Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Burhan`a Gore Masonluk Nedir?  (Okunma sayısı 31978 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Şubat 14, 2011, 12:14:59 öö
Yanıtla #20

Bir kuyu vardı...

Nedense o aklıma geldi...

Saygılarımla.
Bir kavramın tarihini bilmediğiniz sürece
Kavramın kendisini idrak edemezsiniz


Şubat 14, 2011, 12:26:29 öö
Yanıtla #21
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 324
  • Cinsiyet: Bay

Bir kuyu vardı...

Nedense o aklıma geldi...

Saygılarımla.

Taş oldukça derinlerde olsa gerek...

Saygılarımla.


Şubat 15, 2011, 02:36:29 ös
Yanıtla #22
  • Ziyaretçi

Sn.Mason;

Uyarınız için teşekkür ederim. Konuşma yada yazma uslubum hakkında polemik yaratmak istemiyorum.
Bazı acemilikler yaptığımı kabul ediyorum. Sanırım biraz piratik yapmaya ihtiyacım var. Ve sizin bana bu piratik
yapma konusunda zaman tanıyacağınızı umuyor tekrar teşekkür ediyorum.

Şimdi müsaade ederseniz teknik konulara geçelim.

Ben forumda okuduğum ve incelediğim bilgiler ışığında Masonluk kavramını aşağıda yazdığım şekilde tanımlamaya çalıştım.
Bu tanım doğru bir tanım mıdır ve teyit ediyormusunuz yada tenkit ve eleştiride bulunyormusunuz ??

Masonluk Nedir:

Masonluk; Siyasi ve ticari bir amaç GÜTMEYEN, belli bir felsefi duruşu OLMAYAN, fakat buna karşın tüm felsefe, düşünce, teori ve
ideolojik düşünceleri kendi bünyesinde barındıran yada barındırmaya çalışan, bunlar arasında ahenkli bir tartışma ortamının yaratılmasını
kendisine ülkü ve şiar edinen, bu itibarla çeşitli semboller ve allegoriler geliştirerek tartışma ortamının daha verimli ve olumlu geçeceğine
ve insanlık mabedinin inşaa edilip bilgi ışığına (Piramid) ulaşılabilineceğini düşünen, dini bir örgüt olmadığı halde dini örğüt üyelerini
İnanç ve Vicdan bağlamında kendi bünyesine katan, VAR-lamak ve YOK-lamak dairesi içinde bulunan sosyal bir örğüttür.

Yukarıda kendime göre yaptığım tanımın içindeki "VAR"lamak-"YOK"lamak bölümü bir suçlama yada bir uslup bozukluğu değildir.
Sonuçta bu bir tanımlamadır. Ve bunu başka bir şekilde izah etmem mümkün değildir. Sonuçta ben bu anlamda size karşıt bir düşünceyi temsil ediyorum. Aslında karşıtlıkda değil. Bunu bir merdiven basamağı olarak düşünecek olursanız. Ben bir üst basamaktayım (Felsefi anlamda söyledim). Forumda resim asma olanağım olsaydı bununla ilgili grafiği buraya asabilir ve daha anlaşılabilir durumda olabilirdim.

Saygılarımla...


Şubat 15, 2011, 02:39:37 ös
Yanıtla #23
  • Ziyaretçi



Şubat 15, 2011, 02:42:04 ös
Yanıtla #24
  • Ziyaretçi

Devamı...

Dosyayı eklemeyi başardım. Teism ATeism hattında daha bir çok inanç ve düşünce eklenebilir. Ben sadece bir kaç tanesini yazdım. Fakat konunun anlaşılması açısındanyeterli olduğunu düşünüyorum.


Şubat 15, 2011, 04:39:31 ös
Yanıtla #25
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Sayın Burhan'ın şu B.T.S. konusunu anlayabilmiş değilim; -belki başkaları anladı da ben anlayamadım nedense- ancak Masonluğu bu şekilde bir tanım içine yerleştirmesine de gerek olmadığını düşünüyorum. Anlamayı zorlaştırıyor.

