Masonlar.org - Harici Forumu

Diger => Guncel Konular => Konuyu başlatan: NOSAM33 - Ağustos 02, 2019, 09:46:19 öö

Başlık: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: NOSAM33 - Ağustos 02, 2019, 09:46:19 öö
Sığınmacılar belası

Sevgili okurlarım, başımızda Cumhuriyet tarihinin en büyük belalarından biri var. Başta Suriye olmak üzere onlarca İslam ülkesinden gelen sığınmacılar bizi bugünkü bela ile yüz yüze getirdi.
Yazının başlığı “Suriyeliler belası” olabilirdi ama bu doğru olmazdı.
Evet, bir numarada onlar var da, ötekileri de unutmayalım.
Sayıları milyonları aştı.
Kesin rakamı hiç kimse bilmiyor ama en az yedi milyon kişi oldukları tahmin ediliyor.
Bunlar Türkiye'nin dört bir yanına dağıldı.
Üstelik bunlar her gün çocuk doğuruyor!

★★★

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Meclis'te açıklamıştı.
Şu mantığa, şu devlet adamlığına bakın siz!
“Misafir ettiğimiz Suriyeliler yüz akımızdır. Suriyeliler Türkiye'ye yük falan değildir, rahmet ve bereketi vardır. Bu ülkede 385.431 Suriyeli bebek doğdu. Keşke bu çocukların hepsini vatandaş yapabilsek. Yarın memleketlerine gitseler de ellerinde ay yıldızlı pasaport olsa. Ben Türkiye'nin 81 iline giden, neyin ne olduğunu bilen bir kardeşiniz olarak söylüyorum. Suriyelilerin bu ülkeye faydaları var. 50 yıl sonra, 100 yıl sonra daha da büyük faydaları olacak.”
Türkiye'de milyonlarca insanımız bu bela ile yüz yüze gelmişken, İçişleri Bakanı hem de Meclis çatısı altında bunları söyleyebiliyor.
Başka bir deyişle bize “Sabırlı olun” diyor.
Rahmeti ve bereketi varmış, bizim yüz akımız imişler, 385 bin doğum yapmışlar, bunların faydasını 50 yıl sonra, 100 yıl sonra görecekmişiz!
Allah bin bereket versin, doğum sayıları inşallah bir milyona ulaşır.
Suriyeli doğurdukça doğuracak, faydasını biz göreceğiz!

★★★

Ama bu iş sadece Suriyelilerle bitmiyor. Türkiye'yi dolduran neredeyse 72 millet var.
Suriyeliler, Afganlar, Iraklılar, İranlılar, Azerbaycanlılar, Kırgızlar, Türkmenler, Yemenliler, Libyalılar ve özellikle de Afrikalılar…
Sayın sayabildiğiniz kadar, unuttuklarım için özür dilerim. 
Dikkat ediniz, bunların tamamı İslam ülkelerinden kaçanlar.
Peki bunlar niçin akın akın Türkiye'ye geliyor?
Hepsinin amacı kapağı Hıristiyan ülkelere atmak.

★★★

Peki bu milyonlarca sığınmacı Türkiye'de ne yapıyor?
Çok büyük bir çoğunluğu feci koşullar altında yaşam savaşı veriyor.
İş bulabildikleri takdirde kaçak işçi olarak çalışmak zorundalar.
Her işi yapıyorlar.
Çoğu inşaatlarda, merdiven altı tekstil atölyelerinde çalışıyor.
Bazıları yollarda kağıt mendil satıyor, bir bölümü dilencilik yapıyor.
Çobanlık ve sığırtmaçlık yapanların sayısı da az değil.
Yani her zaman ve her yerde Sığınmacılar var.

★★★

Kentlerimiz artık bunlarla dolu.
Hele de güney illerimiz!..
İstanbul ve Ankara'yı hiç saymıyorum da, özellikle Mersin, Adana, Hatay, Şanlıurfa, Kilis, Gaziantep, Kahramanmaraş…
Yine sayın sayabildiğiniz kadar…
İçlerinde çok az varlıklı bir kesim var, onlar işyerleri kuruyor, para kazanmaya çalışıyor.
Başta İstanbul olmak üzere her yer Arapça tabelalarla dolu. Devrim yasaları açıkça çiğneniyor. Hiçbir yetkili bu işe dur deme gücünü kendinde bulamıyor.

