Masonlar.org - Harici Forumu

Sanat => Edebiyat => Konuyu başlatan: Hamlet - Nisan 10, 2007, 01:50:35 öö

Başlık: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Hamlet - Nisan 10, 2007, 01:50:35 öö
Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?

Yorumlarinizi bekliyorum.
Başlık: Re: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Itzhak - Nisan 13, 2007, 04:10:14 öö
Sanat ne sanat için nede halk içindir.Sanat evrensel olup ortaya cıkan bır yapıt tum dunyadakı ınsanlara bırakılmıs bır mırastır.Bizlerde bu mirası sahıplenmeli ve sanata sahıp cıkmalıyız dıye dusunuyorum...Sanatı sanat ıcın ıcra etmıs olsalardı sadece belırlı zamanlarda sanatcılar bır araya gelır ve aralarında toplanarak bunu gerceklestırırlerdı kı buda yapıtın her turlu elestırılerden uzak olmasını saglardı dıye dusunuyorum.(cunku ancak bırbırıyle kafa bagdastırabılen sanatcılar bırarada hos vakıt gecırebılır)Sanat bir halk için olsaydı, o halkın ıcerısınde kalırdı kı buda gayet zor olsa gerek,dusununuz ki Mozartın bir yapıtı eger o halk ıcın yapılmıs olsa dahı ıcra edılmeye baslandıgı an tum dunya ulkelerıne yayılmaya baslar.Bu orneklerde dedıgım gıbı sanatın( ozellıkle ıstenmedıkce ve ozellıkle yapılmadıkca marş vb...)tabiyyeti yoktur ve evrenseldir.tabiyyeti olan sanatcıdır ki oda ortaya cıkardıgı yapıtla ulkesının tanınmasına yardımcı olur...NOT:Fakat bu sorunun cevabı kısıden kısıye degısebılır bunuda goz onunde tutmayı unutmamalıyız........
Saygılarımla
Başlık: Re: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Hamlet - Nisan 14, 2007, 02:18:54 öö
biraz haklisin biraz degilsin. tamam sanat evrenseldir. ama sonucta belli birsey icin yapilir. eger sanati tamamen kendini ifade etmek icin yapmissan, BEN SANATI SANAT ICIN YAPTIM. ANLAYAN ANLAR. BENIM GIBILER ANLASIN YETER. mantigindasindir. ama sanati insanlar yada insanlarim mutlu olmasi icin yaptiysan o zaman INSANLARI SANATIMLA MUTLU EDIYORUM. INSANLIGA YARARIM VAR. SANATIM INSANLARIN EVRENSEL DILI OLUYOR gibi dusunursun.

yani sanat halk icindir derken belli bir halk yada mileti kastetmedim...
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: nietzsche - Haziran 21, 2007, 06:27:32 ös
sanat sanat içindir demek sanata bir sınır koymak gibi geliyor bana. fakat halk için olması da eserin samimiyetini öldürebilir. sırf başkalarının beğenisini kazanmak için yapılan bir şey sanattan çıkar zanaata dönüşür. sanatta anlayış ve yorumlamalara da bakarsak evrenselleşen sanat eserlerive sanatçılar herkes tarafından bilinir fakat derinlemesine anlayan onu hisseden kesim azdır. mesela bütün avrupa mozart seviyor mozart dinliyor demek bir yanılgıdır fakat mozart sonsuzluğu ve yansıttığı duygunun farklılığıyla benzerlerinden sıyrılmıştır ve dinleyeni az olsa da değerinden bir şey yitirmez. sonuç olarak sanat sanatını tüm içtenliğiyle yaratan beğeni kaygısı duymayan sanatçının özgürlüğündedir.
Başlık: Re: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Prenses Isabella - Haziran 29, 2007, 09:28:03 öö
Bence Sanat, Sanat için olmalıdır çünkü halk için olursa özelliğini kaybeder, zaten sanatı sanat yapan özelliğini koruması değil mi?
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: onurcell - Ocak 15, 2010, 09:09:38 ös
sanat siz onu talep ettiginiz kadardır ve halk için olmakla birlikte onun da biraz yukarısında durur.. siz ona ulasmak istersiniz.. bu bir talep yaratır ve herkes ulasamayacagı icin kendi kendine daha da degerlenir.. dongu bu sekilde devam eder.. sanat icin yapılan sanat sanatcıya para kazandırmaz yada onu biryerlere getirmez.. o da sanatını halk icin yapmak zorunda kalır.. yani sanat halk için olur..
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: murat tanhu - Ocak 15, 2010, 10:22:39 ös
merhabalar,
bana kalırsa, sanat; sanatçısı içindir. ancak 2 ayak üzerinde durur. sanat için (sanatın kriterleri vardır ve kriterlere uyması anlamında), obje yönü ile de halk içindir (o sanatı, anlayacak ve hayranlıkla bakacak dışardan bir göz lazım, o da halktır). ancak sanatçı, bu 2 ayağın üzerine sanatını inşa eder.

saygılar..
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: hakan_34_06 - Kasım 25, 2010, 10:30:59 ös
Sanat sanat içindir.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: ozkann - Kasım 25, 2010, 11:38:21 ös
Yılmaz Erdoğan bir oyununda seyircilere 'Ben intikam alıyorum, siz bilet alıyorsunuz' demişti.
Ne halk için sanat, ne de sanat için sanat.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: SERIM - Kasım 27, 2010, 02:21:31 ös
Yılmaz Erdoğan'ın söylediklerinden hareketle genel bir değerlendirme yapmak ne kadar doğru olabilir ? Sanatın bir çok dalı ve bu dallara ilişkin farklı yorumlar bulunmaktadır.

Plastik sanatlar içerisinde estetik kaygılar bulunmakta, beğendiğiniz bir fotograf, film veya görsel herhangi bir eserin sanatsal değeri üzerine değerlendirme yaparken içsel karşılığına baktığınız gibi aynı zamanda bazı genel ölçütlerden de yararlanırsınız. Yani sanatı gene onun sahip olduğu disiplinlerden süzülerek gelen ölçütleri kullanarak değerlendirirsiniz. Hangi akımın içerisinde nasıl bir yeri olduğunu değerlendirirken salt olan sadece sizdeki karşılığı değildir. Yazılı eserleri değerlendirirken de benzer şeylerden bahsedilebilir. Orhan Veliyi değerlendirirken Garip akımı ve düşüncesi ile değerlendirmek zorundasınızdır. Yoksa sadece içsel değerlendirme eserin sadece sizdeki karşılığı ile sınırlı kalacak ve asla rasyonel olmayacaktır. Kubistlerin resim sanatı üzerindeki etkisini değerlendirmek için sadece sizdeki karşılığı değildir yeterli olan. Picasso'nun eserlerini değerlendirmek için Kubist akımının macerası hakkında da biraz düşünmek gerekir. Bireysel bir eserin değerlendirmesi, ancak o eserin yaratıcısının etkileşim içerisinde bulunduğu baskın akımın değerlendirmesi içerisinde rasyonel bir anlam kazanmaz mı ?