Masonluğun tanımı çeşitli biçimlerde ve farklı yönlerden bakılarak zaten yapılmıştır ve bunlardan birçoğuna bu forumdaki kimi yazılarda yer verilmiştir. Buna karşın Sayın Burhan, -o tanımları gözden geçirdi ve içine sindirdi mi, bunu tam olarak bilemiyorum- kendi tarzıyla bir tanım yapmak istiyor. Peki!

Elbette herkesin kendine göre bir anlatım tarzı (üslubu) var. Bu nedenle aynı tanım farklı sözcüklerle de yapılabilir, farklı tümce yapılarıyla da. Kimileri teknik bir yöntem izler ve maddeler sıralar, kimileri uzun tümceler kurar. Türk dilinin yapısında yüklem sonda olduğu için, uzun tümcelerin anlaşılabilmesinde de zorluk baş gösteriyor ne yazık ki. Belki hukukçular ve kimi sosyal bilimciler bunu yeğler ama teknik eğitim görmüş olanlar için maddelendirme büyük kolaylık sağlar.

Ben Sayın Burhan'ın yaptığı tanımın kapsamında birtakım yanılgılar görüyorum. Ancak bunların üzerinde kısaca dururken o uzun tümceyi maddelere ayırmanın daha anlaşılır olacağını sanıyorum.

Şöyle ki;


•   Masonluk siyasi ve ticari bir amaç gütmez.

Doğru… Ancak kimilerine göre Masonluğun evrensel amacı siyasi bir nitelik taşır. Kuşkusuz söz konusu siyasa, uluslar arası politikanın da ötesinde evrensel bir nitelik taşır. Bu böyledir ama şunu da unutmayalım: Masonluğun tarihinde kimi mason örgütlerinin bu kurumu siyasi amaçlarla kullanmış olduğu görüldü ve bu görünüm günümüzde de yok değil.

•   Belli bir felsefi duruşu yoktur.

Yanlış… Belli bir felsefi duruşu vardır hatta kendi içindeki farklı tutum ve eğilimlerden ötürü birden çok felsefi duruşu vardır. Ancak bu deyişime Sayın Burhan karşı çıkabilir ve kendi tezini savunabilir. O zaman benim şunu sormam gerekir: “Felsefi duruş” nedir?... Bu onun sözü olduğuna göre tanımını da onun vermesi gerek. Kavramlar üzerinde uyuşmalıyız ki, aynı şeyden söz edebilelim.

•   Tüm felsefe, düşünce, teori ve ideolojik düşünceleri kendi bünyesinde barındırır ya da barındırmaya çalışır.

Şuradaki “tüm” sıfatını kaldırıp onun yerine “birçok” koyarsak, “bünyesinde” sözü yerine de “ritüelik öğretiminde” dersek, bunu doğrulayabiliriz. Ancak bunu böyle, alıntısında olduğu gibi bırakmayıp geliştirdiğini de eklemeliyiz.

•   Bunlar arasında ahenkli bir tartışma ortamının yaratılmasını kendisine ülkü ve şiar edinmiştir.

Evet, incelenir, irdelenir, tartışılır ama bunu kendisine ülkü ve ayırıcı özellik (Sayın Burhan’ın dediği “şiar”) edinmiş değildir. B aşamada Masonluğun daha bütünsel bir tanımının yapılabilmesi için, amaçlarını, ilkelerini ve çalışma yöntemini ortaya koymak gerekiyor.

•   Simgeler (semboller) ve alegoriler geliştirerek tartışma ortamının daha verimli ve olumlu geçeceğine ve insanlık mabedinin inşa edilip bilgi ışığına (piramit) ulaşılabilineceğini düşünür.

Simgeler ve alegoriler Masonluğun öğretiminin aktarılmasında kullanılan en önemli öğelerdir; doğru. Hatta buna özdeyişleri de eklemek gerek. Ancak Masonluğu bir tartışma ortamı olarak nitelemek yanlış. Mason localarının çalışmalarında yer yer tartışmalar yapılabilir. Ancak bu Masonluğun genel geçerli bir düzeyde “tartışma ortamı” olarak nitelenmesine elvermez. Üstelik bazı mason kuruluşlarında hiç tartışma yapılmaz.

