Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Hiram Abif  (Okunma sayısı 36731 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Eylül 06, 2008, 07:33:22 ös
Yanıtla #30

Bakiyorum da Sevgili Shemuel; Suleyman Mabedi ya da Tapinagiyla cok ilgilisin, gerci seni goren cennetlik ama eger bir gun foruma ugrama nezaketinde bulunursan bu sorumu yanitlarsan cok memnun olurum :)

Simdi, sorum su; diyelim ki Suleyman Tapinagi yeniden insaa edildi. Oyle ya da boyle yani bir sekilde. Ne olur, ne olacak? Neden bu kadar cok onemli? Surekli olarak dunya gundeminde hep bu var ve saniyorum ki gizliden gizliye kac kez yapilmaya calisilmis ama basarili olunamamis (!) Gunun birinde ya bir yerden eser de birgun Tapinagin İnsaa edilmis oldugunu gorursek Kiyamet mi Kopacak :D

« Son Düzenleme: Eylül 06, 2008, 07:36:44 ös Gönderen: Sevil »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Eylül 06, 2008, 08:24:26 ös
Yanıtla #31
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 202
  • Cinsiyet: Bay

Tevrat kaynaklı Hiram Efsanesi´nde adı geçen işaretler, isimler ve kelimeler mason sembolizminde önemli rol oynuyor. Bunun da ötesinde, masonluğun kuruluşu şu efsaneye dayanıyor: "Rivayete göre "mabet" (Hazreti Süleyman´ın Sarayı) inşaasında yirmi bin bin kişi çalışmıştı. Baş usta Hiram Usta idi. Bir dul kadının oğlu olan Hiram Usta işçileri çırak, kalfa, usta şeklinde üç dereceye ayırmıştı. Her dereceye mimarlık bilgilerinin bir kısmını öğretmişti ve bunlar birbirlerinin sırlarını bilmezlerdi. kalfalar Hiram Usta´dan ustalık sırlarını öğrenmek istemişler, "çalışarak öğrenilir" cevabını alınca ustaya kinlenerek onu öldürmeye karar vermişlerdi. Hz. Süleyman katilleri cezalandırdı, yeni bir büyük üstad mimar tayin etti. Böylece operatif masonluk Hiram Abif´in ölümü ile başladı."

MÖ 900 yılı dolaylarında inşa edilen Süleyman Mabedi ve buna ilişkin olarak Hiram Efsanesi, spekülatif masonluğun en önemli sembollerindendir.

Yine, Mason Sözlüğü´nde onun için, "Hiram Abif gerçek mason niteliklerinin tümünü kişiliğinde toplamış olan yetkin insanı temsil eder" denilmektedir. Dünya masonlarının birbirlerini "dul kadının çocukları" nitelemelerinin kökeni de bu efsaneye dayanır. Bu konudaki düşünce şöyle: "Hiram Abif bir dul kadının oğlu olarak tanındığından, dünyadaki tüm masonlar birbirlerinin kardeşleri sayıldıklarından, hepsine simgesel olarak dul kadının çocuğu denilmesi geleneksel uygulama olagelmiştir."
     




Sn. Shemuel konu ile ilgili anlatımız için teşekkürler, fakat; kaynak ve daha ayrıntılı bilgi vermenizi beklerdim. Nasıl ifade edeyim bilemiyorum fakat; sanki herkesçe bilinen bir bilgiyi, kabaca gündeme getirmişsiniz gibi olmuş. Açıklık göremiyorum ben bu yazıda.

Saygılarımla


Eylül 10, 2008, 02:52:45 ös
Yanıtla #32

Suleyman Tapinagi,  Masonlar icin sadece manevi anlam mi teskil ediyor? Yoksa gercekten insaasi yani Tapinagin yeniden kurulmasi soz konusu mudur?
 

Saygilarimla,
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Eylül 10, 2008, 07:45:35 ös
Yanıtla #33

Suleyman Tapinagi,  Masonlar icin sadece manevi anlam mi teskil ediyor? Yoksa gercekten insaasi yani Tapinagin yeniden kurulmasi soz konusu mudur?

