Ben beş yaşındaki bir çocuğa dini eğitim verilmesi çok iyi bir şeydir demiyorum. Bu tartışılabilir. Ben öncelikle, bu tür kursların serbest bırakılması gerektiğini iddia ediyorum. Serbest bırakılmalıdır, çünkü bu toplumdan gelen bir taleptir. Bunun da bir zararı yoktur.
İçeriğe de değinecek olursak, Kuran kurslarına sanki şeriat okulları gözüyle bakılıyor. Kuran kursu denilen şey, genellikle yaz tatillerinde, özel bir tatil planı yapamayan düşük sosyo ekonomik sınıfa giren muhafazakar ailelerin, çocuk meşgul kalsın diye gönderdiği bir yerdir ve bu yerler çocuğu bir arap alfabesi kitabı ve kuran'dan arapça sayfalar okuyabilek kadar eğitmekten başka bir işe yaramayan yerlerdir. Bence sıkıcı, anlamsız ve boş bir meşguliyetten başka bir şey değildir. Fakat orada teistik bir eğitimden başkası (düşmanlık, hoşgörüsüzlük vb.) verilmez. Oralar Taliban kampları da değildir. Aileler çocuklarının böyle bir eğitim almasını istiyorsa, onları engelleyemezsiniz. Tarihe bakarsanız, devletin, halkın, özellikle de dini konulardaki taleplerini bastırıcı bir yaptırım uyguladığında, bu sahte modernizasyon hülyasının, bir yerden patlak verdiğini görürsünüz. Tozu halının altına süpürmemek lazım. Devlet dini eğitime engel koyup, dini eğitim rastgele bir şekilde cemaat ve tarikat evlerinde yapılınca (ki yapılıyor) iyi mi oluyor? Yani sözünü ettiğiniz sorunlar, bu kursları yasaklamakla çözülecek sorunlar değil. Yasakçılık, yukarıda söylediğim gibi aksine sorunun daha kötü bir hale dönüşmesine de imkan tanıyor. Benim söylediklerim kısaca bunlar ve bunlar bence kolay anlaşılabilir şeyler.
Burada özgürlük kavramının farkına da varmak gerekiyor. Özgürlük, doğal bir haktır. Yani bu hak, kimsenin kimseye bahşedeceği bir şey değildir. O zaten insan doğasında vardır. İnsan, yapmak istediği bir şeyi yapmalıdır. Bunun tek bir engeli vardır; o da zarar. Burasını anlaması kolay. Fakat şu ayrıntıyı bilmek daha önemli; herhangi bir özgürlük unsuru sırf birileri sevmiyor, onaylamıyor, tasvip etmiyor diye engellenemez. Burada, o birilerinin keyfine göre davranıldığı hissedilirse, ki emin olun hissedilir, işte engellenmeye çalışılan düşmanlık da o zaman başlar. Özellikle toplumun hassas olduğu dini konularda bu durum daha çok kendini gösterir. Türkiye'de sırf başörtüsü yasağı yüzünden, milyonlarca insan devletin olmasını istediğinin tam aksine tarafta politize edilmiştir. Baskı ve zorlamalar, daima, istisnasız geri teper. Türkiye, bu konuda en çok örnek yaşanan, fakat aynı çoklukta da ders alınmayan yegane ülkelerden biridir. Özgürlük, herkesin yararınadır, ve çağın gerektirdiği şekilde yaşamıyor diye bir insanın hayat tarzını engellediğinizde, o insanın hayat tarzını engellemeyip serbest bıraktığınız durumda olabileceğinden daha fazla sorunla karşılaşılır. Bu, adeta bir doğa yasası kadar kendini tekrar etmiş durumdur.
Kendim de bir liberal veya liboş olarak
, liberalizmin temelinin bu gerçekte yattığını söyleyebilirim.
Saygılar