İnsanlık Mabedi’ne gelince… O bir simgedir; betimlenemeyen bir simge. Ancak oradan bilgi ışığına ulaşmak gibi bir amaç yoktur Masonlukta. Gerçeklerin araştırılması vardır fakat o da bir amaç değil, amaç yolunda ilerlemenin gereğidir.

Piramit… Bunu hiç anlayabilmiş değilim. Masonluğun öğretiminde, belki bir yer8de piramit biçiminde bir simge görülebilir ama böyle genel bir tanım çevresinde piramidin hiç yeri yok.

•   Dini bir örgüt olmadığı halde dini örgüt üyelerini inanç ve vicdan bağlamında kendi bünyesine katar.

Elbette… Masonluğun dinlere yaklaşımı tümüyle nesneldir. Din adamlarının da Masonluğa girmesinde Masonluk açısından hiçbir engel yoktur. Yeter ki Masonlukta kendi din ve inançlarının savunmasını yapmaya girişmesinler.

•   VAR-lamak ve YOK-lamak dairesi içinde bulunan sosyal bir örgüttür.

Hayır… Masonlukta böyle bir şey yoktur. Masonluktaki tüm çalışmaların yol göstericisi, yönlendiricisi bilimsel yöntem, akıl ve bilgeliktir. Masonluk böyle bir çerçeve içinde değildir ve o VARLAMAK ya da YOKLAMAK Masonluğun çalışmaları kapsamında hiç bulunmayan bir şeydir. Teizm ve Ateizm, diğer birçok dinsel dizge gibi Masonlukta masonların bilmeleri, anlamaları önerilen şeylerdir; ancak işte hepsi o kadar.



Tanımlar burada bitti. Ancak yetmedi. Masonluğu bu kadar sınırlı bir çerçeve içinde tanımlamaya kalkışırsak olmaz; eksik kalır. O zaman belki bu tanımı sözlüklerde olduğu gibi birkaç sözcükten oluşan kısa bir tümce ile yapmak çok daha iyi.

Foruma yeni katılmış olan Sayın Burhan’ı düş kırıklığına uğratmak istemem. Aksine… Görüyorum ki o anlatmak istediklerini çizimlerle de göstermek eğiliminde. Ne güzel olur. Çalışmaya devam…



ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Şubat 15, 2011, 04:42:02 ös
Yanıtla #26

Sn. Burhan Masonluk tanımını nereden bulmuş bilemiyorum. Şimdiye kadar duymadığım gibi, doğru olmadığını da bilmediğim bir tanım. Sanırım Forumumuzu okumaya yeni başladığı için... Okumaya ve gerçekten bilgisi olanların bilgilerinden faydalanmaya başladığı zaman, bu tanımı kendisinin de anlamsız bulacağına eminim.

Ama sorun tanımı düzeltince bitmiyor.

Bir tablo var ki, beni hayrete düşürdü. Anladığım kadarıyla şöyle bir çıkarım silsilesi yapılmış:

- Ateizm Tanrıya inanmamak demek.
- Başta yer alan "a" olumsuzluk verir
- Bu "a" kaldırılırsa, olumsuz anlam da kalkar, inanmamak inanmak olur.
- Kaldıralım, "a'sı olmayan"Teizm = Tanrıya inanmak

Oldu mu? Üzgünüm ama hayır olmadı. Teizm nedir konusunda da biraz okuma önermek zorundayım, üzülerek...

Hadi bunu da düzelttik diyelim... Oldu mu? Maalesef hala hayır. Benim takıldığım bir de "basamak" meselesi var. Hani "felsefi duruşu olmayan" Masonluktan bir üstteki basamakta yer alan felsefe meselesi.

Üst basamkta yer alan profesyonel felsefeyla Teizm nedir konusunda bile anlaşamadığım için, basamakların yeri belli olsun diye ufak bir düzenleme yapmaya çalışayım ben de...

