Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: RAKI İÇMEK SANATTIR, SANATA VE SANATCIYA SAYGI DUYUNUZ  (Okunma sayısı 18616 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 16, 2008, 07:47:17 ös
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Rakıyı güneş battıktan sonra, yavaş yavaş ve muhabbet eşliğinde içmeli. Rakıdan küçük küçük yudumlar alınır... Bülent Ersoy öyle içiyor diye bir dikişte bir duble rakıyı içmek makbul değildir. Buz gibi şişeden bardağa çevire çevire dökülür ve o nefis kokunun daha fazla yayılması sağlanır. Bardağa konulan rakının yarısı kadar su konması makbuldür. Ilk yudumu aldıktan sonra ağızda bekletip, dişlerin arasından derin bir nefes alınır ki akciğerler de nasibini alsın. Masada yaşça en büyük kişi rakı kadehini tokuşturmak için kaldırmadan rakı kadehleri masadan kalkmaz. Rakı sofrasında planlı, programlı ciddi işler konuşulmaz. Geyik muhabbeti yapılır, memleket kurtarılır, anılar tazelenir, dedikodu yapılır. Sigara küllüğüne zeytin çekirdeği, sıkılmış limon kabuğu konmaz. Içilen kahve fincanında, tabağında sigara söndürülmez.


Rakı kadehine önce rakı, sonra su, daha sonra da (konmasa daha iyi olur ama) buz konur. Bu sırayı bozarsanız, anason kadehin üzerine çıkar, rakının hem tadı hem keyfi kaçar... Rakıdan anlayanların, Antalya meyhanelerinde garsonluğa soyunanlara bunu anlatması gerekir.


Içmeye başlamadan önce aperatif bir şeyler yenmelidir. Favori zeytinyağlılardır. Zeytinyağı, mide dolmaya başladıkça üste çıkarak, alkolün genzinize doğru gelmesini engeller. Rakıya buz koymak yanlıştır. Buz rakının içindeki suyla alkolü aynı oranda etkilemediği için daha seyrek olan alkol üste çıkar. Ideal karışım bozulmuş olur. En uygunu rakıya soğuk su koymaktır. Rakı sofrasında kadeh yalnızca bir defa tokuşturulur. Hadi bakalım hoş geldiniz vs. falan diye.


Bundan sonra kadeh tokuşturulmaz sadece kaldırılır. Masaya yeni birisi eklendiğinde ise tekrar kadeh tokuşturulabilir. Rakı şalgam suyuyla içilmez!. Mezesiz rakı içilmez. Ben akşamcıyım, öyle bir kadehlik keyfim var diyorsanız gidin bira filan için. Şişe numarasının önemi yoktur. Zira ilk damıtılan rakı, 01 numaraya denk gelmez.


Rakı masasına avuç içiyle ya da yumrukla vurulmaz. Bağıra çağıra, böğüre öğüre konuşulmaz... Sakin olmak, efendi takılmak gerek...


Önce kendine gel, sonra meyhaneye,


Kalender ol da gir kalenderhaneye,


Bu yol kendini yenmişlerin yoludur,


Çiğsen başka bir yere git eğlenmeye...


Rakı bardağı boş beklemez... Evet masadan kalkarken bile dibinde biraz bırakılır. Usul, adap bilen en genç kişinin saki olması adettendir, büyüklere (ki büyüklük kavramı orada anlam bulur) sakilik yaptırılmaz... Ev sahibi olsa bile.


Şişede kalan son rakı damlasına kadar eşit paylaştırılır, daha da içmek isteniyorsa bu paylaştırma ritüeline girilmeden yenisi sipariş edilir. Rakı sizi ne zaman sarhoş edeceğini zamanında söyleyen bir içkidir, bunu fark ettiğiniz zaman yanınızdakilere söylemeli, ya da izin isteyip kalkıp gitmelisiniz, ama eğer sizin kalkmanız masayı dağıtacaksa ölseniz bile orayı terk etmeyin. Çünkü rakı masasından tuvalete gitmek için bile zar zor kalkılır, hoş karşılanmaz...


Rakı masasında bira, şarap gibi başka alkollü içecekler (masada sosyetik hanımefendiler olsa dahi) olmaz. Her nevi ızgara balık (lüfer, çupra, levrek, istrongilos) uğurlu yemeği, hususi nihavent ve rast makamından sanat musikisi eserleri uğurlu nağmesi, akordeon, keman ve ud da uğurlu çalgısı olan rakının, uğurlu cl'si 70'dir.


