Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Masonluğun Evrenselliği - III  (Okunma sayısı 15576 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 02, 2010, 02:45:19 öö
Yanıtla #10
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

Anlamıyorum, ben mi yanlışım?
Tanımlarda ortak olamayacağımızı anlatmadım mı? Sizin "ben”inizle benim "ben"im farklı demedim mi?
En basit tanımda bile ortak olmama ihtimali değilmi bu?
Hangisinin doğru hangisinin yanlış olduğunu konuşmuyorum.
Ama bunda bile anlaşamayabileceğimizi söylüyorum. Yani böyle bir saplantımız olamaz.
Basit bir şekilde, tanımlarımız sözlük içine hapsolunamaz, tek başına bir doğru olamaz diyorum. Tanımların birliği zaman içinde, toplumdan topluma değişmiştir. Bir toplumun tanımladığı güzel şeyler diğer toplumda şeytani olmadı mı? Hatta aynı toplumda zamanla değişmedimi?
Bir birlik sağlanacaksa sözlük üzerinden sağlanamaz. İnsanlık tek bir sözlük üzerinde birleşemez. Sözlükler değişmedi mi?

Tanımlar, bizim uydurduğumuz, uydurulmuş değerlerimizi ayakta tutmaya çalıştığımız şeylerdir.
Aslolan tanım uyumdur. Doğaya, tüm canlılar, bütün cansızlara, hatta olmazsa olmaz boşluğa bile olan uyumdur.

Bütün varoluş da burada birleşir...
Evrenin yasası budur. Siz tek başınıza hiçbir anlam ifade etmezsiniz. Aynı şekilde sizin bütün tanımlarınızda eksiktir. Ama sizin varoluşunuz kutsaldır, yücedir. Ve bütün evrenin olmazsa olmaz bir parçasıdır. Yanılıyor muyum?
Yunusumda sadece bunu söylemiştir. "Yaratılanı severim yaratandan ötürü." Yani evrenin sahibi, evreni dolduran her şey, bilinçtir. Bilinç yaratılan ve yaratandır.
O düşünce yetisi değildir, o mantık değildir, o felsefe değildir, O tek bir şey değildir, o doğumdan sonra gelmez, O her şeydir. Ve hep vardı..
Carl SAGAN biz yıldız tozlarıyız demiştir. Yani bütünü oluşturan parçaların biriyiz. Ve bize ait tanımlar gelip geçicidir. O evreni tanımlamaz. Onu oluşturan parçalardan biriyiz, ama sadece biriyiz.
Evreni anlamak, anlatmak (tanımlar birliği) ona sahip olmak demek değildir, ona hükmetmek hiç değildir. Tanımlar birliği evreni kurtarmaz. O evrenide yaratamaz.

Evreni anlamak nefes almakla bile anlaşılabilir. O en zor şey değildir, O en ulaşılmaz şeyde değildir. O basittir.
Tanımlar birliğini boş verin demeyeceğim, bütün tanımlarınızı silip atın diyeceğim. Kargaşayı, kaosu yaratan biziz. Ona isim verende biziz. Tanımları yaratan ve hatta onlara tapanda biziz. Biz kendimizi yendiğimizde evreni göreceğiz. Pardon, kendimizden vazgeçince evreni fark edeceğiz.

Yunusum Emrem budur..
O, o yüzden bencile olmuştur. O, o yüzden miskin, biçare, yani basit olmuştur. O evreni çözmüştür. Basit olmanın, aslında evrenin bir parçası olmayı, onu yaratan öğelerden biri olma şerefini görmüştür. Evreni anlamak ancak onun bir parçası olmakla mümkündür, ona sahip olmakla onu anlayamazsınız.

Daha ne diyeyim bilmiyorum ki?

Saygılarımla...
« Son Düzenleme: Kasım 02, 2010, 02:56:43 öö Gönderen: Prometheus »
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Kasım 02, 2010, 07:57:47 öö
Yanıtla #11
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Sayın Zaman'ın açmış olduğu, benim de bir ara katıldığım bu başlık altındaki tartışmalar ne kadar da konu dışına taştı, ne kadar da bireyselleştirildi, şaşırıyor ve izlemekte güçlük çekiyorum doğrusu.

Sayın Tij bu arada sorularının yanıtını aldı mı, kendince yeterli buldu mu, yoksa daha ayrıntılı daha belirgin açıklamalar istiyor mu, o da kaynayıp gitmiş durumda.

