Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: C Ö M E R T L İ K........  (Okunma sayısı 1698 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 31, 2009, 02:03:22 ös
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay



Daha sonra bir zengin adam: “Bize,” dedi, “Vermekten bahset!”

O da cevap verdi:

Siz malınızı verdiğiniz zaman çok az verirsiniz. Ve ancak canınızdan verdiğiniz zaman gerçekten verirsiniz.

Malınız yarın muhtaç olacağınızı sanarak esirgemek istediğiniz şeylerden başkası mı?

Mukaddes şehre giden Hacıların peşine düşüp ne olur ne olmaz diye çölün kumları içine bir kemik saklayan tedbirli köpek, yarından ne bekleyebilir?

İhtiyaçtan korkmak, ihtiyacın ta kendisi değil mi? Sarnıcınız su ile dolu olduğu halde susuzluktan korkmak, en tatmin edilmez susuzluk değil mi?

Malları çok ve bol olduğu halde az verenler vardır. Bunu da tanınmak için verirler. Ve onların bu gizli arzuları, verdiklerinin bereketini kaçırır.

Sonra öyleleri var ki, ellerindeki azdır, fakat hepsini verirler. Bunlar hayata ve hayatın bolluğuna inananlardır ve bunların ambarları asla boş kalmaz. Bunlar verdikleri zaman severek verirler ve sevgileri ile neşeleri mükâfatlarıdır.

Başkaları da ıstırap çekerek verirler ve bu ıstırap onların cehennemidir.

Verdikleri zaman ıstırap çekmeyenler, hatta bu yüzden sevinç de aramayanlar, bu meziyetlerinin anılmasını bile istemeyenler de vardır. Vadideki güller kokularını fezaya nasıl yayarsa, bunlar da öylece verirler.

Tanrı bu çeşit kimselerin elleriyle konuşur ve onların gözleri içinden bütün dünyaya gülümser!

İstendiği zaman vermek, çok iyidir. Fakat durumu peşinden anlayarak istenmeden vermek daha iyidir.

Eli açık kimse için alacak el bulmak, vermekten daha büyük bahtiyarlıktır.

Zaten varın yoğun içinde alıkoyabileceğin bir şey var mı? Bütün varın, birgün, baştanbaşa verilmeyecek mi?

Öyleyse şimdi ver, ta ki vermek mevsimi varislerinin değil, fakat senin olsun!

“Vermek isterim ama, layığına ve müstehakına” der durursun.

Bahçenizdeki ağaçlar ve otlaklarınızdaki davarlar böyle söylemiyor.

Onlar yaşamak için veriyorlar, çünkü vermezlerse ölürler.

Her kim ki gece-gündüz yaşamak değerindedir, sizin vereceğiniz herşeye layıktır. Hayat okyanusundan içmeye hak kazanan kimse, kadehini sizin küçücük ırmağınızdan doldurmaya layık görülmek gerekir.

Halil Cibran/A L I N T I
Ben"O"yum,"O"ben değil...