Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Turkıye nin içler acısı hali  (Okunma sayısı 10304 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 04, 2007, 09:45:42 öö
  • Ziyaretçi

Susuzluk...

http://fotoanaliz.hurriyet.com.tr/GaleriDetay.aspx?cid=4790&p=1&rid=4369

Afrika Ülkeleri dişinda dünyada tek su kesintisi uygulanan Başkent in belediye başkanının sözleri:

"Belediye personelini iki aylık izne çıkarmayı planlıyorum. Ankara halkı da tatile gitsin, böylece Ankara’nın nüfusu azalsın ve su tüketiminde düşme sağlansın. 50-60 bin kişi anasının babasının yanına gitsin. Fena mı olur!"


"Bizim zeká seviyemiz Cenab-ı Allah’ın bu kadar afet vereceğini bize düşündürmedi."

"Ben sizi suyu iktisatlı kullanmanız için 2005’te ikaz etmiştim. Tasarruflu kullanılsa, belki suyu kesmeyecektik."

"Susuzluk yüzünden doğabilecek salgın hastalık riski belediyeye yüklenemez."

"Cenab-ı Allah bilir. Cenab-ı Allah isterse Ankara’nın su sorunu bir anda çözülür."


Secim öncesi iktidar partisinin en önemli secim argumanından "Emekli sandığı ve SSK lılarda özel hastanelerden faydalanabilecek"  sonra sağlık sektörünün durumu:

SSK ve Devlet Hastanelerinin yükünü azaltmak ve halkın özel hastane olanaklarından yararlanmasını sağlamak bahanesiyle yaptığı, özel hastanelerden hizmet satın almasını sağlayan düzenleme insan hayatını tehdit eder boyutlara ulaşmış durumda.


İşte Tüyler Ürperten İtiraflar

SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı’na bağlı hastalar, özel hastanelerde en kalitesiz malzemelerle ameliyat ediliyor.

Özellikle kalp ameliyatlarında kalitesiz kataterler, iplikler, stentler, balonlar kullanılıyor. Özel hastanelerin hemen hemen hepsi katater, idrar sondası gibi tek kullanımlık malzemeleri, aynı kan grubundaki birkaç hastada tekrar tekrar kullanıyor. Böylece az ve ucuz malzemeyle çok sayıda hasta ameliyat edilerek ‘sürümden’ kazanılıyor.

Bir paket programından özel hastane %10 civarında kâr elde ediyorsa, malzemeleri tekrar tekrar kullanarak ya da kalitesiz malzeme kullanarak kâr oranını % 35-40’lara çıkarabiliyor.


Ameliyathanelerin durumu içler acısı. İstanbul’daki yaklaşık 26 kalp-damar cerrahisi merkezinin en az 20’sinin ruhsatı uluslararası standartlara uymadıkları için iptal edilmeli.

Devletin sağlığa ayırdığı % 5’lik bütçenin % 80’i ilaca gidiyor. Ancak Türkiye’de ilaçla ilgili bir tasarrufa gitmek imkânsız. Çünkü bir anda karşınızda ciddi devleri bulursunuz. Ayrıca pek çok hekim yazdığı her reçeteden ilaç şirketi tarafından prim aldığı için, bu sistemi yıkmak zor. Daha uygun fiyatlı muadili olmasına rağmen ilaç şirketinden para alan doktor pahalı ilaçları hastaya aldırıyor.


Özel hastanelerde doktorun hastayı kurtarmak için elinden geleni yapması, hasta cebinden ek para ödemediği sürece imkânsız.


……..…her şeye göz yumuluyor. Denetim yapılmıyor; ‘göstermelik’ yapılan denetimlerde ise sadece cihazlara, odalara, tuvaletlere bakılıyor.


“İnsanlar Ölsün ki Daha Çok Kazanalım.” Diyen Doktorlar


Artık bütün vatandaşlar özel hastanelerden yararlanabiliyor! Özellikle de yıllardır SSK ve Devlet Hastanesi kuyruklarında sürünen vatandaşlar, artık en lüks özel hastanelerde ameliyat bile olabiliyorlar! Bu olanak, sosyal güvencesi olan vatandaşı mutlu ediyor. Ama hiçbiri, hastanelerde kendileri için en kalitesiz malzemelerin kullanıldığını bilmiyor.


