Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Masonların Din otoriteleriyle geçmişe dayalı organik bir bağı var mı?  (Okunma sayısı 36630 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Aralık 30, 2011, 01:26:03 öö
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 379
  • Cinsiyet: Bay

Oldum olası dikkatimi çekmiştir, bugüne kadar Masonlar, sanatçısından tutun, ta… Devlet başkanlarına kadar herkesle bir şekilde ilişkilendirilmişler. Bu, tarih boyunca hep böyle olmuştur. Eminim.

İlişkilendiren her kesimin, her bireyin, Yazarın, Çizerin, Gazetecinin, vs, vs kendine göre nedenleri vardı, vardır. Doğru ya da yanlış, o görecelidir. Nasıl olsa bunu kimse teyit edemez değil mi?

Acaba diyorum… Neden şimdiye kadar hiçbir Yazar- Çizer, Masonlarla Din adamlarını ya da Din otoritelerini bir biriyle ilişkilendiren yazılar yazmadılar?

 Mesela, 2011-80 yıldır varlığını kusursuz ve engelsiz bir şekilde sürdüren, ölüleri dirilttiği söylenen, ama buna rağmen yalancılıkla suçlanıp çarmıha gerilen, o dönemin canlı şahitleri tarafından bile aşırı derecede yalancılık ve şarlatanlıkla suçlandığı için adeta p.. muamelesi gören bir adamın , günümüz dünyasında bile 2.4 Milyar’lık bir kitleyi(inançsal olarak bile olsa) her hafta kiliseye toplamayı başarabilen bir insanın inanç sistemini. Ya da, 1400 Yıl  önce Arap yarım adasında, bir çobanın (sözde) tek başına çıkıp yeni bir Din icat etmesi ve bu Dinin, diğerinden bağımsız olarak bir engelle karşılaşmadan günümüze kadar gelebilmesi ve hatta 1.2 Milyar insanı kontrol altında tutması, neden Masonik yapılanmayla her hangi bir şekilde ilişkilendirilmiyor, İlişkilendirilmedi? Gerçektende çok tuhafıma gitti…

Mesela, Vatikan ve Mekke… 3.6 Milyar insan! Dünya nüfusunun yarısını kontrol eden Bu otoritelerin bağımsız işlediklerine ben şahsen hiç ama hiç inanmıyorum. Siz inanıyormususnuz?

Dini inançları olan üyelerin affına sığınarak böyle bir başlık açıyorum. Umarım yanlış anlaşılmam.

Saygılarımla.
« Son Düzenleme: Aralık 30, 2011, 01:30:04 öö Gönderen: agnusdei »
Odi Profanum Vulgus Et Arceo.


Aralık 30, 2011, 01:57:05 öö
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 319
  • Cinsiyet: Bay

Sayın agnusdei,

Dinler ışığın kaynağıdır. Dinleri yaşatan biz insanlarız. Eğer siz şuan da bu tür düşüncelere gark olduysanız bu sizin dini eksikliğiniz ve çağımızda din alimlerinin yeteri düzeyde bilgin olmamalarından kaynaklanmaktadır.

Eskiden ulemalar, alimler, evliyalar vardı. Bu insanlar Cumhuriyet'in kurulduğu zamanlardaki sahte şeyhlerden değillerdi. Bize kötü gösterilmesi için oyun icabı cahil, fitne hocalardan değillerdi. Şuan ki cemaatler gibi siyasi çıkarlar uğruna ak görünüp kara olmuyorlardı. Tam aksine makamı, şöhreti Allah için terk ediyorlardı.

Uzun yıllardır camiye gitmiyordum. Dün Üsküdar'da Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerini ziyarete gittim. Ve inanılmaz etkilendim. İçim huzur doldu ve camiden çıkarken şu dua o zaman ki algı ve şuurumu daha da yükseltti.

“Ömründe bir kere türbemize gelip Fâtiha okuyanlar, kıyamete kadar bizimdir. Bizi sevenler, ömürlerinde fakirlik görmesinler. Îmanlarını kurtarmadıkça ölmesinler. Öleceklerini bilsinler ve haber versinler. Ve de ölümleri denizde olmasın.”
Âmîn!...

