Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Yeni Tıp Devrimine Doğru  (Okunma sayısı 3388 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 21, 2011, 07:39:09 ös
  • Ziyaretçi

Sağlıklı iken hiç düşünmek istemediğimiz hastalıklar, onlara yakalandığımızda başımızı çok ağartırlar. İnsanoğlu varlığından bu yana çeşitli hastalıklarla mücadele savaşını sürdürmüştür, bu süre gelen savaşta artık elimizde bundan çok değil 10 yıl öncesine göre çok daha güçlü silahlar var.

Tıp tarihinin doğuşundan bu yana hastalıkların nedenleri, farklı kişilerde çıkanbenzer hastalıkların etkileri arşivsel bilgiler olarak toplanmış ve bir takım istatistiksel sonuçlarla bu kötü durumdan kurtulmanın yöntemleri geliştirilmiştir. Tıp eğitimi alanlar bu bilgiler ile fazlasıyla muhatap olmaktadırlar. Bu muazzam istatistiksel bilgiler insanlarda görülen benzer hastalıkların çözümünde yüzyıllarca etkin bir şekilde kullanılmıştır. Ne var ki, günümüz yaşam kültürlerinde bu bilgilerin çözüm oluşturma yetisi gün geçtikçe azalma eğilimi göstermektedir.Şehirleşmenin getirisi ile yaşanılan stresler, yaşam mücadelesinde sarf edilen çabalar, tarımsal ürünlerin genetik müdahaleler ile gittikçe orijinalliğini kaybetmesi türümüzün mutasyonlara maruz kalmasına, onlara kolay yakalanmasına sebep oluyor. Bu da tıpta şu ana kadar tespit edilememiş modern hastalıkların yanısıra eski zamanlarda sıklıkla rastlanılmayan genetik rahatsızlıkların yaygın bir şekilde gün yüzüne çıkmasını doğuruyor. Bu gelişen mutasyonlar bireylerde gözlemlenen benzer hastalıkların tedavisinde istatistiksel bilgilerin işleyişini olumsuz yönde etkiliyor. Sonuçta bu gelişmeler tıp dünyasında hastalık eksenli teşhis ve tedavi yöntemlerindense, bireysel eksenli teşhis ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi yönünde itici bir güç oluşturmaktadır. Aynı zamanda bu yaklaşımın tıp camiasında tartışılmasına da neden olmaktadır.

Bireysel tıp denince hiç şüphesiz akla ilk gelen, yaşamın sırrını oluşturan üç milyar baz( alfabe ) barındıran DNA ‘mız dır. O, bu anlamda incelenecek muazzam bir moleküldür. Bazı hastalıklara yakalandığımızda, ilk muhatap olduğumuz soru daha önce bu hastalıklara yakalanan yakınlarımızın olup olmadığıdır. Aslında bu soru farkında olmasak da bizim bir nevi genetik mirasımızın(DNA) araştırılmasında kendi sorgulamalarımızla oluşturduğumuz bir ön çalışmadır.Günümüzde hızla gelişen moleküler teknolojiler yanı sıra tamamlanan İnsan Genomu Projesi ile beraber gelecekte atalarımızın genetik şifrelerini keşif etmeye gerek kalmadan bir çok hastalıklara neden olabilecek gen bölgeleri ve bunlara neden olabilen mutasyonlar belirlenilebilinecek. Bu teknolojiler, bireylerin hastalıklara karşı daha yakalanmadan önleyici tedbirler almasını sağlayacaktır.Nitekim başta ABD' de olmak üzere genetik test uygulayan merkezler, gün geçtikçeartan DNA analizi isteklerini karşılamaya başladılar bile.  Hele bir de ailesinde bir takım hastalıklara sıklıkla rastlanıldığını soruşturmaları ile keşif eden insanlar,  bu merkezlere daha yoğun taleplerde bulunmaktadırlar. Esasına bakıldığında DNA analizlerinin yapılması günümüzdehiçte ucuz bir teknoloji değil ama Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü(N.I.H)  bunu kısa bir gelecekte 1000 doların altındabir masrafla deşifre edilmesini sağlamayı en önemli hedef olarak görmektedir.Gelişmelere bakıldığında bu hedefe kısa sürede ulaşılması çok ta uzak değildir.Zira hastalıklara karşı tarihten gelen bu mücadelemizde bizi daha da güçlendirecek adımlar, moleküler teknolojilerin tıpla entegrasyonunu tamamlaması ile olabilir. Bu da bizi bekleyen önemli, bir o kadar da etkili yeni tıp devriminin kapıda olduğunun habercisidir. Aynı zamanda bu teknolojiler,  sadece hastalıkların öncü teşhislerinde değil hastalık anında da bireysel gen haritamıza göre daha etkin, genetik yapımızadaha uygun yan etkileri olduğunca minimize edilmiş bireysel ilaç tedavilerininde habercisidir. Tüm bu gerçeklere rağmen bazı hekimlerimiz, klasik tıbbi yöntemlerin uzun yıllar süren tıp eğitiminden sonra daha iyi olduğunu savunabilirler ama onları bekleyen bu gerçek karşısında gelecekte molekülerbiyoteknoloji bilgilerini daha da geliştirmek isteyeceklerdir. Bunun, dinamizmee dilmesinde moleküler biyoteknologlara önemli görevler düşecektir.