O zaman sanatın kendi iç disiplini, evrilme süreci, eserin anlatımı, kaygısı üzerinde etkili değildir diyebilir miyiz ?

Sanat eserinin kristal etkisi, yani herkesde ayrı bir anlam bütünlemesi yaratması, onun zenginliğidir bence. Bu zenginliğin insanlar üzerindeki etkisini esas alarak, sanat toplum içindir demek ne kadar doğrudur ?

Sanatçı eserini yaratırken, etkilendiği disiplin, kendi yaratım kaygısı, anlaşılma kaygısı gibi sonsuz kaygılar içeriside hareket edebiliyor olsa da, sanatçının değerlendirilmesi, eserin ortaya konduğu zaman dilimi içerisinde etkin olan anlamlandırma dünyasının etkisinden bahsetmeden sanatçıyı ve eserini nasıl değerlendirebiliriz. Bir rus yazarın, sizi soğuk duvarlar içerisinde zorlukla nefes halır haldeymişsiniz gibi esir eden romanın yazarının kendi gerçeği etkin değil midir eserin yaratımında. Bir saray bestecisinin eserindeki şatafatlı ezgilerin, sarayın şatafatından etkilenmediğini söyleyebilir miyiz. Bu etkileşim, sanatçınıneseri üzerindeki etkisini, üretim sürecinin üzerinde etkili olan kaygıları anlamamızı sağlar.

Eser sanatçının üretim süreci sonunda artık sanatçının değildir. Gemi limandan ayrılmıştır artık.  Evrensel anlamlar denizinde limandan limana gezecektir artık. Herkes ayrı bir anlamı yaşayacaktır çoğu zaman. Kendi gerçeği, sanatçının gerçeği, kendi anlam dünyası, sanatçının anlam dünyası birbirine karışacaktır. Bu post modern anlamdırma süreci sanatın tanımlaması üzerinde etkili olan tartışma alanını yaratır bence.

Sanat  eseri üzerinden sanata dair bir değerlendirme yapmak ne kadar doğrudur ?

"Babam ve oğlum"u izleyip ağlayanlardanım ben. Sinemada herkes ağlıyordu. Babası genç yaşta ölenler, o dönem siyasi acıları yaşayanlar, kardeşini kaybetmiş olanlar, babasıyla kavgalı olanlar, çocuğu olanlar ve sonsuz bireysel gerçekliklerin o sanat eserinden etkilenmesinin sonucu hepimiz ağlıyorduk. Film herkesde ayrı bir anlam yaratmıştı.

Bu eser üzerinden gidelim. Filmin yöneten kişi, senaryo yazarı, filmin teknolojisi, rejisörü, görüntü yönetmeni, kostümcüsü, makyözü hangi kaygıyla çalıştı ? Bu eserin yaratım sürecinde hangi kaygı domineydi. Bulunulan zaman dilimi içerisindeki film teknolojisi kullaılarak, bulunulan zaman dilimi içerisindeki anlamlandırma dünyası ve estetik değerler ile çekildi bu film. Gişe kaygısı elbette vardı. Ama bence yönetmen ve tüm ekip, mevcut disiplinler içerisinde sanatsal zenginliği yüksek bir eser yaratmak için çalıştılar daha çok. İsimlerinden bahsedilmesi, kariyerlerinde yer alacak her  eser, onları değerlendireceğimiz bir referans noktası değil midir ?

Bundan 100 yıl sonra o filmi seyredenler, bizim şimdi 1950'lerde çekilmiş Spartacus'ü seyrederiken seyrettiğimiz gibi izleyecekler. Belki onlar ağlamayacaklar, belki o zaman anne- baba- cocuk- ihtilal gibi kavramların etkisi şimdiki gibi olmayacak. Filmin değeri ve önemini belirleyen bulnduğu disiplin içerisindeki scala ile olacak.  Bizim zaman dilimimizden, bizdeki karşılığından çok daha rasyonel bir değerlendirmeye tabi olacak. Sanat kendi eserini kendi cetveli ile ölçer.

Filmin başarısı bizim ağlamamız mı, bizim gözyaşlarımız onun sanatsal değerine delalet midir ? Bence cevap buradadır.

Selamlar.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: martı - Kasım 27, 2010, 10:04:23 ös
Onurcell, çok iyi ifade etmiş.Sanat halk içindir,ancak halkın biraz daha üstündedir,o üstünde olan kısmından da sanatın bir anlamda sanat için olduğu yorumu da çıkar.Sonuçta sanat,halkın beğenisine hitab etmek için değil,beğeni ve zevklerinin biraz üstünde durup,onu taleb eder hale getirmeye de yarar.Aslında bu açıdan her ikisini de birbirinden ayırmadan yapmak lazım.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: popperist - Kasım 27, 2010, 11:59:25 ös
sanat güzellik ve mükemmellik içindir.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: mhemekli - Kasım 28, 2010, 12:19:49 öö
Bence sanat sanatçı içindir. Kendisini sanatıyla ifade eder, o an içinden ne gelirse onu işler sanatına ve ulaşır sanatını anlayan halka.Bir köprü olur sanatıyla halk arasında isteyen geçer isteyen geçmez ...
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: ozkann - Kasım 28, 2010, 01:06:52 öö
Karşılıklı mesaj yazacağımızı hiç tahmin etmeden yazmıştım bu konuya.
Ancak Sayın Serim yazdığımın doğruluğunu sorgulayınca ne demek istediğimi açma ihtiyacı hissettim. Yanlıyor da olabilirim elbete ama en azından ne demek istediğim netleşsin.

Yılmaz Erdoğan'ın söylediklerinden hareketle genel bir değerlendirme yapmak ne kadar doğru olabilir ?

Hayır, hiç doğru olmaz.
Zaten genelleme de yapmadım.

Konu başlığındaki 'Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?' sorusunun Yılmaz Erdoğan'ın 'Ben intikam alıyorum, siz bilet alıyorsunuz' ifadesini açıklamak için yeterli seçenekleri sunmadığını işaret etmek istedim.
Ben sunmadığını düşünüyorum, hayır sunuyor diyen de olabilir, o zaman yanılıyorumdur.

Kısaca fikrim şudur; Sanat seçeneklere sıkıştırılamaz. Genellemeler ve bu gibi seçenekler özgün yaratımların sebeplerini 'her zaman' açıklayamaz. Birçok değişik düşünce, fikir veya amaç ile de yapılmış olabilirler.

Bu konudaki düşüncem bu tabi birde aklıma gelen sorular var.

Mozart'ın hiçkimsenin dinlemediği bir eseri sanat eseri midir yoksa değil midir?
Sanat sayılması için eserin üretim sonucunda artık sanatçıdan ayrılması mı gerekir?
Veya diğer türlü sorarsak, çalışma halk tarafından bilinip ayrıca beğenildiği sonucunda mı artık sanat eseridir?Beğenilmek çalışmanın sanat eseri sayılması için bir kriter midir?

Bu kuyudaki taş bu kadar seçenek ile çıkmaz, benden bu kadar.

