Devam ediyorum...
Adlarını belirtmek istemediğim ancak değinilmiş olan bazı obediyanslar, bir başka obediyansta inisiyasyondan yani tekristen geçmiş olan bir kişiyi yani bir inisiyeyi, kendi kurumlarına geldiğinde yeni baştan aynı işlemden geçirirmiş. Oysa uygulanan ritüellere bakıyorsunuz, -biliyorsunuz ki bunlar artık her yerde bulunabiliyor- aralarındaki farklar ceviz kabuğunu dolduramayacak nitelikteki ayrıntılar.
Böyle bir iş yapılırsa ne edilmiş oluyor? Ayıp.
Bunu ancak Masonluğu da ezoterizmi de tam olarak anlayamamış olanlar, bir de öteki mason kuruluşuna bir örgütsel hıncı olanlar yapar. “Oradan bize gelmek isteyen olursa hiç gelmesin. Niçin gelecekmiş ki? Daha baştan oraya gitmesiydi. Madem gitti, şimdi gelmesine ancak her şeye sıfırdan başlaması koşuluyla razı oluruz.”
Biraz antimasonik bir laf edeyim: Bu tutumun ne kadar akla mantığa sığmaz, ne kadar saçma sapan, ne kadar masonluğun asal ilkelerine aykırı olduğunu kavrayamıyorlar mı?
Hayır, o iyileştirme (healing) denilen yöntem, Sayın Eureka’nın dediği gibi bir sıkışıklık durumunda uygulanan bir yöntem değil. Üstelik o yöntemin öyle tanımayla, tanışmayla, yok efendi gelenekçilikle, özgürlükçülük ile bağlantısı yok. Sayın Eureka’nın locasındaki bir mason kalkıp İngiltere’ye taşınacak olursa, -geçici olarak değil kesin ve dönmemek üzere- orada Emulation Ritüeli’nin uygulandığı bir locaya girecek olursa, hesapça tüm inisiyasyonun yeni baştan yapılması gerekir. Sayın Bulgaria: Ritüel o kadar farklı ki! Fakat öyle yapılmaz. Ne eksik ya da ne değişikse o giderilir.
HKEMBL olan bir üye oradan ayrılıp ÖMBL’na bağlı bir locaya geçecek olursa, sanmayın ki öyle kapılar hemen açılır ve ilgili mason hemen buyur edilir. Kapıların niçin hemen açılmayıp, ilgili masonun niçin hemen buyur edilmediği ayrı bir konu. Konuk olarak toplantıya katılacaksa o konu ayrı; locaya üye olmak ona benzemez. Ancak kabul edilecek olursa, aradaki of ufak tefek farkların giderilmesi gerekir her bir derecede.
Sayın Noah’ın değinmiş olduğu konu tüm bunların hepsinden daha önemli çünkü bir masonun onuru ile ilgili. O da yemin ya da ant konusu. Yemin ya da andın kapsamında geçen örgütsel bağlanışlarla ilgili.
Bu örgütsel bağlanışların zorunlu olduğu için kabul edildiği söylenemez. Aynı noktaya gelinir. Onur sahibi olan kişi bu bağlanışı kabul etmiyorsa kabul etmeyerek çeker gider. Bunun yalancıktan kabul edilişi diye bir şey olamaz. (Ancak yalancıktan kabul edilmeyen hiçbir şey olmadığı da söylenemez. Doğruları konuşalım, gerçekleri ortaya sermekten korkmayalım.)
Şimdi bu örgütsel bağlanışı içeren yemin ya da ant sonrasında bir mason ancak bir başka ülkeye gidecek, orada yerleşecek olursa önceki bağlanışını göz ardı edebilir. Bu açıdan bakıldığında, daha belirgin bir deyiş şöyle olabilir: Ne HKEMBL’ndan ÖMBL’na ne
de ÖMBL’ndan HKEMBL’na geçiş, onurlu bir mason için olanaklı değildir.
“Efendim, Ben Eskişehir’e taşındım. Burada onların locası yok; ötekilerin var. Çaresiz obediyans değiştireceğim. Ötekilerin de burada loca kurmasını beleyemem.”
Geçiniz!... Locanızın toplantısı iki haftada bir. Ankara’ya gidebilirsiniz. Loca toplantısına katılmak amacıyla çok daha uzun ve yorucu yolculuklara seve seve katlananlar var. Üstelik demek locayı başkaları kuracak, siz de keyfini süreceksiniz. Bana göre siz Masonluğa yanlışlıkla, başka arayışlarla girmişsiniz. Bir masona yakışanı yapsanız, bu işten en tümden caysanız hiç olmazsa dış görünüşte onurunuzu korumuş olursunuz.
Kötü çıkıştım, değil mi? Bunları söylemeye hakkım yok elbette ama düşünürken de haksız mıyım?
Çizmeyi aştık… Umarım Sayın Bulgaria’nın soruları yanıt bulmuştur.