Masonlar.org - Harici Forumu
Mason ve Masonluk Nedir? => Kabala, Kebala, Qabala, Cabala, Kabballah => Konuyu başlatan: Prenses Isabella - Eylül 10, 2008, 03:36:52 ös
-
Konu hakkinda arastirma yaparken aklima takilan bir soruyu Sizlerle paylasmak istedim.
http://www.ucalgary.ca/~elsegal/Sefirot/SefirotHome.html sekli ve 10 Emirle olan ne gibi baglantisi olabilecegi konusunda bilinmezlige dustugumden bu konuda derin bilgisi olan varsa ve yardimci olursa sevinirim ve su ilkeler;
1. keter (taç)
2. hokhmah (akıl, hikmet, bilgelik)
3. binah (anlayış)
4. hesed (merhamet)
5. gevurah (adalet)
6. tiferet (güzellik)
7. nezah (zafer)
8. hod (ihtişam)
9. yesod (temel)
10. malkut (krallık
-
-Kabal , gizli bilgilerin gelenegi -seklinde cevrilebilecek, Z'ev ben Shimon Halevi isimli yazarin originali "La cabbale, tradition de connaissance cachée" adli kitapta aradiginiz ozellikte bir iliski kurulmus.. Turkce cevirisi yapilmismi bilemiyorum.. umuyorum yardimci olur
-
Kabala çok kapsamlı bir sistemdir Sayın Sevil, 10 sefirotu burada konuşmaya kalksak eminim ki bir kitap dolusu şey yazmak zorunda kalırız. Ancak bu konuda size Dion Fortune'un bir ders kitabı gibi okutulan ve Kabala'yı muhteşem bir açıklık ve akıcılıkla anlattığı "Mistik Kabala" adlı eserini önerebilirim. Eminim ki pek çok sorunuza cevap bulacaksınız.
Saygılarımla
-
Kabala çok kapsamlı bir sistemdir Sayın Sevil, 10 sefirotu burada konuşmaya kalksak eminim ki bir kitap dolusu şey yazmak zorunda kalırız. Ancak bu konuda size Dion Fortune'un bir ders kitabı gibi okutulan ve Kabala'yı muhteşem bir açıklık ve akıcılıkla anlattığı "Mistik Kabala" adlı eserini önerebilirim. Eminim ki pek çok sorunuza cevap bulacaksınız.
Saygılarımla
Ok. Tesekkur Ederim.
Saygilar Bizden,
-
Bunun 10 emirle bağlantılı olabileceğini niye düşündünüzkiki?Yani on emire itaat etmeden hatta tüm buyruklara itaat etmeden içimizdeki isaril'i uyandırmanın ve güçlendirmenin mümkünü yok ama böyle bir bağlantı olasılığı da şimdi beni düşündürmeye başladı ama düşündükçe bu bana on sefirotun herşeyle olan bağlantısıyla aynı düzeyde anlamlı geliyor.Ben internetteki kabala derslerini takip etmeye başladım ve 50 yıl kendi başıma başka şeyler öğrenerek alabileceğim bilginin özüne birkaç günde ulaştım.Bende eskiden kendi kafamdaki soruları araştırır ve peşinden giderdim bu sadece rüzgarı kovalamak gibi birşey şimdi var olan gerçeği öğrenip özümsemeye ve olduğu gibi kabul etmeye başladım.Herkesin kutsal kitap eğitimine ihtiyacı olduğunu yoksa kafalarına gelen düşünceler ve sorularla ordan oraya sürükleneceğini düşünüyorum.Ağızın tükürük ürettiği gibi beyinde düşünce üretir işi görevi odur ama çok zaman bize gerçeği getirecek düşünce üretmez gerçeği getirecek düşünceyi yaratanla bir olup farkımızı kustuğumuz noktada güçlenen israil in beslediği beyin üretir.