Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Masonluk Karşıtları Neyi Hedefler?  (Okunma sayısı 1873 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Eylül 25, 2018, 01:47:43 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 76
  • Cinsiyet: Bay

Bir süredir (daha doğrusu masonlukla ilgili bilgi edinmeye başlayalı) aklımda bazı sorular var. Öncelikle anti masonik söylemlerin kaynaklandığı yerlerle masonluğun başat gereklerini karşılaştırdığımda bir çerçeve oluşuyor gibi geldi bana.
Acaba anti masonik yapıların temel maksatları esasında masonluğa karşı değil de, bir yaratıcı inancı ve iyi vatandaş olma gereklerine karşı olabilir mi?
Özellikle bazı tarikat ve dinsel örgüt liderlerinin masonluktan "şeytani örgüt" imasıyla bahsetmeleri ve benzer karalama kampanyalarının ardındaki temel neden esasen bu iki değere olan düşmanlıkları olabilir mi?
Elbette bu sorunun net cevabını anti masonik faaliyetlerde bulunan örgütlere üye olan ya da bu örgütleri yöneten kişiler verebilir ama forum üyelerinin bu konudaki fikirlerini merak ediyorum.

Maksadım belirli bir kişi veya kuruluşu hedef tahtasına oturtmak veya yüceltmek değil. Yalnızca uluslararası pazarlama çalışan biri olarak bilhassa soğuk savaş sonrası popüler akımlar ve propaganda yöntemleri ve hatta "de-moralization" uygulamaları çerçevesinde bir şablon gördüğümü düşünüyorum.

Kıymetli yorumlarınızı beklerim.

Saygılar.


Eylül 26, 2018, 02:41:16 ös
Yanıtla #1
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 645
  • Cinsiyet: Bay