Simdi herseyi derinine dusunmek gereklidir ve sadece kendimizi dusunerek bu dunyada yeralamadigimiz gibi baskalarini da en az kendimiz gibi dusunmek zorundayiz ve Masonluk Sitesinde yeraldigimiz icin sorularimizi tabiki buyuk bir hassasiyetle sormak durumundayiz. Ancak gerek gorulmeyen sorular da hep havada kalmaya mahkumdur. Sunu ifade etmek istiyorum; bu belki Sizleri Mason olmanizdan dolayi muskil durumda birakabilir ancak tahmin edersiniz ki Saygi Sinirlari icersinde sinirlarimizi elimizde olmayan sebeplerden dolayi bu her ne kadar belki rahatsiz edici bir durum teskil etse de sonucta bu dunyanin bir İnsani olarak ozellikle Suleyman Tapinagi konusunda simdiye kadar bircok Bilgiyle karsilastik. Ancak neyin dogru neyin yanlis oldugunu bilmedigimiz icin soruyu Dogru Kisilere sorarak Dogru cevaplar almamiz soz konusu oldugundan ki bunun icin burdayiz, fazla ileri gitmeden haddimi asmamaya son derece gayret gostermeme ragmen bazi hassas konulara deginmek zorunda kalmam nedeniyle ozellikle Sayin Masonlardan ozur dileyerek '' Bilgi Talep Ediyorum. ''

Sevgi ve Saygilarimla,

Ki kucuk bir not: Saniyorum ki, Suleymanin Anahtari adli Kitap piyasada olmadigi icin yeterince ozellikle bu konuda aydinlanmadigimi ve bilgi yetersizligini yasadigimdan durumumu mazur gormenizi rica ediyorum :)

Ayrica bir Dost'un affina siginarak bana aktarmis oldugu bir Bilgiyi sunmak istedim. Bunun ne derece dogru oldugunu bilemedigimden Sizlerle paylasmanin daha iyi olacagini dusundum. Soyleki; sozumona bu Tapinagin yapilmasi durumunda Tanrisal Guclerin kopyalanmasi olayinin gerceklesme durumu meydana gelecekmis, dogru mu?

--> Elde ettigim bazi bilgileri ( Tapinakla ilgili ) buraya aktarmak istiyorum. Sayin Mason izniniz var mi?
« Son Düzenleme: Eylül 10, 2008, 08:00:20 ös Gönderen: Sevil »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Eylül 11, 2008, 11:47:20 öö
Yanıtla #34
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Saniyorum ki, Suleymanin Anahtari adli Kitap piyasada olmadigi icin yeterince ozellikle bu konuda aydinlanmadigimi ve bilgi yetersizligini yasadigimdan durumumu mazur gormenizi rica ediyorum

Dan Brown'ın yeni romanı "süleymanın anahtarı" 2008 mart'ında piyasaya çıkacağı söyleniyordu ancak yayınlanmadı. 2009'da yayınlanacağına dair söylentiler var. Bir "roman" olduğuna göre yazanının bakışı ve heyecan katmak için pek çok gerçekle örtüşmeyen bilgileri de içinde barındıracağını ama mutlaka en çok satanlar listesinden aylarca inmeyeceğini düşündüğüm eser. Bugünlerde "Masumiyet Müzesi" piyasaya çıktı. Okumanızı öneririm. Pek komplo teorileri vesaire barındırmıyor ama en azından Nobel ödüllü bir Türk yazarın son eserini okuma zevkini yaşarsınız.

Bir buçuk yıldan beridir bu forumun -öyle ya da böyle- aktif bir üyesi olan sizin için Süleyman Mabedi ile ilgili sorunuzun cevabını forumun pek çok yerinde Masonluk'la ilgili verilen bilgiler içinde bulabileceğinize inanıyorum.

Saygılarımla.


