Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MASONLUĞUN YASALARI -3  (Okunma sayısı 4572 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 07, 2009, 03:57:08 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



JAMES ANDERSON

Örnceki bölümde sözünü etmiş olduğum üzere bazı yerde Masonluğun 1723 tarihli özgün anayasasının “Anderson Yasaları” olarak anıldığı görülür.

Bunun nedeni James Anderson’un bu yasanın hazırlanışında hayli emeğinin geçmiş olması değildir. Gerçi hazırlık sırasında Anderson’un katkısının olduğu yadsınamaz; üstelik anayasa kitabındaki tarihsel bölüm de onun kaleminden çıkmıştır. Bununla birlikte 1723 tarihli kitapta adı bir tek yerde geçer; o tarihteki tüm locaların üstatlarının adlarının sıralandığı bölümde. Orada Anderson’un adının yanına “Bu kitabın yazarı” diye bir söz eklenmiş olduğu da görülür. Zaten birkaç yerde bu kitabı kendisinin yazmış olduğunu özenle vurgulamaya çalışmıştır.

Ben bunu şöyle yorumlayabilirim: Bu bir kendini gösterme çabası ya da çalışmalarının karşılığında hepsini kendine mal etme girişimi olsa gerek.

Anderson, anayasa tasarısı genel kurula sunulurken bunu tasarı üzerinde çalışmış olan diğer kurul üyeleriyle birlikte imzalamış. Tasarının genel kurula sunuluşunda da rapörtörlük görevini üstlenmiş ve tasarıyı savunmuş. Anayasa yürürlüğe girdikten sonra, bunun doğrudan kendi yapıtı olduğunu ileri sürerek sahip çıkışının o arihte ya arkına varılmamış ya da bu konu pek önemsenmemiş.

Anderson’un bu tutumunun bireysel bir sorundan kaynaklanmış olması olasılığı da var. 1722 yılında Londra Büyük Locası’nın büyük ikinci nazırı olan kişi görevine hiç gelmemiş ve yerini hep geçici olarak James Anderson doldurmuş. Buna karşın, hiç kimse ona bu göreve doğrudan seçilmek üzere destek vermemiş, onu büyük üstat hatta nazır olmak üzere bile aday gösteren çıkmamış.

Bu anayasanın “Anderson Yasaları” olarak anılışının bir diğer nedeni, bunun Anderson’a mal edilip aslında geçerli olmadığını vurgulamak amacını taşır.

Anayasa yürürlüğe girer girmez yalnızca salt inşaatçı localardan değil, din çevrelerinden de tepki görmüştü. (Buna daha önce de değinmiştim.) Özellikle dinsel kurumlara karşı yasanın savunulması gene Anderson’a düşmüştü. Ne de olsa bir din adamıydı. Nitekim yıllarca uğraştıktan sonra Anderson İngiltere Büyük Locası’na bu anayasa üzerinde birtakım değişiklikler yapılmasını kabul ettirmeyi başarmıştı. 1738 tarihinde yapılan bu değişiklikten sonra yeni yasa kitabını bastırırken, kitabın kapağına adını “yazar” olarak yerleştirmişti.





Dolayısıyla, şayet 1738 tarihli anayasa “Anderson Yasaları” olarak anılacak olursa bu pek yanlış sayılmaz ama kendi tutumları nedeniyle bazı mason kuruluşları 1723 tarihli özgün anayasayı da bu tanımın kapsamına almayı yeğlemiştir.

İşte tüm bunlar James Anderson’un neden Masonlukta yüzyıllar boyunca adından en çok söz edilmiş olan kişi niteliğini edindiğini de açıklar.


1738 TARİHLİ ANAYASA

Londra Büyük Locası 1725 yılında İngiltere Büyük Locası adını aldıktan hemen sonra İngiltere’deki aşırı tutucu çevreler spekülatif nitelikli yeni Masonluğa karşı bir saldırı kampanyasına girişti. Büyük loca açısından bu saldırılar önemli sayılabilecek bir boyuta varmıyordu ama ülkedeki antimasonik eğilimleri kışkırtmaktan da geri kalmıyordu.