Sayın ebediçırak, daha önce birçok defa değinilen bir konuya farklı bir yorum getirmiş, kendisine bu konudaki paylaşımı için teşekkür ederim.
Yüzyıllardır sadece bu coğrafyada değil, dünyanın her yerinde, bazı zaman aralıkları daha belirgin olmak üzere antimasonik akımlar ve eylemler olmuştur. Ben de kapıyı çalmadan önce bu akımların neyi amaçladığını merak edip bir dizi antimasonik kaynakları okudum. Bu araştırmalarım ve tecrübelerim neticesinde bazı sonuçlara ulaştım ve naçizane olarak bu kişisel çıkarımlarımı sizlerle paylaşmak isterim.
Açıklamalarıma günlük hayatımızdan birkaç örnekle başlamak istiyorum:
Bir hakim aile mahkemesine çocuğun durumunu değerlendirmek üzere psikolog çağırır, mühendis değil, mühendisin bu durumla ilgili yorum yapması sağlıklı değildir çünkü (aileyi ve çocuğu önceden tanımıyorsa tabii ki).
Okula giden çocuğunuzun matematik dersinden yetersiz olduğunu düşünüyorsunuz, çocuğunuza özel matematik dersini bir başka matematik öğretmeninden aldırırsınız hakimden değil.
Sağlığınızla ilgili ikinci bir medikal yorum istiyorsanız bir başka doktora gidersiniz, öğretmene değil.
Kısacası bir konu hakkında yorum yapabilmek için ya o konunun içerisinde olacaksınız ya da o konunun uzmanı olacaksınız.
Antimasonik yazarlara baktığımız zaman, hangisi Masonluğun içerisinde bulunmuş veya hangisi kulakta dolma bilgiler dışında bu konuyu araştırmış ve savunduğu tezleri ispatlamıştır. Sanırım soruların cevabını birçoğunuz tahmin edebiliyordur. Antimasonik yazarların çoğu bu konuda yeterli bilgi sahibi kişiler değillerdir. Kaynaklarının çoğu “o buna şunu demiş, bu şunu şöyle yapmış” şeklindedir. Belge niteliğindeki araştırmaları yok denilecek kadar azdır, mevcut olan belgeleri de kendi dünya görüşlerine göre yorumlamışlardır.
Neden bu akımların mevcut olduğunu yine kendi şahsi araştırma ve görüşlerim ışığında naçizane olarak sizlerle paylaşmak isterim.
1-   İnsanın doğasında hazırcılık vardır. Hazır bilgiyi araştırmaya tercih eder, okumak yerine izlemeyi, soruşturmak yerine dinlemeyi seçer. Masonluk hiç kimseye hazır bilgi sunmaz. Okumanız ve araştırmanız gerekir, hatta kapıdan içeriye girdikten sonra daha çok okumanız daha çok araştırmanız gerekir. Antimasonik yayınlar ise genellikle görseldir, bilgiler dedikodular şeklinde kulaktan kulağa yayılır, yayıldıkça değişir ve abartılır. İnsanlar da gördükleri veya duydukları bilgileri araştırmaktan imtina ederler.
2-   Yaptığımız hataları ve başarısızlıklarımızı başkalarına yansıtmak en popüler savunma mekanizmalarından birisidir. Ben nerede hata yaptım, ben neyi yanlış yaptım sorularının yerini günümüz dünyasında başkaları benimle neden uğraşıyor, beni neden çekemiyorlar soruları almıştır. Bu sorulara sık verilen cevaplar arasında Masonluk da yerini almıştır.
3-   Diğer bir neden ise içe kapanık oluşuna duyulan tepkidir, içeride olanları ben neden öğrenemiyorum düşüncesidir. Beni neden almıyorlar aralarına, bana neden teklif etmiyorlar, benim neyim eksik sorularını sorarlar kendilerine. Halbuki Masonluk hakkındaki gerçeği bilmezler. Mason olmak için kişinin kendi iradesiyle kapıyı çalması gerekmektedir. Senin hiçbir eksiğin yok, önce kalben Mason ol, sonra Mason olmanın koşullarını sağlıyorsan çal kapıyı. Benim aynı odayı paylaştığım, aynı işi yaptığım iş arkadaşım (yani sosyoekonomik düzeyimiz ve eğitimimiz birbirimize denk) Masonluk konusu açılınca “seni beni almazlar oraya, teklif etmezler” demişti. İçimden gülümsemiştim tabii ki. Ne kadar çok önyargılıyız.
4-   Antimasonik akımlarda yer alan insanların bazıları ise, Mason olmak isteyip, şu veya bu nedenden kabul edilmeyen kişilerdir. Yani ulaşamadığı şeyi kötüleme aciziyetidir.
5-   Diğer bir neden ise, bir suçlu aranırken ibreyi kendinden başka tarafa yönlendirmektir, zaman kazanmak ve gündem değiştirmektir.
6-   En önemli nedeni en sona bıraktım: ÇIKAR. Bu kelime hem maddi hem de manevi çıkarı kapsamaktadır. En çok satan kitaplar listesinde, her zaman en az birkaç tane komple teorilerini konu edinen bir kitap olur. İnsanların kafalarında önce soru işareti oluştururlar, sonra korkuturlar ve sonra bir şekilde maddi olarak çıkar sağlarlar. Yani önce manevi sonra da maddi olarak menfaat sağlarlar insan üzerinden.
Tekrar etmekte fayda var, bunlar benim kişisel düşüncelerimdir. Eklemek veya eleştirmek isteyen elbette olacaktır.
Saygılarımla ve Sevgilerimle
« Son Düzenleme: Eylül 26, 2018, 03:35:31 ös Gönderen: Caliper »
* MASON OLMAK İÇİN KİŞİSEL YARDIM, DANIŞMANLIK VE REHBERLİK TALEBİNDE BULUNMAYINIZ.
* MASONLUKLA İLGİLİ SORULARINIZI ÖZEL MESAJ İLE  SORMAYINIZ, FORUMA BAŞLIK AÇARAK SORUNUZU FORUMDA PAYLAŞINIZ.


