Her kültür,inanç,grup,topluluğun bir başlangıç yeri ve sebepleri var, hepsinin kendine ait bir birikimi,Hazinesi var (bilgi anlamında). Sonra topluluklar değişik ülkelerde farklı kültürlerde büyüyüp serpiliyor. Anlaşılan o ki başlangıcı değişik mitlere dayansa da Masonluk İngiltere Fransa vb değişik kültürlerde gelişti.Bir şekilde birbirleriyle ilişki/bağlantıları var ancak, geçmiş hazinelerin bu farklı kültürlerde yetişmiş değişik Localarda paylaşılması adil,açık ve şeffafmıdır?Birbiriyle denkmidir? Akreditasyon gibi bir uygulama muhtemelen yoktur ama, söz gelimi skoç ritine göre bir yerdeki 33 derece mason bir başka ülkedeki locada aynı derecede kabul edilirmi?
Skoç Riti çerçevesinde cevap veremem. Ancak, üç dereceden oluşan simgesel masonlukta, büyük localar (yani otoriteler) arası masonik tanınmışlık esastır. A kişisi, Türkiye'deki X Büyük Locasına tabi bir locanın düzenli bir mensubuysa ve ABD'deki Y Büyük Locası da, Türkiye'deki X Büyük Locasını masonik olarak tanıyor ise, A kişisi ABD'deki Y Büyük Locasına bağlı bir locanın toplantılarına, önceden haber verilmek ve diğer bazı bürokratik şartların yerine getirilmesi şartıyla katılabilir. Derecesi ne ise, aynı derece ile katılır. Skoç Riti için de aynı tür bir uygulamanın geçerli olması lazım. Tanınmışlık esastır.
Türkiyedeki Locaları direk kastederek incitmek alınganlık yaratmak istemem o yüzden biraz şakayla karışık, papua yeni gine Locası gerçekten Masonluğun kadim bilgilerine ulaşabilmekte midir?. Tören ve ritüelleri ile eğitimleri açısından UGLE veya başka loca lardaki mason lardan bir fark var mıdır.? Yani sadece masonculuk mu oynanır papua yeni gine locasında, gerçekten gelişim ve tekamül için bu kardeşliğe girmiş kişi beklentilerini bulabilir mi?
Papua Yeni Gine için yorumda bulunamam. Türkiye'de masonculuk oynanmaz. Türkiye'de masonluk önemlidir ve uluslararası arenada da bu böyle bilinir. Ancak ülkeler arasında uygulama farklılıkları elbette ki vardır. Örneğin İngiltere Masonluğu'nun tamamen farklı bir yapısı vardır. Diğer ülkelerde Skoç Riti'nde verilen öğretiler, UGLE'de simgesel masonluk çatısı altında verilmektedir, zira UGLE ritleri tanımaz. Farklı bir organizasyonal yapısı vardır.
çoğu mason bu sebepten mi istediklerini bulamadıkları için mi masonluktan ayrılmıştır (hatta pek çoğu ayrılmış birde düşman olmuştur).
Masonların kendi istekleriyle masonluktan ayrılma sebepleri epeyce geniş bir yelpazede değerlendirilmelidir.
- Yanlış beklentiler (ticari, çıkar, vb.) ile girip, istediklerinin gerçekleşmeyeceğini anlamak
- Bozuştuğu kişi(ler) nedeniyle, tüm masonluğa küsmek
- Masonluktan, felsefeden, yapılan çalışmalardan zevk almamak, sıkılmak ve ilgisini kaybetmek
- Kişi özelinde diğer masonlarda masonlukla bağdaşmayan davranışlar gözlemlemek, bunlara gereğinden fazla hoşgörü gösterildiğine kanaat getirmek, bu durumdan rahatsız olmak
- Eğer kamuda çalışıyorsa ve mason olduğu çalıştığı yerde ortaya çıkmışsa, masonluğuna olumsuz bakılan siyasi atmosferden ve beraberinde gelen olumsuz ayrımcılıktan bıkmış olmak
- Masonluğun kurumsal anlamda aktif bir sivil toplum kuruluşu gibi davranması gerektiğine inanıp, bu tür bir aktiviteyi göremiyor olmaktan ızdırap duymak.
- Loca görevlerinin verilmesinde kendisine haksızlık yapıldığını düşünmek
- Tahkikat mekanizmasına rağmen, katılan kişinin yanlış kişi olduğunun ve aslında hiç alınmamış olması gerektiğinin anlaşılması üzerine kişinin sosyal olarak izole edilmesi sonucunda, kişinin istifası (sonradan düşman olanlar genelde bu kişilerdir)