Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Tecrübe sahibi bir insan tecrübelerime dayanarak diye bir konuşma yapmaz  (Okunma sayısı 9598 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 10, 2014, 04:26:51 ös
Yanıtla #10
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 224
  • Cinsiyet: Bay

Merhaba,


Okuduğum her konu bir ağaç gibi. Güzelliklerle karşılaşıyorum ve hep büyüyor.

Biraz konuyu çeşitlendirelim istiyorum

Bir gün bir seminere katılmıştım. Cengiz Özakıncı kitabını tanıtıyordu. Soru bölümüne geçildiğinde bir genç 80 dönemlerinde yaşananlarla ilgili Cengiz Bey'in tezine ters düşecek bir söz söyledi. Genç'de benim gibi 83 doğumlu olduğu için o dönemlerde yaşamış değil. Cengiz Bey kendisine "sen o dönemde yaşamadın nereden bileceksin" gibi bir karşılık verince, gençte kendisinin kitabı İslam'da bilimin yükselişi ve çöküşü(827-1107) göstererek bu dönemde yaşadıklarınızı mı anlattınız kitabınızda dedi.

Uzmanlık alanınız doktorluk gibi eğitimden geçilmeden bilgi sahibi olamayacağınız bir dal değil ise eğer, her konu hakkında, o dönemde yaşamadan ya da tecrübe etmeden, hakkında bildiklerinizi anlatılabilecek seviyeye gelebilirsiniz. Bu sizin araştırmacı kişiliğinize ve öğrenebilme kabiliyetinize kalmış.


Saygılar,

 


Ocak 11, 2014, 12:52:38 ös
Yanıtla #11
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 203
  • Cinsiyet: Bay
    • @pump_upp - best crypto pumps on telegram !

" Değişmeyen tek şey değişim fikrinin kendisi ise tecrübeli biri ne kadar önemsenir?
Her gün hayatımıza yenilikler var. Her gün yeni bir şey öğreniyoruz ve dünün kuralları, doğruları, öğrenileri değişiyor. Hal böyleyken "ben çok şey biliyorum" "sen daha yenisin" "benim bilgim herkesten fazla" demek ne kadar doğru?

İş hayatımda tecrübeli insanlarla bölüm kadromu doldurmaktan hep uzak durdum. Çağ tecrübe çağı değil. Çağ değişime ve gelişime adapte olabilenlerin dinamik insanların çağı. Ben tecrübeliyim diyen bir insan hep bu değişimin ve gelişimin önünde durur ve değişmekten uzak durur. Tecrübeli insan statiktir.
Değişime ayak uyduramaz.

Siz ne düşünüyorsunuz?

Dikkat! Benim burada sorguladığım tecrübenin kendisi değildir, tecrübeliyim diye kendini tanıtan insanlardır.
Not: Herkes fikrini açıkça dile getirebilir. Kimsenin yazdıkları sorgulanmaz, yadırganmaz ve doğal olarak kimsenin yazdığı tek doğru değildir...  "

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Değerli Üyeler;

Değerli üyemizin yazdıklarına malesef katılmak mümkün değil.
Üyemiz ; her ne kadar kendileri üst seviye yönetici profili çizse'de bana bu gunlerde karşılastıgımız sıradan orta kademe yönetici profilni hatırlattı.
Hatta bu konuda kendi tabirleride vardır " gülmekten kırıldığım.. " ; Kadro alımında bir üstüne şunu diyor " ben ağır metal istemiyorum. "
Peki ne istiyorsun bebeğim. Aynı şirkette yada dışarıdan olsun benzer görev yada işte tecrube ve bilgi sahibiyse alıcaksın elbette.
Ama şunu dersen belki kabul edilebilir; belirli bir süre üstünde  aynı görevi yada işi yapan kişiler belli süre sonra monotonlaşan iş akışı karşısında performans kaybı gösterir.
Doğrudur. Ama suçlu yönetenleridir. Demek'ki motivasyon ve mobbing performansı sıfır derim yönetilerinin. Ve tüm yöneticileri işten cıkaırırım.

