Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Kurtlar Vadisi Filistin!!!  (Okunma sayısı 10082 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Şubat 04, 2011, 12:25:37 öö
Yanıtla #10
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 223
  • Cinsiyet: Bay

Ben filmi izledim yazılanlara hak vermemek elde değil.Beni üzen bu dünya'da kimse kimseyi rahatsız etmeden yaşamıyor arkadaşlar;sürekli bir yerleri manipüle etme kendi bildiklerini kabul etme çabası var.Bunlar olduğu sürece ne İsrail ne de Türkiye'nin ne de diğer gelişmeye çabalayan ülkelerin başını rahat bırakırlar.Bir gerçek varki İsrail devletine karşı tutum Türk insanında yok Hamasın pkk gibi terör örgütü olduğunu bilmek için mason olmaya ya da İsrail vatandaşı olmaya gerek yok.Üzüntü veriyor bütün bunlar bu yüzden de ölene kadar bu tarz şeyleri görmekten uzak tutmak istiyorum kendimi
MAY THE FATHER OF UNDERSTANDING GUIDE US...


Şubat 04, 2011, 02:28:20 öö
Yanıtla #11
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 199
  • Cinsiyet: Bay

   Bu cevabım "az çok" Sn. Isis'e kısmen de o haberi yazana;
   Öncelikle söyleyim filmi izlemedim. Düşünüyor muyum? Denk gelirse belki izlerim. Neyse...
   Bakınız Türkiye'de yapılan şey şu. Bir gurp çıktı son zamanlarda ortaya. Bazıları bunları dinci, bazıları hak yolundaki aydınlanmış bireyler olarak tanımladı. Ama gözle görülen gerçek şu ki bunlar "dinci." Dindar demiyorum dikkat ediniz. "Dinci!!!"
   Bu kesim gün geçtikçe güvünü artırdı ve kendisine "gok" denemeyecek hale geldi. (Ha diyen diyor orası ayrı mesele. Sonu Silivri'dir orası bambaşka bir mesele." Bu kesimin aşırı dinci olmadığını kim söyleyebilirki? Evet, bu kesim Türkiye'de uzun yıllardır bir görüşü, bir ideolojiyi aşırı derecede muhafazakar bir biçimde savundu. Peki sonuç ne oldu. Hani derler ya "Her şey zıddıyla var olur." Aynen öyle oldu. Başka bir grup ortaya çıktı. Bu yeni ortaya çıkan kesim de aşırı direce, "aşırı dinci"lerin savunduklarının tam tersini aşırı biçimde savundu. (Neyse amacım burada bu konları tartışmak değil. Yeri değil çünkü.) İşte bu haberde görülen o ki bunu yazan yazar filmi oturup bir güzel izlemiş. Ve sonra şöyle düşünmüş. "E bu film "aşırı dinci"lerin propagadasını yapıyor. Aman geri kalmayalım. Hemen biz de kendi propagandımızı yapalım." Ve şöyle yazmış. "Ümmetçi Rambo!" Belki yerinde ama aşağılayıcı bir benzetmeyle karşı tarafı hem alaya almış hem de propagandasını yapmış. Ne mutlu ona.(!)
   Bu yazı da belli oluyor ki yazar burada resmen İsrail'i -çok- haklı göstermiş. (Belki haklı belki haksız o konuyla ilgilenmiyorum.) Yazar İsrail'in yaptıklarını bir savunma olarak yazmış. (Asla değil! Bir saldırıdır.) Halkın medya güdümünde realitesini kaybettiğini söylemiş. Fakat şunu hiç düşünmüş mü merak ediyorum. Filistin'i savunan halkın yaşadığı ülkenin insanlarının %99'u müslüman. (Nasıl müslüman oldukları da beni ilgilendirmez. O konuyla da ilgilenmiyorum.) Böyle olunca halkın medya güdümüne girdiğine ve böylece Filistin için gözyaşları döktüğüne kanaat getirmiş.  Ben buradaki alakayı kuramadım açıkçası. Müslüman ülkenin müslüman ülkeyi savunması garip bir durum mu? (Aynı şey bir başka din için de geçerli tabi.) Ve demiş ki yazar; "Gazze'yi yöneten Filistin partisi Hamas neden İsrail'e saldırıyor. İsrail'de tedbirini alacak tabi!" (Cümleler tam olarak uyuşmasa da yazıdan bunları çıkarmak zor değil.) Soruyorum? Neden olabilir? İsrail'in nasıl ve nerede, hangi topraklar üzerinde kurulduğunu birazcık araştırsa -hatta google'a yazsa dahi uygun düşer- neden saldırdığını anlar. Hamas haklı mı? Bir