Tartışmalaya katılan Sayın Prometheus her şeye itiraz ediyor ve söylenenlerin hepsinin baştan sona yanlış olduğunu ileri sürüyor. Peki.  Ancak konu Masonluğun evrenselliği; bu işin içinde ne yazık ki Yunus Emre ve dahna sayılabilecek nice Sufiler yok. Neden olmadığı ayrıca irdelenebilir. Ancak madem Sayın Prometheus bunların hepsinin yanlış olduğunu ileri sürüyor, bize doğrusunu anlatmalı. Soru şu: "Masonlukta evrensellik kavramının değerlendirilişi nasıldır?" Bu soru evrensellik kavramının nasıl olması gerektiği, nasıl değerlendirilmesi gerektiği de değildir. Konu salt ve doğrudan masonluk ile ilgilidir; açıklaması da Masonluktan örnekler verilerek yapılmalıdır. Ancak Sayın Prometheus elbette öyle yapmayabilir. O zaman bence tartışmasını bir başka başlık altında yürütse daha iyi.

Masonluk üzerinde tartışıyorsak, lütfen Masonluğu tartışalım.

Sevgiler.

     

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Kasım 02, 2010, 01:17:20 ös
Yanıtla #12
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1811

Öncelikle Zaman arkadasa verdigi cevap icin tesekkürler, ama ben burda Masonlugun evrenselligini tartisiyoruz saniyordum ama Zaman arkadas Büyük Localarin üyelerinin evrenselligi üzerinde durdugunu yazmis, ki konu basligi bunu pek dogrulamiyor.Ama yinede kendince cevap vermis, beni pek tatmin etmezsede. Yinede sayin Adam eger söylemek istediginiz birseyler varsa beni birazdaha aydinlatacak seve seve kabul ederim. Ama buarada birseyide eklemek istiyorum. Biz gercekten yani burdaki tün arkadaslar evrensellik derken neyi kastettigimiz konusunda bir görüsbirligine sahipmiyiz? Sanirim (yazilanlardan anlayabildigim kadariyla)hayir. Yardimci olmak icin evrenselligin TDK Sözlügündeki tanimin yaziyorum:evrensel 1. Evrenle ilgili. 2. Bütün insanligi ilgilendiren. 3. Dünya ölcüsünde, dünya capinda.
 Saygilar


Kasım 02, 2010, 01:42:58 ös
Yanıtla #13
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


TDK Sözlüğü kimi zaman kavramları açıklamakta yetersiz kalabiliyor çünkü o bir sözlük bir ansiklopedi değil.

Bununla birlikte evrensel sözcüğünün karşılığını, -yetersiz olsa da- sözlükteki "dünya ölçsünde, dünya çapında" olarak alırsak, bir de buna "tüm dünyaya yaygın", "tüm dünyayı içerecek biçimde" diye eklemeler getirecek olursak, kavramın bütününe varamamış olsak bile yaklaşırız.

Burada akla gelen bir soru şu: «Madem öyle, niçin dünyasal değil de evrensel?» Çünkü dünyasal sıfatı biraz daha dar anlamlı kalıyor ve özellikle özdeksel (maddi) bir düşünüyü yansıtıyor. Oysa evrensellik aynı zamanda tinsel yani elle tutulup gözle görülemeyen düşünüleri de kapsamına alıyor. Üstelik, sadece dünya üzerinde yaşıyoruz diye Masonluk kurumunu düşünsel açıdan böyle sırnırlamaya da gerek yok.

Sayın Tij haklı. Elbette gereksiz çatışmaları önceden giderebilmezk için kavram üzerinde uyuşmanın büyük yararı var.

Madem Masonluktan ve onun evrenselliğinden söz ediyoruz, o zaman yapabileceğimiz daha doğru bir iş TDK sözlüğünü bir yana bırakıp Ansiklopedik Mason Sözlüğü'ne bakmak... Orada bu kavramın karşılığı eski dilde "cihanşümuliyet" olarak veriliyor ki, ben aslında her ne kadar öz Türkçeciysem de bu karşılık bana biras daha anlamlı gibi geliyor; kim bilir belki de yaşım ilerlemiş olduğu için.

Sonrasında şöyle bir tanım var: "Tüm evrene ilişkin ya da tüm evrene yaygın olma durumu; evrenin her yerinde aynı olma, ya da evrenin hiçbir yanını bir diğerinden ayırt etmeme özelliği."

Bu tanımı daha önce forumda aktarmıştım.

