Benim anlamadığım trafik cezası almamakla, Mason olamamanın ne bağlantısı var. ''Mason trafikte ceza alamaz'' diye bir hakikat mi var.
Tamam anlıyorum, ''yasalara,kurallara bağlıyım'' bunu vurguluyorsunuz ama, fazla kendinizi kaptırdığınızı düşünüyorum.
Hem sonra direk gidip neden başvurmadınız? Alsaydınız elinize beyaz bir kağıt,'' ismim bu, soyadım şu, şurda oturuyorum,işimde bu,alıyormusunuz beni'' ... ''almıyoruz'' hadi eyvallah.
Bitti
bu
hayatınıza devam edin...
Benim anlamadığım sayın Blue13 Mason olmak içinmi erdemlisiniz, yoksa erdemli olduğunuz için mi erdemlisiniz?...
Sonuçta değerli birisiyseniz ve kendinizi değerli görüyorsunuz,yazınızdan anladığım kadarıyla '' ben artık oldum, bana bir dev aynası lazım, Masonluk işte benim dev aynam'' diyorsanız.
Bu da düşündürücü ve ürkütücü.
Aynen nick'inizin ifade ettiği gibi, bu topluluğa yeni katılan birini önce şöyle bir "hacamat" etmek, sanırım yazılmamış kurallarınızın ilk sıralarında yer alıyor:)
Şaka bir yana, öncelikle hayatıma zaten devam ettiğimi, bu olayın tam beş yıl önce gerçekleştiğini ifade ettim. "Trafik cezam dahi yok" cümlesini ise, sizinde işaret ettiğiniz gibi, kurallara ne kadar bağlı olduğumu anlatabilmek amacıyla kurmuştum. Kaldı ki, değil Masonluğa, eğer yüz kızartıcı bir suç işlemişseniz, (hileli iflastan tutun da, hırsızlığa, kalpazanlığa varıncaya kadar uzun bir liste) hiç bir derneğe üye olamazsınız.
Direk başvurmaya gelince... Sadece bir yönden, "içeriden" açılan bir kapıdan, açılmadan geçmeye çalışmak, bana çok mantıklı gelen bir durum değil. Binlerce yıllık gelenekler de öyle diyor ki, bunu yapmaya yeltenen çok kişi olmamış. Yada olsa bile, çok az kişi içeri girebilmiş. Siz zaten bir Mason gibi yaşarsanız, farketmesiniz de etrafınızda Masonlar olacaktır. Aksi mümkün değildir. Bence davet edilme, aynen kabul edildikten sonra atlayacağınız dereceler gibi bir ön derecedir. O yüzden, en iyisi davet edilene kadar beklemektir.
Her birey kendisini değerli görür. Zaten öyle de olmalıdır. "Ben artık oldum, bir de (sizin tabirinizle) dev aynası edineyim de tam olayım" şeklinde bir düşünceye sahip olsam, "daha da olmak" için edilen teklifi kabul etmezdim. Red ile sonuçlanması bir şeyi değiştirmez. O teklife "evet" diyerek, aslında hiç bir şey bilmeyen bir ademoğlu olduğunuzu baştan onaylıyorsunuz.
Sonuçta "15 sene önce neysem, şimdi de oyum" dediğim cümleyi düşünürsek, Mason olmak için erdemli yaşamadım, ömrüm boyunca buna dikkat ettim. Benim anlamadığım nokta ise, insanın içinde daha ziyade iyi duygular uyandıracak bir yazı olduğuna inandığım yazımın, sizde neden "kızgınlık duygusu" yada "dik konuşma isteği" uyandırdığı. Şüphesiz bir itirazım yok, hatta zaman ayırıp cevap yazdığınız için teşekkür ederim ama son kelimelerinizi düşünürsek, karakterim ve anlattığım olayın hiç bir kısmı için "düşündürücü ve ürkütücü" diyemiyorum ben...
Sevgi ve Saygılarımla