Masonlar.org - Harici Forumu
Diger => Diger Konular => Konuyu başlatan: denizhan - Şubat 03, 2021, 07:21:46 öö
-
Ne zaman haberleri okusam benim gibi bilimden yana , laik , demokratik bir ülke isteyen kesimine hakaretler eden insan sürüleri görüyorum.
her türlü platformda nefret kusuyorlar. yaşamamızdan rahatsızlar. konuşsan anlayabileceği bir durum yok zira kendi yaptıkları yasalara bile uymayan dün ak dediğine bu gün kara diyen bir güruh var karşımızda.
muhalefet desen kendi içinde bölünmüş.iktidarın terörist dediğine terörist demek zorunda kalan sonunda kendi zihniyetine zarar veren bir halde.
haber okudukça başım ağrıyor. ülkeye dair ümitlerim azalıyor.inanın göğsüm ağrıyor artık.benim gibi hissedenler var mı ? sizce yapılabilecek bir şeyler var mı?
-
Sabır edeceğiz. Seçim zamanı da kurtulacağız. Tabi Çoban kardeşimde uyanırsa .
Saygılar
-
Sayısız değişkenin,sayılamaz yılları içinde bütünleşerek vücut bulabilmiş ve nadiren cosmopolis yapıya dönüşe bilen ve dönüşmüş bir milletiz.Niceliğin toplam aynasından yansıyan bir nitelik tarafından doğal olarak yönetilip şekillendiriliyoruz.Bu husustan dolayı nacizena görüşüm bu tip serzenişler beyhude bir melankoliklikten ibaret.Bunlar uyumun doğaçlama ile birleşmesinden doğabilecek zaferin umudundan cok uzak düşünceler.
-
Uzun okuma düşünme tecrübelerim sonucunda şu sonuca vardım ki şahsen politikadan ve ilaveten futboldan hiç mi hiç anlamıyorum. Yine de Size bir şeyden bahsetmek isterim. Immanuel Kant'ın Aydınlanma adlı eserinin bir yerinde kısaca insanlar hayatlarının sorumluluğunu almak yerine daha zahmetsiz olanı tercih ederler diyor. İşin kötü yanı hemen her şey minimum enerji harcamak üzere hareket etme eğilimindedir. Bununla beraber iktisatta bedava yemek yoktur denir ;) Kısaca bizim harcamadığımız enerjiyi birilerinin harcaması gerekir...
Tesadüf eseri bir youtube videosunun altındaki yorumlarda birileri imparatorluğun demokrasiden daha iyi olduğunu savunuyordu. Her halde demokrasi değil cumhuriyet demesi daha doğru olurdu. Acaba bir imparatorluk bu kişilere ne verir? Bir cumhuriyet ne alır?
Özgürlüğü kurmak ve sürdürmek çok maliyetlidir. Fedakarlık ister. Bu bedeli odeyen yoksa birisi mutlaka öder.
Ülke gündemi bulanıksa bu yakında düzeleceği anlamına gelir. Her gün yağmur yağmaz yada her gün hava sıcak olmaz... Dedim ya ben bu işlerden pek anlamıyorum.
Saygılarımla.
-
Sayın denizhan'ın dediklerine katılmamak mümkün değil. Neler oluyor bize?, her geçen gün ayrımcılık , kamplaşma arttıkça artıyor. Ya benim gibi düşünecek, yaşayacaksın ya da terörist olarak yaftalanacaksın. Var mı böyle bir şey yahu!.
Milletler nelerle uğraşırken biz nelerle uğraşıyoruz. İlle de tek tip insan yaratacağız. Biat eden, sorgulamayan, hurafelerin esiri olmuş kitle yaratılmak cabasındalar.
Nerede bilim insanı, nerede aydınlık yazar, nerede gerçek milliyetçi uygar insanlar varsa hepsi tu-ka-ka. Vurun terörist yaftasını. Yargının haline bakın! gerçekten adil bir yargımız olduğuna inanıyor musunuz?. Eğitimin haline bakın! nerede gerici, yobazlar varsa kadrolar onlarla dolu.
Ülkemin pırıl pırıl gençliği yerlerde sürünüyor. Ötekileştiriliyorlar, hepsi ülkeden kaçmak için can atıyor. Oysa ki bunlar bizim evlatlarımız, geleceğimizi emanet edeceğimiz, bizleri çağdaş medeniyet seviyesine taşıyacak evlatlarımız. Elimizdeki cevherleri altın tepsiler içinde başka ülkelere sunuyoruz.
Geleceğimize her geçen gün biraz daha karamsarlıkla bakıyorum. Korkusuz ve tarafsız düşündüğümde yavaş yavaş tükendiğimizi ve gelecekte bizleri ve güzel ülkemi hiç te iyi şeylerin beklemediğini görüyor ve kahroluyorum.
Saygılar-sevgiler.
-
Sözde dini temelli dindar veya kindar nesil yetiştirme sistemlerinin sürdürülebilir olduğunu düşünmüyorum. Z kuşağına çok güveniyorum. İnternetin hayatımıza girmesiyle hızlanan bilgi alışverişinin, yeni yetişen nesiller için dogmalar ile yaşamı bir iki nesil sonra yok edeceğini düşünüyorum. Az daha sabır.