Ergenekon konusunun bazıları tarafından böylesine ciddi bir forumda (heryerekon..vs gibi) sulu bir şekilde ele alınmasına içim el vermedi ve bu konuda bi şeyler yazmak istedim.
Öncelikle; bu tarz devleti ilgilendiren meselelere eğilirken o ülkenin geçmişine bakmak gerekir ve açık konuşmak gerekirse, ülke olarak parlak/temiz bir sicile sahip olduğumuz tam olarak söylenemez. Mesela; 1915 olayları (Türk-Ermeni iç çatışması) ardından, Dersim İsyanı, 6-7 Eylül Olayları, Maraş Katliamı ve Sivas Katliamı. Bu olaylar, Osmanlı'nın yürüttüğü Cihat'tan dolayı zaten dünyada (özellikle de Batı'da) pek iyi olmayan imajımızı, tam anlamıyla yerin dibine sokmuştur ve bu olayların altında da Prusya özentisi 'derin'lerimizin yattığı bilinmelidir ve bu Ergenekon isimli dava da (ne kadar Akp tarafından istismara açık bir dava da olsa) "dünyanın önünde bir günah çıkarma"dır. Bu yüzden iyi takip edilmesi ve zamana çok yayılmadan çabuk sonuçlandırılması gerektiğini düşünüyorum.
Öncelikle bir geçmişe gitmemiz gerekir; bizim 'derinlerin' fikir babasının Gehlen olduğunu, onunla hemen hemen aynı zamanda belki biraz daha öncesinde de 'bizim barbarlar'ın Thule örgütü ile ilişkisini görmemiz gerekir, kimdir peki bu Gehlen, (şuradan buyrun:
http://www.talatturhan.com/onsoz-gehlen.htm ) Baron Rudolf Von Sebottendorf- Thule faaliyetleri için ( önemli bir Aydoğan Vatandaş röportajı:
http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=62699 ).
SSCB yıkılana kadar, rengini daha kurulduğunda (hatta daha da öncesinde örn;
http://www.internethaber.com/enver-pasanin-ingilizlere-teklifi-167932h.htm?interstitial=true ) kızıl karşıtı olarak tayin eden güzel ülkemizin kirli, çıkar düşkünü, derin (?) ve faşist zorbalarına gün doğmuş, bu ülkede 1910'lardan bu yana, 2000'lere kadar (özellikle de Ergenekon operasyonuna kadar) ülkemizde ne kadar (faili bulunamamış) cinayet,katliam..vs varsa ya azmettiricisi olmuşlar ya da aralarından (rütbece ya da seviye olarak) küçük gördüklerine bu işleri yaptırmışlardır. En son -içlerinden bir kısmının- derin işbirlikleri PKK iledir ki; Hakkari Eski Özel Harekat Şube Müdürü Fatih Özhan'ın bu konuda söyledikleri dikkat çekicidir:
http://www.akilli.tv/video/223918/haber7com-Ozel-harekat.aspx Son olarak & özetle; bu 'günah çıkarma'nın her şeyden önce insanların vicdanında ve yüce Yaratan tarafından kabul görmesi gerektiğini düşünüyorum. Diyebilirsiniz ki; "katliam yapan sadece bizler miyiz? Abd var falan..vb " saygı duyarım bu görüşe de fakat bizim geleneğimiz Batı gibi sömürü ve kandan gelmemektedir, buna dikkat çekerim (örn; Fatih'in fermanı:
http://www.bildirgec.org/yazi/fatih-sultan-mehmed-hanin-fermani ) Batı'nın son 300-400 yıllık/yıla damgasını vuran saltanatının yakın zamanlarda -belki bir 50 yıl sonra- doğunun devleri Çin ve Hindistan tarafından devralıncağı ve "dünyanın yeni sahiplerinin onlar olacağı" açıktır. Hal böyleyken, günah çıkarıp ya da başka ifadeyle tövbe edip temiz bir sayfa açıp; dünyanın gidişatına (hatta olası bir dünya savaşı ve sonuçlarına bkz:
http://www.versohaber.com/index.php?option=com_content&task=view&id=289&Itemid=2 ) kafa yormak varken, sorumsuz bir çocuk gibi (hiçbir şeyi) kabul etmemek, hiçbir şey yokmuş/olmamış gibi davranmak ve bu tavırda ısrarcı olmak, neden?..