Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: beşiktaşlı olmak  (Okunma sayısı 9278 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 28, 2007, 12:30:10 ös
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

- İyi akşamlar.. Salih beyle mi görüşüyorum?
- Evet, buyrun
- Merhaba, ben Taksim ilkyardım hastanesinden nöbetçi doktor Uygar
Yorulmaz, bu saatte sizi rahatsız ediyorum fakat şu an hastanemizde bulunan bir
hasta var.. kendisi baygın, üzerinde kimlik bulamadık yalnızca sizin
kartınız vardı. Acaba hastaneye gelebilmeniz mümkün mü? Hastanın durumu pek iyi
değil de.
- tabi gelirim..peki nasıl biri
- valla 70 yaşlarında olmalı, giyim kuş** bakacak olursak sanırım uzun zamandır evsiz diye tanımlayabileceğimiz birine benziyor.. anlıyormusunuz..

yani saçı, sakalı temizliği ve görünümü pek iyi değil.
- anladım hemen geliyorum..
………………………………
Kimine göre Taksim, kimine göre İstiklal Caddesi, bana göre de Beyoğlu denilen yerdeyim.. vakit gece yarısını geçmiş..kafam atmış, klasik bir Haziran gecesi.. iki duble yaptım 6-7 Türkü dinleme süresinde.. yapayalnız iniyorum Beyoğlu''ndan aşağıya doğru.. mendilci çocuklar, piyangocu amcalar, kestaneciler sağlı sollu dizilmişler sokak kenarlarına.. biraz vakit geçsin şunları izleyeyim..gençler içince sapıtmışlar yine, kızlı erkekli gruba sataşan kızsız grup, abazalık da değil bu, tamamen kıskançlık, laf atmalar sevgilileri küçük düşürmeler..nerede kaldı delikanlı gençler..gene kimsenin
yemedi yumruğunu kaldırmak, uzlaşıldı, devriyeye gerek kalmadan.. Yürümeye devam ediyorum, saat de epey kabardı, eve gitmeli, ışığı üfleyip zıbarmalı derken çakır keyif kafamla, kaldırımın kenarında gözüm ilişti bi şarapçıya.. oldum olası sevdim ben bu tipleri, takıntısız, alakasız, dünyasız tipler, adam gibi isterler şarap parası var mı diye..
sömürmezler yani kimseyi, "bi ekmek parası" diyen duygu sömürüleri yok bunlarda..
bakıyım bir cebe varsa bozuk veriyim bi şarap parası diyerekten yaklaşıyorum yanına.. durum vahim, saç sakal girmiş birbirine, eğiliyorum..
- hoopp.. abi.. kalk üşüycen git bi şarap iç.
İplemiyor, baygın bayık halde suratıma bakıyor..ısrar ediyorum kalk kalk diye.. dizime tutunup ayaklanmaya çalışırken pardösüsünün önü açılıyor.. üzerinde rengi gitmiş eski beyaz bir atlet görüyorum.. pardösüyü aralayıp göğsüne doğru bakıyorum, kalp tarafındaki BJK amblemi çarpıyor gözüme..
- vay Beşiktaşlısın demek.. al şimdi sana bi şarap parası daha.. korsan da olsa tanırım aslında bütün Beşiktaş formalarını ama bunu ilk defa görüyorum o an..
- o sadece Beşiktaş forması değil diyor ilk konuşmasında