Tıbbı bu yüzyıl içerisinde bekleyen bir yenilikte moleküler teknolojiden çok dahayeni olan Nanotıp tır. Nanotıp’ın, Nano teknolojinin 21. yüzyılda hızlı gelişimiile tıp dünyasının hastalıklarla mücadelesinde önemli bir bilimsel alan olacağını şimdiden söyleyebiliriz. Küçülen teknolojiler ile her biri teknoloji harikası olan nano ölçekli cihazlar, chipler, robotlar ve biyosensörler ile birtakım teşhislerin ve operasyonların, tansiyon ölçmek kadar kolaylaşacağını öngörebiliriz. Tüm bu olan gelişmeler hastalıklara yakalandıktan sonra onların tedavisi için harcanan muazzam bütçelerin yerine; hastalıkları erken teşhislerile çok daha kısa sürede çok daha mütevazi bütçeler ile tedavi edilebilinecek.Bunun da ülke ekonomilerine önemli katkı sağlayacağını söyleyebilirim. Aynı zamanda bu gelişmeler, hastane ortamını sevmeyen ve hekimlerden mümkün oldukça kaçan( kendimde bu gruptayım) kişiler içinde sevindirici gelişmeler barındırmaktadır.

Biyoteknoloji,Nanoteknoloji ve Moleküler teknolojiler tıpla bütünleşmesini tamamladıktan sonraki gelişmelerde, kim bilir belki de hastalıklara karşı güçlü bir kalkan oluşturabilecek genetik özeliklerimiz bile olabilecektir. Buda bizim uzun yıllar hastalıklara yakalanmadan yaşamımızı sürdürmemizi sağlayabilecektir. Bu önemli devrimde yer almak ve onun içinde olmak o kadar büyük önem arz ediyor ki kalemle bunları yazmak yetersiz kalıyor. Bu devrimi yakalayacak ülkelerin nükleer enerjiden daha olağan üstü bir güce sahip olacağını her ne kadar çok iddialı olsa bile söyleyebilirim. Ülkemizde bu teknolojilerle uğraşan insan gücünü yetiştirmek ve bunları desteklemek her bilim dalının desteklenmesi gibi ülkenin geleceğe güçlü çıkabilmesi için vazgeçilmez bir amaç olmalıdır.

 

Not: Bu yazı, Iowa Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Bölümü, Çocuk Nörolojisi Kürsüsü öğretimüyesi Sayın Dr. Bahri Karaçay yazıları ve Uluslar arası Nanotıp Akademisi(IANM) II. Dünya Nanotıp Kongresindeki bilgilerin ışığında kaleme alınılmıştır. 

http://www.genbilim.com/content/view/292248/32/


Ocak 22, 2011, 11:08:25 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 320

yemin ediyorum bunu yapsınlar varya kıyamet kopar. :) güzel haber yapsınlar bizden biri çıkıp benim aklıma gelmişti der nasılsa. paylaşım ve haberdar etme için teşekkür ederim. hastaneydi mapushaneydi allah düşürmesin ama eksikte etmesin.

sağlıklı gülüşlerimle... (colgate kullanıyorum da ayıptır soylemesi :) )

Girdik susanlar arasına yattık uyuduk
Çığlığımız sınırları aştıydı nasıl olsa.


Ocak 23, 2011, 03:11:25 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

insan saglıgını korumada devrim yapılmadıktan sonra iyilestirmede devrim sonuk kalır hastalık ta erken tanı nasıl önemlıyse hastalanmadan önce tedbırını alıp korunmak ta ondan daha evladır yter kı insan tedbir alsın hastalanınca o küpürlü ilaclar pek te ise yaramıyor o ilaclar bıryeri otarken kırk yeri yıkıyor o yüzden 6 yıldır hicbi ilacı kullanmam ne antibiyotik ne de agrı kesici anti depresan hastalansam da nizami hafif atlatıyorum daha önce ilac kullanırken en az 2 gün yatardım 6 yıldır yatak yüzü hastahane kokusu yok sizlere de öneririm


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
DOĞRU İŞE DOĞRU İNSAN

Başlatan LuckyEye Mizah

2 Yanıt
3678 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 19, 2013, 12:22:36 öö
Gönderen: NOSAM33
0 Yanıt
2943 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 04, 2007, 02:19:12 öö
Gönderen: Supeluta
5 Yanıt
5130 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 18, 2008, 12:57:27 öö
Gönderen: blossom
30 Yanıt
17274 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 12, 2014, 12:00:37 öö
Gönderen: Hacamat
32 Yanıt
15904 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 03, 2013, 02:15:23 ös
Gönderen: CAMPANELLA
0 Yanıt
2712 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 05, 2010, 10:47:12 öö
Gönderen: ADAM
8 Yanıt
5317 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 10, 2010, 04:54:03 ös
Gönderen: Onien
Vergi Afları Doğru Mu

Başlatan CanVaris Hukuk

4 Yanıt
3742 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 27, 2010, 02:57:33 ös
Gönderen: cardiffmonster
3 Yanıt
2764 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 28, 2016, 05:38:42 ös
Gönderen: Risus
0 Yanıt
2464 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 06, 2015, 06:14:42 ös
Gönderen: Risus