Gazeteci - yazar Necdet Pekmezci, son kitabı 'Mankurtlar Vadisi' ile okurlarıyla buluştu. Kitapta hayli ilginç notlar yer alıyor.
İkinci Dünya Savaşı, dünyadaki dengeleri bir yandan alt üst etti, diğer yandan da yeni dengelerin kurulmasına yol açtı. Savaşın ardından daha sinsi, daha acımasız ve hiç bir kural tanımayan yeni bir harp başladı. Bu harbin adı “Soğuk” ya da “Psikolojik” harpti. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin(SSCB) olası bir işgal durumuna karşı 1948’te NATO kuruldu.
CIA da komünizmle mücadele amacıyla yeni bir örgütlenmeye gitti. Basın, sendikalar kontrol altına alındı, bazı partilere mali destek sağlandı. CİA’nın amacı; anti-komünizm propagandası yaparak gizli kuvvet oluşturacak bir yapı oluşturmaktı. Gladio adı verilen örgüt bu gerekçeyle kuruluyordu.
Latince, kılıç anlamına gelen Glaido sözcüğünü isim olarak kullanan örgüt, Amerikan ve İngiliz konrtgerilla örgütlenmesi olan Stay Behind tarafından 1952 yılında kuruldu. CİA tarafından yönetilen ve finanse edilen örgüt, 1956 yılına kadar ABD ile işbirliği içinde,casusluk ve gerilla savaşı yapmak üzere örgütlendi. Örgütün, resmi adı Müttefik Koordinasyon Komitesi (Allied Coordination Committee) idi.
ABD’nin finanse ettiği bu örgütler bir işgal durumunda sabotaj ve gerilla eylemleri gerçekleştirerek, dışarıdaki hükümete bilgi göndereceklerdi. İdarecilerin eğitimi NATO üyesi ülkelerde, belli merkezlerde verilirken, diğer ülkelerde ise CIA ve NATO tarafından sağlanıyordu. Gladio, İtalya’daki örgütün kod adı. Örgüt Türkiye’de Kontrgerilla olarak tanındı. Türkiye’deki örgüt 27 Eylül 1954’te Seferberlik Tetkik Kurulu adıyla kuruldu.
Glaido kuşkuları da Seferberlik Tetkik Kurulu ve sonraları Özel Harp Dairesi adını alan kurumun üzerinden bir türlü kalkmadı.
Adı Glaido ile özdeşleşen Seferberlik Tetkik Kurulu’nun kökeni İttihat ve Terakki Partisi’nin istihbarat örgütü Teşkilat-ı Mahsusa’ya kadar uzanıyor.
Seferberlik Tetkik Kurulu ya da Türk Gladiosu 1954 yılında Korgeneral Daniş Karabelen tarafından kuruldu. Daniş Karabelen’in bir özelliği de Teşkilat-ı Mahsusa’nın en genç elemanı olmasıydı. Gazeteci-Yazar Necdet Pekmezci’nin kaleme aldığı ve Elips yayınlarından çıkan “Mankurtlar Vadisi- Öteki Devletlerin Askerleri” adlı kitapta Türkiye’deki kontrgerilla faaliyetlerinin kökenin Teşkilat-ı Mahsusa’ya kadar uzandığını anlatıyor.
Korgeneral Daniş Karabelen, Türkiye’de askeri komando ve paraşüt birliklerinin kuran ve gelişmelerini sağlayan kişi. Bu birlikler Amerikalıların tavsiye ve desteği ile kuruluyor. Buralarda ders veren kişiler de Amerika’da eğitimden geçiriliyor.
Bu arada 1960’lı yılların sonunda MHP’nin kurduğu Komando Kampları’nın kuruluşunda da Daniş Karabelen’in imzası var. Bu kamplar Karabelen’in telkini ile kuruluyor. 27 Mayıs 1960 ihtilalinin TSK açısından dönüm noktası olduğu belirtilen Mankurtlar-Öteki Devletin Askerleri isimli kitapta şöyle deniliyor: “Sıfır General” sloganı ile Ordu içinde temizlik uygulaması başlatıldı. 300’e yakın general ve amiral ile 7 bin dolayında subay Ordu’dan bir gecede emekli edildi. Tarihe EMİNSU olayı olarak geçen bu tasfiyelerin tazminatı Amerika’dan sağlanan paralarla finanse edildi. Seferberlik Tetkik Kurulu’nun başında bu dönemde Korgeneral Daniş Karabelen vardı. Görevini sivil olarak sürdürüyordu. Amerikan ekolü yavaş yavaş ve emin adımlarla Türk Silahlı Kuvvetleri’ni de dönüştürmeye başladı.”