Saygılar
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: SERIM - Kasım 28, 2010, 12:37:26 ös
Karşılıklı mesaj anlamında düşünmedim ben. Yazdıklarım sadece konuya ilişkindir.
Konu benim nazarımda gayet sarihtir. Ne kuyu ne de taş söz konusudur bence.
Sanata herkesin ayrı tanım getirmesi bunu burda yazmasına kim ne diyebilir ki ?
Ancak söz konusu konu, sanatın gayesi üzerine açılmış bir bahis değil midir ?
Eger kimse bilmiyor ve o yüzden de dinlememişse yok hükmündedir diyalektiğe göre.  Sİzinle anlam bulan bir şey siz yokken yoktur.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: SERIM - Kasım 28, 2010, 12:39:58 ös
Sanat eseri sanatçının mıdır ?
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: popperist - Kasım 28, 2010, 01:10:48 ös
Okuduğum bir kitaptan buraya Modern Sanat'ın yıkıcı rolüne yönelik bir yazıyı alıntılayacağım.

"Herhangi bir çetenin mensupları, -sloganları, motifleri veya amaçları ne olursa olsun- sokaklarda gezinip, insanların gözlerini oyacak olsalar; insanlar, isyan ederler; haklı protestolarını dile getirecek kelimeler bulurlardı. Fakat, böyle bir çetenin mensupları, kültür içinde gezinip, insanların zihinlerini yok etmeğe giriştiğinde, insanlar sessiz kalmaktadır. İhtiyaç duydukları kelimeleri, ancak felsefe onlara sağlayabilirdi; fakat, modern felsefe, o çetenin hamisi ve yaratıcısıdır.

        İnsan zihni, en iyi bilgisayardan daha komplekstir; ve, dış etkilerin olumsuz etkilerine karşı, ondan daha hassastır. İnsan zihninin en hassas olduğu yer, onun en önemli fonksiyonu olan bütünleştirme yeteneğidir; "modern sanat," bu yeteneğe karşı yöneltilmiştir.

        Dağılma (dekompozisyon), insan bedeninin ölümüne yazılmış bir sonsözdür; parçalanma, insan zihninin ölümüne yazılmış önsözdür. Parçalama -insanın kavramsal yeteneğinin parçalanması ve bir yetişkinin zihninin, bir bebeğin zihni durumuna ricat ettirilmesi,- "modern sanat"ın teması ve amacıdır.

        Lisanın homurtulara, edebiyatın "mood"lara, resmin lekelere, heykelin yontma-taş-devri türü bloklara, müziğin gürültüye indirgenmesinin arkasında gizli olan niyet; insan bilincinin, -bütünleştirici bir kapasiteden yoksun olarak- duyumlar düzeyine indirgenmesidir.

        Fakat, "modern sanat" denen sefaletin manzarasında, felsefi ve psikopatolojik açıdan öğretici bir öge vardır. Bu manzara, -yokluktan doğan bir negatif vasıtasıyla- sanat ile felsefe arasındaki ilişkiyi, akıl ile insanın varkalması arasındaki ilişkiyi, akıldan nefret ile mevcudiyetten nefret arasındaki ilişkiyi teşhir eder. İrrasyonel filozoflar, akla karşı yüzyıllardır  sürdürdükleri savaşın sonunda, -viviseksiyon, yani canlı hayvan üzerinde bilimsel amaçla cerrahi kesişler yapma yöntemiyle- rasyonel yeteneklerinden mahrum kılınmış bir insanın nasıl olacağının örneklerini yaratmayı başardılar; bu örnekler de, şimdi bize, boş bir kafatasını taşıyan bir insan açısından mevcudiyetin nasıl göründüğünün imajlarını vermektedirler.

        Bir yandan, aklın sözde savunucuları, "sistem-kurma" yaklaşımına karşı çıkıp, somutla sınırlı kelimeler veya mistikçe uçuşan soyutlamalar üzerinde tartışmalara, pazarlıklara dalarken; öyle anlaşılıyor ki; aklın düşmanları, bütünleştirmenin akli süreçlere giden psiko-epistemolojik anahtar olduğunu; sanatın insanın psiko-epistemolojik şartlayıcısı olduğunu; eğer aklın tahribi isteniyorsa, aklın bütünleştirme kapasitesinin tahribinin şart olduğunu bilmektedirler.

        "Modern sanat"ın tatbikatçılarının ve hayranlarının, onun felsefi anlamını anlayacak entellektüel kapasiteye sahip olduğu hayli şüphelidir; yapmaları gereken tek şey, kendilerini, sahip oldukları bilinçaltı öncüllerin en kötülerine teslim etmeleridir. Fakat, liderleri konuyu bilinçli olarak anlamaktadır: "modern sanat"ın babası, İmmanuel Kant'tır (tabiattaki güzellik ve "amaç" meselesine tahsis ettiği Critique of Judgement adlı eserine bakın.)

        "Modern sanat"ı büyük bir sahtekarlık olarak yapmak veya içtenlikle yapmak şıklarından hangisinin daha kötü olduğunu kestirmek zor.

        Bu tür sahtekarlıkların pasif ve sessiz kurbanları olmak istemeyenler, felsefenin pratik önemi ve felsefesizliğin sonuçları hakkında, "modern sanat" hastalığının incelenmesinden çok şey öğrenebilir. Spesifik olarak mantığın tahribi ve daha spesifik olarak tanımların tahribi, kurbanları silahsız bırakmıştır. Tanımlar, rasyonelliğin muhafızlarıdır; zihni parçalanmaya karşı yapılacak savunmanın, ileri karakollarıdır.

        Sanat eserleri -evrendeki başka herşey gibi- spesifik bir tabiata sahip varlıklardır; bu varlıklar, onları evrende mevcut diğer varlıklardan ayırt eden asli karakteristikler vasıtasıyla tanımlanmalıdır. Sanat eserlerinin cinsi: realitenin, sanatkarın metafizik değer-yargılarına göre seçici bir biçimde yeniden-yaratılmasını temsil etmek üzere ortaya konmuş insan-yapısı nesnelerdir; türü, sanatın çeşitli dallarında üretilmiş eserlerdir; sanat dallarının asli ayırt edici (tanımlayıcı) karakteristikleri, kullandıkları özel ortamla belirlenir; sanat dallarının özel ortamları, o sanat dalının insanın bilgilenme yeteneğinin çeşitli ögeleriyle olan ilişkisine işaret eder.

        İnsanın kesin tanımlara olan ihtiyacı, Kimlik Kanunu'ndan kaynaklanır: A, A'dır; bir şey, kendisinin aynısıdır. Bir sanat eseri, spesifik bir tabiata sahip, spesifik bir varlıktır. Böyle değilse, bir sanat eseri değildir. Eğer, bir şey, sadece maddi bir nesne olmaktan ibaret ise, maddi şeyleri içine alan herhangi bir kategoriye aittir; eğer hiçbir özel kategoriye ait değilse, böyle bir fenomen için ayrılmış bir kategoriye aittir: hurda.