Saygılarımla.
Bir kavramın tarihini bilmediğiniz sürece
Kavramın kendisini idrak edemezsiniz


Şubat 15, 2011, 06:22:08 ös
Yanıtla #27
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 886
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Buhran ısrarla masonluk ve dinleri yanyana koyuyor ve, 'herşeyi inanmak ve inanmamak kriterlerinden yola çıkarak ele alıyoruz bir de bunun BTS yolu var 'diyor, zannediyorum.

Yine zannederek; Sayın Buhran HKMBL nin Yüce Yaratan inancı taşıyan kimseleri üye alıyor olma kriterinden yola çıkarak onları da 'varlamak yoklamak' aralığında bir yere yerleştirmiş ve felsefesinin gereğince, kendi bildiği masonluğu da bu iki alt gruptan birinin içine oturtmuş.

Alıntı
VAR-lamak ve YOK-lamak dairesi içinde bulunan sosyal bir örğüttür.

Ama bir de Özgür Masonlar meselesi var, inanç meselesini hangi çizgide tutmuşlar, bir baksa, belki de BTS oradadır. Hani var veya yok demeniz ile ilgilenmeyen, bunu sormayan masonlar... Acaba düşündüğü gibi Masonluk bir din ise Özgür Masonlar BTS çizelgesinin neresinde olurlardı? (Kaldı ki Masonluk hiçbir şekli ile din değildir, ne kadar çok yazıldı çizildi anlatıldı.)

Not: Kesinlikle Sayın Buhran'a yazdığım bir ileti değildir, 'O' bunu istemezdi.
Benimki konuyu -ister istemez- okuyan forum üyelerine doğru bir yazıdır. Okuduk, ben böyle düşündüm.

Saygılar


Şubat 15, 2011, 06:55:12 ös
Yanıtla #28
  • Ziyaretçi

Sanırım sizlerinde diğerlerinden pek farkınız yok. .

-----

Genele....

Tekrar etmemde fayda var..  Teism ve ATeism hattı, "VAR"lamak ve "YOK"lamak hattıdır.  Bir tarafta Tanrı vardır biz tanrıya inanıyoruz diyerek hareket edip çıkarsamalar yapanlar. Diğer tarafta Tanrı yoktur, ben tanrıya inanmıyorum diyerek çıkarsamalar yapanlar . Ve bu iki kutup arasına sıkışanlar. Örneğin Deistler. Tanrı vardır fakat Tanrının emir ve yasakları yoktur. Tanrı dünyayı evreni yaratmış bizi özgür bırakmıştır diyerek çıkarsama yapar. Ve diğerleri panteizm, monoteism vs vs vs............

Örneğin, Bilimsel olarak bir şey keşfedildğinde, Bir ATeist bu gelişmeyi Tanrının "YOK"luğu üzerinden hareketle değerlendirme ve propaganda yapar. Teist ise Tanrının "VAR"lığı üzerinden değerlendirme yaparak propaganda yapar. Arada kalanlarda duruma göre pozisyon alır.

Şimdi bu "VAR"lamak "YOK"lamak hattını daha iyi anlamanız ve bu hattın birbirinden zıt kutuplar olsa dahi aynı hat olduğunu ispatlamak için şöyle bir benzetme yapacağım.

Bir köprüde karşılaşan iki inatçı keçi benzetmesi.
Bilirsiniz bunlar köprüde, daha önce geçmek içinbir birleri ile kavga eder. Keçiler farklıdır fakat köprü aynı. Aynı köprü üzerinde kavga ediyorlar.
(dikkat edin: AYNI KÖPRÜ) İşte bu köprü "VAR"lamak "YOK"lamak köprüsüdür. Keçiler "VAR"lamak "YOK"lamak köprüsünde kavga ediyorlar.

