Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Kaside-ül Tımarhane  (Okunma sayısı 1384 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Aralık 27, 2014, 09:09:12 ös
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 20
  • Cinsiyet: Bay

Naçizane, ben de bir sanat meraklısı olarak bir şiirimi paylaşmak isterim.
Yorumlarınızı esirgemeyiniz.
Sevgilerimle.

Bembeyaz bir holün içinde duran,
Dram ve depresyon kokan sessizlik.
Hemşirenin ak elbisesiydi beni boğan,
Bir de, tımarhane kokan sensizlik.

Pür-i paktı, aktı her yer,
Rahatsızdı ve de ayazdı yerler.
Akıllısı da gelse, derhal kafayı yer,
Üstüne ‘zaten yoktu derd-i dermanı’ derler.

Tımarhane, ki adı kendinden beter
Deli değil, bir küçük akıllı yuvasıdır.
Yoktur kalanın ardından ne dert, ne keder,
Kimsesizler yurdu ararsan, işte o burasıdır.

Yoruldum saçmalıklarla kağıtları bezemekten,
Bıktım her gün ölü bedenimi diriltmekten.
Yoktur başka amacı buranın insanı delirtmekten,
Yetti bu beyazlık, gel; sıkıldım sensizlikten.


Ocak 10, 2015, 03:37:14 öö
Yanıtla #1
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 46
  • Cinsiyet: Bay

Herkese merhabalar, bende sanat ile uzun zamandır ilgiliyim. Tiyatro, edebiyat ve şiir alanlarında kendimi geliştirmek adına eserler okuyorum ve doğaçlama senaryolar yazıyorum.  ve nacizhane yazmış olduğum bir şiirimi sizinle paylaşmak istiyorum.

İKİ DUDAK ARASINDA HAYALLER
   
Bilmem ki şu sılanın gamını,
Kalmadım ki hiç senden ayrı,
Görmez, duymaz onlar aşkımızı gayrı...
Ben senindim sen ise benim,
Ah senin o ben kokan tenin,
Hani hiç bırakmayacaktık ellerimizi, hani ayrılmayacaktı gönüllerimiz ya?
Sevgi seli oldu doldu hayatlarımız,
Geldi vurdu en büyük korkumuz!
Usulca fısıldadı kulağıma sensizlik senfonisi
Ben sessizlik! Uyan! Kalk bitti rüya artık dudaklarında kaldı hayaller, gözlerinde gayrı hayat.

A.YILMAZ

Saygılarımla

ayilmaz92
« Son Düzenleme: Ocak 10, 2015, 04:11:22 öö Gönderen: ayilmaz92 »
Abysus abyssum invocat


Ocak 10, 2015, 04:03:53 öö
Yanıtla #2
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 46
  • Cinsiyet: Bay

NEREDE BENİM O GENÇLİĞİM

Hani üzüm bahçesinde ilk buseyi kondurduğumu hatırlıyor musun?
Sebepsiz yere sertçe tokat atmıştın çehreme.
Benim ise yüzümde saf ve temiz bir gülümseme...
Sanki nur yağarcasına saçlarını bir o yana bir bu yana sallamıştın
Bakıyorum şimdi sağa sola her şey ne kadar da bayagılaşmış görüyor musun!

Ne şimdi camları silen Melahat abla kalmış ne de o ihtiyar Bahri Baba...
Her şey o kadar sıradanlaşmIş ki,
Ne yüzüne bakabildiğim komşularım,
Ne de üzerinde kestane Pişirdiğimiz o sobamız.
Hatırlıyor musun ilk gittiğimiz pastaneyi, o çekingen bakışlarını,
Şimdi sende çok değiştin be yar! Kalmadı o halinden hiçbir eser!
Kanar yüreğim kayar yıldız gibi yok olur bir bir maziler,
Oysa bana ilk halinle gel, bu adam gene seni sever gene buseler.
Yok İşte bomboş artık çerçeveler, yakılmış bir bir maziler
Sararmış hatıralar, 
Hapsedilmiş hayatlar.
Ah! Nerede benim o Gençliğim.

A.YILMAZ

Saygılarımla

ayilmaz92

« Son Düzenleme: Ocak 10, 2015, 04:07:24 öö Gönderen: ayilmaz92 »
Abysus abyssum invocat