        "Bir sanatkar tarafından yapılmış bir şey" sanatın bir tanımı değildir. Sakal, pipo ve boş bakışlar, bir sanatkarın tanımlayıcı karakteristikleri değildir.

        "Duvarda asılı çerçevelenmiş bir şey" resmin bir tanımı değildir.

        "Ciltlenerek bir araya konmuş yazılı kağıt sayfalarından oluşan bir şey" edebiyatın bir tanımı değildir.

        "Bir şeyin ürettiği seslerle oluşturulmuş bir şey" müziğin bir tanımı değildir.

        "Düz bir yüzeye zamklanmış bir şey" hiçbir sanatın bir tanımı değildir. Zamkı, bir ortam olarak kullanan hiçbir sanat yoktur. Çimeni temsil etmek üzere, bir kağıt sayfası üzerine ot yapraklarını zamklamak,

-belki- geri zekalı çocuklar için uygulanabilecek iyi bir uğraşsal tedavi olabilir; ama, bu, sanat değildir.

        "Çünkü ben böyle hissediyorum" hiçbir şeyin tanımı veya geçerli kılınması değildir.

        Hiçbir insani faaliyette -eğer insani olarak nitelenecekse- kaprise yer yoktur. Hiçbir insani üründe, bilinmeze, anlaşılmaza, tanımlanmaza, gayri-objektife yer yoktur. Akıl hastahanelerinin dışında olanlar açısından; bir insanın faaliyetleri, bilinçli bir amaç tarafından yönlendirilmelidir; böyle yönlendirilmeyen insanların faaliyetleri, psikiyatristlerden başka kimseyi ilgilendirmemelidir. "Modern sanat"ın uygulayıcıları, ne yaptıklarını veya neyin onlara bunları yaptırdığını bilmediklerini söylediklerinde; kendilerine inanılmalı ve onlar ve ürünleri hakkında daha fazla düşünülmemelidir. "

Rasyonel İnsanın Felsefesi - S. Sakman
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: calatrava - Kasım 28, 2010, 02:46:19 ös
Sn. Popperist, ben de 10 yıldır sanatın kıyısında dolanırım da hâlâ modern sanatı anlayabilmiş değilim. Bunun tartışmasını yaptığım pekçok kişi de sanattan anlamadığım konusunda eleştrilerde bulunurlar. Oysa hocalarımdan pekçoğu da benimle aynı şeyi dile getirir. Modern sanat müzesi gezmek gibi bir gaflette bulundum ve hâlâ bir arabanın preslenip kutu haline getirilmesinin, bir hamsterım derisinin soyulmasını izletmenin, bir tablonun üzerine tek renk fırça darbesi atmanın neresinin sanat olduğunu anlayabilmiş değilim.. Sanat bazılarının kabul ettiği gibi tekillikten ibaret değildir! Sanat eseri, sanatçı sıfatını çevresinden kazanmış insanlarca yapıldı diye eser olmaz. Sanat için estetik kaygı, fikir, anlam ve emek gerekir. Modern sanat içinse, vitradan satın alıp kenarını kırdığınız bir hela taşını 5000 tl salon kirası ödeyip tek obje olarak sergilemenizi sanat olarak kabul eder! Dolayısı ile günümüz sanat dünyası koskoca bir hurda çöplüğüdür...

Saygılar
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Prometheus - Kasım 28, 2010, 03:05:10 ös
Sanat hiçbirşey için yapılmaz. karşılığı, beklentisi olmaz.
Sanat, sanatçı içindir. Ama bundan yan ürün elde edilmeyecek anlamı da çıkmaz.

Bu günkü nebulaların ilk doğru tahmini sanatçılar yapmıştır. Atomuda ilk konuşan sanatçılardır.

Bunlardan hareketle. Sanatın iç disiplini olmaz. Daha doğrusu disiplinsizdir sanat, hatta sınırlarıda yoktur.
Zaten o sınırsız olmak ister. Kendi başınadır.
Sanat bir yaratımdır.

Zamana göre filmlerin yorumları değişse de veya resimlerin veya şiirlerin. Sanat içten gelen bir fışkırmadır.
Sanat o anlıktır.

Sanat halk için olamaz, beğeni kaygısı taşıyan hiçbişey sanat değildir.
"Sanat sanat içindir" de olamaz.  O zaman yine bir kaygısı olacaktır. Yine bir sınıfa, bir sınıra sığmaya çalışacaktır.
Sanat ne halk için, nede sanat olsun diye yapılır.
O içinden geçeni, duygularını, korkularını, sevinçlerini bildiğin gibi dışa aktarmaktır. 

O yüzden birilerince çok sevilen bir resim, bir film, bir şiir başka birilerince sevlmeyebilir. Zamana görede anlamları, gücü değişebilir.

Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: martı - Kasım 28, 2010, 07:48:06 ös
Sanat ın hiçbir kaygısı yoktur diyemezsiniz,derseniz modern sanatın bize sanat diye yutturduğu bazı saçmalıkları da sanat kabul etmiş oluruz ki öyle değil,sanat kesinlikle estetik kaygısı güderek yapılır ve sanat yapıldıktan sonra sunum aşaması vardır,yani halka taşınır,bunlar hep birlikte biraraya geldiğinde sanat kabul edilir.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: popperist - Kasım 28, 2010, 11:51:14 ös
Sn. Popperist, ben de 10 yıldır sanatın kıyısında dolanırım da hâlâ modern sanatı anlayabilmiş değilim. Bunun tartışmasını yaptığım pekçok kişi de sanattan anlamadığım konusunda eleştrilerde bulunurlar. Oysa hocalarımdan pekçoğu da benimle aynı şeyi dile getirir. Modern sanat müzesi gezmek gibi bir gaflette bulundum ve hâlâ bir arabanın preslenip kutu haline getirilmesinin, bir hamsterım derisinin soyulmasını izletmenin, bir tablonun üzerine tek renk fırça darbesi atmanın neresinin sanat olduğunu anlayabilmiş değilim.. Sanat bazılarının kabul ettiği gibi tekillikten ibaret değildir! Sanat eseri, sanatçı sıfatını çevresinden kazanmış insanlarca yapıldı diye eser olmaz. Sanat için estetik kaygı, fikir, anlam ve emek gerekir. Modern sanat içinse, vitradan satın alıp kenarını kırdığınız bir hela taşını 5000 tl salon kirası ödeyip tek obje olarak sergilemenizi sanat olarak kabul eder! Dolayısı ile günümüz sanat dünyası koskoca bir hurda çöplüğüdür...

Saygılar

Sayın Calatrava.

İmparatorun yeni giysileri adlı masalı bilirsiniz değil mi. Herkes aptal diye damgalanmaktan korktuğu için olmayan bir şeyin var olduğunu deklare etme yarışına girer, ve kimse göremediğini söyleyemez. Ta ki insani duyguları default olarak ayarlanmış, korku nedir bilmeyen bir çocuğun çıkıp gerçeği haykırana kadar.

Modern sanatın insanı avlamasının yolu da budur. Modern sanat denen saçmalık, insanları aptallıkla, anlayışsızlıkla yaftalamakla korkutur.

