İsrail'in kontrolü altındaki Batı Kudüs, dün akşam son 4 yılın en büyük saldırısına sahne oldu. Filistinli bir saldırgan, Yahudi din adamı yetiştiren yüksekokula girerek, öğrencilerin üzerine ateş açtı. Saldırıda 8 kişi öldü.
Kudüs'ün girişinde Kiryat Moşe mahallesinde bulunan, kentin en büyük ve eski din okullarından Merkaz HaRal'a (Yeşiva) yönelik saldırıda yaklaşık 35 kişi de yaralandı.
Baskında ölenlerin birisinin 26, ikisinin 15, ikisinin de 16 yaşında olduğu, diğerlerinin de 18 ve 19 yaşlarında olduğu belirtildi.
İsrailli yetkililer, güvenlik güçleri tarafından vurularak öldürülen silahlı saldırganın Doğu Kudüs'ten geçtiğini ve okulda daha önce şoförlük yaptığını bildirdi.
Ala Ebu Deyn adlı Filistinlinin, saldırıdan önce Yeşiva'ya geldiği, bir koliyle Yeşiva'nın kapısında durduğu ve koliden Kalaşnikov çıkararak ateş açtığı belirtildi. Saldırganın 600'e yakın mermi attığı kaydediliyor.
Kudüs'te gergin gün
Olayın ardından Kudüs'te gerilim arttı. Kente büyük ölçüde polis ve asker yığılırken, Batı Şeria'da da İsrail ordusu tam abluka uygulamasına geçti.
Filistin kentlerinin girişlerinde ve Kudüs'ün çevresinde yeni askeri kontrol noktaları oluşturuldu.
Öldürülen 8 İsrailli bugün toprağa verildi. Saldırıyı gerçekleştiren Filistinlinin ise evi yıkıldı. Cuma namazı sonrası beklendiği gibi büyük gösteriler yapılmadı.
OLAYIN GELİŞİMİ
Saldırgan nasıl vuruldu?
Din okuluna girerek yaylım ateşi açan saldırgan, ilk olarak öğrencilerden biri tarafından vuruldu.
Saldırganı vuran öğrenci, ateş seslerini duyunca okulun en üst katına çıkıp beklediğini ve daha sonra saldırganı vurarak yaraladığını anlattı.
Saldırganın yaralandıktan sonra da ateş açmaya devam ettiğini belirten öğrenci, daha sonra güvenlik kuvvetlerinden birinin yaralı saldırganı öldürdüğünü söyledi.
Saldırının ardından olay yerine toplanan binlerce öğrenci "Araplara ölüm" diye bağırdı. Olay çıkmasını önlemek için bölgeye 5 binden fazla polis sevk edildi.
Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Filistinli mülteciler ise, Kudüs'teki saldırıyı sokaklarda kutladı.
Hamas: "Son olmayacak"
Hamas'ın El Aksa televizyonu ise İzzeddin El Kassam Tugayları'nın saldırıyı "kutladığını" duyurdu ve "bu son olmayacak" diye yayın yaptı.
El Aksa televizyonu, geçen hafta İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği kanlı operasyona atıfta bulunarak bunun,"Siyonizmin büyük katliamına yanıt" olduğunu kaydetti.
Saldırıyı, Hamas'ın ardından İsrailli Arapların oluşturduğu "Galile'nin Özgürlüğü" adındaki daha önce çok duyulmayan bir örgüt de üstlendi. İsrailli uzmanlar ise bunun bir şaşırtmaca olabileceği görüşünü dile getiriyor.
İsrail'den anında misilleme
İsrail, saldırıdan sonra Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Han Yunus'ta bir grup militana füze saldırısı düzenledi. Saldırıda İslami Cihad'ın 4 militanı öldü.
Filistin kınadı
Filistin lideri Mahmud Abbas ise, Kudüs'teki saldırıyı kınadı. Sözcü Saib Erakat, Filistin liderinin, İsrailli ya da Filistinli sivilleri hedef alan bütün saldırıları kınadığını yinelediğini bildirdi.