Eylül 11, 2008, 06:51:41 ös
Yanıtla #35

Evet, Sayin skullG; aciklamalariniz ve bana yol gosterdiginiz icin Tesekkurler :) Simdi bazi seyleri burada Sizlerle paylasmanin gerekliligini dusunuyorum. Soyleki;


Orjinalden alıntı: emotutto

Dan Brown'un yeni kitabı ''Süleyman'ın Anahtarı''nın sır gibi saklanan konusuyla ilgili bazı ipuçlarının ,Da Vinci Şifresi kitabının satır aralarında yer aldığını düşünen fanatik Dan Brown hayranları, şimdi bu gizemi çözmeye koyulmuş durumdalar.
İddiaya göre Da Vinci Şifresi'nin arka kapağındaki açıklamada bazı harfler diğerlerine göre daha koyu basılmış.Çıplak gözle fark etmenin çok zor olduğu bu farklılığın ancak büyüteçle ayırt edilebileceği söyleniyor.İddiaya göre, bu harfler yanyana konunca da,'Dul kadının oğluna yardım eden yok mu' cümlesi ortaya çıkıyor.
Bu yıl piyasaya çıkması beklenen Süleyman'ın Anahtarı ile ilgili en popüler iddia, kitabın ABD'nin Virginia/Langley'deki CIA karargahının bahçesindeki 'Kryptos' isimli heykelle ilgili olduğu yönünde.Amerikalı sanatçı James Sandborn tarafından yapılan ve CIA binasında yer alan 'Kryptos' adlı heykelin üstündeki mesaj hala gizemini koruyor.Anıttaki şifreli metnin, CIA'in şifreleme yöntemlerinin kırılmayacağı iddiasını dünyaya gösterme maksatlı yapıldığı iddia ediliyor.Yeni kitapla acaba bu sır mı çözülecek?
Kitabın, masonlarla ABD'li üst düzey politikacıların ilişkisini konu alacağı da internette dolaşan söylentiler arasında.Kitabın adının geldiği yerse kafalarda soru işareti bırakan cinsten.Dan Brown'un yeni kitabı Süleyman'ın Anahtarı ortaçağda yazılmış popüler bir büyü kitabı olan 'Lemegeton'ın ilk bölümünün ismi aynı zamanda.

KAYNAK : Vatan Gazetesi


Bu alintilardan yola cikarak bir diger konuya deginmek istiyorum: ama ondan once Kutsal Klon hakkinda biraz bilgi vermek isterim ve Suleymanin Anahtari kadar cok onemli bilgiler ihtiva eden bir Kitap, bilginize...

 Alinti : Hz. İsa ikinci geliş kehanetinin gerçekleşmesi için dünyayı yöneten gizli güçler tarafından klonlandı mı? Genetik kopyalama için gereken DNA nereden bulundu? Bu DNA gerçekten İsa''ya mı aitti? Hz. İsa zannedilip çarmıha gerilen kişi kim? Çarmıha germe için kullanılan ve sonradan Kutsal Emanet olarak saklanan kanlı çiviler yüzyıllar boyunca İstanbul''da nerede muhafaza edildi? Kutsal metinlerde Armageddon diye geçen büyük dünya savaşına çok az bir zaman mı kaldı?

Genetik kopyalamanın, Büyük Ortadoğu Projesiyle ilgisi nedir? Hıristiyan dünyasında Anti-Christ ve İslam dünyasında ise Deccal diye isimlendirilen sahte Mesih şuanda dünyada mı? Papa suikastinden tapınak şövalyelerine kadar birçok konunun işlendiği ve okurken gerçek ile kurguyu birbirine karıştıracağınız bu romanda cevap arayacaksınız.


Goruldugu uzere Tapinak, İsa, Masonluk ve Tapinak Sovalyeleri ve devami.. icice gecmis bir zincirin halkalari gibi.
Ayni zamanda diger bir iddiayi da gozonunde bulundurursal Tapinak hakkinda soylenilen seyi hemen aktarmak istiyorum; Tanri'nin Tapinagi!

   Ve bu Tapinak kuruldugunda ise yeryuzunde inanilmaz degisimlere sahne olacak olan Dunyamiz ve İnsanligi onemli derecede etkileyecek bir yasam sergilenecektir. :D ( İddiaya gore )

Gelelim baska bir alintiya;

--> 1-)   Hacli seferleri sirasinda tapinak sovalyelerinin korumakla yukumlu oldugu tapinakti. bu tapinakta bulunan bir giz veya sir, kokleri gunumuze kadar gelen gizli bir kardeslik orgutunun kurulmasina sebep oldu.