- nerden buldun bu formayı?
- benim
- nerden aldın?
-Amcam kızdı, sanane der gibi
- Yusuf''tan aldım.. tanır mısın?
Canı yanıyordu, üzüldüm durumuna, keyfim de yok ama, niye sordum bilmiyorum..
- baba be.. arkadaş olsana bana, bi meyhaneye gidelim.. bir büyük yapalım senle, bulursak sıcak bişeyler de yeriz..
bu sefer salak der gibi baktı, haklıydı ne işim vardı ki evsiz biriyle..
- iyi dedi gel gidelim..
Epeyce yürüdük, karanlık sokaklardan geçip girdik izbe bir meyhaneye..
nerden geldi bu cesaret bilmiyorum, aklıma da gelmiyor mekanına girip gasp
yapma ihtimali.. aklım formada kalmış, abuk sabuk gittim yine de.. Pek konuşmuyor, birinci büyüğün son dublesine kadar laf etmedik, sonra konuştu;
- sen de iyi içermişsin.
- çocukluktan be baba.
İkinciyi açtık.. kafa epey doldu..
- kızmazsan sana bişey sorucam
- kafasıyla ileri geri olur verdi
- nerden buldun o farmayı?
Gene sustu.. bir saat konuşmadık yine
- Evlat.. sene 1967.. 25 yaşındayım.. geceden çıktık yola.. deplasmana.. bilir misin deplasmanı.. yollar, o zamanki yollar, git git bitmez.. sonra yendik Göztepeyi İzmirde Şampiyon olduk.. atladım sahaya, gencecik yeni yıldız Yusuf tan kaptım formayı.
Elimde bardak kalakaldım, pat diye anlattı, konuşamadım.
- yaaa dedi. Bu forma 28 yaşında.. kekeledim bir an.. nassıl nasssıl..
Anlattı tüm olanları.. almışlar maçı.. tüm kara gözüyle almış formayı..
sonra ertesi gün geri gelmiş mahalleye, sırtında forma tüm havasıyla koşa koşa gidiyormuş evine.. oğluna gösterekmiş.. gitmeden deplasmana, 7 yaşında oğlu kızmış buna, niye götürmüyor beni de İzmire diye.. oğlum diyordu affedicek ona verince bu formayı.. eve vardığında her şey bitmiş.. gece evleri yanmış, karısı ve oğlu dumanlar içinde boğularak can vermişler. O gün lanet etmiş her şeye, vurmuş kendini sokaklara.. Biraz toparlandıktan sonra..
- peki baba nasıl korundu bu forma yıllarca..
- bu gün ayın kaçı?
- 4 Haziran da 5''i oldu artık
4 Haziran da şampiyon olmuş Beşiktaş, o gece kaybetmiş ailesini.. ve o günden beri sadece 4 Haziranda sırtına geçirmiş formayı.. kulübesi varmış Dolapdere taraflarında, bir de yatak, orada saklamış yıllarca, yırtılmış, sökülmüş ama gene de korumuş formanın özünü. Baba be.. şurdaki tekelle konuşacam, sana günde 3 şarap alacam, her ay gelip önceden vericem parasını.. olmaz dedi acıyamazsın bana.. Cüzdanıma uzanıp bir resim çıkardım.. bak dedim benim oğlum, geçen gün benden Dünyanın en değerli Beşiktaş formasını istedi, aldım bir forma, verdim.. ne bilirdim her forma aynıdır dedim.. senden baba, bu formayı oğluma miras bırakmanı istiyorum, senden Dünyanın en değerli formasını istiyorum..