Karabelen Paşa’nın da yaşam öyküsü bir hayli ilginç; “Daniş Karabelen 1898’de İstanbul’da doğdu. Babası Bahriye (Deniz) Kolağası Mehmet Rasim Bey, annesi ise Hatice Növber Hanım’dı. Daniş Bey’e de baba mesleği askerlik uygun görüldü. Karabelen, askeri rüştiyeden mezun olup, Kuleli Askeri Lisesi’ne girdi. 1915 yılında talimgahı birincilikle bitiren Daniş Karabelen, 17 yaşında okuldan mezun oldu. Ve tercini Filistin Cephesi’nden yana kullandı.
Bu yılarda Teşkilat-ı Mahsusa Filistin’de geri savaşı yürütüyordu. Daniş Karabelen, 5’inci Ordu’da görevlendirildi. Merkezi Şam’da olan bu Ordu’nun başında ünlü Cemal Paşa vardı. Filistin Cephesi’nin mıntıka komutanı ise Ali Fuad Paşa (Cebesoy)idi. Asteğmen Ali Daniş, Birrüs’sel harbinde hücum bölüğü komutanlığı yaptı. Bir saldırıda yaralandı ve sonra Üsteğmenliğe terfi etti. Liman Von Sanders’in ve daha sonra Mustafa Kemal Paşa’nın görev yaptığı Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı’nın şifre bürosunda çalıştı. 1’inci Dünya Savaşı Osmanlı için 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi ile sona erince, Daniş Karabelen de üç yıl sonra İstanbul’a döndü. Leman Hanım ile evlendi. Seferberlik Tetkik Kurulu aynı zamanda Kurtuluş Savaşı için de çalışmalar başlamıştı. Teşkilat-ı Mahsusa Anadolu’ya silah ve insan naklediyordu. Maltepe talimgahında bu kez Karakol örgütü iş başındaydı. Liderliğinde ise Teşkilat-ı Mahsusa’nın önderlerinden Yenibahçeli Şükrü Bey (Oğuz) vardı. Daniş Karabelen, Karakol örgütünde aktif olarak çalışmaya başladı daha sonra da Anadolu’ya geçti.. Genelkurmay Başkanlığı Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Dairesi’nin bilgilerine göre Korgeneral Daniş Karabelen’in Askerlik yaşamı 27 Mart 1915’te Kuleli Askeri Lisesi’ne girişi ile başlıyor ve 7 Temmuz 1958’deki Seferberlik Tetkik Kurulu başkanlığından istifasıyla son buluyor. Ancak Daniş Karabelen, bu görevi müşavir adı altında sivil olarak 29 Mayıs 1960’a kadar sürdürüyor. Karabelen 1’nci Dünya Savaşı’nı yaşıyor. Kurtuluş Savaşına katılıyor. 28 Kasım 1952 ile 4 Eylül 1953 tarihleri arasında Kore’de savaşıyor. Kore’den sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yurt içi Genel Daire Başkanvekilliği görevine getiriliyor. Kritik göreve başlayış tarihi 4 Kasım 1953. Karabelen bu görevde yaklaşık 1 ay kalıyor. Daha sonraki görev yeri Seferberlik Tetkik Kurulu. Tarih 18 Aralık 1953... 25 Ağustos 1955’te 28’inci Tümen Komutan Yardımcılığına getirilen Karabelen, bu kez yuvaya 10 Eylül 1956 tarihinde dönüyor. Yeniden Seferberlik Tetkik Kurulu başkanı olan Karabelen, 1957 yılında tekrar 28’inci Tümene dönüyor. Bu kez komutan olarak görev yapıyor. Karabelen, tekrar seferberlik Tetkik Kurulu’na dönüyor ve 7 Temmuz 1958’e kadar burada görev yapıyor. Ardından istifa edip aynı göreve bu kez sivil olarak devam ediyor.