Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: KİM KORKAR MASONLARDAN? - 4  (Okunma sayısı 2956 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Aralık 28, 2009, 03:47:49 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay




Yayılma, Sükunet ve Karışıklık-1739-1813 eskilere Karşı Yeniler, Royal Arş ve Rakip Büyük Locaların Kuruluşu


Anderson’ın ölümünden sonra, kanun düzeyinde kabul edilmiş Tarih’i, kurumlaşmış Ritüel’i ve en azından ana hatlarıyla şekillendirilmiş örgütsel yapısıyla, masonluğun coğrafi yayılışı hiçbir engelle karşılaşmadan öyle bir ölçekte ve öyle bir hızla sürdü ki, Büyük Loca’nın bir düzine parçayı aşmayan demirbaş eşya ve birkaç yüz pounddan daha fazla olmayan yıllık bir bütçeyle hâlâ “taşınabilir bir zatiyet” olarak nasıl kalabildiğine şaşırabiliriz. Ancak İngiltere Büyük Locası üç ayda bir toplansa da, Eyalet Büyük Locaları ağıyla o zamanki uygar dünyanın her yerinde yüzlerce ve çok geçmeden, binlerce locaya patent vermeye devam etti. Localar, önceden olduğu gibi, sâdece bu ülkedeki meyhaneler ve tavernalarda kurulmuyor, askeri alayların, kalelerin, büyük ve küçük hükümdarların şatolarının, İngiliz, İskoç ve İrlandalı küçük soyluların özel meskenlerinin ve malikanelerinin dışında, kolonilerde, Kıta Avrupa’sı’nın saray erkanının ve ansiklopedicilerin solanlarında, hâttâ hapishanelerde oluşturuluyordu.
1739 civarında Londra’da, masonluğun Yahudiler veya karakter açısından aşırı Yahudi olanlar, ya da her ikisi tarafından idare altına alınma tehlikesi içinde olduğuna dair suçlamalar dilden dile dolaşmaya başladı. Benzer şekilde, Kıta Avrupa’sı’ndaki masonluğun, saf ve gerçek masonluk bilimine ve ruhuna zıt Kabalacı sembol ve düşüncelerin dâhil edilmesiyle saptırıldığı ileri sürülüyordu.
Yahudileri locaya çeken şey, hür düşünceli, dogmatik olmayan ve ilahiyattan uzak bir dinsel tartışma ruhu ve atmosferiydi. Burada en önemli şey, Yahudilerin İngiliz masonluğuna (ve diğer herhangi bir masonluğa) ideolojik değil doğal olarak, masonların Vatikan tarafından reddedilmeleri kadar doğal bir biçimde kabul edilmeleridir. Çünkü meşhur aforoz yayımlandığı sırada (1737), Roma Mahkemesi’nin (Curia) alim din, masonluk hakkında gerçekte hiçbir şey-hâttâ Anderson Yasaları’nda Tanrı ve Din hakkındaki ünlü maddeyi bile-bilmiyorlardı. Onlar yalnızca, masonluğun tehlikeli [din konusunda] özgür düşünce ününe bakarak hareket etmişlerdi.
Katolik Kilisesi hiyerarşisi içinde mason düşmanlığı, Yahudilerin İngiltere ve Kıta Avrupa’sı’ndaki localara kabulüyle şiddetlenmişti; ama, her zamanki gibi, İngiliz Kardeşliği masonluğa yönelik Katolik tepkisine fazla önem vermedi. Yahudilerin masonluk içindeki konumları, onların İngiltere’de sâdece Yahudilere ait tek bir loca kurmadıkları gerçeğiyle özetlenebilir. Oysa İngiltere’de oturan bâzı İngiliz olmayan, Alman ve Hollanda asıllı başka insanlar, en azından bâzı dönemlerde, kendi etnik temelli localarını veya yavru localarını geliştirdiler.