--> 2-)  Masonluğun köklerinin dayandığı tapınak. baş mimarı hiram abif'tir. m.ö. 586 yılında babilliler tarafından yıkılmıştır. kalan tek bir duvar vardır. (bkz: ağlama duvarı)

--> 3-) Yahudiler, kudus'deki mescid-i aksa'yı yıkıp, yeniden süleyman tapınağı'nı inşa etmek için uğraşmaktadırlar. çünkü bu tapınağın yeniden yapılması, yahudilerin, hz. süleyman dönemindeki güç ve ihtişamlarına kavuşacakları anlamına gelir.


Goruldugu uzere Masonluk- Tapinak Sovalyeligi ve Yahudiler.. Anlasilan bu Tapinak her ucu icin de onemli derecede muhimmiyat yaratmis durumda.

Baska bir alintiya geceyim, izninizle tabi; bu da Hiram Abifle ilgili ancak ne derece dogru oldugu tabiki bilinmiyor ama burada Masonluk icin dehset bir tanimlama kullanilmis.

Masonluk’un en önemli efsanelerinden biri olan Hiram efsanesine göre Hiram Abif, (yapımında çalışan ustaların, Masonluk’un kökenini oluşturduğuna inanılan) Süleyman’ın Tapınağı’ nda baş mimar olarak çalışmıştır. Kuşkusuz, Süleyman’ın Tapınağı’nın, Masonlar için, simgesel bir an-lamı vardır. Kendi eseri olan Tapınak’ın içinde öldürülen Hiram’ın öcünün alınması, Masonluk’un temel dayanaklarından biridir.

Evet yazimi alintilardan alarak bir derleme seklinde olusturdum ve en onemli kisim ise Deccalin 13 yasinda bir cocuk olacagi ve kendisini sozumona Tanri ilan ederek bu Tapinakta yeralacagi seklinde ortada donen bir soylenti :D

Ne diyorsunuz?

Not: İsterseniz arastirmami biraz daha genisletip cok daha ayrintili bilgileri sunabilirim :)

Saygilar...
« Son Düzenleme: Eylül 11, 2008, 06:54:04 ös Gönderen: Sevil »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Eylül 18, 2008, 08:13:36 ös
Yanıtla #36
  • Ziyaretçi

 Ben şu ana kadar okuduklarımdan,duyduklarımdan şu sonucu çıkardım Hiram Usta bir mimar yani o dönemlerde direk bu konularda okul olmadığını düşünürsek bir ilim adamı ve bir çok ilim adamı bilimde ayrışma olmadan önce bilimlerim hepsini öğreniyordu felsefe,astronomi,din,tıp vs. Bundan dolayı Hiram Usta ezoterik konularda da bilgi sahibi olabilir.Ve masonluk Mısırdanda kalıntılar taşıdığına göre bir insinye okuluna üye olabilir o dönemlerde yine bu tarz okullar çok meşhur.Burdan Hiram Ustanın bu ezoterik sırları kötü kişilerin eline vermemek için öldürüldüğü sonucuda çıkabilir.Yoksa daha fazla para almak isteyen kişilerin böyle bir eyleme girişmeleri çılgınlık olur.

  Hiram Ustanın öldürülmesi yarı açık yarı gizli olan bu insinye okulunu iyice yerin altına çekilmesine neden olmuştur.Böylece Masonluğun günümüz hali şekillenmeye başlamıştır.Hiram Ustaya bakarsak ne görüyoruz aslında bir örgütçü çalışanları üçe ayırmış,buda bir hiyearşiyi getirir.Toplu halde sorunları dile getirmeyi çalışanlar arasında saygıyı oluşturur.

