Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Kimlik Problemleri  (Okunma sayısı 3078 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Eylül 02, 2008, 05:47:48 ös



Sosyalleşme ve Kimlik Problemleri, bilgi sosyolojisi açısından göz önünde bulundurulması gereken konulardan biri de sosyal yapının veya toplumun sosyalleşme esnasında sosyal problemleri nasıl yarattığıdır. Günümüzün merkezi problemleri, esasta sosyalleşme hatalarından kaynaklanmaktadır. Bunlar sosyalleşme problemleri olarak da ele alınabilir. Bazıları bilgi sosyolojisi yaklaşımıyla kısaca analiz edilebilir. Özellikle temel eğitim kurumlarındaki diğer eğitim konularının yanı sıra, uzun dönemde işsizlik, refah devletinden sosyal programlara kadar, geniş bir alanda toplumun her tür problemiyle koordineli olarak ele alınabilir.[1]

Sosyal problemlerin en önemlilerinden biri suçluluk kimliğidir. Toplumdaki suç ve suçluluk kimliği konusunda bir düşünce olarak genellikle iki yaklaşım mevcuttur. İlki, insanın doğuştan barışçı olduğu, zulme ve suça bozuk sosyal çevrenin sebep olduğuna dair teoridir. Bu düşünce suçlu kesim ile ilgili olaylarda suça bir bakış açısı olarak kullanılmaktadır. Suçlar, zulme ve adaletsizliğe karşı bir isyan şeklinde görülmekte, bozuk yapı unsurlarının ve yanlış düşünce sistemlerinin giderilmesine çalışılmaktadır. Diğer yaklaşımda ise, insanın içgüdüsel olarak saldırgan olduğu ve toplumun temel amacının onların zorbalıklarını gidermek olduğunu işleyen geleneksel siyasi felsefenin ışığında suç, farklı bir şekilde gözükmektedir. Polis, hâkim ve mahkumlar caydırıcı kimselerdir, fakat nihaî olan en güçlü engel kültürel olarak yüklenilmiş dahili mekanizmalardır.[2] Yani inanç veya ahlâk sistemleri gibi tüm sosyal değerler.

Netice itibariyle günümüzdeki suç hareketleri sosyal zulümden, baskıdan dolayı değil, alt sınıfların zayıf aile yapısının bir tezahürü olarak ferdin yetersiz sosyalleşmesinden dolayı ortaya çıkmaktadır. Başka bir deyişle sosyal yapı suç vakıasını ve dolayısıyla da suçlu kimliğini üretmektedir.

Bir diğer sosyal problem de işsizlik neticesinde yaratılan işsiz kimliğidir. İşsizlik karamsar, sorumluluktan kaçan, içe kapanık bir psikolojik hale sebep olmaktadır. Çalışmayan kesim olarak ele alındığında iş bulamayanlar, çalışma çağının dışında olanlar ve bunların ailelerinden oluşan oldukça büyük bir kitleyi etkilemektedir. İşsizlik gelir düzeyini düşürmekte, eğitimi engellemekte, aile düzenini sarsmakta ve sosyal ilişkileri bozmaktadır. Böyle bir çevrede sağlıklı sosyalleşme beklentisi oldukça zordur. Ayrıca, Batı dünyasında çalışabilir nüfusun genel nüfus içindeki oranı hızla düşmekte ve artan yaşlılar kitlesi büyük bir problem olarak ortaya çıkmaktadır. Sosyal yardımlaşma, sosyal borçtan ortaya çıkan görev duygusu ihmal edilmektedir. Sosyal dayanışma sistemi bu yönde bir sosyalleşme ile kurulabilir.[3] Ayrıca, böyle bir borcun inkârı karşılıklılık sürecini sekteye uğratmaktadır .[4] İşsiz ve malî yönden zor durumdaki ebeveynin ailelerinde de çocukların sosyalleşmesi büyük problemlerle karşılaşmaktadır. Her şeyden önce ekonomik zorluklar ebeveynin çocukları yetiştirmekteki tutumlarını olumsuz etkilemektedir.[5]

Yukarıda kısaca değinilen problemler, yanlış sosyalleşmiş ve bunalımlı bir kesimin yeniden sosyalleşmesini gerektirmektedir. Yeniden sosyalleşme veya gurup sosyalleşmesi, kendine has metotlarla hataların çözümlendiği programların yaygın eğitim yoluyla aktarılmasını sağlamaktadır. Belirli problemler çerçevesinde benzeri niteliklere sahip bir gurup insanın bir araya gelerek ortak bir amaç doğrultusunda sosyalleşmeleri gurup sosyalleşmesidir. Gurup içindeki üyeler, problemin çözümü doğrultusunda rol yüklenmektedirler.