Eylül 26, 2018, 05:34:02 ös
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 76
  • Cinsiyet: Bay

Cevaplar ve açıklamalar için çok teşekkür ederim. Sn. Caliper'in söylediği gibi, esasen bolca üzerinde durulan bir mesele. Ben yalnızca acaba antimasonik kişiler arasında kıyasla bilgili olanlar masonluktan ziyade bu iki değere karşıt olabilirler mi diye merak etmiştim.
Anladığım kadarıyla cevap: o da mümkün ama dahası var. Daha doğrusu, "masonluk karşıtlığının pek çok sebebi var ve bu da onlardan biri olabilir" sanıyorum.
Sn. ANARCHOSA'ya da kitap önerisi için ayrıca teşekkür ederim. Sanıyorum artık basılmıyor ama meşhur sahaf sitesinde buldum. Zaman zaman bilgi eksiklerimden ötürü önce neyi okumam gerektiğini kestiremediğim için önerisi hediye gibi oldu.
Saygılarımla.


Eylül 26, 2018, 06:50:43 ös
Yanıtla #3
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 277
  • Cinsiyet: Bay

Biraz da ben bir şeyler eklemek isterim izninizle..

Masonluk aslında bireylerin düşündüğü gibi '' Gizli '' olan bir şey kesinlikle değil aksine tüm dünyaya kapıları açık bir faaliyet diyebiliriz. Masonluk '' Sır '' ile mümkündür. İşte zaten problemin kaynaklandığı yerde tam da bu noktadır. Bireylerin ya da antimasonik olan yapıların anlayamadığı,kavrayamadığı ve fikir yürütemediği tek yön burada saklı.  Bugün antimasonik olan bir kişiyi Mabed'e getirsen her şeyi anlatsan göstersen yine aksini düşünecektir. Çünkü beyinleri sığ ve kalıplaşmış düşünceler ile dolu olduğu için yine de aksini iddia edecektir.  Ritüel olacağı sırada bulunan haricinin dışarı çıkartılması gerektiğini bilmesini söylemesi ve çıkmasını istenildiğinde içeride ne olduğunu merak etmesi yapılan ve gösterilen her şeyi bir anda unutması aksi şeyleri tekrar ifade etmesi..

Şunu da belirtmem gerekir. Obediyanslar ve Loncalar arasında farklılıklar olabilir. Çünkü her ikisininde bazı prensipleri birbirinden farklıdır.  Antimasonik düşünen bireylerin ya da kuruluşların şaşırdığı nokta bu olabilir.  Biri geçmişi bırakmaz diğeri devamlı yenilikten yanadır. Kalıplaşmıştır. Birinin değiştirilemez maddeleri olduğu halde diğerinin maddeleri değiştirilebilir.

Örnek vermek istiyorum. Bugün antimasonik düşünen bu yapıların çoğu sözde dindar kuruluşlardır. Masonluğu '' şeytani bir örgüt '' gibi göstererek müridlerine aktararak simsarlığa devam edip köşeyi dönen ve ülkesine en çok zararı veren fırsatçılardır diyebiliriz. Buna hangi din derseniz deyin çoğunun acizliği amacı çok çok farklıdır. Masonluk ya da Mason buna karşıdır. Buna boyun eğmediği için her daim kötülenir.

Saygılarımla.
“Bize verilen sırları, kalbimizin en derin köşelerinde saklamalıyız. Bir ölü kadar sessiz, bir mezar kadar ketum olmalıyız.”