Yani; Allahtan sizin patronunuz degildim yoksa kapının önündeydiniz;.
..... Demek istemem ama kendi yöneticilik vasfınızın olmayışını bir deyimin arkasına sığınarak burda konu açmış olmanız çok feci birşey.
Kendi işinizde tecrubeli olmadığınızın açık kanıtı olduğu gibi işte tecrubeli kişilerin sizin eksikliklerinizin
açığa çıkaracağı gerçeğinden korktuğunuzu da gözler önüne seriyorsunuz.

Farklı sektörlerde çok görülen birşeydir. Malesef üst düzey yöneticilerin yanlış seçimlerle yönetici pozisyonlara getirdikleri
yetersiz yönetici profilidir bu. Kendini ispat için çaba göstergesidir.
Eski ve deneyimili , tecrubeli elemanlar ile çalışmak istememe sendromu.

Sizide bu düşünce ve uygulamanızdan dolayı yargılamıyorum elbette.
Bu bize ancak sizin yöneticilik pozisyonları için ne kadar uygun olmıyacak bir çalışan profili çizdiğinizi gösterir.

Düşüncenize  saygı duyuyor ancak; kişisel olarak yönetici yetilerine sahip olmayan bir profil sahibi çalışanın yönetici
yapılmasından kaynaklanan bir hatalar zincirinin halkası olduğunuzu düşünüyorum.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

" Açıklamak gerekirse iş yada sektör ne olursa olsun aklı evvel başarılı sayılabilecek bir yönetici şunları hesaplar;"

1. Yeni alınacak eleman maliyeti
2. Yeni alınacak eleman eğitim ve adaptasyon süreci
3. Yenialınacak eleman egitim harcaması
4 Yeni alanacak elemana adaptasyon ve egitim süreci bitene kadar verilecke maas ve vergiler.
5. Eleman asri oalarak işe başladıktan sonra iş akışının ve performansının normalizasyon süreci icin gecicek zaman ve harcanıcak para
    " Sonucta adptasyon süereci bitse bile yeni elemandan bir süre daha tam ve full performans beklenemez.

...... Eğerki siz tecrubeli elemanları " Kalifiye diye tabir edilir " bunyenizde barındırmaktan , onları günceleştirmekten  ( Mental , Teknik bilgi ve Beceri ) aciziyet gösteriyor ;
yahut bunu yapıcak , planlıyacak ve düzenliyecek kapasite yada performansta , çizgide bir yönetici değilseniz orada ne işiniz var diyebilir biri size..

Kaldıki Kurumsal oldugunu dusunen bircok firma ici orta ve ust kademe bircok yönetici aynı eski yanılgılara düsmekte ; kendi yetersizlik ve basarısızlıklarını
alt pozisyonlarda çalışan elemanlara bağlamakta " pozisyon değişikliği yada kadro açıklarını " yeni ve daha deneyimsiz bireyler ile tamamlamaya çalışmaktadırlar.

Yukarıda bahsettiğim 5 maddelik Yeni eleman alımına ilişkin yönelgedeki maliyet ve zaman tablosu eski ve tecrubeli elemanın maliyet ve zaman tablosuna göre
kaç be kat pahalıya çıktığı gibi zaman ve para kaybı karşılaştırılamaz bile.

Bu noktada bu sizin savınız ve gönderme yaptığınız deyim sadece başarısız yada yetersiz profil sahibi üst ve orta kademe yöneticilerin bir kaçış noktası olmaktan öteye geçmez.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

" Tecrubeli İnsan Statiktir " savını kabul etmiyen ve kabul edenlere şaşıran bir üyeym.
Kendileri'de işlerinde ve mesleklerinde tecrube sahibi değillermi'ki tecrubenin kişiyi statikleştirdiğini kabul ediyorlar.
Demekki bu üyelerimiz kendilerini yeniliklere kapamışlar kalıplaştırmışlar, bunu kendileir kabule tseller bile meslekleri kabul etmez.

Bir Avukat yada Mimar'ın ; bir Doktorun statik'leştiğini düşünebilirmisiniz. Bunu savunabilir ve bir sav olarak sunabilirmisiniz.
Sayın üyemizin dediği şey genel bağlamda standard ofis pozisyonlarında çalışanlar  yada ; tabiri yerinde ise " Plaza İnsanları " için geçerli olabilir.
Meslek gurupları için geçerliliği yoktur.

