklerine ulaşacağını açıklamalıdırlar.
Para diye kızdığınız şeyin altı biraz kazınırsa, orada asıl kızdığız şeyin çalıp çırpmak ve çabalamadan kazanmak, hırsızlık, yolsuzluk, gasp vb. gibi şeyler olduğu ortaya çıkacaktır. Para, bunlarla karıştırılmamalıdır. Para, kendi başına kötü veya iyi diye etiketkenecek bir ahlaki durum değildir çünkü. O sadece bir araçtır, ve o araca iyi veya kötü yollarla ulaşmak apayrı bir şeydir. Paranın kendisini ilgilendirmez. Farklı bir tartışma konusudur.
Saygılar