★★★

Bu sığınmacılara aslında acımamak mümkün değil.
Ama bizim toplum bunlara büyük tepki gösteriyor. Bizim ahali ile aralarında sık sık sokak kavgaları çıkıyor, insanlar ölüyor.
Darp, kapkaç, sarkıntılık, taciz, hırsızlık, hatta cinayet olaylarının bir bölümünde hep onlar var.
Sen ülkene milyonlarca (çoğu kaçak) sığınmacı doldurursan olacağı işte budur. Bunu hiçbir güç önleyemez.
Üstelik eğitim düzeyleri son derece düşük.
Büyük çoğunluğunu cahiller oluşturuyor.
Tek dertleri kaçak bir iş bulup kapağı oraya atmak, karnını doyurmak, sonra da eğer mümkün olursa bir Hristiyan ülkesine gidebilmek…
Bu kalabalıkla ne polisin baş etmesi mümkün, ne de jandarmanın.
Ülkemizin düzenini her açıdan bozdular.
Ama artık iş işten geçti.
Vakit çok geç…
Bunları atsan atılmaz, satsan satılmaz.

★★★

Bu konulara değinirken sorulması gereken en önemli soru şu:
Bu belayı kimler açtı başımıza?
Hayır, ortada herhangi bir bela falan yokmuş!
Biz yine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya kulak verip doğru bildiğimizden şaşmayalım:
“Misafir ettiğimiz Suriyeliler yüz akımızdır. Onlar Türkiye'ye yük falan değildir. Rahmet ve bereketi vardır. Suriyelilerin faydaları var bu ülkeye. 50 yıl sonra, 100 yıl sonra daha büyük faydaları olacak!”
50 yıl, 100 yıl dediğiniz nedir ki. Göz açıp kapayana kadar geçer…
Bekleyelim bari!



ALINTI
SÖZCÜ
EMİN ÇÖLAŞAN  02-08-2019
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: Mars - Ağustos 03, 2019, 07:53:38 öö
Konu başlığını tasvip etmiyorum. Masonluğun anlatıldığı bir platformda, sığınmacılara bela denmesini yanlış buluyorum. Yazının içeriğine değinmeyeceğim ama başlık zaten kendiyle büyük çelişki taşıyor.
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: NOSAM33 - Ağustos 03, 2019, 09:55:34 öö
Alıntı
Konu başlığını tasvip etmiyorum.

Konu başlığı gazeteciye aittir , taktir edersiniz kine bu yazı Alıntıdır ...
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: Mars - Ağustos 03, 2019, 12:28:56 ös
Alıntı
Konu başlığını tasvip etmiyorum.

Konu başlığı gazeteciye aittir , taktir edersiniz kine bu yazı Alıntıdır ...

Konu başlığı ve yazısı size aittir demedim. Önemli olan bu değil, sizin düşünceleriniz nedir onu merak etmekteyim. Alıntı yaptığınız konu dahilinde kendi yorumlarınızı da yazmalısınız. Pekala kendisini okumak isteyen, ilgili gazeteyi alıp okuyabilir.
Neye istinaden alıntı yaptığınızı anlayamadım. Çölaşan’ın bu yazısını destekler nitelikte mi alıntıladınız yoksa eleştirel bir şekilde mi alıntıladınız?
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: NOSAM33 - Ağustos 03, 2019, 02:15:17 ös
Sayın Mars Toplumun genelinde olan bir düşünceyi dile getirdiği için Yazarın yazısını buraya taşıdım . Elbette bende aynı duyguları taşımaktayım .
Ülkemizde bu kadar  İşsiz varken bunlara sağlanan olanakları tasvip etmiyorum .
 Bu İnsanların yaşlı olanları ayırarak diğer İnsanların ülkemde rahat rahat gezmelerini Protesto ediyorum .

Ben Mersinin Tarsus ilçesinde yaşamaktayım gelin buradaki yaşantılarını görün .Medeniyetten bir haber yaşantıları tam bir orman İnsanları gibi mesire yerlerinde bunların vazgeçilmez aksesuarları olan Nargile şovları var .Bu İnsanlar bize benzemiyor, sonuçta savaştan kaçan İnsanlar (erkekleri) defolup Ülkemden gitsinler bu toprakları Atalarım kanlarını akıtarak elde ettiler .

Saygılar



Alıntı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Meclis'te açıklamıştı.
Şu mantığa, şu devlet adamlığına bakın siz!
“Misafir ettiğimiz Suriyeliler yüz akımızdır. Suriyeliler Türkiye'ye yük falan değildir, rahmet ve bereketi vardır. Bu ülkede 385.431 Suriyeli bebek doğdu. Keşke bu çocukların hepsini vatandaş yapabilsek.