Eylül 27, 2018, 12:06:53 öö
Yanıtla #4
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3234
  • Cinsiyet: Bay

Masonluk İnsan olan varlığı daha faydalı İNSAN  olmasını  sağlayan içine kapalı bir hayır kurumudur ...
Şeytana tapıyorsa bir Hariciyi ne alakadar eder .Kaldıki bu bir savsata , bana göre doğrusunu Masonlar bilir ...
Saygılar

Alıntı
1-   İnsanın doğasında hazırcılık vardır. Hazır bilgiyi araştırmaya tercih eder, okumak yerine izlemeyi, soruşturmak yerine dinlemeyi seçer. Masonluk hiç kimseye hazır bilgi sunmaz. Okumanız ve araştırmanız gerekir, hatta kapıdan içeriye girdikten sonra daha çok okumanız daha çok araştırmanız gerekir. Antimasonik yayınlar ise genellikle görseldir, bilgiler dedikodular şeklinde kulaktan kulağa yayılır, yayıldıkça değişir ve abartılır. İnsanlar da gördükleri veya duydukları bilgileri araştırmaktan imtina ederler.

Sayın Caliperin yazısına istinaden aşağıdaki yazıyı koydum ...


İslamcı isimden gençlere "okumayın" tavsiyesiİslamcı cenahın önemli isimlerinden Yalova Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ebubekir Sifil, sosyal medya hesabından okuyanların tepkisini çeken ifadeler paylaştı...



   

26.09.2018 23:12 
İslamcı cenahın önemli isimlerinden Yalova Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ebubekir Sifil, sosyal medya hesabından okuyanların tepkisini çeken ifadeler paylaştı.

Sifil paylaşımında kitap okumanın önemli olmadığını vurgulayarak, “Bizim geçmişimizde, kültürümüzde biz kitap okuyarak bilgilenmedik. Dinleyerek, bizatihi ağızdan ağza, kulaktan kulağa şifahi bilgi ve kültür nakli vasıtasıyla bilgilendik” diye yazdı.

İşte Sifil’in o paylaşımı:

“Gençlere en başta tavsiyem şu: Bu dini kendi başınıza kitap okuyarak öğrenmeye kalkmayın. Kitap okumak insan olmanın sanki vazgeçilmez bir unsuru gibi. Oysa biz niye kitap okuyoruz? Bilgilenmenin bir vasıtası olarak kitap okuyoruz. Peki, bilgilenmenin başka vasıtası yok mu? Var. Bizim geçmişimizde, kültürümüzde biz kitap okuyarak bilgilenmedik. Dinleyerek, bizatihi ağızdan ağza, kulaktan kulağa şifahi bilgi ve kültür nakli vasıtasıyla bilgilendik. Makbul insan çok bilen insan değildir. Makbul insan Allah katında az da olsa ihlasla, takvayla amel eden insandır. Tabii dengeler yerinden oynayınca, modern toplumda makbul insan kim oldu? Çok bilen insan, çok etiketli insan, çok maaş alan, çok tüketen insan oldu! Oturduğu zaman carcar konuşan, ahkâm kesen, entelektüel kapasitesi yüksek insan makbul oldu. Bu yüzden okuma faaliyetinden önce diriltmemiz gereken bir metodun üzerine eğilmek lazım. Nedir o? Bir bilenden, Allah korkusuna sahip bir bilenden öğrenme usulünü, tarzını, metodunu ihya etmemiz lazım. Buna önem vermemiz lazım.”






Buda başka bir boyut bir taraf oku diyor pek muhterem Hoca efendide OKUMA DİYOR .
Sizce Masonlarmı doğru yolda  yoksa bu YOBAZ mı ?
« Son Düzenleme: Eylül 27, 2018, 12:13:55 öö Gönderen: NOSAM33 »
audi-vide-tace
    dinle-gör
        sus


Eylül 27, 2018, 12:14:54 öö
Yanıtla #5
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3234
  • Cinsiyet: Bay

Yazık Yazık bu Ülke bitmiş ...
audi-vide-tace
    dinle-gör
        sus


Eylül 27, 2018, 09:57:26 öö
Yanıtla #6
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3234
  • Cinsiyet: Bay

Dul kadının kesesi , burslar ı kastederek hayır işleri imasında bulundum ...
Saygılar
audi-vide-tace
    dinle-gör
        sus