Şimdi bi taraftan 10 emiri almışsınız öbür tarafta ise 10 sefirot var bağlantısını soruyorsunuz.Peki siz nerdesiniz?Sizle olan bağlantısını yani insanla bağlantısını sorsanız o zaman konu açılabilir genişleyebilir ama 10 sefirotla 10 emirin bağlantısını sorduğunuz noktada ikisi birbirini bağlantılı yada bağlantısız götürür ve geriye insana mahsus bişey kalmaz.Şimdi eğer kutsal kitap okursanız zaman içerisinde kutsal kitabın içine gireceksiniz.Çünkü sizin hayatınızda olan her şey kutsal kitabın içide de oluyor.Yaşadığınız her olay sorduğunuz her soru kutsal kitapta da var.Çölde israilliler sizin düşündüğünüz gibi düşünüyor ve durmadan sorularına cevap arıyorlar.Bulunduğunuz ruhsal aşama israillerin çölde bulunduğu aşama ve her birey bu aşamadan geçer her israillinin bir gün kölelikten kurtulup vaat edilen toprakları edinmek üzere çöle götürüldüğü gibi ama ancak bir kısmı o çölden çıkar bir kısmı ise beyne gelen bu tür sorular yada imansızlık nedeniyle çölde ölür.Bu noktada güçlü bir iman ve kutsal kitap eğitimi size yardımcı olabilir.Kutsal kitabı okudukça herşeyin hala aynı olduğunu ve o zaman herşeyi yöneten yaratan ın şu anda aynı şekilde davrandığını aynı kuralların geçerli olduğunu gördükçe siz kutsal kitabın içine gireceksiniz yani sizin hayatınızın formuyla kusal kitabın formu eşitlenecek.Hiçbir fark kalmayacak ve siz bireysel olarak kutsal kitap alacaksınız israillerin kitap aldığı gibi.Yanlış anlamayın size ayrı bir kitap gelmeyecek ama sizin bireysel hayatınızın ve her anınızın her hissinizin kutsal kitapla birebir şahsi eşitliği olacak.Böyle bir eşitlenme kutsal kitap dışında hiçbir şeyle mümkün değildir mümkünsede ben bilmiyorum.Kutsal kitabın varlığınızın içine işlemesini sağlayacak bir öğretmen ve grup bulmanızı ümit ediyorum ve çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak....
-
Sevgili Eagle; konuya yapmis oldugunuz anlamli ve derin aciklamaniz icin Tesekkuler.
Beynimizin surekli olarak dusunce uretme hususunda Sizinle hemfikirim ve Gercegi bilip ozgur kalmanin da manasinin derin aciliminin oneminin bilincindeyim.
Aslinda konuya farkli bir acidan isik tuttugunuzu soylemeden gecemicem. Cunku dogrusu :) ben de cogu seylerin acikliga kavusturulmasi adina derin bir arayis icersindeydim. Buldukca bazi seylerin ya da cozume ulastikca bir kisi olarak ruhsal baglamda rahatlama moduna otomotikman geciyorum bu da beni aldigim seylerin beni tatmin ettigini gosteriyor. Ayrica Israil benzetmesini tam yerinde belirtmissiniz gibi geldi bana.
Bu arada Kabbala derslerini aldiginizi ogrenmis bulunuyorum. Yurudugunuz yolda ( Ruhsal Gelisim kaydetme acisindan ) daimi Basarilar diliyorum.
Saygi ve Sevgilerimle.
-
-Kabal , gizli bilgilerin gelenegi -seklinde cevrilebilecek, Z'ev ben Shimon Halevi isimli yazarin originali "La cabbale, tradition de connaissance cachée" adli kitapta aradiginiz ozellikte bir iliski kurulmus.. Turkce cevirisi yapilmismi bilemiyorum.. umuyorum yardimci olur
Saniyorum ki, yardimci olur. Tesekkurler Sevgili Demeter :) yardimci oldugunuz icin.
Sevgiler.