Bazı yazarlar bu tür gurupların zararlı olduğunu, bir tür beyin yıkama formuna dönüştüğünü belirtmektedirler.[6] Ancak, benzeri programlar toplumun pek çok kesiminde uygulanmaktadır. Meselâ, zenci kesiminin halihazırdaki sosyalleşme tarzları neticede problemli kitleler ve büyük sosyal patlamalar yaratmaktadır. Los Angeles ayaklanması bir kesimin , farklı yaşama şartlarının neticesidir. Bu kesimleri müessir ve yeni bir kimlikle tekrar sosyalleştirmek için belli bir unsurun veya koordineli olarak birkaç unsurdan teşkil ettirilmiş merkezi temaların esas olduğu sosyalleşme programları düşünülmektedir. Eğitim programları, doğrudan ferdî kaynaşma, ırk bilinci eğitimleri, ve politika guruplarının yapılanmaları gibi unsurları amaçlayan sosyalleştirmeler yoluyla bu kitleler yeniden düzenlenmeye çalışılmaktadır .[7]

Yetişkinler ve çocukların birlikte oluşturdukları guruplar, pek çok sosyal problemin düzenlenmesi için, eğitim kurumlarının yanı sıra, düzenli ve yaygın eğitim programları uygulamaktadırlar. Bu problemler yeni nesillerin fizikî olarak deforme olmasından, televizyonun sebep olduğu aktivite bozukluğuna, yüksek boşanma oranlarından suçluluğa kadar mevcut bütün problemler alanına yayılmış gözükmektedir. Bu sınıflarda uygun eğiticiler, çocuklar ve yetişkinler için probleme yönelik sosyalleştirme faaliyetleri yapmaktadırlar.[8]


[1]J. Marzollo, "How they learn best (four year olds).", Parents. v. 63, Jan. 1988, s. 102-6.

[2]Magnet-Myron. "Rebels with a cause (blaming society for inner city crime).", National Review. v. 45, Mar. 15, 1993, s. 46-50.

[3]M. H. Cantor, "Families: a Basic Source of Long-Term Care for the Elderly.", Aging. no.349, 1985, s. 8-13.

[4]E. A. Wynne, "Will the Young Support the Old?", Society. v. 23, Sept./Oct. 1986, s. 40-7.

[5]R. Goldsmith, The Effects of Parental Employment Status, Dissertation (pH.D.) The University of Michigan, 1986, s.31.

[6]D. Hurley, "Getting help from helping.", Psychology Today. v. 22, Jan. 1988, s. 62-4.

[7]R. Majors ve J. Mancini, "Rescuing the black male." The Futurist. v. 26, Sept./Oct. 1992, s. 50-1.

[8]M. Bloom, "Shake, Rattle, and Roll ." New York. v. 20, Nov. 23 1987, s. 72-87.
ars longa, vita brevis...


Eylül 02, 2008, 09:46:13 ös
Yanıtla #1

Sosyallesme ve Kimlik problemleri; guzel bir konuya deginilmis :)

Kisinin ozellikle ergenlik doneminde baslayan bir arayis surecinde ne yapma bilincine sahip olmadan yasamini idame ettirmesi gerek bireysel gerekse toplumsal bazda onemli derecede tehlikeli boyutlara varan sebep-sonuc zinciri baglaminda sosyallesmenin zeminini hazirlayan etkenler gozonunde bulunduruldugu ve buna ek olarak ailevi - okul arkadas cevresinin bireyin uzerinde olumlu ya da olumsuz etkilerinin olmasi yasamin ilerisi icin onemli derecede rol oynamaktadir.

Aslinda ne yaparsak yapalim Kisinin tam anlamiyla kusursuz bir yapiya sahip olmasi dusunulemedigi gibi bu sayede tam bir sorumluluk sahibi bir birey- ebeveyn- vatandas ya da yerine ve zamanina gore ustlenmis oldugu birden cok vasfi tam anlamiyla yerine getirip getirmedigi de on planda tutuldugundan kisinin yasami suresince gormus oldugu sartlar ve kosullar onu haliyle yasam icersinde kendiliginden bir sosyallesme saglamaktadir.

Burada dikkatimi ceken bir nokta vardir ki, sanki kisinin yasami daha onceden hazirlanmis ve ne oldugu ya da ne olacagi onceden belirlenmis gibi ve sosyoloji bolumunde ele almam bireyin toplumla olan iliskisi acisindan da buyuk bir onem arzettiginden sosyal bir varlik olmasi sebebiyle ulke ve dunya acisindan sorun yaratmayacak bir hale getirilmesi de amaclanmaktadir. Cunku yasadigimiz her toplumdaki farkli ve kendi ozgu kurallarinin hatta buna orf ve adetleri de eklersek farkli bicimlerde sosyallesmenin de gerceklestigi unutulmamalidir. Hepimiz sosyallesiyoruz ama kimimiz hala icedonuk kimimiz ise disa donuk olarak yasamlarimi devam ettiriyoruz.

Kisiyi topluma kazandiran en onemli yaptirim gucu zaten Toplumsal Kurallardir ve Hukuksal Cezai Yaptirimlar..
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
2810 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 31, 2007, 12:26:24 öö
Gönderen: shemuel
0 Yanıt
2285 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 31, 2007, 12:35:53 öö
Gönderen: shemuel
0 Yanıt
3217 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 09, 2013, 06:00:10 ös
Gönderen: Melina
1 Yanıt
2733 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 26, 2015, 06:13:00 ös
Gönderen: ozkann
7 Yanıt
4408 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 06, 2015, 12:53:52 öö
Gönderen: friend