İkincisi; hastalığın ön bulguları ve hastalık(bunun yalnızlıkla bağlantısını iki sonraki ileti de anlatacağım.)
Özellikle fakülte hayatımda, dışarıya yansıtmasam bile sinirli, kindar, sapkın cinsel dürtüleri olan, insanlardan ve insanların düşüncelerinden korkan(özellikle benimle ilgili ne düşünüyorlar korkusu), bu korkudan dolayı garip garip tikleri oluşmuş, korkak, endişeli, paranoyak ve depresif bir ruh hali içerisindeydim. Yani mutluluk ve huzur bu dönemde neredeyse sıfıra yakındı. Ancak uykudayken ve ya arkadaşlarımla bilgisayar oyunları oynarken bu düşüncelerden uzaklaşabiliyordum. Kısaca hep insanlar(yakın arkadaşlarım dahil), ve insanların düşüncelerinden korkarak ve endişe içinde yaşadım.
Bu arada fakültedeki durumumdan dolayı arkadaşlarımı ve ya hocalarımı kesinlikle suçlayamam. Çünkü onlar gerçekten normaldi, çoğu zaman beni tolere de ettiler ama anormal olan birşey vardı; ben ve aklım. Genel kültürüm, diğer ırk, din ve felsefelere bakışım özellikle fakülte arkadaşlarımin sayesinde gelişmeye başladı. Onlara herşey için minnettarım. Çok saolsunlar.
Bu süreçten sonra iş hayatım başladı, çömezlik, işe tam hâkim olamama, depresyon, korku, tikler derken 2010 yılının kurban bayramı civarı, iş hayatımda hafif özgüven de kazanmaya başladığım bir dönemde, aklım, artık dayanamayarak, patlak verdi. İlk atağımı yaşadım. Paranoya arttı, görsel ve yazılı medyadan sinyaller almaya başladım (bir nevi a beautiful mind filmi gibi), kendimi sürekli izlenen, mesaj iletilen, üç semavi dini birleştirecek bir kişi olarak görmeye başladım. Ama buna bir ad koyamıyordum, çünkü böyle bir figür var mı varsa literatürde adı ne, ona bile tam hâkim değildim. Bu 'olmayan' sinyallerle, duyguların aşırı yoğun yaşandığı bu paranoid hâlde, kendi günahlarımın, cinsel sapkınlıklarımın bile bana gösterildiğini düşünüp, herkes benim ne kadar günahkar, ne kadar kötülük dolu bir insan olduğumu gördü deyip, çok yüksek ve sürekli bir utanç duygusuyla bir kaç hafta yaşadım. Ve muhtemelen bu utanç duygusunun etkisiyle vücudumda, muhtemelen sinir sistmemimde, baştan aşağı yanma hissettim, bu olaydan sonra ne sapkın cinsel dürtü, ne insanlar benim hakkımda ne düşünüyor paranoyası kalmadı, tikler gitti. Uzun yıllar sonra huzuru hissetmeye başladım. Müthiş birşeydi, normal olabilmek, gerçekten çok değerli birşeydi, bunu farkettim. Bereket o dönemde bayramda ailem yanıma geldiği için, durumumu farkettiler ve beni hemen psikiyatriste götürdüler. 3 gün uykusuz bir dönemim olmuştu. Psikiyatrist arkadaş yatıralım demiş, ama ailem ilaçları yazın biz evde takip ederiz demişler. Tekrar Allah onlardan razı olsun. Ama artık bilincimi kaybettiğim(3 ay) bir grandiyoz paranoyak atak geçirmiştim. 2010 aralığından itibaren hayat boyu antipsikotik kullanmalıydım. Depresyon da hâlâ devam ediyordu. Ve 2013 başında tus ile kazandığım asistanlığa başladım.
3. iletiye geçelim artık