Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Hazine Kitabı  (Okunma sayısı 2051 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 05, 2018, 12:01:37 öö

HAZİNE KİTABI
Büyük Selçuklu Sultanlığı döneminde İran'ın ufak bir şehrinde tek oğlu olan dul bir kadın yaşıyormuş. Dünyadaki hayatının sonuna gelmiş olduğunu hissedince oğlunu çağırmış ve şöyle demiş :
"Çok güçlük içinde yaşadık,  çünkü fakiriz ; ama sana büyük bir zenginlik emanet ediyorum. Bunu bana güçlü bir büyücü hediye etmişti. İçinde muazzam bir defineye ulaşmak için bütün gereken işaretler var. Benim bunu okuyacak ne takatim  ne de zamanım oldu.  Şimdi onu sana emanet ediyorum. Talimatları uygula çok zengin olacaksın.
Annesini kaybetmenin verdiği derin üzüntü geçtikten sonra oğul, o eski ve değerli büyük kitabı okumak üzere almış. Kitabın baş kısmında şöyle yazıyormuş.:"  Hazineye ulaşmak için sayfa atlamadan okuyunuz.  Eğer hemen netice kısmına atlarsanız kitap bir sihirle kendiliğinden yok olacak ve hazineye erişemeyeceksiniz."
Bundan sonra ise uzak bir ülkede birikmiş bir zenginliğin miktarından bahsediliyormuş ve ayrıca,  bu hazinenin bir mağarada çok iyi korumakta olduğu yazıyormuş.  İlk sayfalardaki Farsça  metin bir yerde kesilmiş ve bundan sonrası Arapça devam ediyormuş. Kendini şimdiden zengin olarak görmekte olan genç,  başkaları da bu sırrı öğrenir üstelik de kendisine yanlış bilgi vererek hazineye sahip olmasınlar diye metni tercüme ettirmeye teşebbüs etmemiş.  Onun yerine büyük bir ihtirasla Arapça öğrenmeye başlamış. Sonunda metni mükemmel şekilde okuyacak bir hale gelmiş. Fakat bir noktadan sonra kitap Çince devam ediyormuş. Sonra başka lisanlar ile devam ediyormuş. Genç adam azimle ve sabırla bunların hepsini çalışmış. Bu sırada da yaşamak için gereken parayı öğrenmiş olduğu lisanlardan kazanmış ve bir süre sonra başkentin en iyi tercümanı olmuş. Böylece bir zaman sonra hayatı toparlanmaya başlamış. Birçok lisansa yazan bir dolu sayfadan sonra kitapta hazinenin nasıl idare edilmesi gerektiğine dair talimatlar varmış. Buraya geldikten sonra genç adam istekli bir şekilde iktisat ve Ticaret öğrenmiş,  ayrıca hazineyi ele geçirdikten sonra aldatılmalara maruz kalmamak için kıymetli incilerin ve mücevherlerin,  menkul eşyaların ve gayrimenkullerin değerlerini belirlemeyi de öğrenmiş.  Bu arada daha iyi bir hayat da sürdürebilmek için de,  öğrendiklerini uyguluyormuş.  Hatta onun çok lisan bilen ve maliyeden anlayan biri olarak şöhreti saraya,  hatta krala ulaşmış. Ona önceleri ufak vazifeler tevdi eden kral sonunda onu krallığın genel valisi ilan etmiş.
Birçok önsözden sonra kitap sonuna doğru gereken daha teknik konulara giriyor ve büyük kapı nasıl inşaa edilir,  vinç nasıl kurulur mağaraya erişmek için bocurgat nasıl kurulur, büyük taş kapılar açılırken ,  büyük taş kütleleri nasıl çıkarılır yol yapımında yolları düzenlemek için dolambaçlı yerler nasıl doldurulur ve buna benzer konuları anlatıyormuş. Bu sırrı asla hiç kimseyle paylaşmayı düşünmeyen ve dolayısıyla hiç kimseden yardım alamayan o dul kadının oğlu,  daha sonra mühendislik ve şehir planlamacılığı çalışmış.  Böylece bilgili ve sayılan bir kişi olmuş.
Nihayet, kültürü çok takdir eden kral,  onu vekili ve sarayın mimarı olarak atamış. Derken sonunda da vezirliğe yükselmiş,. Gerçekten tüm krallıkta ilme onun kadar yatkın,  bizim hazine kitabını okuyabilecek kadar kabiliyetli bir kişi yokmuş.  Artık son sayfaya gelmiş ve hatta bu son sayfayı okuyacağı aynı gün şahın kızı ile evlenecekmiş. En son yaprağı çevirip şu cümleyi okumuş
         " BİLMEK EN BÜYÜK HAZİNEDİR "
Sİ VİS PACEM PARA BELLUM


