Bu konu çok daha geniş bir çapta ele alınabilir. Masonik yazında "askerî localar" diye bir kavram bile var.
Ancak görüyorum ki sadece Sayın ruzber ilgilendi; o da işin aktüalitesine bakıyor. Bunu böyle demekle Sayın ruzber'i azarlıyor değilim, yanlış anlaşılmasın. Çoğu kimse öyle yapıyor. Çoğu kimse böyle bir başlıkta acaba TSK subayları içinde mason olan var mı diye merak ediyor.
Bunu ikiye ayırmalı. Önce askerlik hizmetini yapanlar arasında masonların bulunabileceğine değinilmeli. Sonra işi muvazzaf subaylara getirmeli. Kim bilir, belki onların arasında mason olanlar vardır. Bunu bilemeyiz ki.
Bir ara Dernekler Yasası devlet memurlarının ve öğrencilerin kendi dernekleri dışındaki derneklere üye olmalarını hepten yasaklamıştı. Bu faşizan yöntemler bizim ülkede hep görülür; hani o bir Milli Eğitim bakanının bir zamanlar okullar olmasa bakanlığı çok başarılı bir şekilde yöneteceğini söylemesi gibi. Devlet belli birtakım derneklerle bir türlü baş edemeyince tüm dernekleri ortadan kaldırmaya girişir. Dernekleri ortadan kaldıramazsa etkinliklerini sınırlamaya, bunda yeterince başarılı olamayınca üye kaynaklarını elinden geldiğince kesmeye kalkışır. Askerler ile güvenlik güçlerinde yer alanların özgürlüklerinin kısıtlanmaya kalkışılması işte bunun örneklerinden biri.
Ancak bu bağlamda TSK İç Hizmetler Kanunu’ndaki kısıtlamayı da o kadar çok abartmayın. Kuşkusuz oradaki konu salt Masonluk için değil, tüm dernekler için geçerli.
Bakalım ne diyor o yasanın 43. maddesi:
“Türk Silahlı Kuvvetleri her türlü siyasi tesir ve düşüncelerin dışında ve üstündedir. Bundan ötürü Silahlı Kuvvetler mensuplarının siyasi parti veya derneklere girmeleri bunların siyasi faaliyetleri ile münasebette bulunmaları, her türlü siyasi gösteri, toplantı işlerine karışmaları ve bu maksatla nutuk ve beyanat vermeleri ve yazı yazmaları yasaktır.”
Bu mu?
Bektaşi, Kuran’daki bir ayette namaz kılınmaz denildiğini söyleyip duruyormuş. Hoca dikilmiş karşısına ve göstermesini söylemiş. O da göstermiş. Bunun üzerine Hoca “İyi üama orada “abdestsiz namaz kılınmaz” yazıyor deyince, Bektaşi de “öncesi beni ilgilendirmez, o ayrı.” demiş.
İşte o yasa maddesi de öyle. Sonrası sizi ilgilendirmezse, bunu bir kesin yasak olarak nitelersiniz.
Öyle yapmayıp, sonrasına da bakalım mı?
“Silahlı Kuvvetler mensupları Milli Savunma Bakanlığınca adları yayınlanan ve siyasi olmayan cemiyetler ile spor kulüplerinin faal olmayan üyeliklerine girebilirler. Girenler durumlarını en kısa zamanda Milli Savunma Bakanlığına bildirmeye mecburdurlar.”
Kanunun bu maddesi bu kadarla da kalmıyor; dahası da var. O yüzden o adları bildirilen deyişinin üzerinde durmayın. İnsan Hakları ve AB uyum yasaları çerçevesinde birçok konuda olduğu gibi bu konuda da yapılmış o kadar çok değişiklik var ki... Bizim hukuktaki yöntem sonucu ve şu anki geçerli durumu açıkça ortaya koymaz. Baştan beri yapılans değişiklmiklerin tümünü bildirir. Bunun içine sanki bir hukufk öğrencisi gibi girer, alışık olmadığınız için bir türlü çıkamazsınız.
Ben size sonucunu söyleyeyim: Bir subay isterse Masonluğa girebilir. Fakat bunu Milli Savunma Bakanlığı’na bildirmekle yükümlü.
Bu iş İngiltere'de de var. Üstelik orada güvenlik güçleri ile hakimler ve savcılar için de geçerli bu yasa. Bizde güvenlik güçlere tamam da hakim ve savcılar henüz o kadar sıkıştırılmadı. Buna karşılık genel olarak devlet mmurlarının sıkıştırıldığı, bunun üniversiteleri de kapsadığı söylenebilir. Onlardaki durum da aynı; en üstteki yetkiliye bildirimde bulunacaksınız.
Birçokları bu bildirimli yapmak istemediği için, aslında istemesine karşın birtakım derneklere üye olmuyor; Masonluğa da girmiyor, uzak duruyor.
Şimdilik…
Emekliliğini bekliyor çoğu.
O zaman biraz geç kalmış olacak ama çekiniyor işte, ne diyebilirsiniz?
Ancak çekinmeyenleri de yok değil. Bir yüreklisi çıkıyor. “Ben Masonluğa girerim. Kimse karışamaz.” diyor. Kimisi buna bir eklemede daha bulunuyor: "Ötesi hakkımda soruşturma açarlar. Onun da en ötesi ihraç ederler." diyor.
İşte size bir yürdekli babayiğit... Buyurun bakalım. Ne yapabilirsiniz? Dediği gibi yapabileceğiniz olysa olsa onu ihraç etmek.
Pardon. şimdi bir başka moda var. Hakkında bir ağır ceza soruşturması açar, tutuklar, yargısız infaz ile hapse atarsınız.
İşte o yürekli babayiğit bunlara aldırmıyor.
Giriyor.
Bunu ilgili yetkiliye bildiriyor mu, bildirmiyor mu, bakınız işte bu onun bireysel sorunu.
Büyük olasılıkla bildirmiyor çünkü bildirirse tutuklanabilir.
Bir subay, bir öğretim üyesi, bir hakim, bir subay, herhangi bir devlet memuru Masonluğa girdiği için tutuklanırsa ne ilginç olur!
Polemiği bırakalım.
Dolayısıyla yurdumuzdaki masonların arasında mesleği askerlik olanlar var.
Bu kişiler arasında büyük üstatlık yapmış olanı bile var.