Kurumsal yada Aile firmaları içinde yıllarca çalışmış ve bir çalışma düzen ve standardını yakalamış çalışanları hedef alan bir deyimdir; kendilerinin örneklemesi.
Bu noktada yapılacak işlerin, iş hedeflerinin , ve görevlerin belirli ve standar'da baglandığı bir mekanda tecrubenin önemi azalmış olabilir.
Ancak Performansı belirliyen şey genede tecrubedir , deneyimdir. Kişi iş akışı icinde karşılaşacağı farklı sıkıntı ve önüne gelicek farklı
sorunları aşmada yine deneyim ve tecrubesini konuşturacaktır.
Aksi taktirde hem iş akışı yavaşlar ,sekteye ugrar , hemde; birbiri ile baglantılı işler birden fazla calısanın bir iş yada görev yüzünden
pasifize kalmasına neden olur'ki buda zaman ve para kaybı demektir.

Sagı ve Hörmetlerimle;

Kerberos


« Son Düzenleme: Ocak 11, 2014, 01:26:26 ös Gönderen: kerberos »


Ocak 11, 2014, 01:39:17 ös
Yanıtla #12
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 203
  • Cinsiyet: Bay
    • @pump_upp - best crypto pumps on telegram !

Değerli Üyeler;

Değerli üyemize yazıcaklarım uzadı sizlerden özür diliyorum.

Öncelikle :...

Dip Not; bölümünüze gelirsek bu noktad atecrubeliyim diyen ancak yeterlilik gösteremiyen çalışanlara yüklenmişsiniz.
İşe alım ve başvuru süreçleri hakkınd abirşeyle ryazmak lazım geliyor bu noktada ki olaya çıklık getirelim.

A/ İş verne tarafı : Sözlerinize binayen kurumal yada kurumsal olmayan olsun bir firmad açalıştıgınızı varsayıyorum.
                              Bu noktada işverene düşen nedir ona bakalım. Yani işe alım aşamaları:

1. İşe alım ilanı :
Birçok iş ilanında standard olarak malesef işe alınacka eleman yad açalışan adayından normal şartlarda
aslında görev statüsünde olmıyan en az 5 kalem daha iş yapması yada bunlar hakkınd atecrube ve deneyim sahibi olması beklenir.

2. İş görüşmesi : 
A/ İlk görüşme insna kaynakları elemanı ile olur. Genel değerlendirme ve doldurulmuş formlar ile kişilik analiz ve profil belirlemeleri yapılır.Onay yada red verilir.
B/ İkinci görüşme görevlendirilecek departman yad aofis sorumlusu yada müdürü , şefi ile yapılır. Bu noktad akişinin deneyim ve tecrubeleri kontrol ve teyit edilir.Onay yada red verilir.
C/ Üçüncü adım Muhasebe adımıdır. Muhasebe ve insan kaynakalrı dept yöneticileri ile maas ve iş şartları görüşülür. Onay yada red verilir.

--------------------------------------

Şimdi birde iş adayı yad açalışan adayı tarafını ele alalım;

1 / iş ilanını görür değerlendirir.
2/ ilgili ilanın forumlarını doldurancak extra istenen bilgi ve tecrubeleri karsılamasa bile başvuru yapar.
Sonucta amaç bir iş sahibi olmak, çalışan olmaktır.
3/ iş görüşmelerine gider ; kendini mesleki ve kişiel olrak ifade etmeye çalısır. Mesleki tecrube ve deneyimsel eksikleirnin çalısırkende
yeterlilik sahibi calısanalrın egitim ve deneyimleri sayesinde tamamlanacagını düşünür.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Şimdi Sayın Üyemizin takıldığı ve sitem ettiği nokta aslında çok acık. Ancka iki taraflı düşünmek gerek.
İşe alım yönelgesinin ikinci ayağında zaten bu nokta taraflar arasında görüslüyor. Eğerli yeterliliği olmayan bir bireyi işe almıssanız bu gene sizin hatanızdır.
Demekki;  yai şe alım surecini ciddiye almadınız. yada işe basvuran kisiye tavizkar davrandınız.