- Adı ne oğlunun?
- Kartal.. Kartal Yusuf Aral..
- oğlun için içeriz şarabı be evlat
- Ama bana Beşiktaşlı sözü ver, günde üç şaraptan fazla yok.. dışardan bulsan da içmeyeceksin. Mırın kırın etti.. söz be dedi.. Beşiktaşlı sözü..
- üzerinde ev telefonumun da olduğu kartlardan birini verdim.. bakmadan koydu cebine.
Aradan 4 ay kadar geçti.. arada bir buluşup içiyoruz.. her gün üç şarabını içiyor.. buluştuğumuzda bile üçten başka içmiyordu.. Bir akşam çıktım.. koca Beyoğlu''nu dolaştım bulamadım.. sordum soruşturdum, kulübesini buldum.. etraf çok kötü kokuyordu, yatağında sızmış.. kaldırdım.. yüzüme baktı tersledi beni, defol git diyerek kovdu.. baba dedim bişey mi oldu.. defol ulan diye ittirdi yine.. 3 şarap aldın diye sahibimiz mi oldun.. şaşırdım kaldım.. bir müddet oturdum yanında

- forma nerde?
- yok.. bilmiyorum
- nasıl bilmezsin diyerek yapıştım yakasına
- ehh be diyerek başladı küfürlere.. napiyim ulan dedi.. üşüdüm bir gece yaktım ısındım.
Beynimden vurulmuşa döndüm.. çıldırdım..
- sen dedim adam değilmişsin.. Beşiktaşlı hiç değilmişsin.. sana da içkine de diyerek çıkarken kapıdan sordu..
- o sözü tutacak mıyım hala
- tutma dedim..iç iç geber.
Kızdım sonra kendime, bir forma için mi yapmıştım bunları.. hayır sadece bir forma değildi o.. o formada hatıralar vardı acılar vardı..28 yaşında bir çınardı o forma..ve Bir Beşiktaş forması yok olamazdı.
…………………………………………
Gece yarısı üç filan.. İstanbul boşalsa da bu Beyoğlu hiç dinmiyor be.. kalabalıktan sıyrılıp vardım hastaneye..dile kolay tam 9 yıl oldu, o olmalıydı. Demlik bir hastane kokusu, pek alışkın değilim bu havalara, sıkıntı verir çoğu kez, acının tazelenmesine. Hemşireye tarif ettim, Doktor Uygar beyin hastasıydı galiba diyerekten..
-Evet dedi, 1 saat önce hastanenin karşısında yatarken bulmuş doktor bey.. içeri alıp ilgilendi bizzat.. şu odaya aldılar..siz burada bekleyin, ben doktor beye haber veriyim yok, bekleyemezdim, kızgınlığım geçmişti ve ne de olsa baba dediğim bir adamdı.. içeri girdim.. karnı şiş, kir pas içinde yatıyordu bir yatakta.. yaklaştım yanına.. elini tutarak baba dedim ben geldim..gözler açıldı birden.. evlat dedi. Kalk dedim gidiyoruz, bir iki kadeh atalım..yok dedi.. Belli konuşamıyor, iyice tüketmiş yılları, yudum yudum seçiyor harfleri konuşmaya zorlarken kendini, dikmiş gözleri havaya yüzüme doğru bakamıyor yine de. Dişlerini sıkarak çekti elini.. örtüye uzandı.. bir eliyle kaldırmaya çıkarırken örtüyü omzunu geriye doğru çekti. Sımsıkı
tuttuğu beyazlığı gösterdi bana.. al dedi.. ordaydı, ellerinin arasındaydı forma..
- baba dedim sarıldım boynuna.. neden ?dedim neden?..
- günnn..deee.. üç. Şaarrap yetm..e…di … be ev..lat
ne demekti bu..günde 3 şarabın yetmemesi.. tamam ben demiştim ama yine de bulurdu sağdan soldan içerdi yine.. bu olamazdı ki..
- nasıl?
- söö..zz verr..mişş..tim
Evet söz vermişti, Beşiktaşlılık sözüydü o.. ve bozulamazdı.. yalan söylemişti bana, ve sözü geri çektirmişti.. daha çok içebilirdi.
Artık yıkılmıştı barajlar, gözlerim dayanamadı daha fazla.. elime uzandı..tüm gücüyle sıkmaya başladı. Gözleri açıktı hala ama belliydi..kalmamıştı direnci..
- Evlat dedi..beeen gidiiii..yorum.. karı..mın yanı..na.. oğlu..mun yanı..na.. siya..hı yaşarken gör..düm.. şim..di beya..za doğ..ru gidi...yorum.. beyaza.....


...

1966-67 sezonu Beşiktaş şampiyon ve şampiyon kadro:
1966/67
Yusuf, Faruk, K.Ahmet, Fehmi, Sabri, Kaya, Sanlı, Süreyya, Sami, Fethi, Erkan






Kasım 28, 2007, 05:49:56 ös
Yanıtla #1
  • Ziyaretçi

Guzelmis. Paylasim icin tesekkurler


Kasım 28, 2007, 11:48:08 ös
Yanıtla #2
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 788
  • Cinsiyet: Bay

harika bir paylaşım,..

neyse az öncede marsilyayı yendik,güzel oldu,bunun üsütüne bu hikaye..

paylaşım için teşekkürler..
Vostede é vostede. . Nunca perder o caducidade. .