Anglikan Kilisesi özellikle Masonluğun varlığına değil, hatta örgütsel niteliklerine de değil, anayasanın kapsamına takılmıştı. Bu yasanın kapsamındaki sözler ile dinsel ilkelerin çelişkili olduğunu ileri sürüyordu.

Bu duruma bir çözüm yolu bulunabilmesi için 1735 yılında James Anderson anayasayı baştan sona bir kez daha gözden geçirmek üzere görevlendirildi.

Bu kez Anderson’un çalışmaları hayli uzun sürdü. Yaptığı hazırlıklar üzerinde tartışmalar yapıldığı ve bir türlü sonuca varılamadığı düşünülebilir ama bu sadece bir varsayımdır. İngiltere Büyük Locası’nın o tarihlerdeki toplantıları artık düzenli olarak tutanağa geçirilmekteydi. Bunlarda, önerilmiş bir anayasa değişikliği tasarısından ve bu bağlamda yapılmış görüşmelerden hiç söz edilmemiş. Demek oluyor ki ya Anderson hasta olduğu için eskisi gibi hızlı çalışamamaktaydı ya da resmi bir nitelik taşımayan toplantılarda yapmak istediklerini açıkladığında, ağır eleştiriler hatta tepkilerle karşılaşıyordu.

Anderson’un önerilerinin tümünün benimsenmediği, birtakım değişiklikler yapılmış olduğu biliniyor. Yeni anayasanın İngiltere Büyük Locası’nın 1738 tarihli genel kurulunda onaylandığı da biliniyor.

Görünümüne bakılacak olursa “Yeni Yasa Kitabı” adı verilmiş olan bu kitabın 1723 tarihli özgün anayasadan pek bir farkı yoktu. Kitabın başında yer alan ve pek eleştirilen “tarihsel bölüm” üzerinde birtakım düzeltmeler yapılmıştı. Anayasanın kalbi olan “Yükümlülükler” (Mükellefiyetler) olarak anılan bölüm üzerindeki değişiklikler sanki ufak tefek ayrıntılar gibi görünüyordu ama bunlar anlam bakımından çok önemliydi. 1723 yılında henüz söz konusu olmayan “üstat” derecesi bu kitapta anayasaya eklenmiş, buna bağlı diğer düzeltmeler de yapılmıştı.

Bundan sonra İngiltere’de 1723 tarihli özgün anayasanın mı yoksa 1738 yılında yürürlüğe girmiş olan yeni yasanın mı geçerli olacağı tartışılmaya başlandı. Böyle bir tartışmanın yapılmaması, yeni yasanın genel kurul kararı ile onaylandığı için öncekinin yerini aldığının kabul edilmesi gerektiği düşünülebilir. Ancak, nasıl 1723 yılından hemen sonra ortaya çıkarılmış olan yasaya karşı çıkanlar olmuşsa, bu kez yapılmış olan değişikliklere karşı çıkanlar vardı.

Tüm bunlar sadece İngiltere için söz konusuydu; Kıta Avrupası’ndaki localar 1723 tarihli yasayı benimsemeyi sürdürüyordu.

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
4 Yanıt
7433 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 11, 2012, 08:34:56 öö
Gönderen: peacewings
2 Yanıt
5908 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 05, 2012, 04:28:16 ös
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
4855 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 08, 2009, 02:12:08 ös
Gönderen: ADAM
4 Yanıt
5311 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 09, 2014, 09:11:57 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3898 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 09, 2009, 08:40:23 öö
Gönderen: ADAM
6 Yanıt
6346 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 03, 2016, 03:55:11 ös
Gönderen: resurrected
3 Yanıt
10074 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 03, 2016, 11:33:58 ös
Gönderen: hyperbolic metamaterial
0 Yanıt
3623 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 10, 2009, 10:33:58 öö
Gönderen: ADAM
4 Yanıt
5145 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 09, 2014, 09:06:03 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3988 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 10, 2009, 04:04:15 ös
Gönderen: ADAM