Masonik düşüncelerin Ortodoks ifadesine karşı ilk gerçek meydan okuma, 1752’de eskilerin Büyük Sekreteri olan Lawrence Dermott’un sahnede belirmesiyle ortaya çıkmıştır. Gezgin bir matbaacı, ressam ve daha sonra oldukça başarılı bir Londralı şarap tüccarı olan Lawrence Dermott, çok özel türde bir masonik aydındı-fiilen, masonluğu ideolojik bakımdan gerçekten yeniden şekillendiren kişiydi. Dermott’un, kendi kitabı Ahiman Rezon’da sorduğu ilk soru tarihseldir ve “Eski” terimiyle ilgili iddia hakkındadır. Dermott, bu terimin kullanıldığını; çünkü Eskilerin tarihinin, yapay biçimde masonikleştirilmiş dışsal olayların değil, gizemlerin tarihi olması anlamında gerçekten mistik olduğunu söyler. Kendi Yasa kitabının (1766) ikinci baskısında, Anderson’ın 1738 baskısının tarihsel bölümü hakkında şunları yazar: Bu tür tarihlerin [masonluğun Âdem’e ya da Kabil’e vb uzanan kökenlerinin tarihleri gibi], Zanaat’ın saklı gizemleri açısından ne yararı olduğu konusunda kuşkularım var.
Sonra Anderson’ın ek bölümü üzerine özel olarak şu yorumu yapar: “...asla masonik yetkiye sâhip olmamış büyük üstadların gülünç icatlarını ve uydurma beyanlarını açığa çıkarmaktan başka bir amacım yok.”
O, Anderson’ın tarihiyle, bir taklit olarak değil ama, gizemli ve gizli gerçek masonik tarihle karşılaştırıldığında, önemsiz bir şey-boş vakti olan amatörlerin yaratıcı olmayan oyunu-olarak alay eder. İngiltere Büyük Locası’nın tarihsel kuruluşunu da küçümseyerek reddeder; böylece.
Ahiman Rezon’da masonluk, masonlara, “tüm iyi insanlar” için uygun olan Gizli Hıristiyan Dernek olarak sunulmuştur ve onun bu evrenselciliği nedeniyledir ki, bâzı “kötü ve günahkar” insanlar da ister istemez kendilerini onun içinde bulurlar. Dermott’un bu noktadaki savunusunda Hıristiyan nitelik-ki bunu işaret etmeye değer-yine ağır basmaktadır.
Lawrence Dermott, Ahiman Rezon’da (1766) kozunu oynadı: Masonik tarihte ilk kez, masonlara Royal Arş diye adlandırılan daha yüksek bir derece sundu-üç simgesel dereceye bir ekleme ya da alternatif olarak değil, onun özü olarak. Görüşünü sunmaya, İngiltere Büyük Locası masonluğunun gerçek masonluk olmadığını, çünkü onun Üstad masonlarının bir Royal Arş Locası’na kabul edilemediğini belirterek başlar ve sorar: “Bir Modern [Yeni] Mason’un Royal Arş Locası’nda tekrisi ya da takdimi mümkün müdür?”-yanıt, “hayır”dır. Ve Zanaat’ın kendisi [operatif masonluk] dâhil, tüm masonluğun mistik esası Zanaat Dereceleri Ritüeli’nde değil, Royal Arş Ritüeli’nde bulunabilir.
Üç Dereceli Masonluk’ta, bu derecenin temelini teşkil eden düşünce, masonların ikiye bölünmesidir: Bir yanda, “bu şapitrde açığa vurulan yüce sırra karşı hâlâ derin bir cehalet durumu” içinde olan Çıraklar, Kalfalar ve Üstad Masonlar vardır; öte yanda, daha önce o “yüce sırra” erişme izni elde etmiş ve Tarikat ya da Şapitr’in mensupları haline gelmiş Üstad Masonlar vardır (sâdece Üstad Masonlar, Royal Arş’a tekris edilebilir).
Royal Arş’ın ilk zamanlardaki tarihi Eskilerin tarihinden bile daha belirsizdir. Bu ritten hoşlanmayan G.J. Findel, bunun icadını İskoç Derecelerinin yaratıcısı olan Şövalye de Ramsay’e yükler. Ramsay, onu 1738 ve 1741 arasında bir tarihte Fransa’ya sokmuş, 1743 civarında buradan İngiltere’ye (ya da İrlanda’ya) getirilmiştir. Ramsay bir yandan ondan “Fransız” Royal arşı olarak söz ederken, aslında geleneksel İskoç Royal Arşı’nın bir dalının yeniden canlanışı olduğunu iddia ediyordu. O sırada İskoçya’da böyle bir geleneğin gerçekten var olduğuna dair hiçbir kanıta rastlanmadığı için, Ramsay masonlukta mistik bir arayış bulunduğunu (ve daima bulunmuş olduğunu) kastetmiş, sonra da bu mistik arayışın hatırasını veya sezgisini sahiplenip kendi Royal Arşı biçiminde şekillendirmiş olabilir.