-
Öncelikle size ulaşabilme şansını bana veren forum yöneticilerine sonrada gerçek arayışınıda olduğunuz ve bunu takip edecek yüreğe sahip olduğunuz için size teşekkür ederim.Günümüz kadınlarının çoğu her ihtiyacı gibi ruhsal bilgi ve idrak ihtiyacından utanç duymakta ve soruları ile baş başa boğulma yolunu tercih etmekteler.Bu tür sorularınızın yanıtlarını buldukça bir süre rahatlayacaksınız evet ta ki başka bir soruyla karşılaşana ve bu bilgiye açlık ve susuzluk giderildikçe daha çok artmaya başlayacak.Beynin bu tür sorularına cevap arayarak geçici tatminler edinmek yerine içinizdeki israil'e yatırım yaparak her türlü cevap ve tatmini ondan birebir almanızı tavsiye ediyorum.Bu konularda erkeklerden daha şanslısınız çünkü bu aşamaları geçebilmek için bir erkek evli olmak zorundadır oysa bir bayan bunu kendi başına yapabilecek kapasitedir.Şimdi siz bu olayı doğasına bırakır ve beyninizle soru sorup dıştan yanıtlar arama yolunda gidebildiğiniz kadar giderseniz bir gün eninde sonunda alamayacak noktaya geleceksiniz.Sorma şeklinizden anlayabildiğim kadarı ile bir 10 yıl daha gider.Yol aynı Sevil hanım benim sorunuzu yanıtlamaktaki amacım sizin bu 10 yıllık sürecinizi kesip bugün doğru karşılığı vererek kutsal kitap çalışmasına başlamanızı ve 10 yıl kazanmanızı sağlamak.Bende bir bayanım ve benim yolumda bu şekilde kesilip doğru nokatadan bakmam tavsiye edildiği için bugün bende gelişim sürecini hızlandırabileceğim bir bireyle karşılaştığımda aynı şeyi öneriyorum.Bu sorular dünyasal benliğinize ait dünyasal beyninizin ürettiği sorulardır ve doğru insandan doğru cevabı alabilme ihtimalniz çok düşüktür.siz aşağıdan yukarıya doğru vasıta ile harekete geçtiğiniz zaman (Kutsal kitap) Yaratan'da yukarıdan aşağıya sizin için harekete geçip sizle buluşcakatır ve içinizdeki israilin yükselmesiyle beraber beyniniz israil beyniyle aynı düşüncede ve düzeyde olacaktır ki o yaratan'ın beynidir sormaz yanıtlar,yönlenirir,çözer.Almaz,verir.Varlığınızın her hücresini tatminle doldurup alt aşamanın verdiği(Dünya milletleri) her türlü soru kuruntu ve sıkıntıdan kurtararak sonsuz bir doyuma ulaşmanızı sağlar.Fakat bunun için tam ve kesin adanmışlıkla kutsal kitap çalışmak ve aşama aşama hayata uygulamak gerekir.ışık talep ettiğiniz oranda ve dayanabileceğiniz güçte gelecektir.Yada içinizdeki israil parçalanıp diğer milletlere köle ve oyuncak olacaktır.Durumunuzu ölçmenin en kolay testi şudur;dünyaya bakın,eğer her şey size mutlak uyum ve bütünlük halinde görünüyor ve beş duyunuzla algıladığınız herşey size zevk veriyorsa israil yükseliştedir.