Sonrasında da şu açıklamalar yer alıyor:

"Evrensellik kavramının böyle tanımlanmasına karşın, özellikle “insanlık” söz konusu olduğunda, bu tanımdaki “evren” sözcüğünün yerini “dünya” alır."   (Az önce dediğim gibi)

Sonra da şöyle deniyor:

"Evrensellik, Masonluğun niteliklerinden biridir. Ancak bu terim kullanılırken, “Masonluk” ve “mason kuruluşları” kavramları arasındaki farka da dikkat etmek gerekir. Hiçbir mason kuruluşu evrensel değildir; ya ulusaldır ya da bir başka mason kuruluşuna bağlıdır. Mason kuruluşlarından pek azı uluslararası bir nitelik taşır. Oysa tüm mason kuruluşları, birbirlerine çok benzer ülküyü paylaşır.


Mason kuruluşlarının benimsemiş olduğu ilkelerdeki ve çalışma yöntemlerindeki birtakım farklar, bu kuruluşların ülküde birleşmelerini etkilemez ve engellemez. Nitekim Masonluğun evrenselliğini oluşturan etkenlerden biri de, mason kuruluşları arasındaki “ülkü birliği”dir."


Eh, kavram bakımından benim tüm bunların üzerine söyleyecek bir şeyim kalmıyor. Bilmem bu bakımdan bir uyuşmaya varabildik mi?




   
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Kasım 02, 2010, 02:09:53 ös
Yanıtla #14
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1811

Yasiniz konusunda kendinizez haksizlik etmeyin suan ikinci baharinizin daha basindasiniz ve ben uzun ömürler diliyorum.Ansiklobedik Mason Sözlügüde( bu sözlüge sahip olmayi isterdim!!!!) benim demin degindigim bir noktaya özellikle parmak basmis, yani biz Localarin veya kisilerin evrenselligini degil genel Masonlugun evrenselligini tartisiyoruz veya tartisalim.Yine soru diyecem Mason evrenseliginin özdeksel yani konusunda bana neler söyleyebilirsiniz?


Kasım 02, 2010, 02:43:23 ös
Yanıtla #15
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Sayın Tij'in bu son sorusu üzerine beni düşündüren iki nokta var.

Birincisi "Masonluğun evrenselliğinin  özdeksel yanı"... Şimdi ben bununlae denilmek isteneni yanlış anlamış olabilirim. Yanıt verilmeden önce bu bakımdan bir açıklama çok yararlı olur.

İkincisi, -sanmayın ki yan çiziyorum- bu başlığın sahibi Sayın ZAMAN. Ben sadece araya girdim. Dolayısıyla soruyu onun yanıtlamasını daha doğru bulurum ama  belki o da benim gereksinme duyduğum açıklamayı rica eder. (Gerçi benim anlayamadoığım o anlamış olabilir de.)

Sayın ZAMAN şu anda foruma bağlı olmadığına göre, Sayın Tij şu açıklamayı verse ve sonra onun yanıtını beklesek nasıl olur acaba?

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Kasım 02, 2010, 04:49:51 ös
Yanıtla #16
  • Ziyaretçi

Masonluğun evrenselliğini amacı itibariyle evrenseldir diye belirledikten sonra Sayın Adam'ın evrensel kavramının tüm boyutlarını ortaya koyması ile konu zenginleşti diye düşünüyorum.

Benim üzerine özellikle vurgu yapmaya çalıştığım şey Masonluğun evrenselliği ile mason örgütü ve/veya üyelerin evrenselliğinin eşdeğer ve/veya özdeş tutulamayacağı veya tutulmaması gereğidir. Başlık Evrensel Masonluk değil, Masonluğun Evrenselliğidir. Yazının II. bölümünde  masonluğun evrenselliğine ilişkin unsurların (liberal kesim açısından bir bakış olduğu unutulmamalıdır notuyla) özetlendiğini hatırlatmam gerekti diye düşündüm.

Sayın Tij'in sorusunu Evrensel Masonluk başlığının alt gruplarında inceleyelim dilerseniz. Orada Masonluğun amacı itibariyle evrensel olduğunun yanı sıra masonluğun içerdiği evrensel kavramlara (tolerans, sevgi, eşitlik, kardeşlik, özgürlük, vb) da ayrı başlıklar altında yer veriliyor.

Saygılarım, sevgilerimle


Kasım 02, 2010, 07:15:57 ös
Yanıtla #17
  • Ziyaretçi

Çok özür dilerim, Sayın Adam'ın yol gösterici mesajını ve belirttiği sorusunu atlamışım.
 
Sayın Tij sorularını  açıklayarak sıralarsa ben memnuniyetle yanıtlayacağım.