Ben picasso'nun hiçbir resmini alıp duvarıma asmam. Hiçbirine beş kuruşluk değer vermem. Anlamsızlıkla başlayıp anlamsızlıkla biten romanlara edebiyat eseri demem. Hiçbir zaman insanların giyip de sokakta dolaşamayacakları hilkat garibesi defilelere değer vermem.

Modern sanat, "moda" kavramından çok yararlanır. Modern sanatı yaşatan şey, ilgidir. (İnsanın ilgisidir. Sanat eserinin değeri değil. Subjenin ilgisidir, objenin mükemmelliği değil) O ilgi de, "eğer anlamıyorsan, ilgilenmiyorsan ufkun geniş değildir / zekan düşüktür / düz adamsındır" korkusunun yarattığı bir ilgidir. Moda neyse kaygılı, anksiyetik, korkak insanlar ona koşar. Bu, öyle bir noktaya gelir ki, artık insan kendi aklından şüphe etmeye başlar ve akıl olarak kendi yargılarını değil de "çoğunluk ne düşünüyorsa o" şeklinde başkalarının aklına ipotek etmeye başlar.

Modern sanat, işte bu akımın yani, Postmodernizmin görünen uçlarından sadece bir tanesidir. Bunun politikada da, bilimde de, insan ilişkilerinde de büyük yansımaları vardır. Ama postmodernizmin saçmalığı en iyi onun sanat dairesinde gözlenebilir.

Siz bunu burada korkusuzca açıklıyorsunuz, fakat insanların çoğu açıklayamayacak kadar korkaktırlar.  O kadar insan bu saçmalığın peşinde makaleler yazar, fakülteler okur, doktora tezleri hazırlar fakat tek bir insanın, o çocuk gibi "kral çıplak" demesi, herkesi olmasa bile, birçok kişinin gerçekleri görmesini sağlar. Umarım bu postmodernizmin çürüklüğü yakında tarihe gömülür.

Saygılar.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: sad - Kasım 29, 2010, 12:08:10 öö
sanat halk için dediğimizde bence burda ki halk kimdir nerenin halkıdır dünya halkımıdır eğitimi nedir kültürü nedir hayatta beklentileri nedir, onu iyi belirtmemiz lazım ve sanat yerine ürün dersek eğer belki daha somut ve net bir sonuç oluşabilir, sonuçta eğer ben Hâce Muhammed b. Muhammed el-Buhârî ile ilgili onu öven bir şiir yazdığımda bu nakşibendi tarikatının üyeli tarafından beğenilicektir veya r. tayyip erdoğanın bir resmini yapmam halkın bi kısmı içinde olsa beğeni toplayacaktır, oyüzden halkın beğenisi bi ölçüt olamaz diye düşünüyorum sonuçta baştada dediğim gibi hangi halk, sanatını icra ettiği dönemdeki halk mı yoksa yıllar sonra değerini sanatını görebilen halk mı?

 sanat sanat içinde olamaz çünkü bu ürün ürün için gibi anlamı olmayan bi yargı olur, bir şarkı şarkılar için yapılamaz veya bir tablo tablolar için.. sanatçı sanatını kendim için yapıyorumda diyemez çünkü ' evet bnm halk için veya sanat için diye bir sınırım bir kaygım yok dediği anda yaptığı ürün sanatsa eğer benim yoğurdun içine domates doğrayıp birazda zeytınyağı döküp hazıradığım şeyde sanat veya bir kafede ayağa kalkıp içimden geldiği gibi bedenimi sağa sola atmamda bir sanat olur.. ki ozaman baletlerin veya aşçıların hiç bir değeri yok demektir yani ozaman herkes sanat icra etmiş ve sanatçı olmuş olur..

benim için ise sanat benden daha zeki ve bakış açısı çok daha geniş ve dikkatli olan bir kişinin herhangi bir ürün üreterek bana o farklı bakış açısını aşılamasıdır.. bu şekilde hem yakaladığı bakış açısını bir ürüne yani sanata dönüştürmüş olur hemde benim beğenimi kazanmış olur..  hepimiz piyanodan çıkan sesleri duyabiliyoruz ve sırayla bastığımızda seslerin tamamını çıkarabilioruz ama kişi eğer bunu bnm duyduğumdan hissettiğimden farklı işleyebiliyorsa saygı duyarım o bir sanatçıdır, hepimiz doğaya bakabiliriz hepimiz insanlık hakkında düşünebiliriz hepimiz güzel bir kıza birşeyler hissedebiliriz ama sanatçı o doğada göremediğmi insanlık hakkında düşünemediğimi o kıza karşı hissedemediklerimi bulmalı ve bana göstermeli.. diye düşünürken sanatçı bunları benim için yapmalı demiyorum ki zaten benim içinde yapmış olmuyot doğaya baktığında kendi duygularını tatmin ederken banada yardımcı oluyor ve yardımcı olmanında hazzını yaşıyor ki bu yüzden sergi diye yerler var

sonuç olarak farklı bakış açısı benim için sanatta  ve sanatçıda olması gereken en önemli şey..
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: sad - Kasım 29, 2010, 12:23:12 öö

Prometheus, bir kişi alçıdan kocaman biçimsiz bir penis yaptığı vakit sanatmı icra etmiş oluyor, senin tarifine uyuyor çünkü bu, estetik bir kaygı yok bir sınır yok bir disiplini yok, ozaman michelangelo nun davut heykelini estetik bir biçimde yapmış o bir sanat eseri değilmidir... bence estetik bir biçimde disiplinle yapılmış, estetikden kastım başkalarının göremediği yakalıyamadığı ve de o başkalarının beğendiği bir bakış açısı bir görüntü bir üründür sanat..
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: ozak1977 - Kasım 29, 2010, 01:18:03 öö
Sayın Popperist ,


Kesinlikle size katılığım pekçok nokta var   : Dadanist bir yaklaşımla pisuar bir sanat eseri ise , erkekler tuvaleti sanat galerisidir diye  çok matık dışı bir şartlanma çıkabilirdi ortaya :)
Eğer çizilen resmin , yapılan heykelin , dinlenen müziğin ne olduğu hiçkimse ama hiçkimse tarafından anlaşılamıyorsa , ironi dahi yoksa ; yapılan işe sanat demek biraz zor olsa gerek...

Ancak şöyle düşünürsek ; Cerrahi  sağlığı ilgilendiren bir iş olmak la beraber  sanattır ; Mimari  inşaatı ilgilendiren bir iş olmakla beraber  sanattır ; Terzilik  elbise-konfeksiyonu ilgilendiren bir iş olmakla beraber  sanattır ; marangozluk  tahta ile eşya yapımını ilgilendirir ama sanattır ...Kısacası hepsi ustalık gerektirir ,belli bir yetenek gerektirir ,sonucunda ihtiyaca göre beğenilir ve para karşılığında satın alınır.