Çünkü var olan herşeyin neden öyle olduğunu israil bilmektedir.Eğer bunlar size sıkıntı ve hoşnutsuzluk veriyorsa dünya ülkeleri israili yağmalıyor demektir.Bir gün iyi bir gün kötü görüyorsanız iyi olduğu gün nasıl düşünüp davrandığınızı kaos olduğu gün nasıl düşünüp davrandığınızı araştırın.Bulunduğunuz yerde amaç birliği olan gruplara katılın eğer yoksa bir an önce oluşturun.Sizin bulunduğunuz aşamaları geçmiş olan insanlarla görüşün.Kendi içinizde bir şey aramayın orda işinize yarayacak hiçbirşey yok sizden farklı olana yönelip ona vermeye başlayana kadar bu sorular tükenmeyecektir ve cevapları hiçbirşey ifade etmeyecektir.Her soru tez anti tez ve sentez şeklinde öbür soruyu doğuracaktır ve bu sadece kaosu büyütecektir.Bayan olduğunuz için bir gruba dahil olmak zorunda da değilsiniz ama kutsal kitap çalışır ve bunu yapan bir gruba hizmet ederseniz gücünüz idrakiniz ve seviyeniz o grupla birlikte katlanacaktır.Ben Ankara'da yaşıyorum ve bende bu yolda olan ve hizmet edebileceğim bir grup bulamazsam herhangi bir hristiyan gruba dahil olup onlarla beraber ilerlemeyi düşünüyorum çünkü müslüman olup böyle bir çalışma yapan hiçbir grup yada şahıs tanımıyorum ve şu ana kadar edindiğim tüm ruhsal bilgi ve tecrübelerim geçmişte kiliselerle yaptığım çalışmalardan kaynaklanıyor.Ruhsal arayış içinde olan ve bunu dile getiren başka hemcinslerim olduğunu gördüğüm için mutluyum.Hatta günümüzde Türkiye'de erkeklerden çok kadınların bu konulara meyilli ve hazır olduğunu görmek beni mutlu ediyor.Türkiye'de doğru parçaların doğru şekilde bir araya getirilmesiyle bu tür çalışmalarn yapılabileceği gruplar oluşturulması ve ruhsal bir uyanışın yaşanması için dua ediyorum.Yoksa planım ismaili bırakıp kaçan hacer gibi başka bir ülkeye kaçıp geri kalan hayatımı orda geçirmek. :)
Yuhanna:4-13-14;isa şöyle dedi,bu sudan her içen yine susayacak oysa benim verdiğim sudan içenin içinden diri su fışkıracak.
-
Yuhanna:4-13-14;isa şöyle dedi,bu sudan her içen yine susayacak oysa benim verdiğim sudan içenin içinden diri su fışkıracak.
Sevgili Eagle; ayni sekilde, yoluma onemli derecede isik tuttugunuz ve bir Bayan olmaniz ayrica benim icin daha sevindirici olmustur. Haklisiniz, tavsiyenizi tutmaya calisacam; elimden geldigince ve bir birey olarak yalniz basima hicbisey ifade etmedigimi, edemeyecegimi yakin bir tarihte anlamistim. Ancak bunun gerekliliğini Sayenizde daha iyi anlamis bulunuyorum.
Evet, bu arada grupsal olarak calismalara dogru bir yonelimim sozkonusuydu Sevgili Eagle; ancak bunda tam olarak karar kilmadigimdan olacak biraz geri durmaktaydim. Ama bu Degerli Sozlerinizden de yola cikarak kararli bir sekilde bu calismalara en yakin zamanda baslicam.
Tesekkur ve Saygilarimla,
-
Yanlış anlaşılaşacak bir şey söylediysem özür dilerim ama birey olarak hiçbirşey ifade etmediğinizi ne düşündüm nede ima ettim.Bizde bize yarayan bir şey yok derken bizim olan zaten bize aittir ve nereye gitsek gelir ne artar ne eksilir zaten vardır ve bizle kalır ve sahip olduğumuz şeye ihtiyaç arzu duymayız demek istedim.