Şuana kadar bu duanın geçerliliğini her zaman koruduğu yaşayanlarca biliniyor. Bende inanıyorum.

Ben yıllarca birbirinden zıt düşünce yapısına sahip topluluklarda bulundum, bulunanlarla diyalog kurdum. Bir kere olsun hiç birinden ne kendime ne de kendisi gibi gördüklerine karşı böyle güzel söz ve isteklerini duymadım.

Bu büyük zatın hayatını araştırdım. Keşke onun zamanında yaşasaydım diyorum. Wiki de doğru olarak kısa mahiyet de bilgi yer alıyor. Buradan bakabilirsiniz > http://tr.wikipedia.org/wiki/Aziz_Mahmud_H%C3%BCdayi

Bu sözünü ettiğim büyük insan, İslamiyet'in sadece 1 tane büyük alimi. Bu şekilde yüzlerce alim var. Ve bu insanlardan ders almak, ilham almak için sohbetlerine katılmak isteyen zamanında binlerce insanlar vardı. Bu insanlar boş değildi. Akıl oyunları ile kendi çarklarına çalışmıyorlardı.

Anlatmak istediğimin sonucu olarak, düşündüğünüz gibi birileri dini istismar ederek dünyayı yönetmiyor.
Bence gerçek olan soru şöyle olmalıdır, insanlar ibadet etmedikleri halde, inançlarını yerine getirmedikleri halde niye o dine mensup gibi görünüyorlar.
Böyle birşey olmasaydı belki sizin verdiğiniz sayıların %30'u ancak gerçek olabilirdi. Belki bu olmayan %70 kısım bilerek oldurtulmuyordur. Sizin de sözünü ettiğiniz gibi belki de bağımsız olmamaları içindir.


Aralık 30, 2011, 02:17:07 öö
Yanıtla #2
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 379
  • Cinsiyet: Bay

Soruma cevap değil S.n Barbaros. Yinede teşekkürler.

Ben büyücülerden, yalancı oldukları için nefret etmiyorum, can yaktıkları için nefret ediyorum!

Umarım anlaşılır...
Odi Profanum Vulgus Et Arceo.


Aralık 30, 2011, 11:45:33 öö
Yanıtla #3
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 319
  • Cinsiyet: Bay

Sn. agnusdei,

Büyücülerin dinler de yeri yoktur. O zatlar büyücü değil, onurlu ve erdemli, hayatın sırrına ermiş insanlardır. Söylediklerinizin aksine can yakan değil can dostudurlar.
Tabi bu düşünceyi anlamak, her şeyi dünya hayatında bulacağına veya şahitlik edeceğini düşünenler için imkansızdır.

Dinler özünü yitirmeye başladı. Dinin özü insandı fakat insanlık giderek algı, zeka, inanç, düşünce, şuur eksikliği yaşadığı için insanlar benliğini yitirmeye başladı.

3.6 milyar inanan insan diyorsunuz. Bu gün Mekke'de Kabe'nin etrafındaki gök delenleri bilirsiniz, 1.2 milyar Müslüman olsaydı, sayıyı vs. bıraktım, gerçekten inanan Müslümanlar olsaydı buna izin verir miydi? Hz. Muhammed'in ve dönemde yaşayan kaç tane büyük insanlar varsa evleri yıkıldı. Yerlerine otopark, oteller yapıldı. Tüm bunlar yapılırken ben dünya da Müslüman olduğu konusunda şüpheye düşüyorum. En kutsal ibadethaneler, özünü, vicdanını, ruhunu yitirip turistik amaçlar yerini aldı.