Rakı yalnız başına içilen bir içki değil, meze ile birlikte yavaş (sindire sindire) içilen bir içkidir. Mide ve beyne belirli bir etki yaptıktan sonra insan keyiflenir ve güzel sohbetlere yönelir. Yani hem anlatır hem dinler... Böylece rakı sofrası en az iki kişinin katıldığı toplu bir eylem, karşılıklı konuşmalara dayandığı için demokratik bir forum, evrensel ve kişisel sorunların ortaya getirildiği, fikir alıp verilen, insanın kendisi ile yüksek sesle düşünerek hesaplaştığı bir tür psikolojik grup terapisi olmaktadır.


Unutulmamalıdır ki rakı sofrası saygın bir cemiyettir... Buraya katılan  hem bu meclise kabul edildiği için saygı gören bir kişiliğe sahip demektir hem de diğerlerine karşı saygılı olmak zorundadır.


Herhangi bir marka rakı içilirken başka bir markayı övmemek önemlidir, aksi yapıldığında, o an yudumlanan nimete hakarette bulunulmaktadır, yanlıştır. En büyük mezesi muhabbettir... Muhabbet konusu 'bi kız vardı, 5 yıl sevdim, yüzüme bile bakmadı' gibi duygusal ağırlıklı olabileceği gibi,'bu güneş niye hep doğudan doğuyor batıdan batıyor?' gibi yarı-felsefi konular da olabilir.


Tam yağlı koyun peynirinin üzerine kırmızı toz biberle renklendirilmiş sarımsaklı zeytinyağı süslemesi... Turşu gibi ekşi mezelerde yine rakının kendine has tatlı nefasetini dengeler, damarlarınızı büzer anasonla dost olur, buna misal olarak dağ lahanası turşusu verilebilir.


- NEYMIŞ?
- RAKI IÇMEK SANATTIR.





Ocak 16, 2008, 07:57:10 ös
Yanıtla #1

Güzel bir paylaşım Sn Skullg Teşekkürler.

Rakı benimde favori içkimdir.Usul den de mezede nde önemlisi rakının candan dostlar (bizde buna ek olarak tabii ki kardeşler) arasındayken esas tadının çıkmasıdır.

Saygılarımla,
Omnia mors aequat


Eylül 23, 2008, 03:51:36 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

Denizin rüzgarı şöyle bir essin, Akdeniz, veya Ankara, ilkyaz, teras katında bir lokanta, üç duble başka canına ot tıkadığımın  zamanı,Hüzünde var diyen Anka, unutmalı dostlarla...


Eylül 24, 2008, 03:23:18 ös
Yanıtla #3
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 269
  • Cinsiyet: Bay

Bilgili bir aptal, bilgisiz bir aptaldan daha aptaldır.
  Moliere


Eylül 24, 2008, 04:00:44 ös
Yanıtla #4
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 181

"Rakının şalgamla içilişinin 100.yılını idrak etmek üzere bugün burada toplanıyoruz" diye bir replik vardı Bir Demet Tiyatro'da...Hiç unutmam...
Harika bir yazı sayin SkullG...Aydın Boysan üstadımızın sanırım...
Sevgiyle
...Söyleceklerimi yukarda söyledim zaten...


Eylül 24, 2008, 04:04:42 ös
Yanıtla #5
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 211
  • Cinsiyet: Bayan

Sn.skullG,

Bu detaylı paylaşım için tekrar teşekkürler. Özellikle rakı içme adabı konusu cidden de beylerin uzmanlık alanına giriyor ; açıkcası ben rakıdan şarap ya da viskiden anladığım kadar anlamam , çoğu bayan gibi . Sadece son dönemde dikkatimi çeken minimini bir detayı buraya aktarayım dedim .

Rakı markalarını reklama girmemesi yönünden belirtmeyeceğim ama sizler zaten anında taşları yerine oturtacaksınız . Bana daha önce de rakı ikram edilmişti ancak o en fazla marka bilinirliği olan rakı var ya , işte ondan . Denedim onu ama anason kokusu son derece yoğundu ve ertesi sabah müthiş bir baş ağrısı yaşadım .