Sanırım Masonlar bu köprüde kavga eden keçileri görüp "Aman keçiler kavga etmeyin birbirinize karşı saygılı olun tek tek geçin" uyarısı yapan ve hatta bu keçileri ehlileştirmeye çalışan bir çoban görüntüsü veriyorlar. Bu durum masonlarında aynı köprüye göre hareket ettiğini gösterir. Çünkü keçiler artık masonların keçileridir (sembollerle, allegorilerle,rituellerle,kurallarla).

İşte BTS şunu söyler: Derki, " Ey Arkadaşlar.!!! Bu köprü çok dar, uzun ve sağlam değil. Aşağısı uçurum. Keçiler kavga ediyor. Bunun yerine daha büyük daha geniş daha sağlam bir köprü yapalım. Böyle bir köprüde keçiler rahat ve huzurlu kavga etmeden geçebilirler " der. Tabiki köprü değişince paradiğmalarda değişiyor. Çünkü yeni köprü için yeni paradiğmalar gerekir. Bu köprünün adı "VAR"lamak "YOK"lamak köprüsü değildir. Bu köprüde "İNANMAK" yada "İNANMAMAK" diye birşeyde yoktur. Bu köprüde "RİTÜEL" yoktur. Dolayısı ile bu yeni köprüde "KURALLAR" yoktur.

UMARIM ANLAMIŞSINIZDIR.

Sn.Adam'a

Başta şunu söylemek isterim. Ben bu tanımı yaparken kendimce Masonluğun tanımını yaptım kişilerin değil. Masonluğun ister bireyesel bazda ister örgütsel bazda siyasi yada ticari amaç gütmesi beni ilgilendirmez. Çünkü bunlar benim açımdan paradiğma oluşturmaz. Herşeyden önce bunu anlamanızı isterim.

"Yanlış… Belli bir felsefi duruşu vardır hatta kendi içindeki farklı tutum ve eğilimlerden ötürü birden çok felsefi duruşu vardır. Ancak bu deyişime Sayın Burhan karşı çıkabilir ve kendi tezini savunabilir. O zaman benim şunu sormam gerekir: “Felsefi duruş” nedir?... Bu onun sözü olduğuna göre tanımını da onun vermesi gerek. Kavramlar üzerinde uyuşmalıyız ki, aynı şeyden söz edebilelim."

Evet kesinlikle dediğiniz gibi karşı çıkarım. Çünkü bana göre felsefe bir ICAD işi değil, bir KEŞİF işidir. Felsefe icad edilmez.KEŞFEDİLİR. Bilimsel çalışmaları neden yapıyoruz ve çıkarsamalarda bulunuyoruz.. felsefeyi İCAT etmek içinmi? yoksa felsefeyi KEŞFETMEK için mi ?? O zaman bu konuyu tartışalım.. Konu başlğı şu olsun: Felsefe ICAD işimidir yoksa felsefe KEŞİF işimdir.

Piramit sembolünü sanırım sizin başkanınız gösterdi TekeTek programında, orda gördüm.  Ve daha öncede karşıt sitelerde görmüştüm. Gerçi Piramid olayını en baştan beri sizlere sormayı çok istemiştim fakat maalesef bazı arkadaşların takındıkları tavırdan dolayı soramadım.

"Hayır… Masonlukta böyle bir şey yoktur. Masonluktaki tüm çalışmaların yol göstericisi, yönlendiricisi bilimsel yöntem, akıl ve bilgeliktir. Masonluk böyle bir çerçeve içinde değildir ve o VARLAMAK ya da YOKLAMAK Masonluğun çalışmaları kapsamında hiç bulunmayan bir şeydir. Teizm ve Ateizm, diğer birçok dinsel dizge gibi Masonlukta masonların bilmeleri, anlamaları önerilen şeylerdir; ancak işte hepsi o kadar."