Avrupa'da gerçek Hristiyan çok az var. Amerika'da her 10 kadından 3'ü kocasını aldatıyor. Algı seviyesi, mevcut bozuk sistemin kurbanlarından biraz fazla çalışan her şeyi çözdüğünü sanıyor. İnsanlar birer robot oldu, sadece kredi ödemek için yaşıyor. Düzeni bozulmasın diye en yakın ailesini tanımıyor. Vurdum duymazlar. İnsanlar seks ve uyuşturucu kölesi olup çıktılar. Hz. İsa bunları mı öğretti?

Ben ortada din otoritesi göremiyorum. Tam aksine dinin reddettiği oluşum ve otoriteler bulunuyor.
Yanlış anlaşılmak istemiyorsanız daha doğrusu konunun doğrusal gitmesini istiyorsanız bence bunlara dikkat etmeniz gerekir.


Aralık 30, 2011, 02:58:37 ös
Yanıtla #4
  • Ziyaretçi

Sayın Agnusdei, Hz.Muhammed'in "ihtilafta rahmet vardır" diye bir sözü vardır. Farklı düşünceye sahip insanların varlığı aslında önemlidir. Gruplar hataya düşünce farklı düşünen insanlar objektif bir şekilde onları eleştirerek düzelmelerine vesile olabilirler. Yani demokrasideki iktidar ile muhalefetin varlığının gereği gibi...

Bu açıdan bakıldığı zaman ateist veya deist yaklaşımın fikirlerinin değeri ortaya çıkıyor. Din alimlerinin bu fikir sahiplerini afaroz etmek, idam etmek gibi faaliyet yerine dinlerdeki hataları düzeltebilmeleri açısından dikkatle incelemeleri gerekir.

Sayın Barbaros aslında çok güzel cevap vermiş, insanların yaptıkları hataları taşıdıkları üniformaya, cemaate veya dine faturalamamak gerekiyor. Avrupa gibi gelişmiş toplumlarda hukuk sisteminin hata yapanları tespit ve cezalandırma sistemindeki mantıklı kurumsal çalışmaları nedeniyle örneğin ülkemizdeki pek çok sorunu onlar yaşamıyorlar. Neticede bu gibi olumlu neticelerin alınana kadar her ne kadar teist dogmalarca milyonlarca insan katliama maruz kalmış olsalar da şu an deist seküler düşünce sisteminin nimetlerinden faydalanıyorlar.

Aslında örneğin islamı ele alırsanız gerek şeriat yönüyle gerek tasavvufi yönüyle arzulanan toplum huzuru seküler rejimlerin kurduğu toplumsal huzura yakındır. Aynı şekilde sosyalist ve komunist dogmalarda da benzer huzurlu bir atmosfer yaratma arzusu vardır. Fakat insan faktörünün daha doğrusu tasavvufi terimle nefs faktörünün varlığı bu huzuru kaçırmak konusunda çok ustadır. Bu arzulanan huzur tarih boyunca yaşanılması nasip olmamış bir kavramdır. Örneğin Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş toplum ve ülkelerde yaşanılan huzurun kaynağı, komşularındaki huzursuzluk ve akan kandan beslenir. Yani şöyle düşünelim evinizde printerden para basabildiğinizi ve her yerde geçtiğini düşünürsek, sizin evinizde huzur olması kadar doğal bir şey olamaz. Bunun farkedilip kamuoyunca baskı yaratılması durumunda ise huzurunuz kaçmaya başlar farklı huzur kaynakları ve yöntemleri geliştirmek için kafa yormaya başlarsınız.

Bu gibi kafa yorucuların hristiyan, yahudi, müslüman, mason vb. olmaları nedeniyle bu şeytani fikirlerin kaynağının kurumsal örflerden geldiğini düşünmek hatası genelde yapılıyor.


Saygılarımla.