Bu noktada gene suclu sizsiniz çünkü işe basvurna kisi işin gerkelerini hiç bilemyen yad ayerine getiremiyecek bir birey de olabilir.
Denyimsiz yada tecrubesiz olması onu  kabahati degildir.
Ancak bunu saptayamamış olmak ve buna göre davranmamış olmak sizin sucunuzdur.

Saygı ve Hörmetlerimle;

Kerberos

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


Ocak 20, 2014, 10:25:06 öö
Yanıtla #13
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 224
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Kerberos keşke lütfedip benim yazılarımın ve diğer üyelerin yazılarını tamamen okuyabilseydiniz. Sayın Adam sizi daha iyi anlıyorum şimdi. Önceden yakınıyordunuz üyeler yazılanları okumuyor diye. Haklıymışsınız. Sizden özür diliyorum.


Nisan 10, 2014, 03:41:42 ös
Yanıtla #14
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 879
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Baltalı benim de epey katıldığım bir görüşünü paylaşmış. İş hayatında veya gündelik yaşamımızda olsun, sizden yaşça büyük olanlar ve sizden önce o işe girmiş olanlar hep tecrübelerini size satmaya çalışırlar. Bunları yapmalarındaki esas nedense genellikle sizi yetiştirmek, yardım etmek için değilde kendi egolarını tatmin etmek içindir. ''Sen, çömez daha öğrenecek çok şeyin var'' tarzı yaklaşımlar ile kendilerini tatmin etmeye çalışılar. Ancak çoğu genç insan bu yaklaşım sonucu onlardan uzak durmakta sözlerini pek önemsememekte.  Bense aklıma Sn.Adamın da paylaşmış olduğu konfüçyusun sözünü getirir onların tecrübelerinden de bir şeyler öğrenmeye çalışırım.  Bunun her zaman faydasını gördüm. Karşımdakinin uslubunu pek önemsemedim. Ama şunu gördümki tecrübeli insanlar yenilikçi fikirlere karşı direnç gösteriyorlar. Hem de kendini yenilikçi, gelişime açık ve batılı adleden insanlardan çokça gördüm bunu. Gençler olarak yapmamız gereken; eğer yapabiliyorsak gerçekten tecrübeli olduğunu ve bize faydası olabilecek insanları iyi dinlememiz, onlardan kendimizce ders çıkarmamız ve almış olduğumuz yeni, gelişmiş eğitimimiz ile birleştirip yolumuza devam etmemizdir.

Saygılar


Haziran 09, 2014, 09:41:48 ös
Yanıtla #15
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 203
  • Cinsiyet: Bay
    • @pump_upp - best crypto pumps on telegram !

Değerli Üyeler;
Naçizane olarak bu güne kadar yakın cevresi , akraba münasebeti yada arkadaş çevresi tarafından yaşanmışlıklara dayalı tecrübelerin aktarılması
sonucu karar değiştiren görmedim bunun yanında dikkate alıcam diyen ve dikkate almıyan yüzlerce örnekle karşılaştıktan sonra; insanlara fikir yada telkin vermeyi bıraktım.
İnsanoğlu ne yazıktırki kendi yaşanmışlıkları kadar tecrübeli ve önündeki eylem yada oluşumlara cogunlukla geçmiş tecrübelerini gözardı ederek kapılarını ardına kadar açan bir varlık.
Tamda bu noktada bu söz tam yerine oturuyor. Bırakınız herkes bu hayatta payına duseni kendi secimleri çerçevesinde yasasın.
Sözün gerçek acılımı tecrübeli kişinin kendi tecrubesinini anlatmasından'sa  karsısındaki  kişiyi dusunmeye ve araştırmaya sevketmesinin felsefi doğruluğunu anlatıyor.
Elbette yasamda tecrübelerde ; tecrübelerin kişide bıraktıkları deneyimde değişkendir. Bu noktada akıllı ve erdemli bir kişi tecrübeleriyle konuşmak yerine karsısındakinin algılarını açmaya yönelik hareket eder.