Bu cümlenize katılmıyorum.  Çünkü, Matematik ve Fiziği kullanarak bir problemi çözebiliriz, Fakat matematik ve fiziği kullanarak bir soruya cevap veremeyiz. Bir soruya cevap felsefe ile verilir. Ve günümüzde ortada duran ve felsefe yada felsefeler olarak nitelendirilen duruma baktığımız zaman "VAR"lamak ve "YOK"lamak hattını görüyoruz. Yukarıdada bahsettiğim gibi. Masonluk bulunduğu pozisyon itibari ile "VAR"lamak ve "YOK"lamak hattındadır. Benim söylemek istediğim ve keçi benzetmesinde yapmak istediğim şey budur. Siz bu niyette olmayabilrsiniz. Fakat bulunduğunuz pozisyon budur. Eğer şöyle olsaydı, Masonların kendine ait bir felsefesi olsaydı ve bu felsefe "VAR"lamak ve "YOK"lamak hattının dışında başka bir hat olsaydı o zaman bu anlamda ben size hiçbirşey söylemez ve tenkit etmezdim. Sizler "VAR"lamak ve "YOK"lamak hattında olduğunuz içindir ki bu kadar tenkide maruz kalıyorsunuz ve kendinizi anlatma gereği hissediyorsunuz. Örneğin, size şeytani örgüt, siyonist örgüt para patronları, vs vs vs yakıştırmaları yapılması bundandır.  Eğer size hakaret edilmesi küfür edilmesi hoşunuza gidiyorsa buyrun yolunuza devam edin. Bişey demiyorum, Yanlızca bu durumu felsefesi açıdan hata ve tehlikeli olarak görüyorum ve mabed inşa edeceğinize yeni bir köprü inşaa edin diyorum. Çünkü toplumlar, insanlar "VAR"lamak ve "YOK"lamak arasına sıkıştırılmış ve baskı altına alınmış haldedir. Bir takım yönetim şekilleri bu baskıyı ortadan kaldırmamaktadır. Örneğin, Demokrasi ve Laiklik: Bana göre demokrasi ve Laiklik, "VAR"layanlarla "YOK"layanlar arasında bir bariyerdir. "Aman kavga etmesinler" bariyeri. Çünkü devlet her dine eşit mesafede yaklaşma prensibine dayalı olarak "DINSIZ" pozisyondadır. Buna karşılık Birey Din sahibi "INANÇLI" pozisyondadır. yani bir tarafta "VAR"layan bir birey diğer tarafta "YOK"layan bir devlet. Böyle durumdaki bir birey senin "KUTSAL MABEDİ"ni anlamaz. Eğer yakında dini ve bagnaz radikalism yeniden gelirse ben kesinlikle şaşırmam.

Saygılarımla...




 


« Son Düzenleme: Şubat 15, 2011, 09:46:43 ös Gönderen: skullG »


Şubat 15, 2011, 07:16:19 ös
Yanıtla #29

Alıntı
Sanırım sizlerinde diğerlerinden pek farkınız yok. Amacınız birşeyi tartışmaktan ziyade propaganda yapmak. ******

Sn. Burhan,

Bu forumda bu seviyede tartışılmaz uslubunuza dikkat etmenizi öneririm.

Saygılarımla,
« Son Düzenleme: Şubat 16, 2011, 12:28:11 ös Gönderen: skullG »
Omnia mors aequat


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
157 Yanıt
324790 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 04, 2021, 07:03:53 öö
Gönderen: Özgürefe
7 Yanıt
23960 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 18, 2012, 03:36:38 ös
Gönderen: yazbenide
21 Yanıt
11099 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 17, 2009, 05:09:02 ös
Gönderen: baris
3 Yanıt
9685 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 29, 2010, 12:28:12 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4376 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 17, 2008, 01:03:58 öö
Gönderen: blossom
17 Yanıt
15240 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 01, 2010, 01:06:28 öö
Gönderen: Cornelius
Burhan

Başlatan Burhan « 1 2 » Uyeler

19 Yanıt
9193 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 16, 2011, 10:20:41 öö
Gönderen: Maledictum
2 Yanıt
9387 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 24, 2011, 03:20:19 ös
Gönderen: burak2235
1 Yanıt
2434 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 17, 2013, 10:00:32 ös
Gönderen: Alşah
12 Yanıt
8842 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 25, 2013, 09:20:07 ös
Gönderen: karahan