Aralık 30, 2011, 08:39:48 ös
Yanıtla #5
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1795
  • Cinsiyet: Bay

      Sayın agnusdei, bence siz ne yapıyorsunuz biliyormusunuz ? (Tabiiki bildiğinizi düşünüyorum). Bence siz  aslında yargılama yapıyorsunuz. Benim her fırsatta söylemeye çalıştığım "NEDEN","NASIL" ve "NE İÇİN" sorularını sormak suretiyle mantığı yakalamaya çalışıyorsunuz. Sorularınıza sizi tatmin edecek cevabın verileceğini şahsen düşünmüyorum.  Zira dinde mantık aranmaz.
       Bunu için size çok yıllar önce (yanılmıyorsam 1970'li yılların başları idi) başrollerini Fikret Hakan'ın oynadığı Haldun Taner'in "KEŞANLI ALİ DESTANI" filminin müzikal sahnelerinde geçen şu ifadeyi hatırlatmak istiyorum. Dize şöyle " İnsanoğlu böyledir. Kendi yapar kendi tapar".
       Saygılar-sevgiler.
"Vur ama dinle beni"


Ocak 01, 2012, 01:45:44 öö
Yanıtla #6
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 379
  • Cinsiyet: Bay



Sayın Alşah,
Öncelikle beni anlamanıza çok sevindim. Belki de sizin geçmiş zamanınızı henüz yaşıyorum. Ne kadar devam ederim ya da nerde teslim olurum bilmiyorum...

Şu anda saat 01:00 İnsanlar dışarı da, evlerinde ya da çeşitli eğlence yerlerinde su gibi alkol alıp yeni yıla girişlerini kutluyorlar. Ben ise, Allah’ı anlamaya çalışıyorum, cevabının olmadığını düşünebilirsiniz ama ben kendimce çok… yol kat ettim! Mesela, Allahın insanları yaratmadığını, hele hele "sınav" amaçlı bir yaradılışın kesinlikle olmadığını biliyorum. Eminim...
 
Semavi Dinlerin, Allah kelamı kullanarak bu kadar güçlenmediğini çok iyi biliyorum. Eminim...

Kuran ayetleri okunarak hiç bir toplum, Müslüman olmaya razı edilmedi ya da İncil okutularak hiç bir insan evladı Hıristiyan edilmedi. Eminim...

Bu Din otoritelerinin arkasında, bu kadar güçlü olmalarına olanak sağlayan ve özellikle mevcut zamanda varlıklarını sürdürmelerini sağlayan başka bir etken var. Eminim...

Bir Allah var evet, ama bu Allah, kesinlikle insanları yaratmamıştır. Eminim...

Mutlak gerçeği, Allahın gerçekte kim olduğunu bulmamızda en büyük engeli oluşturan mevcut Din anlayışına karşı tahammülsüz olmamı anlayışla karşılayın lütfen...

 Korkarım, şu işin aslı bir an önce anlatılmazsa Allah'ın sözde Sınav için var ettiği insanlık, gerçekten kudurmakta sınır tanımayacak.

Saygılarımla.





Odi Profanum Vulgus Et Arceo.


Ocak 01, 2012, 02:42:13 öö
Yanıtla #7
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 379
  • Cinsiyet: Bay

Sn. agnusdei,

Büyücülerin dinler de yeri yoktur. O zatlar büyücü değil, onurlu ve erdemli, hayatın sırrına ermiş insanlardır. Söylediklerinizin aksine can yakan değil can dostudurlar.
Tabi bu düşünceyi anlamak, her şeyi dünya hayatında bulacağına veya şahitlik edeceğini düşünenler için imkansızdır.

Dinler özünü yitirmeye başladı. Dinin özü insandı fakat insanlık giderek algı, zeka, inanç, düşünce, şuur eksikliği yaşadığı için insanlar benliğini yitirmeye başladı.

3.6 milyar inanan insan diyorsunuz. Bu gün Mekke'de Kabe'nin etrafındaki gök delenleri bilirsiniz, 1.2 milyar Müslüman olsaydı, sayıyı vs. bıraktım, gerçekten inanan Müslümanlar olsaydı buna izin verir miydi? Hz. Muhammed'in ve dönemde yaşayan kaç tane büyük insanlar varsa evleri yıkıldı. Yerlerine otopark, oteller yapıldı. Tüm bunlar yapılırken ben dünya da Müslüman olduğu konusunda şüpheye düşüyorum. En kutsal ibadethaneler, özünü, vicdanını, ruhunu yitirip turistik amaçlar yerini aldı.