Sadece kınıyorum bu görüşü .
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: Mars - Ağustos 04, 2019, 02:30:47 öö
Sayın Mars Toplumun genelinde olan bir düşünceyi dile getirdiği için Yazarın yazısını buraya taşıdım . Elbette bende aynı duyguları taşımaktayım .
Ülkemizde bu kadar  İşsiz varken bunlara sağlanan olanakları tasvip etmiyorum .
 Bu İnsanların yaşlı olanları ayırarak diğer İnsanların ülkemde rahat rahat gezmelerini Protesto ediyorum .

Ben Mersinin Tarsus ilçesinde yaşamaktayım gelin buradaki yaşantılarını görün .Medeniyetten bir haber yaşantıları tam bir orman İnsanları gibi mesire yerlerinde bunların vazgeçilmez aksesuarları olan Nargile şovları var .Bu İnsanlar bize benzemiyor, sonuçta savaştan kaçan İnsanlar (erkekleri) defolup Ülkemden gitsinler bu toprakları Atalarım kanlarını akıtarak elde ettiler .

Saygılar



Alıntı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Meclis'te açıklamıştı.
Şu mantığa, şu devlet adamlığına bakın siz!
“Misafir ettiğimiz Suriyeliler yüz akımızdır. Suriyeliler Türkiye'ye yük falan değildir, rahmet ve bereketi vardır. Bu ülkede 385.431 Suriyeli bebek doğdu. Keşke bu çocukların hepsini vatandaş yapabilsek.



Sadece kınıyorum bu görüşü .

Burada çok güzelleme yapabilirim. Bir çok kişi de bana elitist diyebilir. Fakat bahsedilen bu konu sahifelerce anlatılabilecek sosyo kültürel bir mesele...
Sadece şunu söyleyebilirim;
evet dilimiz farklı, evet oturup kalkmamız, yememiz içmemiz farklı, hayata bakış açımız farklı. Fakat bizim en büyük üst kimliğimiz ve ortak noktamız insan olmamızdır. Pekala hiç bir insan doğacağı yeri kendi seçmedi. Evrenin uçsuz bir karanlığında, adına dünya verdiğimiz bir gezegenin üstünde yaşıyoruz. Bu dünya hepimizin dünyası.
Vaktiniz varsa size bir anımı paylaşacağım.

İstanbul’un adı lazım olmayan bir semtinde arabamı park ettiğim bir yer var. Her arabamı park ettiğimde yanıma gelen 10-15 yaşlarında çocuklar... Harçlık veririz, başlarını okşarız hal hatır sorarız. Onlara insan olduklarını hatırlatırız nihayetinde. Nerede doğacaklarını, isimlerinin ne olacağını seçememiş sizin benim gibi insanlar. Temiz çocuklardır. Adı Muhammed’di. 12 yaşındaydı yarım yamalak bir Türkçe ile utangaç şekilde yanıma yaklaşır, bir kedi gibi başını karnıma sürterdi. Bir kaç zamandır göremiyordum Muhammed’i. Geçenlerde öğrendim ki Suriye’ye geri gönderilmiş ve atılan bombada hayatını kaybetmiş...

Burada sığınmacılar mı beladır yoksa sığınmacılara uygun ortam hazırlanmaması mı bir beladır bunu tartışmak gerek. Bu insanlar nerede doğacaklarını seçemediler evet ama uygun bir eğitimle ne olacaklarını seçebilirler. Bu imkanı da onlara biz vermeliyiz. Bu da bizim alın akımız olur.

Gelelim nargile içen ve Suriyeliler konusuna,

Açık yüreklilikle söylüyorum, aylak aylak dolaşıp kahvehanelerde nargile içen bir Türk genci ne ise, Suriyeli bir gençte odur gözümde.
Açık yüreklilikle söylüyorum, emek sarfetmeden, bir başkasının alın terini çalan çırpan bir Türk ne ise, Suriyeli de odur benim gözümde.

Ülkemizdeki Suriyeliler bizim toplumumuzun aynasıdır maalesef.

Hayatı sorgulamayan, asalak yaşayan bir Türk’ün hakkı var da bir Suriyelinin hakkı yok mu yani? Söz konusu bu Türk evladının ecdadı bu ülke için kan döktüğü için mi hırsızlık yapmaya hakkı vardır. Hayır, tam tersine ecdadına yakışır bir şekilde, bu ülkenin bayrağını; ilimle, bilimle ve irfanla daha yukarılara taşımak asli görevidir.