Fakat 2-3 ay kadar önce farklı bir marka ikram edildi , ben tabii "rakı içemiyorum ;bana dokunuyor , şarap alayım."dedim. "Yok bunu bir dene , çok farklı " diyerek  meze tabağıyla beraber bardağıma bol buz eşliğinde doldurdular. :) Tabi önce biraz önyargılıydım , malum anason yoğundu , ya dokunursaydı , ertesi sabah sunumum vardı v.s. ilk dublede çok temkinliydim ama bu defaki rakı şu "yaşüzüm rakısı" dediklerindendi. İçim olarak daha hafifti , genzinizi yakmıyordu ve çerkez tavuğu ve kavunla uyumu müthişti :)

Duyduğum kadarıyla bu marka , pazar payında kadın tüketiciyi hedef almış ve bence bunda da çok başarılılar . Hiç olmazsa biz bayanların "rakı özürlülüğümüzü" değiştirdiler :) O çok bilindik rakı markasına alışkın üyelerimiz için bu da yeni ve değişik bir alternatif olabilir .

Saygılarımla
Quality has no fear of time ..


Eylül 24, 2008, 04:06:34 ös
Yanıtla #6
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

"Rakının şalgamla içilişinin 100.yılını idrak etmek üzere bugün burada toplanıyoruz" diye bir replik vardı Bir Demet Tiyatro'da...Hiç unutmam...
Harika bir yazı sayin SkullG...Aydın Boysan üstadımızın sanırım...
Sevgiyle


Aynen öyle... vakti zamanında eklerken ismi yazmayı unutmuşum.


Eylül 24, 2008, 04:10:20 ös
Yanıtla #7
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 181

Alıntı
Fakat 2-3 ay kadar önce farklı bir marka ikram edildi , ben tabii "rakı içemiyorum ;bana dokunuyor , şarap alayım."dedim. "Yok bunu bir dene , çok farklı " diyerek  meze tabağıyla beraber bardağıma bol buz eşliğinde doldurdular.  Tabi önce biraz önyargılıydım , malum anason yoğundu , ya dokunursaydı , ertesi sabah sunumum vardı v.s. ilk dublede çok temkinliydim ama bu defaki rakı şu "yaşüzüm rakısı" dediklerindendi. İçim olarak daha hafifti , genzinizi yakmıyordu ve çerkez tavuğu ve kavunla uyumu müthişti

Siyah efe, yeşil efe vs olduğuna göre bahsettiğiniz olsa olsa pembe efe dir..
...Söyleceklerimi yukarda söyledim zaten...


Eylül 24, 2008, 04:21:27 ös
Yanıtla #8
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Nueva,

Bahsettiğiniz ilk markayı yani hepimizin bildiği Yeni Rakı'yı hemen anlamakla birlikte. İkinci bahsettiğiniz tür rakı aklıma birden çok ismi getirdi. Tekirdağ Altın Serisi bahsettiğiniz içime en yakın olmakla birlikte, sarı Zeybek, Mercan ve Efe Yaş Üzüm Rakısı da olabileceğini düşünüyorum. Burgaz'ın yaş üzüm rakısı da olabilir tabi ki.

Ayrıca bir gün ege bölgesinin o güzelim zeytinyağlıları ve balıklarıyla "İzmir"i de denemenizi öneririm.


Eylül 24, 2008, 04:33:51 ös
Yanıtla #9

Alıntı
"Rakının şalgamla içilişinin 100.yılını idrak etmek üzere bugün burada toplanıyoruz" diye bir replik vardı Bir Demet Tiyatro'da...Hiç unutmam...
Harika bir yazı sayin SkullG...Aydın Boysan üstadımızın sanırım...
Sevgiyle

Sayın Bilgi,

Kim nederse desin rakı buz gibi şalgamla iyi gider tabii yanında bir de Adana :)

Omnia mors aequat


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
6771 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 07, 2014, 09:04:39 ös
Gönderen: animi et spiritus
4 Yanıt
3909 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 01, 2009, 05:40:05 ös
Gönderen: aashooter
2 Yanıt
2261 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 01, 2013, 12:58:23 öö
Gönderen: NOSAM33
0 Yanıt
1139 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 04, 2014, 07:32:33 ös
Gönderen: edebiyat_ogr