Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Loca Başkanı’na Ne Denmeli?  (Okunma sayısı 11824 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 02, 2014, 02:31:39 ös
Yanıtla #10
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 254
  • Cinsiyet: Bay

Saygıdeğer Önder, Saygıdeğer Bilgin, Sayın Lider... Üstad-ı Muhterem'in günümüz Türkçe karşılığı.


Kasım 02, 2014, 02:38:46 ös
Yanıtla #11

               Ben şahsen ''üstad-ı muhterem'' sözcük öbeğinin kullanımından yanayım. Bu kullanım kulağa da hoş geliyor. İlla Türkçe bir karşılık bulmak gerekmiyor bu sözcüğe. Konuşurken olsun, yazarken olsun, pek çok yabancı kökenli sözcükleri dilde kullanıyoruz. Türkçe, Arapça ve Farsçanın etkisi altında yüzyıllarca kalmıştır. Zaten doğal diller sürekli etkileşim halindedir. ''Semaver'' sözcüğünü düşünelim örnek olarak. Burada yüz kişiye sorsak, belki tamamına yakını sözcüğün Arapça ya da Farsça olduğunu söyler. Oysaki bu sözcük Rusçadır. Etkileşim muhakkak oluyor.
 
               Eski Anadolu Türkçesi ve Osmanlı Türkçesi ile birlikte dilimize Arapça ve Farsçadan binlerce kelime almışız. Bunların pek çoğunu da hala kullanıyoruz. Hatta bu sözcüklerini ''üstad-ı muhterem'' de olduğu gibi kalıplarla da kullanmaya devam ediyoruz. Eğer Masonluk bizim ülkemizde yeni olan bir şey olsaydı tabi ki bu kullanımın yerine başka bir sözcük olurdu, ben öyle düşünüyorum. Yine de ''üstad-ı muhterem''in kullanımında bana göre hiçbir sakınca yok, tersine çok da hoş.

             ADAM'ın da belirttiği gibi sözcüğün doğru yazımı ''üstat'' şeklindedir. Bunun yanında genelde ''metot'' sözcüğünü de yanlış yazmaktadır bazı arkadaşlarımız. Birçok kez gördüm bu sözcüğü ''metod'' şeklinde yazanları. Türkçenin ses yapısından kaynaklanan bazı değişimler söz konusudur. Bu hataların çoğu da ünsüzlerle ilgili ses olaylarından kaynaklanmaktadır.

                         
Hiçbir şey bilmeyen, hiçbir şeyi sevemez.
Hiçbir şey yapamayan, hiçbir şeyden anlamaz.
Hiçbir şeyden anlamayan insan değersizdir.


Kasım 02, 2014, 02:40:08 ös
Yanıtla #12
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 147
  • Cinsiyet: Bay

Yüce Kalem
Uygun bir sıfat olurdu.
Seslendirildiğinde cümle arasında abartı ve gösteriş yok makam gereği ön eki saygısını hissettiriyor.
Saygılarımla.


Kasım 02, 2014, 02:58:49 ös
Yanıtla #13

         Üstad-ı muhterem en iyisi yine de, hem alışık olduğumuz bir sözcük öbeği. ''Yüce Kalem'' bana açıkçası adli bir ünvan gibi geldi. Kaldı ki diğer mason derecelerinde de ''üstat'' sözcüğü kullanılıyor. 33.dereceyi diğerlerinden çok da ayırmamak lazım. :)
Hiçbir şey bilmeyen, hiçbir şeyi sevemez.
Hiçbir şey yapamayan, hiçbir şeyden anlamaz.
Hiçbir şeyden anlamayan insan değersizdir.


Kasım 02, 2014, 03:56:14 ös
Yanıtla #14
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Ne kadar ilginç...

Bir yanda çok güzel bir girişimle bize Türk dili kurallarını anımsatmakta olan (sağ olsun var olsun) sayın arachnida da aynı etkilenme altında...  Burada kulağa hoş gelmesinden mi söz etmeli yoksa Türk dili uyarınca doğru olandan mı?

Başta olması gereken "saygıdeğer" sıfatını iyi buldu bulanlar.  (Sayın denilseydi pek olmazdı. İkisi arasında fark var.) Bundan hoşlanmayan ve eski terimi tercih eden "muhterem" diyebilirdi. Sonuç Muhterem Üstat olurdu; Üstad-ı Muhterem değil. Çünkü bu bir Türkçe tamlama değil, Osmanlıca terkip.

Nitekim Sayın arachnida ille de Türkçe bir karşılık bulmak gerekmediğini söylese de aslında doğrusunun böyle olduğunu belirtmekten geri kalmadı.

Sayın Tij'in dediğini de göz ardı etmemeli aslında. Almancayı esas ya da öncelikli alsaydık, öyle bir durum olabilirdi. Fakat bu bağlamda Alman masonların da kendi benimseyişlerini yeğledikleri, "ehrwürdig" gibi tam bir sözlük karşılığı kullanmadıkları, bunun yerine fonksiyonel karşılığı aldıkları görülüyor.