Yani ; yaptığın sanatı ne kadar çok kişi beğenirse , o kadar çok para kazanırsın :)

Eminim ki bana şöyle demek istiyorsunuz : '' Siz sanat ile zanaati karıştırıyorsunuz ''
Kimine göre  sanatta doğuştan yetenek vardır , zanaat ise eğitimle kazanılacak yetenektir...Kısmen bu fikre katılabilirim  ; birşeyi ne kadar çok yaparsak o konuda o kadar ustalaşırız ...Resim  ve müzik kurslarının , yeteneği olan cevherleri nasıl ustalaştırarak mükemmelleştirdiğini itiraf  etmeliyiz.

Öyleyse zanaatkar ile sanatçının benzer yanlarını biliyoruz farkı ise herkes zanaatkar olabilir ama herkes sanatçı olamaz diyebiliriz ...Sanatçı ruhu olan bir marangoz  öyle bir dolap tasarlayıp yapar ki ,
çok beğenilir ve aynı dolaptan  başka hiçbir yerde yoktur. Zanaatkar marangoz olan komşusu ise  onun dolabına bakarak aynısını yapmaya çalışır... Yani , sanatçı yaratıcıdır ama zanaatkar, olan sanat eserini benzetebildiği kadar yapıp ,seri üretime geçirmeye çalışır...

Modern sanat konusundan epey uzaklaştım ancak Picasso nun eserlerinin o kadar da  basite indirgenemiyeceğinin bilincindeyim ...Evet, tarzında klasik bir anlatım yoktur ancak vurgulamak istediği konuyu  idrak ettiğimde beynime tokat yemiş kadar dehşete düştüğüm olmuştur :) Yani , Picasso konusunda size katılmıyorum ve  sadist bir deha olduğunu düşünüyorum :)

Zamk konusunda ise hemfikiriz :)



Saygılarımla
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: popperist - Kasım 29, 2010, 01:54:54 öö
Sayın Ozak1977,

Sanat estetik ile ilgilidir, yani güzellik ile. Güzel anlatım, güzel resim, güzel film, güzel olan ne varsa onunla ilgilidir.

Bugün bundan beş bin yıl önce yaşamış insanların ürünlerinin hepsi sanat değeri taşıyor, arkeoloji sanat tarihiyle birlikte yürüyor.

Geçimini sağladığımız işler işte, güzelliğe yaklaştığı oranda sanat değeri taşıyabilirler. Birileri bir şeyi "beğendiği" sürece sanat değeri taşır. Mesela sizin cerrahlık hünerlerinizin nasıl olduğunu hocalarınız ve meslekdaşlarınız en iyi anlayabilir. Sanattan aldığınız zevk oralarda olabilir. Plastik cerrahsanız, sanatın ta içindesinizdir mesela. Kendi mesleğim diş hekimliği de insanların "sanat değeri" beklediği bir dal. Sanatkar olamıyorsanız, olmuyor.

Bilgisayar programcısı için de o programı değerlendirebilecek olanlar bunu söyleyebilirler.

Ama asıl sanat, cerrahın, diş hekiminin veya bilg. programcısının olan değil de, evrenselliğe, genel geçer insani duygulara hitap eden eserlerin ta kendilerini yaratma çabası içinde olan sanatçıların işidir. Siz bir sanatçısınızdır, ama sanatınızı değerlendirebilecek olan kitle görece azdır. Sanatçı işte, tüm insanların bu haz arama keyfine cevap verebildiği için sanatçıdır. Tüm çabasını bu işe vakfetmiş biri ile, işi nispetinde sanat yapan biri arasındaki fark kadar bir fark vardır.

Sanat, insana iyi duygular yüklediği ölçüde mükemmelleşir mesela. Onu hayat yolunda motive edici, yaşama arzusunu teşvik edici, hayatın yorgunluğunda bir ara gazı verecek eserler, en yetkin eserlerdir. Bu genel duyguları herhangi bir insan da verebilir. Sanat kapısı bu yüzden herkese açıktır. Yeter ki sözde, düşüncede, eylemde ve davranışta güzellik, iyilik bir standart olarak kabul edilebilsin.

Saygılar.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Prometheus - Kasım 29, 2010, 03:24:04 öö
Alıntı
Prometheus, bir kişi alçıdan kocaman biçimsiz bir penis yaptığı vakit sanatmı icra etmiş oluyor, senin tarifine uyuyor çünkü bu, estetik bir kaygı yok bir sınır yok bir disiplini yok, ozaman michelangelo nun davut heykelini estetik bir biçimde yapmış o bir sanat eseri değilmidir... bence estetik bir biçimde disiplinle yapılmış, estetikden kastım başkalarının göremediği yakalıyamadığı ve de o başkalarının beğendiği bir bakış açısı bir görüntü bir üründür sanat..

Eğer ona duygularını katıp, sonrada beğenebiliyorsa tabiî ki sanattır. Neden olmasın?
Ama bu siz beğeneceksiniz anlamına asla gelmez, sizin için beklide çöptür. Bu ikisi ayrı şeylerdir.
Birçok ilkel kabilede kocaman bir penis berekettir, bir anlamı vardır. Kim bilir beklide onlar sizin berbat bulduğunuzu çok beğeneceklerdir.
Bugün, bilgisayar ortamında hazırlanıp üretilebilecek birçok kusursuz Davut heykeli yapılabilir. Yani objeleri tartışamayız.
Sanatta önemli olan duygudur diye düşünüyorum. Siz orada sadece bir beden görmediniz, size yüklediği bazı duygular vardı. İşte o sanattı, sizin gözünüz ve duygularınız onu sanat yaptı.

Siz beğenmeye veya beğenmemeye devam edin. Bu kimsenin karışamayacağı bir haktır. Bütün dünyanın beğendiği şeyi beğenmeyebilirsiniz. Kim ne diyebilir ki?

Ben az çok ressam sayılırım. Bir resmi yaparken aldığım haz apayrı bir şeydir. Evet, beğenilmesi de hoşuma gider o başka bir şey. Hatta parada kazandırsın. Gerçi şunu söyleyeyim, resimlerimi satarken bir parçamda gitti benimle. Bin pişmanım. Çok mu güzel şeylerdi, belki değildi. Sanat çevrelerine sunulsaydı beklide vasat bulunacaktı. Ama bir zaman yaşadığım coşkularıda alıp gitti

Bir modacı, yaptığı şeyleri giymiyorsa, o bir ticari metadır veya içten gelen bir beğenilme ihtiyacının tatminidir. O kıyafeti çok beğenip giyen için ise–genellikle- bir sanattır.

Sanat bir yaratımdır ve ondan duyulan coşkudur, hazdır. Bunu yaşıyorsanız sanatçısınızdır. Halk için veya bir sınıfa girsin diye sanat yapılamaz. Yani amaç o olamaz.

Ben sanatı, sanatçıyı böyle görüyorum. Onca para verip eserleri satın alanlar sanatçı değildir. Sanattan anlar veya anlamaz o ayrı konudur.  Sadece ondaki -sanatçıyla aynı olmasa bile- bazı duyguları uyandırmasıdır.