Avrupa'da gerçek Hristiyan çok az var. Amerika'da her 10 kadından 3'ü kocasını aldatıyor. Algı seviyesi, mevcut bozuk sistemin kurbanlarından biraz fazla çalışan her şeyi çözdüğünü sanıyor. İnsanlar birer robot oldu, sadece kredi ödemek için yaşıyor. Düzeni bozulmasın diye en yakın ailesini tanımıyor. Vurdum duymazlar. İnsanlar seks ve uyuşturucu kölesi olup çıktılar. Hz. İsa bunları mı öğretti?

Ben ortada din otoritesi göremiyorum. Tam aksine dinin reddettiği oluşum ve otoriteler bulunuyor.
Yanlış anlaşılmak istemiyorsanız daha doğrusu konunun doğrusal gitmesini istiyorsanız bence bunlara dikkat etmeniz gerekir.
Sayın Barbaros, kurdukları düzenbaz sistem çöküyor efendim, çöküyor..! Verdiğiniz örnekler, dalavere üzerine inşa ettikleri maneviyatın etkilerinin artık bittiğini işaret ediyor...

Ya yeni bir Din inşa edecekler ya da gerçeği anlatacaklar. Her ikisinin de Küresel anlamda toplumsal bir ruhsal çöküntü yaratacağından korkuyorlar! Ama bu böyle de gitmez değil mi?

Her yıl milyonlarca yaşlı insanı "Hac farızası" adı altında, anlamını yitirmiş bir bahaneyle arabistana çek, her birinin cebinden de en az 10 bin TL al, bu paralarla da haremler kurup içinde ahlaksız cinsel münasebetler yap, efendim Hilton oteller kur. Bizde bu kepazeliğe seyirci kalalım öylemi?

Ben, bunun Allah'ın isteği olmadığını çok iyi biliyorum. Bir rant tekelinden başka bie şey olmadığını çok iyi biliyorum! eğer benimsediğiniz İslan dini, bunun dışında manevi bir gerçeklik vad ediyorsa, buyursunlar ozaman erdemli ve onurlu ulemalarınız asıl gerçeği anlatsınlar...

Yoksa korkuyorlar mı?




Odi Profanum Vulgus Et Arceo.


Ocak 01, 2012, 02:58:37 öö
Yanıtla #8
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 379
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Agnusdei, Hz.Muhammed'in "ihtilafta rahmet vardır" diye bir sözü vardır. Farklı düşünceye sahip insanların varlığı aslında önemlidir. Gruplar hataya düşünce farklı düşünen insanlar objektif bir şekilde onları eleştirerek düzelmelerine vesile olabilirler. Yani demokrasideki iktidar ile muhalefetin varlığının gereği gibi...

Bu açıdan bakıldığı zaman ateist veya deist yaklaşımın fikirlerinin değeri ortaya çıkıyor. Din alimlerinin bu fikir sahiplerini afaroz etmek, idam etmek gibi faaliyet yerine dinlerdeki hataları düzeltebilmeleri açısından dikkatle incelemeleri gerekir.

Sayın Barbaros aslında çok güzel cevap vermiş, insanların yaptıkları hataları taşıdıkları üniformaya, cemaate veya dine faturalamamak gerekiyor. Avrupa gibi gelişmiş toplumlarda hukuk sisteminin hata yapanları tespit ve cezalandırma sistemindeki mantıklı kurumsal çalışmaları nedeniyle örneğin ülkemizdeki pek çok sorunu onlar yaşamıyorlar. Neticede bu gibi olumlu neticelerin alınana kadar her ne kadar teist dogmalarca milyonlarca insan katliama maruz kalmış olsalar da şu an deist seküler düşünce sisteminin nimetlerinden faydalanıyorlar.