İşte gelmek isteğim konu yani herşey olduğunuz ve diğerlerinin aslında size ihtiyacı olduğunu ve sizin bir şeye ihtiyacınız olmadığını görüp bundan tatmin duyabilmeniz için grup önerdim yoksa tekrar söylüyorum bir bayanın gruba ihtiyacı yoktur bir bayanın bir erkeğe ihtiyacı yoktur bir bayanın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur çünkü doğası ihtiyaç duyulan şeyleri yaratır üretir yapabilir kılmıştır kadını.Ama sistem kadını öyle bir konuma getirip öyle bir oyun oynamıştır ki kadın kendinden ve gücünden habersizdir ve gerçek ihtiyacının ne olduğunu bilmemektedir.Kadın eskiden sadece ailesine zemin oldu ailesini destekledi ve aile bu şekilde başarılı olabildi her çağda her durumda kadın desteği almamış yada kadın desteğinden doğmuş oluşumları kopyalamamış hiçbir plan yada iş yürümemiştir.Hala toplumun ve dünyanın ne olacağını belirleyecek olan kadındır.Herşey kadına bağlı.Bu noktada özellikle Türkiye'de kadının doğru kararlar alıp doğru gruplara desteğini verebilmesi için kadının eğitilmesi,güçlendirilmesi ve erkekle bir konumda görülmesi şarttır.En geri kalmış ülkeden en basit kadına gerekli eğitim verilirse o kadın dünyı yerinden oynatabilecek bir oluşumu yapılandırıp doğru ilerlemesini organize edebilecek güçtedir.ingiltere ve Amerikada hayvan denebilecek sıfatta adamların başarılı olmasının tek sebebi budur.Tek bir şeyi doğru yapmışlardır kadınları kendileri ile bir konumda görüp hayatlarının kadına bağlı olduğunu bilip gereken saygı ve eğitimi vermişlerdir.Ve hala tek bir aile olarak girdikleri her toprağı denetimi altına alıp her canlıya egemen olabiliyorlar.Kadın orda uyanmış bir halde en ücra köyünde yaşayan kadın bile tek başına hayatını nasıl devam ettirmesi gerektiğini bilen bir hikmete sahip ama bizim ülkemizde kadın kocasına haber vermeden komuşuya gidip sohbet etmeye korkuyor. :) Kadından kişiliği alınmış karakteri silinmiş kendi olmaktan çıkarılmış bir durumda sömürülüyor.Yine de kadın o halde bile konuştuğu zaman birçok üst düzey yönetici erkekten daha gerçek cevaplar veriyor bir ruha bir yapıya bir karaktere sahip olduğunu anında gösteriyor.Kadını kapalı tutup cehalete terkeden erkekse teknolojide eğitimde almış başını gitmiş bi başına işte bu komik tabloyuda başbakanımız cumhurbaşkanımız ve yanındaki türbanlı eşleri örneğinde görüyoruz.Erkek ok dünya tanıyor biliyor anlaşılabilir bir dış görünümdeyken yanlarındaki eş (Ki mecbur olmasalar çıkarmayacaklar dışarı) başka ülkelerin anlam veremediği bir şeye benzetemedikleri bir konumda ve yaz ortası kafaları örtülü,diğer ülkelerin hanımefendileriyle gerçek bir paylaşım yaşayamayacak onların gerçekliğini hissedip anlayamayacak konumda ve kendi gerçekliğinide ifade edemeyecek durumda çünkü şahsi,birey olarak bir gerçekliği ve yaşamı yok erkekten bağımsız olarak.Şu anda Türk kadını diğer dünya kadınlarının anlam veremediği iletişim kuramadığı kursada bundan gülmek dışında bir sonuç çıkaramayacağı durumda çünkü Türkiye'deki sistemin yetiştirdiği kadın tipi bu.Buda zamanla yaşamın sanatın hareketin durmasına yol açan bir durum.Sezen Aksu'nun üretken olduğu dönemlerde nasıl aşklar vardı hatırlarmısınız?Tek bir yaşayan kadın yıllarca aşklara can verdi,sevmeyi öğretti kitleler hareketlendi aşk için herşeyden vazgeçmeye başladı insan olduğunu ve yaşadığını hissetti doya doya.