bakımdan haklı. İsrail haklı mı peki? Evet, bir bakımdan haklı. Hangi konularda haklılar? Hamas ülkesi için savaşmakta olduğu için haklı. İsrail de kendisini savunduğu için haklı. Peki diğer yönden? Haksızlar. Kim nerede haksız? Hamas artık bir Filistin partisinden çok bir terör örgütüdür. İsrail nerede haksız peki? Artık kendilerini savunmuyorlar. (Ne zaman kendilerini "sadece" savundular zaten bilemiyorum.) Gözlerini daha fazla toprak, daha geniş coğrafya hırsı kapladı. Ve artık soykırıma giden yollarda seyrediyorlar. Yoksa bütün dünya İsrail'i kınamadı mı? Ben mi yanlış hatırlıyorum? Özellikle dikkatimi çeken bir nokta da şu. Yazar ülkemizdeki demokrasiyi eleştirmiş fakat şöyle bir sorun var ortada. Bu konuya nasıl nerden gelmiş bir türlü anlam veremedim. Aslında bir önceki cümlelerden bir bağlantısı varmış gibi görünüyor ilk okuduğunuzda ama yakından uzaktan alakası yok. Orada sadece" İsrail dışında veya içinde Polat Alemdar türünden İsrail'i eleştiren görüşler ifade eden birçok Yahudi varMIŞ..." diyor. Demokrasiyle ne alakası var bunun. Bu cümleyle kimse bi şey demedi ki. Burada söylenmek istenen İsrail'in Yahudiler tarafından da eleştirildiği. Demokrasiyle alaksı olmayan bir cümle ve hooop... Yazarımız sırf bir şeyleri eleştirmek için eleşiriyor ve konuyu ülkemizdeki demokrasiye getiriyor.
   Ve yazarımız şunu da unutmuş. Bu film para için yapıldı. Yani insanların duygularına hitap etmeli. Bilmiyorum belki filmde İsrail gelip Filistin'i alt üst etseydi ve haklı gösterilseydi yazarımız filmi daha bir mutlu izlerdi. Ama bu yapımcıya yetmezdi. Filmi kişilerin değil, halkın mutlu izlemesi gerekmekte.
   Bir noktaya daha dikkat çekmek isterim. Yazar sürekli birilerini Ümmetçi olmakla ve cihad politikası gütmekle "itham ediyor." Yazıda cihadın ne olduğunu bilmediğinin farkına vardım yazarın. Cihad insanları kapıdan içeri zorla sokmak, girmeyenleri kurşuna dizmek değildir. Cihad insanları kapıdan içeri davet etmektir. Eğer bir kişiyi zorla kapıdan sokacaksan önce onu yakalaman gerekir ki bunun için kapıdan çıkman gerekir. (Umarım anlatabilmişimdir.)
   Biz de öyleyse yazarımıza "Siyonist ........" diyelim.   "......." kısmına bir yazar adı bulur siz yerleştirirsiniz artık. O aksiyon filmlerinden sevdiği Rambo'yu koymuş. Sizde sevdiğiniz bir gazeteci-yazarın adını koyarsınız. Peki bu yakıştırma hoş oldu mu? Tabiki hayır. Hem yanlış oldu, hem yakışık almadı. Tıpkı onun yakıştırması gibi. Yalan yanlış oldu. Ne dediğini bilmeden yapıştırılan bir sıfat oldu. Kısaca demek istediğim yazarımız ülkedeki bazı baskılar sonucu kendii diğer kutba iyice çekmiş bir birey. Tarafsızlığını kaybetmiş. Umarım tekrar objektivitesini kazanır. Ne diyelim?
    Yani her iki taraf da artık tarafsızlığını yitirmiş durumda. Bir kağıt düşünün. Bir kişi geliyor bir tarafa çekiyor. Bunu gören başkası "olmaz" diyor. O olduğu yerde kalsın. Baktı olmuyor. O da çekmeye başlıyor. Ve sonuç... Kağıt yırtılıyor. İşte bir ülke de böyledir. Bir kağıt kadar hassastır.
   Bu konunun yerinin burası olmadığını biliyorum ama ne yapayım, dayanamadım. Ve biliyorum ki yazdığım yazı çok niteliksiz oldu. Cümleler birbirlerini tamamlamadı. Konular arası geçişlerdeki uçurumlara köprü kuramadım. Gecenin bir vakti ancak bu kadar oluyor. Hem bunun için hem de buraya böyle bir yazı yazdığım için sizden özür dilerim.
   Saygılar...
                                                                                                                                                      MMT
Size ne yapacağınızı söyleyebilirler ama ne düşüneceğinizi asla!