Bir de localardan oluşan örgütün başı var hani... Üstad-ı Muhterem'in uygun bir karşılık olduğunu ileri sürenler, öte yanda Büyük Üstat yerine niçin Üstad-ı Azam kullanılmasının terk edilmiş duğuna da yanıt getirmeli.

Bu iş bitmez... Niçin mahfil terk edilmiş de loca olmuş? Niçin Mahfil-i Azam denilmiyor da Büyük Loca deniyor?

Biri öyle bir diğeri öteki türlü olur mu?... Bir tutarlılık gerekmez mi? Masonluk gibi önemli ve ciddi bir kurumun örgütlerinin, kendi dillerinin gereklerini de doğru kullanmaya özen göstermeleri beklenmez mi?

Bunun dışıındaki önerilere değinmek istemiyorum. Çünkü o önerileri alıp Batı dillerine çevirecek olursanız,  bambaşka ve hiç ilgisiz terimlere varırsınız.

Elbette Batı dillerindeki o master ya da maestro gibi sözcüklerin Türkçedeki karşılığı, önder ya da lider falan değil. Masonluğun niteliğini göz önünde tuttuğumuzda belki "usta" çok daha doğru.

Nitekim Türk Masonluğu'nun unutulmaz araştırmacı yazarlarından biri olan Tanju Koray'ın kitaplarından birinin adı şöyledir: "Çırak-Kalfa-Usta"

Acaba neden hiç kimse bu sözcüğü önermedi? Bu da mı etkilenmeden ileri geliyor?

Saygıdeğer Usta olmaz mıydı en doğru, bire-bir çeviri? 



   


 
« Son Düzenleme: Kasım 02, 2014, 04:40:14 ös Gönderen: ADAM »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Kasım 02, 2014, 04:29:15 ös
Yanıtla #15

             Mason olmadığım için bu derneğin çatısı altında kullanılan sözcükleri bilmem mümkün değil. Kulağa hoş gelmesi meselesini şöyle açıklamak isterim. Üstad-ı muhterem ünvanı artık tüm localarda kullanılıyor anladığım kadarıyla, yerleşmiş bir yapı bu. Bu ünvanı dil ile ifade ederken herhangi bir rahatsızlık verici durum yok, ben bunu anlatmak istemiştim. Yine yazıyorum, kulağa gerçekten son derece hoş geliyor. Türkçe bir karşılık kullanılır mı, eğer 1923 sonrasında mason locaları açılmış olsaydı eminim bir şeyler daha farklı olurdu. Bildiğim kadarıyla Türkiye'de bu localar Osmanlı zamanında açılmış.

          Gelelim ikinci meseleye. Mason kavramlarını da unuttum şu an, hatam varsa hatamı da düzeltin, ''Üstad-ı azam'' yerine sanırım ''Büyük Üstat'' kullanılıyormuş. Bu Türkçe kullanıldığı halde neden ''Üstad-ı muhterem'' öyle değil? diye bir soru vardı. Bu yalnızca Masonluk ile alakalı bir durum değil. Türk dilinde pek çok yerde bu tarz farklı kullanımlar görmekteyiz. Hatta öyle ki, sözcük Türkçe olup sözcüğün sonuna Arapçadan gelen ekler var. ''İsim'' sözcüğü yerine de ''ad'' sözcüğünü kullanmayı ben daha doğru buluyorum. Burada önemli olan nokta aslında şudur: Herkes neyi tercih ediyorsa onu kullanmalı. Eğer Türkçe öğretmeniyseniz ve ders anlatırken ''isim''  ya da ''fiil'' sözcüklerini kullanmayı sevmiyorsanız onların yerine kullandığınız ''ad'' ve ''eylem'' sözcüklerini tutarlı bir şekilde kullanmaya devam etmelisiniz. Bazen ''isim'' bazen ''ad'' kullanıp da ikilemler yaratmamalısınız.

          Bahsettiğim şey ''üstad-ı muhterem'' için de geçerli. Türkçe olup olmaması gerçekten önemli değil bence. Çünkü neredeyse tüm bitki, sebze, meyve adları bile aslında Türkçe değil. Ben en basit olanlarını yazıyorum burada. O yüzden benim açımdan hiçbir sakıncası yok bu kullanımın. Şahsen o mertebede olsam şu anda, çok da keyif alırdım bana üstad-ı muhterem denmesinden. Açıkçası ''saygıdeğer''den daha ağır, hoş :)
Hiçbir şey bilmeyen, hiçbir şeyi sevemez.
Hiçbir şey yapamayan, hiçbir şeyden anlamaz.
Hiçbir şeyden anlamayan insan değersizdir.


Kasım 02, 2014, 05:01:25 ös
Yanıtla #16
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 147
  • Cinsiyet: Bay



Ben sıfatları adli,çok resmi vb. Kalıplara sığdırmıyorum.
Benim için önemli olan taşıyan kişinin konumunu belirtmesidir.