Özgür ve yaşayan bir birey olmanın bedelini kötü ödedi Sezen Aksu bakın kimse cesaret edemiyor artık.Tüm yaptıklarına karşılık hak ettiği değerin milyonda biri verilmedi,hiçbir yerden destek,övgü ,takdir,teşşekkür hiçbir karşılık almadı verdiği herşey alınıp kullanılıp sindirildikten sonra hiçbir konum için layık görülmedi,ayakta durması,daha güçlenmesi için ihtiyacı olan zemin hazırlanmadı.Hala vermeye üretmeye çalışıyor.O dönemler nasıl mutluyduk değilmi?Bir şeyin bizi mutlu ettiğini aşık ettiğini güç verdiğini hissediyorduk herşeyimizi terkedip aşk için ölmek istiyorduk değilmi?Ne oldu şimdi?Kılımız kıprıdamıyor.Yaaaaaaa!!! Bu yüzden Sevil hanım tek başınıza bir birey olarak her şey olduğunuzu bilin ve aslında diğerlerinin size ihtiyacı olduğunu.Geri durmaktaki tereddütünüz çok iyi anlıyorum çünkü şu an içinde bulunduğumuz sistem sizin gibi öğrenmeye,gelişmeye büyümeye hazır bir bireyi kabul edebilecek ve imkan sunabilecek bir durumda değil.Meraktan çok sorularınızla bulunduğunuz çevrelerin durumunu test ediyorsunuz diye düşünüyorum ve aldığınız belirsiz yanıtlar daha çok uzaklaşmanıza sebep oluyor ve adım atacak alan bulamıyorsunuz çünkü direkt size ulaşan cevaplar yerine daha belirsiz noktalara itiliyorsunuz.Tüm bu karanlık içinde ışık içinizde yanmaya başlayacak ve bir noktadan sonra siz cevap olmaya başlayacaksınız.Size tek tavsiyem var oda kutsal kitap okumanız,bu çalışmayı yapan bildiğim tek grup ise kiliseler.İçlerinde kutsal kitabın tüm sırlarını,derin manalarını ve sizin hayatınıza direkt ulaşması için gereken yolu bilen insanlar var.Ben kendi başıma ayaklarım üzerinde durabilecek ve tek çalışabilecek duruma onlarla geldim.Amaç birliğinde olabileceğiniz ve destek olabileceğiniz başka bir grup olabilirmi bilmiyorum ve dışarda gördüğüm insanlar ve olayların gidişatına bakarak benlik duygusunu aşmış ve amaç edinmiş bir grubun olması imkansız diye düşünüyorum.Düşüncelerimi dikkate aldığınız ve okuduğunuz için teşekkür ederim.
-
Anliyorum Sizi Sevgili Eagle; hem de cok iyi :) bu arada ozur dilemenizi gerektirecek bir durum yok ve Gerceklerin her zaman icin dosdogru belirtilmesinden yanayim.
Kiliseleri de soylediniz de aklima buraya gelmeden onceki halim geldi inanin icler acisi bir durumdaydim. Masonlukta aradigim butun sorularimin cevabini bazan zar zor, bazan da kolaylikla bulabildim. Ozellikle de yardim ve destekleri asla gozardi edemem. Ancak buraya gelmeden once Kiliselerden bir yardim, destek gormus olsaydim sanirim burada olmazdim. Cok dogru soyluyorsunuz, Size tamamiyle katiliyorum ve bunun bilincindeyim de. Erkek hegamonyasinin ( Bazi Uzman ve Bayanlara fazlasiyla deger veren Erkekleri muaf tutuyorum ) temelindeki sebebi Sizinle daha iyi kavramis bulunuyorum.
Ancak grupsal calismalarimin Sizin soylemlediginiz sekilde baslamasi benim icin daha iyi olacaktir, buna inaniyorum.
Sizi tanidigima ve boyle Saygin bir Kisilikte bulunmaniz nedeniyle simdiye dek karsilastigim ender Bayanlardan biri olmaniz munasebetiyle kendi adima cok mutlu oldugumu belirtmeliyim.
Sonsuz Sevgi ve Saygilarimla,
Tesekkur Ederim.