Şubat 05, 2011, 01:01:01 ös
Yanıtla #12
  • Ziyaretçi

Sn MNT


Bence kendinize haksızlık etmeyin; zira bir sinema filminin siyasal eleştirisi yapıldığında bunun yerinin tam burası olduğunu düşünüyorum. Yazınız vesilesi ile ben de biraz daha kendi düşündüklerimi açmak isterim.

Geçtiğimiz aylarda bir haber vardı, 'Amerikan ulusal çıkarlarına en çok hizmet eden filmler diye'. Şahsım adına bunların devlet politikası olduğundan çok, kendi milliyetçiliğini savunan ve ulusal duygularını/ süper güç Amerikan yapımı film üreten ve hem yerel hem küresel boyutta üretken olan yapımcıların yapıtları ile Amerikan çıkarlarının *doğal* bir çıkarımla rastlantısal olarak örtüştüğünü düşünüyorum.

Adı geçen site ve o site yazarlarının yorumlarına karşın; satıraralarında belirttiğiniz noktaları *kendi penceremden* açmak gerekirse;

Ben şahsen Kurtlar Vadisi dizisinin aşırı derece kısırlaştığını buna rağmen ilk zamanki *markalaşmış* hali ile halen -para kazandıran ve ilgi çeken - bir yapım olduğunu düşünüyorum. Para kazanma amacı konusunda sizilne hemfikirim. Sonuçta İsmi lazım olmayan ve ahlaki yönden çok eleştirilen dizilerde de, en son gündemdeki Muhteşem yüzyıl dizisinde de reklamın iyisi kötüsü olmaz sözü tekrar akıllara kazındı... Dediğim gibi bu da bizim 'Türk Malı Rambo'muz. Elimizde bu var, daha fazla adamakıllı yapımcı çıkıp da, batı ve doğu yapımlarının yanına başka bir karakter oturtana kadar...

Ben ciddi şekilde eleştirebilirim bu filmi ve genel olarak benzer propagandaları; Amma velakin; bu filme yapılan eleştirinin topyekün ırksal/dinsel/Milliyetçilik perspektifinden bir başka topluluk tarafından eleştirilmesinde biraz durup düşünmek gerektiğini savunuyorum. Çünki Hastürk sitesini uzun süre önce incelemiştim, ve genel itibarla, hümanist görünürken, sanki *En iyi savunma Hücumdur* düsturu ile hareket etmesi beni haber ve yorumlarına temkinli yaklaşmaya zorladı. (farklı bakış açıları için arasıra bakarım ayrı konu). Bana bu eleitiride en mantıksız gelen şey, bu filmi eleştirirken gene bu filmin reklamını yapmaları, dahası, ümmetçi/Türkçü eleştirisi yaparken genel itibarla haberlere ve yorumlara bakış açılarının da kendi durdukları ümmet/milliyet perspektifinden yaklaşmaları.