İsrail: "Barış görüşmeleri sürecek"
İsrail de Kudüs'teki saldırının, ABD destekli barış görüşmelerine devam etmelerine engel olmayacağını kaydetti. Dışişleri sözcüsü Arye Mekel, "teröristlerin, barış şansını yok etmeye çalıştığını ancak kendilerinin barış görüşmelerine devam edeceğini" söyledi.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diledi ve bölgede devam eden şiddet ve terör hareketlerinden derin kaygı duyduğunu bildirdi.
ABD Başkanı George Bush, ABD'nin İsrail'in yanında olduğunu açıkladı. Bush, "Bu barbar saldırıyı kınıyorum" dedi.
İngiltere Dışişleri Bakanı David Miliband, saldırıyı "şoke edici" diye nitelerken, "Bütün ölenlerin anısını saygıyla yaşatmanın tek yolu, kanlı şiddetten yana olan azınlığın barışçı çoğunluk tarafından saf dışı bırakıldığı bir siyasi süreç sayesinde silahların iktidarından kurtarılmış bir Ortadoğu inşa etmektir" ifadesini kullandı.
Miliband, İngilizlerin İsrail vatandaşlarıyla dayanışma içinde olduğu mesajını da iletti.
Türkiye, dün akşam İsrail'de meydana gelen ve 8 öğrencinin ölümüyle sonuçlanan terör saldırısını şiddetle kınadı. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, masum insanların yaşamına kasteden İsrail'deki son terör saldırısının temel hedefinin barışa yönelik çabalar olduğu kaydedildi.
Açıklamada ayrıca bu gibi provokasyonlara karşı en etkili yanıtın Annapolis'te başlatılan süreçte ilerleme sağlanarak ve aklı selimde sebat ederek verileceğine inanıldığı bildirildi.
cil toplanan BM Güvenlik Konseyi ise saldırıyı kınayamadı.
Libya, Konsey'in sadece Kudüs saldırısını değil, Gazze'de sivillerin ölümünü de kınaması gerektiğini belirtti ve saldırının tek başına kınanmasına karşı çıktı. Bunun üzerine Konsey kınama bildirisi yayımlayamadı.
İsrail: "Libya terör ülkesi"
İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Dan Gillerman, "Libya'nın terörün ne olduğunu iyi bilen bir ülke olarak tüm dünyanın kınadığı terör saldırısını kınayamaması nasıl bir ülke olduğunu gösteriyor. Libya terör ülkesi olarak bu terör saldırısını kınayamadı. Libya'nın BM ve Güvenlik Konseyi üyesi olarak meşruluğu nerede?" dedi.
Libya: "İsrail'in rejimi terör rejimi"
Libya'nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Atilla Ömer Mübarek ise, Libya'nın BM Güvenlik Konseyi'ne BM üyelerinin neredeyse tamamının oyunu alarak seçildiğini belirterek "Asıl İsrail'in rejimi terör rejimidir" diye konuştu.
Mübarek "Konsey üyeleri olarak hepimiz saldırıyı kınadık, ama Konsey bu konuda bir bildiri yayımlayacaksa bu dengeli olmalı ve Konsey hem Gazze'deki hem de Kudüs'teki ölümleri kınamalıdır" dedi.
ABD: "İkisi farklı olaylar..."
ABD Büyükelçisi Zalmay Halilzad ise, "Konsey olarak bir anlaşmaya varamadık, çünkü Libya başka 1-2 üyenin de desteğiyle bu saldırıyı tek başına kınamak istemedi, bu saldırıyı başka konulara bağlamak istedi" dedi.
Halilzad, "dini bir okulda öğrencileri öldürmenin askeri operasyon sonucu istemeden sivillerin ölümüne yol açmaktan farklı olduğunu" söyledi.
Konseyin dönem başkanı Rus Büyükelçi Vitali Çurkin de, "İnsanların bir dini okula gidip orada okuyan öğrencilere ateş açması kesinlikle terör eylemi ve kınanmalıydı" diye konuştu.
Konsey geçen haftalarda Libya'nın Gazze'deki insani durumu ve İsrail ordusunun operasyonlarını kınamasını isteyen bir bildiri taslağı üzerinde de anlaşmaya varamamıştı.
www.cnnturk.com