18. yüzyılın ikinci yarısı, oldukça başka bir nitelik ve karakter taşıyan masonik problemlerin doğuşuna ve gelişmesine tanık oldu. Bunlardan bazıları, her ne kadar tamamen farklı bir şekilde olsa da, masonluğun temel muğlaklığıyla ilgiliydi-yâni kozmopolitliği ve üyelerin mutlak masonik özgürlüğünü, masonluk dışı durumlarda nasıl uygulamak gerektiği konusu.
Amerikan Devrimi bu türden ilk olaydı. Savaşın (neredeyse bütün Batı dünyasının İngiltere’ye karşı olduğu bir savaşa dönüştü) İngiliz masonlarla Amerikan masonları arasındaki dostluk bağlarını ciddi olarak etkilediğine dair hiçbir gösterge yoktur. 1776 Bildirisi’nin, George Washington dâhil, en az yirmi imzacısı masondu. Bunların çoğu daha önce İngiltere Büyük Locası tarafından eyalet ölçeğinde ruhsatlandırılmış Büyük Localara mensuptu. Öyle görünüyor ki, o zamanın pek çok ünlü Amerikan masonu, Amerikan Devrimi’nin ideallerini masonluğun ahlâk ilkeleriyle bir tutmuştur.
Fransız masonlarının 1789 Fransız Devrimi’ne katılımları, özellikle Galler Prensi’nin 24 Kasım 1790’da Büyük Üstad seçilmesi gerçeği göz önünde tutulduğunda, İngiliz masonlarının önüne çok daha ciddi bir problem koymuştur. Sonuçta, İngiliz masonluğu bir kurum olarak, o zamana dek görülmemiş yüksek bir statü olan “istisnai tekel” statüsünü kazanmıştır ve bu statü günümüzde de sürmektedir. Ancak Devrim’de iddia edilen rolü yüzünden (her ne kadar fena halde abartılmış olsa da) Fransız masonluğuna yapılan sayısız saldırı, İngiliz masonluğunu da etkiledi.
19. yüzyılın başında masonluk, Napolyon Savaşları ve Kıta Avrupası’ndaki kuşatmadan fazla etkilenmeden, yurtiçinde ve yurtdışında hızla yayılmaya devam etti. Hem Yeni hem de Eski Locaların sayısı, İskoçya’yı ve özellikle masonluğun Katolikler arasında bile olağan yaşamın ortak bir özelliği haline geldiği İrlanda’yı saymazsak, İngiltere ve Galler’de 2000’i aştı.
Kalan iki rakip Büyük Loca arasında bir uzlaşmaya doğru ilk adımlar, 1790’ların başında atıldı. Süreç, her ne kadar yavaş işlese ve gurur, kuşku, düşmanlık gibi duygular tarafından engellense de, sonunda eskilerin ve Yenilerin kesin olarak yeniden birleşmesi ve 1813’te İngiltere Birleşik Büyük Locası’nın oluşumuyla sonuçlandı. Sussex Dükü Augustus Frederick ilk Büyük Üstad seçildi ve otuz yıl boyunca bu mevkide kaldı.
1813’te iki Büyük Loca’nın yeniden birleşmesi sırasında iki taraf da İngiliz masonluğunun birliği için kendi bedelini ödemek zorunda kaldı. Eskiler, Yenilerin “gerçek olmayışı”; Büyük Localarının ve özellikle yurtiçi ve yurtdışında yeni Localar oluşturmalarının ve kurmalarının “yasalara aykırılığı” suçlamalarını geri aldılar. Modernler veya Yeniler, Royal Arş’ı İngiliz masonluğu bünyesinin ayrılmaz bir parçası olarak kabul ettiler.




ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
4 Yanıt
4733 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 25, 2009, 09:03:30 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2975 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 25, 2009, 09:21:38 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2799 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 26, 2009, 09:38:31 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2957 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 29, 2009, 12:01:19 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2936 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 31, 2009, 10:34:41 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2677 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 01, 2010, 01:17:23 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2381 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 02, 2010, 11:14:52 öö
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
3181 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 03, 2010, 11:02:35 öö
Gönderen: Universal
11 Yanıt
11644 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 30, 2012, 05:15:17 öö
Gönderen: NOSAM33
7 Yanıt
6053 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 07, 2022, 06:34:49 ös
Gönderen: onurcelik