Kasım 29, 2007, 12:36:16 öö
Yanıtla #3
  • A.A.O.N.M.S.
  • Şrayn Masonu
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 976
  • Cinsiyet: Bay

Bu güzel paylasim icin tesekkür ederim Sevgili Meslektasim.
Ambassador Emirat Shriners of Heidelberg Germany


Mayıs 10, 2008, 08:17:24 ös
Yanıtla #4
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Sene 2050… bir temmuz ayi.

Sicaktan ortalik kavrulurken insanlar bir damla su bulma telasinda.Basta Istanbul olmak üzere bütün Türkiye küresel isinmadan nasibini almaktadir. Istanbul’un yaklasik 2 haftalik suyu kalmis, insanlar nispeten daha serin ve sulak olan kuzey ülkelerine göç ettirilmektedir. Anadolunun büyük bir bölümü göç ettirilmis; son olarak sira Istanbula gelmistir. Emniyet kuvvetleri sicakligin 45 dereceyi buldugu Istanbulda bulduklari insanlari otobüslerle Bulgaristan üzerinden Rusya veya daha kuzeyine sevk ettirmektedirler. Ligler tatil edilmis oyuncular Türkiyeyi terk etmek zorunda kalmistir. Bu sirada semtimiz( Beşiktaş ) gençleri kazanda toplanip; ne yapacaklarini düsünüyorlardir. Ortam sessizdir ---terk mi edicez?? Sorusu sessizligi bozar. Içlerinden biri hayir diye haykirir biz çArsiyiz isteyen gider ama biz burada semtimizde Besiktasimizin kucaginda ölücez.Digerleri bunu tasdik edercesine basini sallar.Güvenlik güçleri Kadiköy Mecidiyeköy gibi semtleri bosaltirken en ufak bir sorun yasamaz hatta onlar polisi bile beklemeden semtlerini terk etmislerdir. Vee sira semtimizdedir iste. Polisler semtin girisinde bir gurup gençle karsilasirlar.Polisin elindeki megafondan su anons yankilanir; Arkadaslar sizi birazdan alacak olan otobüsler Rusya üzerinden kuzey ülkelere aktarmasiz götürecektir lütfen hafif esyalarinizla birlikte Kabatas'in önünde olun.Gençlerde bir tepki göremeyen polis ses tonunu tam yükseltecekken gençlerin önünden nispeten daha yasli olan Beşiktaş formali biri çikar ve kendinden emin bir sesle;GiTMiYORUZ. der Polis saskinligini gizleyemez ;nasil gitmiyorusunuz? ----Gitmiyoruz biz Beşiktaş çocuguyuz biz Besiktasimiza, siyaha ve beyaza asigiz.Bizi digerlerinden ayiran kelime ASK memur bey A-S-K bizim baba diye hitap ettigiimiz insanlar kapaliyi kaptirmamak için canlarini ortaya koymamislarmi zamaninda. Polis gözyaslarini gizleyemez; çocukar ben 41 yasindayim ama böyle bir aska tanik olmadim. Siz resmen bir takim ugruna caninizi hiçe sayiyorsunuz. --- O sadece bir takim degil memur bey o birçok gencin ugruna hiç düsünmeden canini verdigi siyah beyaz bir ask hikayesi. Polislerin tamami aglamakli, çaresiz geri döner içlerinden en babacan görünümlü polis --- Çocuklar siz gerçekten asiksiniz.Ertesi gün Türkiyenin tamamina yakini bosaltilmistir artik. Ancak gazetede çikan haberler evrensel bir sok etkisi yaratir. Gazeteler Istanbulda bir gurubun ülkeyi terk etmedigini yazar. Avrupadan yayin yapan bazi gazeteler de durumu ögrenmis ve asliklarini insanlari aglatir cinsten; ÇARSI'DAN SON GÖREV –seklinde atmislardir. Gençler bir yandan susuzluk bir yandan da sýcakla mücadede ediyorlardir simdi. Ama onlarin hiçbirsey umurlarinda degildir.