Saygılarım ve sevgilerimle


Kasım 02, 2010, 10:28:58 ös
Yanıtla #18
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1811

(Burada akla gelen bir soru şu: «Madem öyle, niçin dünyasal değil de evrensel?» Çünkü dünyasal sıfatı biraz daha dar anlamlı kalıyor ve özellikle özdeksel (maddi) bir düşünüyü yansıtıyor.) Sayin Adam bu alintiyi sizden yaptim birtürlü sizlerin yaptigi gibi alinti yapmayi ögrenemedim yani renkli ve kare icine almayi. Ben (eger yanlis anlamadiysam sizi) sizin deyiminizle maddi yani isin üretim ve üretimden bütün insanligin esit bir sekilde yararlanmasi anlaminda kullandim "özdek" kelimesini.


Kasım 03, 2010, 12:49:59 öö
Yanıtla #19
  • Ziyaretçi


 isin üretim ve üretimden bütün insanligin esit bir sekilde yararlanmasi anlaminda kullandim "özdek" kelimesini.

 “ Masonluğun amacı tüm toplumların ve tüm insanların barış, güven ve mutluluk içinde yaşayabilmeleri için gerekli olan ortamın ve karşılıklı anlayışın gerçekleştirilebilmesidir.” 

şeklinde / benzeri bir söylem hemen hemen  bütün Büyük Locaların  söylemiyle örtüşür.

Burada üzerinde durulması gereken hususlar mutluluk ve güven ortamının nasıl tanımlandığı , nasıl bir barış ortamından bahsedildiği olabilir mi?

 Mesela faydacılık akımı, faydayı  daha fazla kişinin daha fazla mutlu olması olarak tanımlamıştır. Amacına ulaşmak için hep devam edecek bir yönetimi aramış bunu da   toplumu disipline ederek sağlayacağını öne sürmüştür. Faydacılık akımının dikkate aldığı mutluluk ile yukarıdaki cümlede ifade edilen Masonluğun amacındaki mutluluk acaba aynı mutluluk mudur? Soruyu evet diye yanıtlayanlar kadar hayır diye yanıtlayanlar olacaktır . Barış konusuna gelelim; nasıl bir barış, bu barışın bir şartı var mı? Mesela bireye seçme ve söyleme özgürlüğünün verildiği bir barış ortamı mı, yoksa bireylerin iradelerinin yerine egemenin iradesinin yerleştirildiği bir barış ortamı mı?

Daha bir sürü barış ortamı, güven ve mutluluk tanımı yapılabilir. Neden? Çünkü bu kavramların hepsi bir üretim biçimi ve üretimin paylaşılması yöntemine ilişkin bir tercihle ilgilidir. Tercih yapılacak yöntemler de çeşitlidir.

Bir şeyi daha hatırlayalım mı? Bu tercihler aslında neyin konusudur? Siyasetin.

Peki Masonların çalışmalarında neden kaçınmaları beklenir? Din ve siyaset konularını konuşmaktan kaçınmaları beklenir.

Sarmalı tarifleyebildim mi?

Çıkış yolu yok mu? Var elbet. "Şartsız ve koşulsuz bir barış ortamı" deniyorsa eşitlik, kardeşlik ve özgürlük en geniş anlamıyla (adıyla eytişimin tanımıyla) kendiliğinden konuya dahil olur. Üstüne  "İnsanların onur ve saygınlığı vardır, refah mutluluğun tek belirleyicisi değildir, özgür olmadan mutlu olunamaz" deniyorsa, sizce üretim ilişkileri açısından nasıl bir yöntem tercih edildiği söylenmiş olmuyor mu?

Saygılarımla


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
27 Yanıt
19022 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 05, 2010, 08:29:42 ös
Gönderen: lucifer
14 Yanıt
10644 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 08, 2010, 10:17:45 öö
Gönderen: ZAMAN
4 Yanıt
4226 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 21, 2013, 08:02:02 ös
Gönderen: karahan
7 Yanıt
3784 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 30, 2014, 07:00:54 ös
Gönderen: Kajmeran
4 Yanıt
4588 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 23, 2018, 02:02:57 öö
Gönderen: Zennn
3 Yanıt
4996 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 12, 2015, 07:58:06 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
1864 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 13, 2015, 03:27:43 öö
Gönderen: Risus
8 Yanıt
5006 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 24, 2015, 10:53:36 ös
Gönderen: Risus
3 Yanıt
3046 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 10, 2015, 08:23:53 öö
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
3135 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 25, 2015, 03:25:09 ös
Gönderen: mbulut