Aslında örneğin islamı ele alırsanız gerek şeriat yönüyle gerek tasavvufi yönüyle arzulanan toplum huzuru seküler rejimlerin kurduğu toplumsal huzura yakındır. Aynı şekilde sosyalist ve komunist dogmalarda da benzer huzurlu bir atmosfer yaratma arzusu vardır. Fakat insan faktörünün daha doğrusu tasavvufi terimle nefs faktörünün varlığı bu huzuru kaçırmak konusunda çok ustadır. Bu arzulanan huzur tarih boyunca yaşanılması nasip olmamış bir kavramdır. Örneğin Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş toplum ve ülkelerde yaşanılan huzurun kaynağı, komşularındaki huzursuzluk ve akan kandan beslenir. Yani şöyle düşünelim evinizde printerden para basabildiğinizi ve her yerde geçtiğini düşünürsek, sizin evinizde huzur olması kadar doğal bir şey olamaz. Bunun farkedilip kamuoyunca baskı yaratılması durumunda ise huzurunuz kaçmaya başlar farklı huzur kaynakları ve yöntemleri geliştirmek için kafa yormaya başlarsınız.

Bu gibi kafa yorucuların hristiyan, yahudi, müslüman, mason vb. olmaları nedeniyle bu şeytani fikirlerin kaynağının kurumsal örflerden geldiğini düşünmek hatası genelde yapılıyor.


Saygılarımla.







Sayın Masor,
 Umarım ihtilafımızdan rahmet doğar, aydınlık doğar...

Saygılarımla.
Odi Profanum Vulgus Et Arceo.


Ocak 01, 2012, 03:10:09 öö
Yanıtla #9
  • Ziyaretçi

Öncelikle sağlıklı, mutlu ve huzurlu yıllar dileyeyim her keze.

Sayın Agnusdei, aklıma dini kaynaklardan bir söz geldi şu an kaynağını bilmiyorum.  "Dingin suda değil fırtınada gemisini kurtarabilen kaptandır, bu zamanda da imanını kurtarabilen kaptandır, iman ateş olacak eline alan eli yanacak bırakan imanından olacak"  gibi bir cümleydi.

Neye inanırsanız inanın zararı olmaz çünkü çoğu ideoloji aslında kötü şeyler emretmez. İman konusunda bocalama genelde yaşanıyor ki istatistikler doğruysa şu an deist ve ateist görüşte olan insanlar teist insanlardan daha fazla artış gösteriyor. Bunda dinleri siyasi güçlerin kontrol ederek çirkin emellerine alet edenlerin  iğrenç görüntüsünün insanlara verdiği bir tiksinmenin rolü çok büyük. Bu nedenle Allahın kanunlarından başkasıyla hükmedenler kafirdir diye bizi afaroz etme çabası görsek de seküler rejim özgürlükler bağlamında insana daha sevimli geliyor.

Benim değinmek istediğim mantalite şuydu, okus pokus yapıp dinleri insanların beyninden sildiğimizi düşünelim, her şey güllük gülistanlık olur muydu, yani her şeyin suçu Allahın vahyettiği ya da bir kaç din adamının uydurduğu ayetler midir?

Saygılarımla.



 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
5791 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 21, 2007, 04:16:39 öö
Gönderen: Supeluta
5 Yanıt
15672 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 28, 2008, 10:54:15 ös
Gönderen: Dino
25 Yanıt
22028 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 28, 2013, 11:43:22 ös
Gönderen: evvah
64 Yanıt
42485 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 14, 2016, 09:36:17 ös
Gönderen: night manager
99 Yanıt
52920 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 11, 2014, 05:03:17 ös
Gönderen: Etimolog
10 Yanıt
15187 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 11, 2014, 04:35:55 ös
Gönderen: mday23
3 Yanıt
5231 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 20, 2009, 06:19:47 ös
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
12406 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 27, 2013, 11:28:15 öö
Gönderen: Melina
20 Yanıt
21288 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 18, 2011, 02:49:08 ös
Gönderen: smyrnali
16 Yanıt
5515 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 19, 2016, 11:37:30 ös
Gönderen: Waldow