Saygı ve Hörmetlerimle;

Kerberos;

« Son Düzenleme: Haziran 09, 2014, 09:44:45 ös Gönderen: kerberos »


Haziran 10, 2014, 01:47:47 ös
Yanıtla #16
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 224
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Kerberos son kertede doğru aktarmış.

 
Bu noktada akıllı ve erdemli bir kişi tecrübeleriyle konuşmak yerine karsısındakinin algılarını açmaya yönelik hareket eder.



İnsan bu olgunluğa nasıl erişir öyleyse? Nasıl bir insan dinlenilir? Çok şey bilerek mi? Yoksa bildiklerini doğru aktararak mı?


Temmuz 06, 2014, 02:32:12 öö
Yanıtla #17
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 402
  • Cinsiyet: Bay

Ben konuyu biraz daha açmak istiyorum.

Tecrübeli İnsan Kimdir? Nedir?

Tecrübe bence karşılaşılan durum  ve çözülen problem sayısındaki artıştan başka bir şey değildir.

Bunun sonu var mıdır?

Tabii ki hayır.

Karşılaşılan her farklı problem/durum insanın ne kadar az bilgiye sahip olduğunun göstergesidir.

Çünkü karşılaşılan her problem, içinde bulunulan her durum kendine has bileşenler içerebilir.

Bir insan kendisini yetiştirmeye devam etmeli ve ben oldum dememelidir (kendisini böyle görmek en büyük yanılgıdır).
Nosce te Ipsum


Temmuz 14, 2014, 11:47:49 öö
Yanıtla #18
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 224
  • Cinsiyet: Bay

    Teşekkür ederim Sayın Propulsion paylaşımınız için. Bir süredir uzak kaldım forumdan.

    Güzel ve yerinde yazılar yazmışsınız. Bende bu konuyu açarken yazdıklarınızı düşünerek paylaşmıştım fikirlerimi. Tabi foruma ilk girdiğimde yazdığım yazılardan biridir. Kendimize geliştirmeye gayret ediyoruz.

    Aslında konu başlığında da belirttiğim gibi Tecrübeli insan yoktur diye bir tabirde bulunmak doğru değildir. Yıllar, araştırmalar tabi ki bir insana tecrübe kazandırır, ancak bu tecrübeye sahip olmuş bir insan kanımca "tecrübelerime dayanarak" diye bir konuşma yapmamalı. Çünkü sizinde belirttiğiniz gibi değişen ve gelişen bir hayat ve beraberinde doğru bildiklerimizi yıkan bir hayat yaşıyoruz. Buda tecrübe ile öğrenilmiş bilgilerinde değişebileceğini gösterir. Aslında buda bir tecrübedir.     Tecrübe burada kişiye yeni bilgiye ve değişime açık olmayı, bildiklerinin yetersiz olabileceğini ve kendine değişime adapte etmesi gerekeceğini gösterir.

   Aslında konu Masonluk çatısında da irdelenebilir. İnsanlık Mabedi konusu ile birleştirilebilir.

Saygılar


Temmuz 14, 2014, 01:56:53 ös
Yanıtla #19
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 402
  • Cinsiyet: Bay

Nosce te Ipsum


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
10241 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 12, 2012, 10:56:48 ös
Gönderen: Eagle35
12 Yanıt
7071 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 16, 2007, 11:10:04 ös
Gönderen: Fraternis
3 Yanıt
4175 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 24, 2007, 02:49:03 öö
Gönderen: shemuel
10 Yanıt
7329 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 17, 2014, 02:26:30 ös
Gönderen: Alşah
13 Yanıt
8792 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 29, 2010, 05:27:25 ös
Gönderen: ozak1977
7 Yanıt
6176 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 30, 2009, 08:09:12 ös
Gönderen: Mozart
1 Yanıt
5825 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 26, 2014, 11:33:22 öö
Gönderen: BULGARIA
0 Yanıt
2550 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 06, 2010, 05:13:06 ös
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
2391 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 06, 2010, 05:18:55 ös
Gönderen: ceycet
2 Yanıt
4372 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 25, 2010, 01:43:47 ös
Gönderen: Maledictum