Bunu bilen, özel hastanelerde bu uygulamalara tanık olan ve hatta kalitesiz malzemelerle ameliyat yapıp ‘vicdan azabı’ çeken bazı hekimler, korkuyor. Hem ameliyat ettikleri hastaların ölmesinden hem de bu gerçeği kamuoyuyla paylaşmaktan. Çünkü işlerini kaybedebilirler, bir daha asla hiçbir yerde iş bulamazlar. Dahası yargılanıp mahkum edilebilirler. Yani bir yanda ‘Hipokrat yemini’ne uygun çalışmak isteyen doktorlar öte yanda daha iyi yaşamak için “Hastalar ölsün ki daha çok kazanalım.” diyen doktorlar. Daha çok kazanma duygusunun hekim dünyasında ağırlık kazanmış olduğunu belirtiyor namuslu olanları. Durumdan çok rahatsızlar. Bu nedenle isimlerini vermeden anlatıyorlar. Bunların kısmen bilindiğini söylüyorlar ve kamuoyunun bütün yapılanları bilmesini istiyorlar.

İsimlerini vermeyen hekimlerin itirafları arasında en korkuncu ise bir kere kullanıldıktan sonra kesinlikle çöpe atılması gereken tıbbi malzemelerin, ‘tasarruf’ olsun diye aynı kan grubuna sahip hastalarda tekrar tekrar kullanılıyor olması. Peki, SSK, Emekli Sandığı ya da Bağ-Kur hastaları neden en kaliteli yerde bile en ‘kalitesiz’ sağlık hizmetini alıyorlar?

Cevap çok korkunç ………………….Adının açıklanmasını istemeyen bir hekim şu bilgiyi veriyor: “15 bin YTL’lik bir kalp ameliyatına, hükümet 5-6 bin YTL ödüyor. Maliyeti yaklaşık 15 bin YTL olan bir kalp ameliyatının 5-6 bin YTL’ye mal edebilmesi için 5 milyonluk iplik yerine 1 milyonluk iplik kullanılıyor. 2.000 dolarlık ilaç kaplı stent yerine, damarda sağa sola kayarak kısa sürede kalp krizine yol açabilen 170 dolarlık stentle hasta ameliyat ediliyor. Ödeme gücü olan ise devletin verdiği paket fiyatın üzerine 5-10 bin YTL eklenip en kaliteli malzemelerle ameliyat ediliyor.”


Ama SSK, Emekli Sandığı ya da Bağ-Kur’dan gelen hastaların çoğu bu bedeli ödeyemiyor. ……………………çok düşük fiyatlara yaptığı paket anlaşmalar ise özellikle tek kullanımlık malzemelerin artık kullanılmaz hale gelene kadar tekrar tekrar kullanılmasına yol açıyor. Peki, bunu yapan özel hastanelerin oranı ne kadar yüksek? “Bunu hepsi yapıyor, ama biz yüzde 90’ı diyelim bari.” diyor yine adının saklı kalmasını isteyen bir cerrah.


Bazı yetkililerden aldığımız bilgilere göre, hastanelerimizdeki tek sorun kullanılan malzemelerin kalitesizliği değil. Ameliyathanelerin durumu da içler acısı. Bir kalp-damar cerrahının ağzından çıkan şu sözler insanı şok ediyor: “İstanbul’da kalp-damar cerrahisinin yapıldığı yaklaşık 26 merkez var. Ancak bu merkezler ABD’de ya da Avrupa’da olsalardı, en az 20’sinin ruhsatı iptal edilirdi. Çünkü hiçbiri ameliyathane şartlarına uygun çalışmıyor.”


Paket programdaki bir hastanın ‘kaybedilmesi’, hastane açısından daha kârlı olduğu için, hastanın yaşayıp yaşamaması da çok önemsenmiyor. Bir insanın ölmesi “eks olmak” olarak adlandırılıp sıradan bir şeymiş gibi karşılanıyor. Devlet ve SSK Hastaneleri’nde çalışan doktorlar, bütün bu ölümcül gerçekleri bildikleri halde, daha çok kazanmak için, hastaları kendilerinin de çalıştıkları özel hastanelere yönlendiriyorlar. Ölen her hasta bu doktorlara daha çok kazandırmış oluyor. Çünkü bir hasta erken ölürse hastane doktorları; tıbbi malzeme, ilaç, yoğun bakım gibi masraflara girmeden ve tedavi süreciyle yorulmadan paket fiyatını cebe indirmiş oluyor.


Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete...


Ağustos 05, 2007, 02:48:24 öö
Yanıtla #1

"Cenab-ı Allah bilir. Cenab-ı Allah isterse Ankara’nın su sorunu bir anda çözülür."  gökçek çok kurnaz bir adam. Malum halk da seviyor bu tarz yorumları. Medya olsun belli kesimler olsun eleştirse dahi o adamın belediye başkalığınu yaptığı ankaranın yarısı onu destekliyor hatta daha da fazlası..ne güzel demokrasi işte...