-
Bu arada Sevgili Eagle; bir konuya izninizle aciklik getirmek istiyorum:
Katildigim grupsal calismam hakkinda; oncelikle Yasal oldugunu belirterek, Mevlana Derneginin bir Uyesi olarak bulundugumuz sehirde 6'li olusumlarin icersinde yeralmak kaydiyla bana gelen Degerli bir Teklifi reddetmeyerek bu guzel olusumun icersinde kendi istegimle bulunmayi bir Onur olarak gordugum ve bu yuzden de bir Insani Vazife olarak degerlendirdigim Evrensel calismalara ortak olmak adina bu corbada bir tuzumun olmasinin benim acimdan da inanilmaz derecede buyuk bir onemi ve anlami oldugundan bunu severek ve isteyerek kabul ettigimi aciklama gereksinimini duydum.
Yanlis anlasilmalarin her zaman icin onune gecmek adina ;)
Saygilarimla,
-
Konular arasında dolaşırken bu tozlanmış konu hakkında bir kaç şey söylemeden geçmek istemedim:
Bu olabilirlik sorunu -yani On Emir'in Sefirotla bağlantısı sorusu- sanırım daha baştan kendi yanlışını belli ediyor. İlk emri incelersek şunu görürüz -misal Yasa'nın Tekrarı bölümünde- "Benden başka Tanrı olmayacak." Bunu söyleyen elbetteki İsrail'in tanrısı YHVH'dır. Keter'in özelliklerine baktığımız zaman şunu görürüz ki Keter'in tanrı ismi EHIEH'tir yani "Ben, Ben olanım." diye çevirebiliriz bunu sanıyorum. Bu bağlamda bir bağ var gibi gözükse de yukarıda da tavsiye edilen Dion Fortune'un eserinde biraz daha ilerlediğimizde burada bahsedilen "varoluşdan" kastın YHVH olmadığını anlayabiliriz. Dion Fortune şöyle söyler:
"3.Yehova ve Şeytan bizim kozmosumuzda sonsuza kadar savaşacaklardır ve çatışmaları bir nihayete varamayacaktır.Zihnimizi saf varlık halini herhangi bir sıfat veya nitelik atfetmeden Keter’i kavrayacak şekilde eğitmemiz gerekir.Onu,henüz formların prizmasıyla farklılaşmamış kör edici bir beyaz ışık olarak düşünebiliriz;ya da hiçlik olduğu halde bütün her şeyin potansiyelini içinde barındıran yıldızların arasındaki karanlık olduğunu düşünebiliriz.Bu semboller üzerine düşünüldükleri zaman Keter’in anlaşılmasında herhangi bir kesin felsefi tanımdan daha fazla faydalı olur.Çünkü Keter’i tanımlayamaz ancak ona işaret edebiliriz."
Buradan da anlaşılacağı üzere Keter sefirası ne YHVH ne de Şeytan'ın varoluşlarına indirgenebilir. Bu sefira bunlardan aşkındır. O'nda kutupluluk da yoktur çünkü O saf varlıktır.
İkinci emre gelecek olursak şudur: "Kendine yukarıda gökyüzünde, aşağıda yeryüzünde ya da yer altındaki sularda yaşayan herhangi bir canlıya benzer put yapmayacaksın. Putların önünde eğilmeyecek, onlara tapınmayacaksın ..." Bu bağlamda bu emrin Hokmahla bağdaşması gerekirdi fakat Hokmah'ın sefirasının özelliklerine yine aynı kaynaktan yararlanarak baktığımızda şunu görüyoruz:
"2.Hokmah dinamik bir sefiradır ve onun enerjisi dışa akan sınırsız bir enerjidir dışa akan diyoruz çünkü Hokmah
enerjinin muhafaza edildiği bir sefira değildir o enerjinin geçiş kanalı olan bir sefiradır."
Mantıken put dediğimiz eşyada enerjinin durağan olması gerekirdi, çünkü o bir formdur. Fakat Hokmah sefirası D. Fortune'un belirttiği gibi geçiş kanalı olan bir sefiradır. Bu yüzden aslında putları Hokmah'la değil ancak enerjinin form haline geldiği Binah sefirasıyla ilişkilendirebiliriz.
Sanıyorum ki bu kadarı yeterlidir.
Saygılarımla
Not: 10 değil 11 sefira vardır Hayat Ağacında (Daath).