Kasım 05, 2018, 08:57:11 öö
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 224
  • Cinsiyet: Bay

Masonluğun merak dilen en büyük sırrı bu yazıda anlatılıyor. Gerçekten şahane bir hikaye. Teşekkür ederim Sn Mithranın Oğlu


Kasım 05, 2018, 09:15:18 öö
Yanıtla #2

Güzel bir hikaye, siz mi yazdınız?
aslının nereden geldiğini bilmiyorum fakat,  ben tembellik yapmaya başlayınca bir büyüğümün sürekli hatırlattığı bir hikayedir bu.  Ne yapması gerektiğini ve yöntemlerini  hatırlatıyor bizlere. Hazine Kitabı öyle üç beş sayfalık bir kitap değil. Henüz yolun başındayım ve bitirmek için hala da umut var
Sİ VİS PACEM PARA BELLUM


Kasım 05, 2018, 09:47:26 öö
Yanıtla #3
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 224
  • Cinsiyet: Bay

   Ezoterik bir öykü olabilir mi Anarchosa kardeşim? Hikayenin geçtiği yerde yaşatılmış bir ezoterik sistem bilmiyorum ben ama hikaye anonim hale geldiyse zamanla yerin adı değiştirilmiş olabilir.


Kasım 05, 2018, 09:55:41 öö
Yanıtla #4
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3235
  • Cinsiyet: Bay

Alıntı
o dul kadının oğlu,


Güzel bir yazı Teşekkürler Sayın   Mithranın Oğlu
audi-vide-tace
    dinle-gör
        sus


Kasım 05, 2018, 12:17:30 ös
Yanıtla #5
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 76
  • Cinsiyet: Bay

Bu öykünün bir benzerini bir sanat tarihi profesöründen dinlemiştim. Benim dinlediğim hikaye Babür İmparatorluğunda geçiyordu ve hazine Kaf dağının tepesindeydi ama genel itibariyle hikaye neredeyse aynı sanıyorum. Hatırlattığınız için teşekkür ederim.
Saygılarımla.


Kasım 05, 2018, 04:28:33 ös
Yanıtla #6

Bilgi’nin en büyük hazine olduğunu anlatan güzel bir hikaye.

Aslında bunu anlatmak için hikaye yazmaya gerek var mı? Belki de gerek var, daha süslü oluyor, belli bir çaba sonunda özü anlıyoruz.

Ama ve lakin, bence şu tür çalışmalar daha iyi olabilir. Ünlü bir düşünürün kısa bir sözü konur, forumdaki üyeler de bu sözü her açıdan anlamaya ve özümsemeye çalışırlar, sonunda da söz hakkındaki analizini foruma yazarlar. Çok hoş bir grup çalışması olur bence.

Hatta ben birazdan hoşlandığım bir söz ile ilgili bir başlık açacağım ve sizlerin analizlerini bekleyeceğim.

Sevgiler
Errare humanum est.
Ayıplı Müzmin öğrenci


Kasım 05, 2018, 06:10:46 ös
Yanıtla #7
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 172
  • Cinsiyet: Bay

güzel bir hikaye hatta bu hikayede ders bile çıkardım sn @Mithranın Oğlu harika bir aktarım yapmışsınız. saygılarımla ve sevgilerimle


Kasım 05, 2018, 10:48:36 ös
Yanıtla #8
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1795
  • Cinsiyet: Bay

      Evet, kitap, bilgi, bilim, azim kısacası her şey var bu hikayede. Bir dilin bir insan, iki dilin iki insan ve üç dilin üç insan ettiği de unutulmamalı. Benzer bir çok hikaye var ama olsun,  ben  bu hikayeyi de beğendim.
      Saygılar-sevgiler.
"Vur ama dinle beni"


Kasım 05, 2018, 11:40:29 ös
Yanıtla #9

güzel bir hikaye hatta bu hikayede ders bile çıkardım sn @Mithranın Oğlu harika bir aktarım yapmışsınız. saygılarımla ve sevgilerimle
beğendiyseniz ve faydası olduğunu düşünüyorsanız ne mutlu bana.
Sİ VİS PACEM PARA BELLUM