Sayın ozak1977,  Öncelikle şunu söylemek zorunda hissediyorum, bu sitede birkaç yazınızı gördüm çok  çok beğendim.
Ancak bu konuda yanıldığınızı düşünüyorum. Yetenek ayrı şeydir, sanat ayrı şeydir.  Benim gözümde herkes yeteneklidir ancak bunu ifade edecek araçlara ulaşamamış olabilir. Sizinde dediğiniz gibi çok meslekten sanatçı çıkabilir. Hatta mesleğe bile ihtiyaç olmayabilir. Herhangi bir zamanda yaptığınız, içten gelen bir coşkuyla hareket ettiğiniz bir dansta sanattır. İlla bunun videoya çekilip bir yerlerde gösterilmesi veya binlerce hayranın önünde yapılması gerekmez.

Saygılarımla…
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: sad - Kasım 29, 2010, 03:47:55 öö
prometheus, Sanat bir yaratımdır ve ondan duyulan coşkudur, hazdır.. diyosun ama şuna bir açıklık getirelim sanat bir yaratımdır diyosun,  insan bir şeyi neden yaratır???.. ihtiyaç? yani kişinin bir haz alarak ve çoşku duyurak yarattığı bir şey sanattır mı demek istediğin?? eğer öyleyse sanatın değerinde ölçütü kişinin duyduğu  haz ve çoşku olarak koyuyosun ki bu ölçülebilir birşey değil, belkide senin resimlerini yaparken duyduğun haz da vincinin eserlerini ortaya koyarkenki hazdan çoşkudan daha fazla idi.. sen daha değerli bir şey mi yarattın veya ben kağıttan uçak yaparken ikinizden daha fazla bie haz duydum ben daha değerli bir sanatçımıyım?
 beğenilmeyi takdir edilmeyi bir ölçüt oalrak koyarken tabiki bu sanatçıya pranga olmamalıdır ve herkes beğenicek şartı yoktur ilk yazdığım yazıda demek istedim zaten bunu, halk? nası bi halk? kültürü ne seviyede? yaşam tarzı nedir? ve bunlara bağlı olarak beğenileri nedir? sanatçının sadece bunlara odaklanarak bir şey yapması tabiki olmaz ama.. estetik kaygı önemlidir bu kaygının sebebide halkın beğenisidir, benim penis örneğimde ise başına biçimsiz yazdım BİÇİMSİZ dememden kasıt ise şekli belli olmayan insanların gördüğünde anlam veremediği bir şeydir.. yani ben çamurdan biçimsiz birşey yapıyorum ama çamurla bir şekil yapmaktanda inanılmaz bir haz ve çoşku duyuyorum.. ortaya çıkan biçimsiz şeklede bu bir penis diyorum.. ozaman sen bakıııp vaay arkadaş büyük sanatçısın mı diyeceksin bana????
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Prometheus - Kasım 29, 2010, 05:01:36 öö
Alıntı
 insan bir şeyi neden yaratır???.. ihtiyaç?
Evet biz diğer canlı türlerinden farklı olarak buna çok ihtiyacımız var. Bir söz vardır; Sevdiğin işi yapacaksın. Aslında bu insanın yaratma ihtiyacına bir cevaptır. Bir duvarcı usatası bile olsanız sonuç değişmez. Severek o işi yapıyorsanız siz hergün bir şeyler yaratıyorsunuz demektir. Duvarı en güzel şekilde örersiniz. Derzlerine inanılmaz bir itina gösterir ve duvarla duygusal bir bağ kurarsınız. Kimbilir belkide derzlerine kimsenin göremeyeceği bazı semboller saklamış olacaksınız. Oysa halk bu duvardan anlamaz, göremez. Ama o sanattır. Duvar örerken haz alan birisi bunu anlayabilir.

Alıntı
eğer öyleyse sanatın değerinde ölçütü kişinin duyduğu  haz ve çoşku olarak koyuyosun ki bu ölçülebilir birşey değil,
Tabiî ki, sorunda orda zaten, sanatı o yüzden ölçemiyoruz. Ve herkese göre, hatta zamana göre bile değişebiliyor. O hep şekil değiştiriyor, gelişiyor.

Alıntı
belkide senin resimlerini yaparken duyduğun haz da vincinin eserlerini ortaya koyarkenki hazdan çoşkudan daha fazla idi.. sen daha değerli bir şey mi yarattın

Ben olmasam bile tarihte birçok kişi beklide daha iyisini yaptı. Ama ya sanatı popüler değildi, yâda yaymak, göstermek için uğraşmadı.  Fotoğraf sanatı çıktığından beri Da Vinci tarzı resim türü öldü. Bu gün farklı ekollerde resim yapılmaktadır.

Alıntı
estetik kaygı önemlidir bu kaygının sebebide halkın beğenisidir,
Sanat hep halkın önünde gitmiştir. Bu yüzdende genellikle dogmalara, kurallara, yasaklara, inançlara ve birçok şeye isyan eder. Toplumda mevcut bakış açılarının dışına çıkar, uygunsuzdur, kuralsızdır hatta paranoyak bile olur. Hiç görülmeyen detayları öne çıkarır.
Bu yüzden sanat en büyük gelişim-yaratım- aracıdır, insanlık tarihi boyunca geleceği hep sanat ve sanatçılar belirlemiştir, bilimde dâhil.
Bu gün sahip olduğumuz birçok gelişme bazı yazarlar tarafından önceden detaylı olarak roman haline getirilmiştir; Ay’a seyahat, Denizler Altında 20.000 fersah gibi..
Dikkat edin Da Vinci sadece ressam değildir, mucittir aynı zamanda.  Voltaire'ın, evrenin büyük bir patlamayla başladığını iddia eden ilk insan olduğunu biliyor muydunuz?
Ve Goethe'nin, spiral nebulaların, aslında dönen yıldız kümeleri olduğunu iddia eden ilk insan olduğunu...

Bu bağlamda benim gözümdeki bilim adamları da birer sanatçıdır.

Dediğim gibi sizde, bende, haz duyan, coşku duyan herkes sanatçıdır. Bu hazla-aşkla- yaptığımız her şey bir yaratım ve her şey sanattır diyorum.

Elbette yanılıyor da olabilirim.

Saygılarımla..


Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: popperist - Aralık 03, 2010, 01:34:58 ös
http://sanat.milliyet.com.tr/performansta-seks-surprizi/sahnesanatlari/haberdetay/03.12.2010/1321607/default.htm (http://sanat.milliyet.com.tr/performansta-seks-surprizi/sahnesanatlari/haberdetay/03.12.2010/1321607/default.htm)

Bir başka saçmalık.

Sözde sanatçı yaptığı işi şöyle tanımlıyormuş;

"Röportajında sanatta ve sanatında göze almayı, kendini riske atmayı sevdiğini belirten ve bu performansın seyirci üzerinde sarsıcı bir deneyim yaratacağından söz eden Şükran Moral’ın, tam da dediği gibi oluyor. Seyirci sarsıcı bir deneyim yaşayarak ayrılıyor."