  Usta,kalfa,çırak bu ilimlerin aktarılmasını sağlıyordu ama herkese değil inşaat ilmiyle beraber ezoterik bilgi paylaşımıda vardı bu gizli ilimler veya gizlenen görüşler seçilmişlere veriliyordu.Burdan bizim daha eskilere gitmemiz lazım Mısır insinyelerini incelememiz lazım bence gerçekler orda yatmakta..Hatta Mısırında ötesinde bu sır sahiplerini Atlantiste,Mu kıtasında aramalıyız.Çünkü dünyanın bir çok yerine yayılmışlar masonluğu araştırırken bu yayılmadan özellikle bahsedildiğini okumuştum.Çine,Japonyoya kadar...

  Bu öğreti manevi bir öğreti kanımca ve günümüz Masonlarının bile hepsinin bu öğretilere sahip olması pek inandırıcı gelmiyor.Yani okul içinde okul aramalıyız.Bizim bugun gördüğümüz Masonluk daha çok işin felsefik boyutu sanırım.Bunu Kabalada bizim tasavvuftada veya budist ritüellerinde görmemiz mümkün sanırım.Neden bir Malezyalı bu bilgilere sahip olmasın dunyanın sırları gibi bunlarda bizlere örtülü bunları görebilmek için çok içeri bakmak lazım dinlerin ayinlerine değil anlatmak istediklerine kalbi anlamak lazım.Mısırda piramit yapan Medeniyet bu işlerdende anlar,pramitlerin oluşumunu halen açıklayamıyoruz..Yazılan Tibet kitaplarının çok satmasını da...

   Saygılarımla...


Kasım 21, 2008, 12:59:34 öö
Yanıtla #37
  • Ziyaretçi

37.     Şeytanları da onun emrine verdik. Hepsi bina ustası ve dalgıçtı. (Sad, Y.N.ÖZTÜRK çevirisi)

      Bakın burda belirtilen çok önemli bir nükte var; bina ustası tabiri aynı zamanda masonluğun da benimsediği bir kavramı ifade etmektedir. Hz Süleyman' ın emrine verilen şeytanların nitelikleri konusunda manidar olan bu ifadenin Evrenin Ulu Mimarı tarafından bir gönderme de olabileceği kanısındayım. Cümle başındaki şeytanlar tabiri genelde tüm bina ustalarını ve dalgıçları kapsamadığı gibi, özelde de bina/yapı/duvar ustalığı kavramını içselleştiren masonluğun da şeytani olduğunu belirtmez.
     

      Saygılarımla
« Son Düzenleme: Kasım 21, 2008, 01:08:31 öö Gönderen: Karakam »


Kasım 21, 2008, 01:29:56 öö
Yanıtla #38
  • Ziyaretçi

      Bakın, öncelikle bir konuyu şiddetle açıklığa kavuşturalım. Kudüs müslümanlarca neden bu kadar önemli? Kudüs' ü müslümanlar için bu kadar kutsal kılan Peygamberlerinin miraca yükseldiğine inandıkları mescidin (mescid-i aksa) burada olması mıdır?
      Birinci sorunun cevabı ikinci sorunun cevabıyla aynıdır. Kudüs geleneksel resmi İslam öğretisinin bir sonucu olarak önemli kılınmıştır Çünkü bu öğretiye göre Hz Muhammed mescidi aksadan miraca yükselmiş ve Kudüs' ün kutsiyeti o andan itibaren buradan kaynaklanmaya başlamıştır. Israrla bir yanlışı düzeltelim, bahsi geçen mescid-i aksa Kudüs' te değil, Mekke' nin şehre en uzak noktasında bulunan mescidi ifade etmektedir. Fakat zamanla nasıl olmuşsa artık politik yada askeri kaygılardan mı kaynaklamaktadır bilinmez ama mescidi aksa nın temeli Kudüs' e oturtulmuş(mescid aksanın Kudüste olduğu kabul edilmiş) ve geniş müslüman kitleler tarafından bu şekilde kabul görmüştür.
      Sadece Kudüs değil, insanın var olması için zorunlu olan tüm doğal denge ve yaşam formları, astronomik ve atomik sistemler de kutsaldır. Ancak inanç açısından insanlar niyetlerine göre mekanlara, zamanlara, binalara vs. kutsallık atfedebilirler. Önemli olan burada senin kutsalın, benim kutsalım deyip diğerini ötekileştirmemektir. Yapıcı olmak ve hatta var olanın üzerine bir tuğla daha koymak gerekir. Kudüs işte bu noktada anlam kazanmaktadır. Yapıcılık üzerine bina edilen inanç, ötekileştirmek yerine içselleştirmek ve sadece Hiram Abif ustanın bileceği bir sır... işte masonluğun dogmatik üç sütunu. Kıyamet zannedersem bu üç  temel ilkenin ihlali neticesinde kendi ellerimizle gerçekleşecek çünkü birincinin zıddı yıkıcılık, ikincisininki dışlamak, üçüncüsünün ki de sadece insana ait olan bir zaafiyet, al sana kıyamet ...!