Onun için biz bırakalım bu Suriyeli olaylarını. Kendimize bakalım.

Hırsızlık yapıp, Suriyelilerin üstüne atan Türkleri de gördüm ben. Şahit oldum.  Ülkenin adeta yumuşak karnı haline gelmiş bu meseleyi, kullanmak isteyen bir güzel kullanıyor. Suriyeli üstünden Türklüğünü kanıtlayanlar mı dersiniz, suçunu üstünden atanı mı dersiniz... Türlü türlü naneler dönüyor. Bela olan bu düşüncedir.

Biz Türk evladı olarak kendimize yakışanı yapalım, Suriyeliler bize bakıp feyz alırlar zaten.

Bugün bu vatan için kanını dökmüş şehit ecdatlarımız yattığı yerden kalksa, Türk gencinin içinde bulunduğu bu hale “bela” derdi, sığınmacılara değil.
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: NOSAM33 - Ağustos 04, 2019, 10:30:52 öö
Görüşlerinize saygı duyarım lakin benim Ülkemin insanı daha değerli . Hırsızlık dünyanın en adi işi lakin  bunu siyasetçilerde de  maalesef görüyoruz .Bu tüm toplumların ortak yarası . Burada bir konuya açıklık getirelim benim halkımın çoğunluğu aç , aç .Baştakiler de bunu biliyor  ve bu insanları makarna ve çayla  vb. kandırıyor .Öncelik benim halkımın doyması benim vergimle para dağıtmak ne demek çoğu çalışmıyor bazılarıda düşük ücretle çalışıp fiyat kırıyorlar .Bu gün tarlada 100 tl  olması gereken yevmiye bunların yüzünden 60 tl düşüyor benim halkım 60 tl ile nasıl geçinecek  sosyal yardımda almıyorlar suriyeliler gibi .Neyse fazla uzatmıyayım öncelik benim halkım gelir ; tekrar ediyorum 60 tl ile nasıl geçinilir bu ülkede .
Saygılar
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: BuZ - Ağustos 05, 2019, 06:57:49 ös
Tek gözlü çadırda 5. çocuğuna hamile kalmayı başaran, savaştan kaçan mağdur(!) Suriyeliler hala ne amaçla topraklarımızda tutulmaktadır?

Bayram tatilini ülkesinde geçirip, bayramdan sonra "savaş" bahanesiyle topraklarımıza ne için geri dönmektedirler?

Bu mağduriyet yaratılarak, birileri ileride kendini sağlama almak için, sözde savaştan kaçan ve bekamıza alenen bir tehdit unsuru olabilme ihtimali çok yüksek olan bu kitlelerden geleceğin milis ordularını devşirmeyi mi hedeflemektedir?

Son olarak sadece üreme üzerine bir politika gütmekten başka hiçbir şey yapmayan "suriyeli kardeşlerimiz" için artık mağdur edebiyatı yapmayın, bu edebiyat türü özellikle son yıllarda geçerliliğini yitirdiği gibi artık insanı komik duruma düşürmektedir..

Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: NOSAM33 - Ağustos 05, 2019, 08:42:07 ös
Sayın Buz  teşekkürler,  ama içimizde bu konuyu her zamanki gibi hafife alıyorlar bazı kesimler .Allah sonumuzu hayır etsin İnanır mısınız benim şehrimde  Arap kökenli arkadaşlarımızda istemiyorlar; Ne yazık ki  yukarıdakiler bunu anlamak istemiyorlar ...
Saygılar
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: Mars - Eylül 22, 2019, 09:27:11 ös
Sayın Buz  teşekkürler,  ama içimizde bu konuyu her zamanki gibi hafife alıyorlar bazı kesimler .Allah sonumuzu hayır etsin İnanır mısınız benim şehrimde  Arap kökenli arkadaşlarımızda istemiyorlar; Ne yazık ki  yukarıdakiler bunu anlamak istemiyorlar ...
Saygılar

1) “hafife alıyor bazı kesimler” demişsiniz. Soru bir, bazı kesimler kimdir? Cevap veriniz.
2) “Arap kökenli arkadaşlarımız da istemiyorlar” demişsiniz. -da eki kullanıp hem arkadaşım dediğiniz Arap’ları ayrıştırıyorsunuz, hem de done olarak kullanıyorsunuz... Soru iki, kendi milletim daha önemli deyip; Arap kökenli insanların görüşünü done olarak kullanıyorsunuz. Siz Arap mısınız?
3) Yukarıdakiler derken, benden ve sizden başka kimse olmadığına göre; “yukarıdakiler” kelimenizden kastını ben olmalıyım. Neyi anlamıyor muşum? Anlatır mısınız?
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: NOSAM33 - Eylül 22, 2019, 10:26:27 ös

Alıntı
1) “hafife alıyor bazı kesimler” demişsiniz. Soru bir, bazı kesimler kimdir? Cevap veriniz.