Sarsıcı bir deneyim yaşatmak. Yani fonksiyonu sadece sizin herhangi bir şeyleri hissetmeniz. Belirli bir şeyi değil. Herhangi bir duyguyu hissetmeniz. Ne hissettiğiniz de pek önemli değil.

Modern sanat, sanatı işte bu kadar ucuz hale getirmiştir. Modern sanatta yaratıcı zeka ürünü eserler yoktur. Çünkü modern sanatçıların böyle bir arayışı yoktur; onların arayışı yeni, denenmemiş, farklı bir şeyi ilk defa seyirci / okuyucu/ sanatseverin önüne getirmektir. Beklediği tek şey de "ilgi"dir. Başka bir şey değil.

Bu sanatçıların yaptığının alasını siz de yapabilirsiniz, ama sizin eserinizden çok kendinizle ilgilenirler. Nerede okuduğunuza bakarlar, hangi sergileri açtığınıza bakarlar, bugüne kadar ne gibi çarpıcı eserler verdiğinize, referanslarınıza falan bakarlar. Çünkü siz, size verilen ilgiyle değerlendirileceksinizdir; yarattığınız eserle değil. Moda ile değerlendirileceksinizdir; isim yapmış mısınız yapmamış mısınız? Bu önemlidir.

Orada bir okuyucu yorumunu da almak istiyorum;

"Kaç kişi?Yorum yazanların kaçının evinde pahalı ya da ucuz ama orjinal bir tablo var? Herhangi bir sanat galerisini ziyaret eden kaç kişi var? Son bir yılda müze gezmiş olan var mı? Senede kaç kez klasik müzik konserine gider? Demek istiyorum ki, ilgi ve bilgi sahibi olmadan fikir beyan etmek boş iş :)"

Adam yapılan bu sanatı savunuyor. Ama nasıl savunuyor bakın; sanat eserini o da anlamlandıraca kbir alan bulamıyor. Tek yaptığı bunu eleştirenlerin sanattan anlamadığı imasını vermek (ama kendinin anladığına dair tek bir ipucu vermemek), diğerlerini "sanattan anlamıyorsunuz" diye korkutmak, ama kendinin anladığına ve gerekirse anlatabileceğine dair hiçbir ipucu vermemek.

Bunlar yeni çağın taş devri insanları.


Sorulması gereken soru "sanat sanat için midir, sanat halk için midir?" sorusu olmamalı. Bir kere bu sorunun gerekliliği nerede? Hangi sorun size bu soruyu sorduruyor? Bu sorunun gereklilik temeli yok ki. Bu soru irrasyonel.
Sorulması gereken asıl soru; bu çeşit sorulara gerek olup olmadığı, ve sanatı neyin sanat yaptığıdır. Sanatı estetik değer sanat yapar. O ister halkın sorunlarını ironik olarak ortaya döker, ister halkla hiç ilgilenmez bireye yönelir, isterse tanrıya, veya sanatın kendisine; zevk ve hazza yönelir. KONU SERBESTTİR. Sanatta konu sınırlanamaz. Dolayısıyla böyle bir soru sormak abesle iştigaldir.

Fakat konunun serbest olması, uslubun da serbest olması anlamına gelmez. Uslup yaratıcı olmalıdır, anlamlı olmalıdır, zeka ürünü olmalıdır. Çabası insanın iyi duygularını desteklemek, iyiyi iyi, kötüyü kötü göstermek olmalıdır, veya en azından bir amaca sahip, bir kaygısı olan eserler olmalıdır. İster halka, ister estetiğin kendisine yönelin; bakıldığında, izlendiğinde, insanda hayranlık uyandıracak eserler olmalıdır. Ucuz eserler zaten ancak kendi çapında bir evrensellik yakalar.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Chosen - Aralık 25, 2014, 01:05:33 ös
Evet biz konuyu edebiyat dersinde işledik .Bazı sanatçılar Sanat sanat içindir anlayışını benimsemiş bazıları Sanat halk için anlayışını benimsemiş.Ben grafik bölümünde okuyorum. Henüz eğitimimi tamamlamamış olsamda bende bir sanatçı sayılabilirim .Bu yolda ilerliyorum.Bazı sanatçılar toplumsal konulardan bahseder.Bu halk için sanattır.  Bazıları ise kendi iç dünyalarını yansıtır.Buda sanat için sanattır. Yani her ikiside yapılabilir. Kişinin kendisine kalmış.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: Ephesus - Aralık 27, 2014, 09:38:31 ös
Bence sanat, sanatçının kendi aldığı haz içindir.

Az çok edebiyat yapmaya çalışırım. Yazdığım bir kaç dergi var, onlarca hikayem de. Müzik de yapıyorum ve bunları hiç bir kaygı gütmeden, sadece kendi zevkim için yapıyorum. Hangi sanat dalı olursa olsun, sanatçı yaptığı işten haz duyuyorsa "sanatçı" olmuştur zaten. Diğer türlülerine ne diyebiliriz ki?
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: cerberus - Ağustos 18, 2015, 02:02:56 ös
Sanat sanat içindir derken, sanıyorum sanat eserinin sanat için olduğu ifade edilmek istenmiştir. Bir sanat icra etmek suretiyle elde edilen eser sanat içindir. Çünkü sanatı  (sanat eserini meydana getirmek için yapılan eylemlerin bütünü) icra etmeden sanat eserine ulaşmak imkansızdır. Bir yapıtın sanat eseri olabilmesi için, onu değerlendirecek şuurlu varlıklara (insan, toplum) ihtiyaç vardır. Öyle ise sanat hem sanat içindir, hem de toplum içindir diyebiliriz.
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: karahan - Ağustos 18, 2015, 02:16:11 ös
Hayatta herşey insan içindir,en büyük ekonomik pazar ve beğeni insandır.
Sanatın her türü insan için yapılır.
Yapılan sanat o toplumun aynı zamanda da gelişmişlik göstergesi olduğu söylenir.Sanat insanın fıtratına varolan yaratıcılık figürünü ortaya çıkarma şeklidir.Her insanda bulunsada,herkes aynı yetenekte ortaya çıkaramaz.

Sanat insan için gereklilikmidir?
Toplum yaşamına nasıl yön verir?

sanat asla sanat için yapılmaz,yapıldığı tek nokta vardır ve olabilir sanatın geliştirilmesi yani daha iyi yapılmasıdır.

karahan
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: akcanmd - Ağustos 19, 2015, 12:52:35 öö
Sanat sanat için olmazsa halka bir faydası olmaz... Yani birey olarak sanatçıya özgürlük hissi vermeyen kalıplarla kısıtlanmış sanat halka ne sunabilir ki?
Başlık: Ynt: Sanat, Sanat Icin midir? Sanat Halk Icin midir?
Gönderen: egeran - Ağustos 19, 2015, 12:45:35 ös
Sanat sanat içindir; sanat halk için yapılsa idi San'at olmaktan çıkardı...

Özgünlük için yapılmakta olan sanat, halk için yapıldığında anlamını yitirir. Çoğu sanatçı zaten halk tarafından ya anlaşılamamış yada çok sonra anlaşılabilmiştir.