Anlatılanlar gerçekten korkunç ama bu zihniyet ülkemizde onay görüyor. Maddiyat herşey oldu insanlar insancık oldu. Ben artık bir çözüm de göremiyorum içim zaten kara daha da koyusu yok heralde.
ars longa, vita brevis...


Ağustos 05, 2007, 01:52:22 ös
Yanıtla #2
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

"Cenab-ı Allah bilir. Cenab-ı Allah isterse Ankara’nın su sorunu bir anda çözülür." 

Onun bile çöze bileceğine inanmıyorum :D


Ağustos 25, 2007, 10:38:59 ös
Yanıtla #3

21. y.y Türkiye
Başkent Ankara


PANZER BİZE SU SIKSANA !      


Geleceğimizi
       is
       ti
       yoruz !

Ankara'daki su sıkıntısı ilginç eylemlerinde ilham kaynağı oldu. ÖDP Gençlik Kolları’nca Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin önünde açılan "Panzer bize su sıksana" yazılı esprili pankartın önündeki genç Gülşah Erdem "Panzerler bu kez esin kaynağımız oldu" dedi.

Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü 2. sınıf öğrencisi Erdem pankartın hikayesini şöyle anlattı: "Su kesintileri gençlik kollarındaki tüm arkadaşlarımızın canını çok sıktı. Parti binasında beyin fırtınası yaparak pankartları hazırladık. Geyik muhabbeti içerisinde ’Şimdiye kadar panzer bizi korkutuyordu, şimdi de serinleme amacıyla kullanalım’ dedik."


Gördüğüm en yaratıcı pankart... Geçen hafta kendisi ile beraberdik yeri gelince haberi ekledim.

Saygılarımla.


Ağustos 25, 2007, 10:41:40 ös
Yanıtla #4
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1091
  • Cinsiyet: Bay

Zekice bir hazırlanan bir pankart.
''Kızıl elmada buluşalım''


Ağustos 25, 2007, 10:52:33 ös
Yanıtla #5

Birde espiri yapayım panzer randevuyu Aralık ayına vermiş :) eee aylardan Ağustos , Aralıkta panzer karşısında bunu kimse söylemez :)


Ağustos 26, 2007, 12:19:49 öö
Yanıtla #6
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1091
  • Cinsiyet: Bay

''Kızıl elmada buluşalım''


Ağustos 26, 2007, 01:07:52 ös
Yanıtla #7
  • Ziyaretçi

Birde espiri yapayım panzer randevuyu Aralık ayına vermiş :) eee aylardan Ağustos , Aralıkta panzer karşısında bunu kimse söylemez :)
aman ne kadar komik biraz güleyim de boşuna gitmesin bu sıcaklarda da soğuk espiri yani hiç çekilmez bence siz gidin de espiri yapmak için bir kursa yazılın ha bak bu hiç fena fikir değil ne dersin


Ağustos 26, 2007, 03:48:45 ös
Yanıtla #8

Begenmemenize sevindim (!)


Ağustos 26, 2007, 07:07:36 ös
Yanıtla #9
  • Ziyaretçi

sizin ne tür bir insan olduğunuzu bilmiyorum ama ilk defa bu türden karşılaşıyorum yani söylemek istediğim şu insanlar genelde yaptıkları ya da icraat ettikleri şeylerin beğenilmesini isterler tersi bir durum olunca çok şaşırdım doğrusu (!) bu ne anlama geliyorsa onu da anlamış değilim


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
Turk dilinin Katli!

Başlatan Hamlet Tarih

2 Yanıt
3324 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 07, 2007, 04:09:20 ös
Gönderen: Kaan
Turk Hava Kuvvetleri

Başlatan SublimePrince Guncel Konular

6 Yanıt
4574 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 08, 2007, 03:55:26 ös
Gönderen: paragon
2 Yanıt
5029 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 17, 2009, 04:44:20 öö
Gönderen: de_hund
0 Yanıt
2745 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 29, 2007, 11:47:25 ös
Gönderen: Isis
0 Yanıt
2366 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 16, 2008, 10:45:07 ös
Gönderen: Isis
5 Yanıt
8402 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 10, 2008, 02:50:26 ös
Gönderen: Santander
0 Yanıt
6662 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 16, 2010, 07:58:05 ös
Gönderen: Onien
0 Yanıt
2783 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 10, 2011, 06:52:39 ös
Gönderen: Isis
11 Yanıt
8434 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 25, 2011, 02:03:47 ös
Gönderen: Masor1976
7 Yanıt
3487 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 29, 2016, 07:00:53 ös
Gönderen: moonlight