YÖNETENLERDEN bahsediyorum .  Cevap veriniz NE DEMEK  siz kimsiniz de bu üslupta yazıyorsunuz ?

Alıntı
2) “Arap kökenli arkadaşlarımız da istemiyorlar” demişsiniz. -da eki kullanıp hem arkadaşım dediğiniz Arap’ları ayrıştırıyorsunuz, hem de done olarak kullanıyorsunuz... Soru iki, kendi milletim daha önemli deyip; Arap kökenli insanların görüşünü done olarak kullanıyorsunuz. Siz Arap mısınız?

Arap kökenli diğer tabirle FELLAH dediğimiz kesim. O  İnsanlar TC . bağlı insanlarımızdır ve bu gelen yabaniler den benim yanımda daha değerlidir

Ben ZAZAYIM bir mahsurumu var beyefendi .

Alıntı
3) Yukarıdakiler derken, benden ve sizden başka kimse olmadığına göre; “yukarıdakiler” kelimenizden kastını ben olmalıyım. Neyi anlamıyor muşum? Anlatır mısınız?


Önceki satırlarımda kimden olduğunu bahsettim .

Alıntı
Burada sığınmacılar mı beladır yoksa sığınmacılara uygun ortam hazırlanmaması mı bir beladır bunu tartışmak gerek. Bu insanlar nerede doğacaklarını seçemediler evet ama uygun bir eğitimle ne olacaklarını seçebilirler. Bu imkanı da onlara biz vermeliyiz. Bu da bizim alın akımız olur.


Benim İnsanım açken ,İşsizken Devlet denen yapı bu İnsanlarına iş ortamı sağlaması gerekirken; bu imkanları el verip yapamıyorsa dışarıdan gelene hiçbir şey yapmaya hakkı yoktur . Eğitim sistemi yerlerde sürünürken lisede okuyup ta çarpım tablosunu bilmeyen öğrenciler çoğunlukta ise öncelik benim halkımadır.

SON SÖZÜM  bu İnsanların bazıları bir eli yağda bir eli balda bu ülkede cirit atıyorlar .EVET onların bazıları da ÇÖPTEN ekmek ,yemek artığı topluyor buna ne demeli .

NE MUTLU TÜRKÜM diyene  Önce ben gelirim ,vergi veren ben ,askere giden ben ... >:(




Bu kadar. Üslubunu beğenmedim ...
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: Mars - Eylül 22, 2019, 10:52:10 ös
Cevaplarınız için teşekkür ederim.

İkinci tekil şahıs zamiri kullanan kişilerden üslup dersi de alır oldum. Hadi hayırlısı...
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: Novayst - Eylül 23, 2019, 12:27:34 öö
Barış sizlerle olsun, bu konu hakkında bende birkaç şey yazmak istedim uygun görürseniz. Yüksek oranda Suriyeli mültecinin ülkemize gelmesini Fidel Castro'nun bütün suçluları, Amerika'ya gitmek isteyenlerle birlikte yolladığı olaya benzetiyorum. Bu insanlar içerisinde acıdığım insanlar olduğunu söylemeden edemeyeceğim çünkü bazılarının rejimin kimyasal silah kullanımı sonucu vücudunda ortaya gelen yaralar fazlasıyla can yakıcı. Fakat seçici olarak alınıp alınmadıklarını tam olarak bilmediğim için pek konuşmak istemesem de 3.658.250* gibi ciddi bir oranda insanı ülkeye almak ciddi sorunları ortaya çıkarmadan edemiyor. Çıkan olaylar içerisinde özellikle taciz, cinayet, kavga olaylarının olması da insanları nefret söylemlerine itebiliyor. Metrobüs güvenliklerinin uğraşmaktan bıktığı, polisin hiçbir şey yapmadığı dilenme tarzı metrobüs durağına yığılıp mendil satan ve insanları psikolojik olarak taciz eden çocukların yanı sıra camilerin etrafında dilenen Suriyeli kadınlar insanların nefret oranını arttırıyor. Tabi ırkçılık ve ayrımcılık hoş bir şey değildir fakat kültürel olarak zengin Arapların bile bağırarak konuşmaktan tutun pek çok şeyiyle etrafındaki insanları rahatsız ettiğini hesaba katarsak bu insanlarla uyumlu olmamamız gibi kritik öneme sahip şeyler hesaba katılarak böyle hatalar yapılmamalıdır. Alternatif çözüm aranabilir fakat en iyi niyetle bu insanları ülkeye alsak bile toplumsal olarak uyuşmadığımız insanlarla bir arada yaşanmaya zorlanırsak bu sefer iki taraf arasında düşmanlık gibi olaylar ortaya çıkabilir.
 