2. haftaya girilirken suyu tükenmis olan gençler bir karar alirlar ÖLÜM KAPALIDA GELSIN. Her biri sanki Köyiçinden stada yürür gibi kolkola yola çikarlar hepsi her bir agizdan haykirir Inönü yolunda HERZAMAN HERYERDE SENINLE BIRLIKTE ÖLÜM GELSIN ISTERSE. GÖZLERDE BIR DAMLA YAS KALBIMIZDE BIR ASK SENSIN Beşiktaş. Ve artik kapalidadir herbiri. Haykirirlar hep bir agizdan Mecnun ve Kerem aski bizden ögrensin diye. Artik susuzluktan dilleri damaklarina yapismis olmalarina aldirmalarindan alayina isyan hakyirirlar; SENINLE AGLADIK SENINLE GÜLDÜK BIZ SEVDAMIZ UGRUNA CANLAR VERDIK BIZ SIYAHIN ZINDAN OLSUN BEYAZ AYDINLIK HERKESE NASIP OLMAZ BESIKTASLILIK. Son kez kartal gol gol çeker kapali alt-üst son kez haykirir üst taraf çildirt bizi alt taraf diye. Ve çildirtirlar hep birlikte son kez.. Desibel onlarin askini ayakta alkisliyordur.


ve neredeyse 1 ay olmustur.. .Avrupalilar ve daha önemlisi Türkler bu gençlerin en azindan cenazesini oraya aldirmamalarini umuyorlardir . 200 kisilik profosyonel bir gurup Kiev'den Istanbula gençlerin en azindan cenazesine ulasabilmek için hareket eder. Semte geldiklerinde gençleri bulamadiklarina çok sasirirlar Inönü Stadi'nin kapalisinda bir kalabalik göze çarpar Belestepe semalarindan. Stada geldiklerinde inanilmaz bir manzarayla karsilasirlar. Binlerce genç kapalida cansiz yatiyor üstlerine bir pankart; RUHUMUZ YETER. Hemen altinda "ASK TANRISI BIZIZ" Yazili pankartlar ve hemen altinda yatan binlerce cansiz beden. Orada bulunan Türkü yabancisi herkes agliyordur simdi. Çarsi yine yapmmistir yapacagini. Ancak orada bulunan nispeten daha yasli olan adamin elinde bir yazi bulurlar ; ÇARSI OLARAK TEK VASIYETIMIZ ÖLÜNCE BIZI INÖNÜYE GÖMÜN. Altinda küçük bir not HEPIMIZ BIRER VECIHIYIZ. Türk grup bunu okuyunca hiçkiriklara bogulmuslardir artik yabancilarin da yanaklarindan yaslar süzülmektedir.


Bu olayin üzerinden 2 yil geçmistir TFF Türkiye ligi maçlarinin Rusya'nin baskenti Kiev'in Totsporter Stadi'nda devam etmesine karar verir. Ve ilk maç Besiktasimizindir. Futbolcular RUHUNUZ YETER pankartiyla çikarlar sahaya. Kievin TOTSPORTER Stadi'nin kapalisi bos birakilmistir. Çünkü kapalinin bir tek sahibi vardir ; ÇARSI. Ruhunuz yeter pankarti oaraya yerlestirilir. Maç esnasinda bazilari kapalidan kartal gol gol sesleri yükseldigine yemin ediyorlardir, baziszari ise bu yabanci stadin kapalisinin üst katinin olmasAna ragmen bir gurup gencin ölümüne bagirdilarina yemin ediyorlardir. Ve bunu söyleyen bir kisi de degildir. Evet sevdalari ugruna can veren binlerce genç kartal takimlarini yine yalniz birakmamislar anlasilan. Hem nasil yalniz biraksinlar canlarindan çok sevdikleri kartallari. Öyle ya onlar Artik Karakartallarini gökyüzünün en üstünden izliyorlardir. Ve yine küçük bir kaçamak yapip en saglam mekanlari olan kapaliya geldiklerini herkes biliyordur her birinin beyaz kadar temiz siyah kadar isyankar ruhu her Beşiktaş maçinda kapalida olduklari hissedildigi için Totsporter'in kapalisi Beşiktaş maçlarinda bos birakilmaktadir. Çünkü herkes onlarin Karasevdalarini yalniz birakmayacaklarini biliyordur!!!