Mesela TRT de yayınlanan  ve ilk bölümleri ile İsrailden aşırı tepki alan bir diziyi hatırlarsınız; o diziyi izlediğimde eleştirilerin ne kadar haksız ve önyargılı olduğunu gördüm, çünkü bir kurgu etrafında İsrail askerlerinin olumsuz davranışları anlatılırken, Filistin tarafındaki yanlışlar ve yozluklar da mükemmel şekilde resmedilmişti. Keşke İsrail masum olsa idi ve iddia ettikleri gibi kendilerini savunma haklarını kullanırken aklı selim olan herkes destekleyebilse idi... Bilinen gerçek, önce Hamas'ı kurarak el-Fetih'i böldüler, Fetih zaten terörüstti, şimdi hamas güçlendi Hamas da terörüst oldu!!??.. ne ise buna girmek uzun sürer

Bir başka konu da, Diğer başlıkta olan Muhteşem Yüzyıl dizisi, benim de ciddi şekilde eleştirdiğim bir yapım olmasına rağmen; RTÜK başkanının hiç beklemediğim bir metanet ve denge ile 'sonuç itibari ile bir dizidir; sanal senaryodur' diyerek gereksiz eleştirileri ve hizipleşmeyi-atışmayı kesmeye çalışmasını takdir ettim.

Ne ise zannederim ben de çok dağıttım... saygılar


Şubat 09, 2011, 09:35:28 ös
Yanıtla #13
  • Ziyaretçi

Filmi izledikten sonra tekrar yazma gereği duydum;

Açıkcası bu kadar yazılanlardan sonra negatif bir önyargı ile izledim filmi. Ancak şaşırtıcı şekilde başarılı bulduğumu ifade etmek isterim.

Tepkilere gelince; hatırıma yıllar önceki 'Kurtlar Vadisi Irak' geldi,  o zaman bundan çok daha ağır ifade ve sahneler olmasına rağmen ABD resmi olarak oldukça ılımlı ve itidalli karşılamıştı. İsrail devletinin bu başlıktaki yazıda çok demokratik olduğunu belirtmiş; evet Platon'dan demokrasinin zararlarına kadar atıf yaparım ama uzatmaya gerek yok. Hali ile İsrail politikaları şiddet yanlısı çoğunluğun tercih ettiği politikalar azınlıkta da ılımlı barışçıl insanlar.... Yerden göğe kadar demokrasi!!!

30 saniye de bir israil askeri ölüyor demiş; e tabi bizim rambo gerçek Rambo 'yu yakalamasına daha var, ,en son Rambo filminde 4 saniye de bir Çinli askeri ölüyordu....

İllaki iki yanlıştan bir doğru çıkmaz... İki taraf da doğru olmadıkça doğru çıkmaz... Son olarak İsrail ve taraftarları, kendileri temiz olsalar (keşke) ancak o zaman başkalarını hakkıyla eleştirmeye müstehak olurlar....

saygı ile


Şubat 10, 2011, 01:54:11 ös
Yanıtla #14
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 125
  • Cinsiyet: Bay

TURKIYEDEKI BUTUN FAILI MECHUL CINAYETLERIN SORUMLUSU polat alemdar ve ekibi.Bu dizi izlenmeye girdiyi gunden bu yana dizide olen insanlarin sayi Ege ordusunun sayini gecdi.
Saygilar.
1283 - leriz biz.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
Kurtlar Vadisi

Başlatan sun « 1 2 ... 18 19 » Diger Konular

182 Yanıt
79036 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 25, 2012, 08:40:18 ös
Gönderen: NOSAM33
0 Yanıt
2234 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 11, 2007, 12:47:03 öö
Gönderen: shemuel
4 Yanıt
3907 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 24, 2007, 12:31:39 öö
Gönderen: zarathustra
7 Yanıt
5577 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 27, 2010, 01:39:38 öö
Gönderen: moonlight
0 Yanıt
2531 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 14, 2011, 01:55:56 öö
Gönderen: Leo - Franz
15 Yanıt
19622 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 30, 2011, 05:48:55 ös
Gönderen: bilGe
6 Yanıt
3220 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 31, 2014, 08:59:10 öö
Gönderen: mbulut
6 Yanıt
3324 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 31, 2014, 07:14:55 ös
Gönderen: Nicolus
5 Yanıt
6611 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 02, 2015, 11:56:10 öö
Gönderen: chimera
9 Yanıt
3459 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 07, 2015, 11:57:30 öö
Gönderen: burakc