*Mülteci sayısı Mülteciler derneği verilerinden alıntıdır.
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: Alşah - Eylül 23, 2019, 11:10:31 ös
       Mültecilere bakmak ayrı bir şey, onları kendi vatandaşından öne çıkarmak ayrı bir şey. Bu gün ülkemizin içinde bulunduğu durum da tam bu eksende. Bir yanda ülkemizin kendi öz evladı ne sağlık hizmetlerinden tam olarak yararlanabiliyor, ne sosyal yardımlardan  ve ne de hukuki bazda adil şekilde yararlanmaktadır. Ülkemizin  doğudan batıya, kuzeyden güneye resmen bir mülteci istilasına uğradığını üzülerek görmekteyim. Kendi vatandaşı saatlerce ve hatta haftalarca hastane kapılarında derdine derman aramaya çalışırken  bu mültecilerin her konuda öncelikli olması şahsen beni rahatsız etmektedir.  Keza ; kendi insanlarım asgari ücretle bile iş bulamazlarken mülteci konumundakilere namütenahi maddi olanakların sağlanması beni rahatsız etmektedir. Ülkemin gençleri üniversiteye girebilmek için  maddi ve manevi insanüstü çabalar sarf ederken, mültecilerin istedikleri üniversiteye sınava bile girmeden kaydolmaları beni perişan etmektedir.  Yine ülkem insanının, mültecilerle olan hukuki meselelerinde hukukun onlardan yana çalışması beni rahatsız etmektedir.  Vs.vs.vs.

       Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.
       Öz olarak, insanın din, dil, ırk ayrımına karşı olan birisiyim. Ancak ; yukarıda da kısaca açıkladığım nedenlerden dolayı bu mülteci meselesine sıcak bakamıyorum.
        Aslında, bu olay buralara kadar getirilmeden de çözülebilirdi. Mesela , ülkemizin sınırına yakın bir bölgede Birleşmiş Milletlerin de koordinasyonu ile bu insanlara yerleşim ve yaşam yerleri oluşturulabilirdi.
       Ülkemin gençleri onların topraklarında hayatlarını kaybederlerken, onların gençlerinin ülkemde sahil boylarında nargile keyfi yapmaları doğrusu kanıma dokunuyor.
       Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: smyrnali - Eylül 29, 2019, 08:33:29 ös
Dunyanin hangi ulkesinde  siginmaci gelip ulke vatandasindan  fazla haklara sahip   olur ? Elini kolunu sallayip teror estirebilir ?
İnsani  haklarmis acimakmis  vs bunlar bahane edilemez.. Bu  kafayla aciyan  sonunda acinacak hale  duser ...Bilinc ve kultur seviyeleri  cok dusuk  yiginlar girdikleri  toplumun da çöküşüne neden olur ...
Devlet acima politikasiyla yonetilmez ...sn  Alsah tesbitlerinde cok haklı...
Başlık: Ynt: Sığınmacılar belası ...
Gönderen: NOSAM33 - Ekim 01, 2019, 05:47:01 ös
https://scontent-vie1-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/71553776_919015098497213_3072372582809337856_n.jpg?_nc_cat=107&_nc_eui2=AeFgQoW24VEnc1bxhlpaEtef_MYOJO06PR_LacZJqrm-fawQXoa2UnzSsrYU58HRP5A8xmYRL3zxvniG4pvogOpgOtie4WND6zcHqB_8hryXBg&_nc_oc=AQnAeqHj10TggMt770au9g3H0xJk0VTrS6CU0RHRzCUmYD3_OjINilXE4vfX8HMlF-E&_nc_ht=scontent-vie1-1.xx&oh=86c1c0bd50110d6c794d58b2e5d23ff7&oe=5E336DE6