Mayıs 10, 2008, 08:29:47 ös
Yanıtla #5
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

şampiyon kim olacak? beşiktaş uefaya gidecek mi? sivas puan kaybedecek mi? hiç umursamıyorum... bugün Mabedimizin bizi ağırladığı son gece... eğer dedikleri gibi olursa yıkılacak stadımız... şeref stadından sonra yıllar sonra b kez inönüye veda ediyoruz... efsane başkan sebanın açılış maçında ilk golü attığı Mabedimize veda ediyoruz... yenisini yapacaklarmış, 50bin kişilik olacakmış, çok modern olacakmış vesaire hatıralarımız peki? elveda Mabedimiz...


Mayıs 11, 2008, 02:37:22 öö
Yanıtla #6
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 788
  • Cinsiyet: Bay

ne denediyse başaramadı,efsane 2003 ten beri hiç gözükmedi . . saçma sapan insanları başımıza getirdiği yetmiyormuş gibi acemice bi de onlara kulübün paralarını tazminat olarak ödedi . .

Eski kartal Sağlam ı başa getirdi,taraftarı biraz susturdu,ama yine olmadı,lig 4. sırada tamamlandı..

Sıradaki hamle & oyalama inönü stadı . . İhtirasları için koca bir camiayı nerdeyse ele ayağa düşürdü demirören . . yazıklar olsun . .

beşiktaşk bunu haketmiyor . .
Vostede é vostede. . Nunca perder o caducidade. .


Eylül 23, 2008, 03:42:58 ös
Yanıtla #7
  • Ziyaretçi

evet, biten bitirilen çarşıya, özellikle o semte en içten bir selam. Gecesi başka gündüzü başka Beşiktaş....................


Aralık 09, 2008, 11:10:30 ös
Yanıtla #8

Maçları sevmem ama kendimi bildiğimden beri Beşiktaşlıyım :D
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Haziran 02, 2009, 09:25:34 öö
Yanıtla #9
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662

Tüm Beşiktaşlıları icten kutluyorum. Tebrikler. Sampiyonlugunuz vatana millete hayirli olsun. Yalniz ben Ertugrul'dan sonra Denizli'nin bu kisacik donemde takimi nasil motive edip zirveye tasidigini acayip merak ediyorum. :) Denizli'ye Iran seruveni yaramis herhalde :)


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
MUTLU OLMAK İÇİN

Başlatan sun « 1 2 3 » Insan

26 Yanıt
18832 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 04, 2020, 07:00:27 öö
Gönderen: Özgürefe
Sehit olmak

Başlatan Hamlet Dini Felsefe

1 Yanıt
7665 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 02, 2007, 02:58:36 ös
Gönderen: Hamlet
10 Yanıt
11060 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 04, 2020, 02:28:55 öö
Gönderen: Transcendental
2 Yanıt
3551 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 17, 2012, 07:57:23 öö
Gönderen: kerberos
8 Yanıt
12190 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 25, 2017, 09:17:18 ös
Gönderen: Felix Steiner
1 Yanıt
2960 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 30, 2007, 04:18:49 öö
Gönderen: Isis
9 Yanıt
12540 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 01, 2017, 05:40:52 ös
Gönderen: gfeenatre
235 Yanıt
185609 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 12, 2022, 03:13:57 ös
Gönderen: Tık-Tik-Tak
25 Yanıt
11526 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 29, 2010, 12:18:56 öö
Gönderen: hakan_34_06
3 Yanıt
4422 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 27, 2018, 01:18:30 öö
Gönderen: Venus