Gladyatör Hastanesi: Allianoi
Antik Çağ'ın en önemli cerrahlarından Galenos (İS 129-216) aslen Bergamalıydı. İlk eğitimini mimar ve matematikçi babasından aldıktan sonra İzmir ve İskenderiye'de tıp ve cerrahi öğrenimi gördü. Hippokrates öğretilerine sadık kalarak mesleğini geliştirdi. Galenos'un İS 162-166/169-179 yılları arasında Roma'da hekimlik yaparken yazdığı ve bir kısmı günümüze ulaşabilen kitaplar, bin yılı aşkın bir süre cerrahinin en önemli başvuru kaynağı olarak kullanıldı. Çoğu hekimin iyileştiremediği hastaları Roma'da, Galenos'un tedavi edebilmesi imparatorun da dikkatini çekti. Marcus Aurelius döneminde saray hekimi, ardından Commodus'un özel hekimi olarak görevine devam etti. Zira Roma'ya gitmeden önce, Bergama'da gladyatör cerrahı olarak çalışması, öncellerinin çoğu ölümle sonuçlanan müdahalelerine karşın, başarılı tedaviler uygulamasını sağlamıştı.
Galenos'un gladyatörlere uyguladığı cerrahi müdahalelerin, Bergama'nın neresinde yapıldığı ise daha önce ayrıntılı bir şekilde hiç tartışılmadı. Bergama'da gladyatörlerin tedavisinin yapılabileceği mekânlar için ilk akla gelen yer, dinsel ve mistik tıp ağırlıklı tedavi anlayışındaki “asklepieion”dur. Ancak bu alan, ölümle sonuçlanması neredeyse kesin olan gladyatör cerrahlığı için uygun değildi. Ayrıca asklepieionda yapılan kazılarda hiçbir cerrahi alet grubu bulunmadı. Kanlı gladyatör müsabakalarının yapıldığı “amphitheatrum”da belki ilk müdahaleler yapılmış olsa da, burası da ayrıntılı ve ışık gerektiren ameliyatlar için elverişsizdi. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda, Galenos'un, İS157-161/162 yıllarında, gladyatörleri tedavi ettiği yerin Allianoi'de olabileceği akla geliyor.
Yortanlı Barajı gölet alanında kalma tehdidi nedeniyle sıklıkla adı anılan Allianoi'de, kazılarda, 400 adede yakın cerrahiyle doğrudan ilintili tıp aleti bulundu. Aletlerin bulunduğu, olasılıkla cerrahi müdahale için kullanıldığı mekânlar, İlya(s) Çayı'nın kuzey yakasında, köprü ile kuzey kaplıca arasındaki avlulu yapıdaydı. Özellikle bu yapıda, bir kutu içerisinden mekâna dağıldığı düşünülen ve çeşitlilik gösteren alet grubu yeterince dikkat çekicidir. Daha önemlisi, aletlerin işlevine bakılarak hangi odanın, hangi cerrahi müdahalelerde kullanıldığı da anlaşılıyor.
Antik dünyada cerrahi tıp aletlerinin çoğu askeri hastane, hekim evi veya Pompeii gibi kentlerin tıpla ilişkili mekânlarından tanınıyor. Allianoi'nin, hekim evlerinden daha geniş bir alana yayıldığı ve bir kent olmadığı da biliniyor. Bununla birlikte Allianoi ve yakın çevresinde bulunan iskeletlerin bazılarında savunma kırıkları saptandı. Ayrıca kazı alanının yakınındaki Kocakoru ve Maymun Sekizi mezarlıklarının çevresinde de yerleşimlere rastlanmadı. Buna karşın her iki alanda da erkek mezarlarını işaret eden çok sayıdaki kandil ve striglislerin varlığı, bu mezarların bir kısmının, tedavisi başarıya ulaşmamış gladyatörlere ait olduğunu akla getiriyor.
Tüm bu veriler ışığında Allianoi, şimdiye kadar sanılanın aksine sağlıkla ilişkili küçük bir yerleşim değildi. Hekim Galenos'un tıbbi tecrübelerini gladyatörleri tedavi ederek kazandığı, Anadolu'da henüz benzeri bilinmeyen Roma dönemi bir valetudinarium, yani askeri hastaneydi. Çağdaşlarıyla karşılaştırdığımız Allianoi, İS 2. yüzyılda kaplıcası ve henüz bir kısmı açığa çıkarılmış binalarıyla Anadolu için özgündür.
1998-2006 yılları arasında kazılabilen Allianoi'de çalışmalara devam edilmesi, birçok bilinmeyeni daha aydınlatacağı gibi gerçek bir bilgi hazinesi değerindeki bu yerleşimi, kültür tarihimizin önemli bir parçası olarak korumamız gerektiği anlamına da gelecektir. Kısa ömürlü bir sulama barajı uğruna en azından tıp tarihi hakkında dahi çok değerli bilgiler sunan ve birçoğunu da hâlâ saklayan Allianoi'nin sulara gömülmesine göz yumulmayacağını umuyoruz.
YAZI: DANİŞ BAYKAN (TRAKYA ÜNİVERSİTESİ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ) / Atlas Aralık 2009, sayı 201
Ve bu antik kent sulara gömüldü. Ve bizler ne yapabildik? Yapılabilecekler, yapılandan daha yetersiz kaldığı sürece insani değerlerimizde yok olacaktır;tıpkı bu gün gibi.