Kasım 21, 2008, 08:33:41 öö
Yanıtla #39

      Bakın, öncelikle bir konuyu şiddetle açıklığa kavuşturalım. Kudüs müslümanlarca neden bu kadar önemli? Kudüs' ü müslümanlar için bu kadar kutsal kılan Peygamberlerinin miraca yükseldiğine inandıkları mescidin (mescid-i aksa) burada olması mıdır?

Birinci sorunun cevabı ikinci sorunun cevabıyla aynıdır. Kudüs geleneksel resmi İslam öğretisinin bir sonucu olarak önemli kılınmıştırÇünkü bu öğretiye göre Hz Muhammed mescidi aksadan miraca yükselmiş ve Kudüs' ün kutsiyeti o andan itibaren buradan kaynaklanmaya başlamıştır. Israrla bir yanlışı düzeltelim, bahsi geçen mescid-i aksa Kudüs' te değil, Mekke' nin şehre en uzak noktasında bulunan mescidi ifade etmektedir. Fakat zamanla nasıl olmuşsa artık politik yada askeri kaygılardan mı kaynaklamaktadır bilinmez ama mescidi aksa nın temeli Kudüs' e oturtulmuş(mescid aksanın Kudüste olduğu kabul edilmiş) ve geniş müslüman kitleler tarafından bu şekilde kabul görmüştür.


Evet, tamamen Haklısınız.

            Sadece Kudüs değil, insanın var olması için zorunlu olan tüm doğal denge ve yaşam formları, astronomik ve atomik sistemler de kutsaldır. Ancak inanç açısından insanlar niyetlerine göre mekanlara, zamanlara, binalara vs. kutsallık atfedebilirler. Önemli olan burada senin kutsalın, benim kutsalım deyip diğerini ötekileştirmemektir. Yapıcı olmak ve hatta var olanın üzerine bir tuğla daha koymak gerekir. Kudüs işte bu noktada anlam kazanmaktadır. Yapıcılık üzerine bina edilen inanç, ötekileştirmek yerine içselleştirmek ve sadece Hiram Abif ustanın bileceği bir sır... işte masonluğun dogmatik üç sütunu. Kıyamet zannedersem bu üç  temel ilkenin ihlali neticesinde kendi ellerimizle gerçekleşecek çünkü birincinin zıddı yıkıcılık, ikincisininki dışlamak, üçüncüsünün ki de sadece insana ait olan bir zaafiyet, al sana kıyamet ...!

İşte merak ettiğim ve cevabını ısrarla beklediğim önemli olan bir diğer açıklama buydu. Bunun için Size çok Teşekkür Ediyorum, Sevgili Karakam.

Saygılar, 
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
4072 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 19, 2008, 09:02:45 ös
Gönderen: MYSTICPROVOCATEUR
6 Yanıt
7947 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 24, 2008, 01:00:53 ös
Gönderen: Veritas
2 Yanıt
9035 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 09, 2013, 10:15:41 öö
Gönderen: karahan
1 Yanıt
6759 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 26, 2009, 01:10:17 ös
Gönderen: ADAM
4 Yanıt
14141 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 09, 2011, 01:05:43 öö
Gönderen: Eagle35
Hiram Usta

Başlatan #MASON# Dunya Masonluk Tarihi

3 Yanıt
5537 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 19, 2015, 03:13:19 ös
Gönderen: peacewings