Fikrimi paylaşmak istedim konu başlığı altında güzel önerilerde gelecektir elbette.

Hem sizin açınızdan bakacak olursak,Sn ADAM'n beklentide olduğu sıfatlarda ( çırak,kalfa,usta) sanayide kullanılan sıfatlardır,fazla sanayi'ce mi diyeceğiz yoksa bu sıfatların taşıdığı anlamımı irdeleyeceğiz ?
« Son Düzenleme: Kasım 02, 2014, 05:38:17 ös Gönderen: ADAM »
Saygılarımla.


Kasım 02, 2014, 05:12:44 ös
Yanıtla #17

    Usta, kalfa ve çırak sözcükleri masonlukla alakalı yalnız, bunu unutmayın. Mason demek, ''duvarcı''tir. Haliyle usta, kalfa ve çırak da bu meslekle alakalı birer kullanımdır. :)
Hiçbir şey bilmeyen, hiçbir şeyi sevemez.
Hiçbir şey yapamayan, hiçbir şeyden anlamaz.
Hiçbir şeyden anlamayan insan değersizdir.


Kasım 02, 2014, 05:19:53 ös
Yanıtla #18
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Konu dışına çıkarız biraz ama Sayın Kajmeran yanılıyor. Çırak, kalfa ve usta sıfatları sanayi çerçevesine özgü değildir. Düşünsel işlerin de aşamaları vardır; çıraklıkla başlanır, zamanı gelince kalfalığa geçilir, sonra belki ustalığa yükselinir.

Beri yanda ben Sayın arachnidayı biraz duygusal tutumlu buldum. Şöyle ki, masonların temel irdeleme ilkeleri bilimsellik ve akıl olduğuna göre, herhalde bir görevlinmin sıfatının duygusallık yöntemiyle belirlenmesini bekleyemeyiz. Şayet Türkiye'de 1950'li yıllara kadar Masonluk hiç olmasaydı, acaba Üstad-ı Muhterem gibi bir sıfat keşfedilebilir miydi?

Buna karşın Türkiye'de HKEMBL ile KMBL tarafından bu sıfatın kullanılmakta olduğunu belirtmeliyiz. Saygıdeğer Üstat sıfatını ise sadece ÖMBL kullanıyor.



(Bu vesileyle ilginç bir durum çıktı ortaya. Kimileri KMBL için ÖMBL'nin bir kolu yda uzantısı ya da ona bağlı der ya!... Bir tek bu durum bile öyle olmadığını gösteren bir kanıt sayılır.)



(Bir diğer not: Mason sözcüğü duvarcının çok ötesindedir. Dilimizde duvarcı anlamına hiç gelmez. Batı dillerinde ise o anlama da gelebildiği için genellikle başına bir de özgür anlamına gelen sıfat eklenerek kullanılır. Tarihte çok daha geniş, "bina yapımcısı" gibi bir anlam taşımıştır. Bu konuda Forumda ayrıca bir irdeleme yapmıştık.)

 
 
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Kasım 02, 2014, 05:25:00 ös
Yanıtla #19

      Ben Masonluk ile alakalı kavramları bilmiyorum pek. Genel manada ''duvarcı'' olarak bilinir ama elbette derinine inmek lazım. Doğrusunu da öğrenmiş oldum. Kullanılan ünvanların birer sıfat olmadığını da belirtmek isterim. Belagat başlıklı bölümde sözcüklere dil içindeki kullanımlarına göre görev adı vermemiz gerektiğini belirtmiştim. Mason olmuş olsam belki daha güzel bilgiler paylaşmak isterdim ama ben bildiğim ve inandığım şeyler doğrultusunda bir şeyler yazıyorum. Hatam varsa da affola.
Hiçbir şey bilmeyen, hiçbir şeyi sevemez.
Hiçbir şey yapamayan, hiçbir şeyden anlamaz.
Hiçbir şeyden anlamayan insan değersizdir.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
5 Yanıt
4120 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 24, 2008, 10:17:18 öö
Gönderen: Prenses Isabella
14 Yanıt
20361 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 03, 2014, 01:09:33 ös
Gönderen: ADAM
10 Yanıt
7322 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 22, 2009, 12:48:22 öö
Gönderen: asoraman
16 Yanıt
15324 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 03, 2009, 08:26:25 ös
Gönderen: Lux_e_Tenebris
0 Yanıt
3524 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 07, 2010, 12:47:05 ös
Gönderen: ADAM
13 Yanıt
37016 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 10, 2011, 09:37:02 öö
Gönderen: papoose
2 Yanıt
4134 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 10, 2010, 11:39:16 ös
Gönderen: Gercek nerede
17 Yanıt
18275 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 18, 2011, 04:55:30 ös
Gönderen: sundance
5 Yanıt
6391 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 16, 2011, 02:29:51 öö
Gönderen: Prometheus
4 Yanıt
3839 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 10, 2014, 01:39:27 öö
Gönderen: Attis