Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Atatürk'ün Filistin'le ilgili tarihi sözleri  (Okunma sayısı 10622 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mayıs 10, 2009, 05:26:37 ös
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

'FİLİSTİN İÇİN KANIMIZI DÖKMEYE HAZIRIZ'

Erdoğan’ın Davos’taki çıkışı bazı çevreler tarafından eleştirilirken, Ulu Önder Atatürk’ün Filistin konusunda çok daha sert bir tavır takındığı ortaya çıktı. İşte Atatürk’ün Meclis’teki o tarihi konuşması...
Erdoğan’ın Davos’taki çıkışı bazı çevreler tarafından eleştirilirken, Ulu Önder Atatürk’ün Filistin konusunda çok daha sert bir tavır takındığı ortaya çıktı. İşte Atatürk’ün Meclis’teki o tarihi konuşması...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Davos'taki Gazze çıkışının yankıları sürerken tarihi bir gerçek gün ışığına çıktı. Erdoğan Dünya Ekonomi Forumu’ndaki sözlerini sert bulanlara karşı dün bir açıklama yaparak Atatürk'ün Çanakkele Savaşı’nda askerlerine söylediği 'Size ölmeyi emrediyorum' emrini örnek gösterdi.
Ancak tarihi belgeler Atatürk'ün, Erdoğan'ın sözlerinden çok daha sert bir Filistin açıklaması yaptığını ortaya koydu.
Mukaddesleri koruyacağız
Ulu önder’in TBMM’de yaptığı konuşmasında "Filistin için kanımıza dökmeye hazırız' sözleri kayıtlara geçti.
Bombay Cronicle Dergisi’nin Hakimiyet-i Milliye Gazetesi'nden alıntılayarak 27 Temmuz 1937 yılında bu açıklamaları yayınladı. Ulu Önder, Filistin'de yaşayan Araplara yapılacak her hangi bir fenalığa Türklerin tahammül edemeyeceğini tüm dünyaya ilan ediyor. "Arapların arasında mevcut olan karışıklığı ve hoşnutsuzluğu kimse bizim kadar bilemez" diyen Atatürk tarihi açıklamasını şöyle sürdürüyor:
"Biz vakıa birkaç sene Araplardan uzak kaldık. Fakat şimdi kendimize kafi derecede güvenip ve kudretimizi bildiğimiz için İslamiyet'in mukaddes yerlerini Musevilerin ve Hıristiyanların nüfuzu altına girmesine mani olacağız. Binaenaleyh şunu söylemek istiyoruz ki buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmeyeceğiz.”
Allah’ın izniyle kuvvetliyiz
Şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyete lakayt kalmakla ittiham edildiklerini vurgulayan Atatürk konuşmasında şunları belirtti: Fakat bu ittihamlara rağmen Peygamberin son arzusunu, yani mukaddes toprakların daima İslam hakimiyetinde kalmasını temin için hemen bugün kanımızı dökmeye hazırız. Cedlerimizin, Selahattin'in idaresi altında, uğrunda Hıristiyanlarla mücadele ettikleri topraklarda yabancı hakimiyet ve nüfuzunun tahtında bulunmasına müsaade etmeyeceğimizi beyan edecek kadar bugün Allah'ın inayeti ile kuvvetliyiz. Avrupa'nın bu mukaddes yerlere temellük etmek için yapacağı ilk adımda bütün İslam aleminin ayaklanıp icraata geçeceğine şüphemiz yoktur."



İlk defa Atam  ONE MİNUTE  demiş.
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Mart 10, 2010, 11:38:26 ös
Yanıtla #1
  • Ziyaretçi

Buranın siyasi bir tartışma ortamı olmadığını düşünüyorum. Ancak Atatürk gibi iyi eğitimli bir askeri, bir önderi yüzyılın en büyük lideri olduğu bütün milletlerce kabul görmüş bir insanı, ondan öte kendisi için 1 liralık bir menfaat elde etmemiş bir siyasetçiyi, monarşiden ülkesini demokrasiye taşımış bir lideri , Tayyip gibi çıkarları için her şeyi yapabilecek, ülkesini tek parti ve diktatörlüğe götürecek bir cemaat üyesi ile karşılaştırmak ve aynı yönde göstermek ve hatta adlarını yan yana bile anmanız bence Ata'mıza çok büyük bir saygısızlıktır.


Mart 12, 2010, 04:50:54 ös
Yanıtla #2
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1648
  • Cinsiyet: Bay

Yukarıda ki sözler Atatürk'ün sözleri değildir!

Alıntıladığım yazının önemli kısımlarını aktarıyorum, tamamını okumak isteyenler, verdiğim linkten okuyabilirler.


"Biz bugüne kadar dinsiz ve İslamiyet'e lakayt olmakla itham edildik, " sözünün temelini oluşturduğu bu metin yapısalcı bir bakışla ele alınırsa benim gözümde, İngilizlere karşı haklı bir bağımsızlık mücadelesi veren dönemin Hintli müslümanlarının, laik bir yönetici olarak bildikleri Mustafa Kemal'le kendi dini temalar içeren anti-emperyalist savaşlarını bağdaştırma çabasının iyi niyetli bir ürünü gibi görünüyor ya, internette metnin belgesel gerçekliğini araştıran birileri de var: bir de onlara bakalım.

Metinle ilgili iki kaynak geçiyor
Konuşmayla ilgili ilk metnin tarihi 20.08.1937 olarak geçiyor.
İkinci metin Bombay Chronical 27.07.1937 tarihli.

Buradan anlaşılan Bombay Chronicle, Hint gazetesinde 27 Temmuz 1937 tarihinde çıkan bir haberin Baş Vekalet Yüksek makamına Dahiliye Vekaleti Matbuat Umum Müdürlüğü tarafından 20.08.1937 tarihinde Türkçe’ye çevrilerek verildiği.
Metinlerden birinin giriş paragrafında diyor ki : “Türkçe ’hâkimiyeti milliye’ gazetesi, Kemal Atatürk’ün Millet Meclisi’nde irâd etmiş olduğu nutuktan bahsediyor. Aşağıdaki satırlar, bu nutkun Filistin’e taâlluk eden kısmından alınmıştır…’’
Anlaşılan o ki, Bombay Chronical gazetesi sallama bir haber yapmıştır. Çünkü *Hakimiyet-i Milliye gazetesinin TBMM’de Atatürk’ün irad ettiği bir nutukdan bahsetmesi mümkün değildir çünkü böyle bir nutuk Atatürk tarafından TBMM de irad edilmemiştir. *Eğer Atatürk böyle bir nutuk irad etmiş olsaydı bu TBMM tutanaklarında yer alırdı ve burada bir Hindistan gazetesinin asparagas haberi değil Meclis görüşme tutanakları delil olarak kullanılırdı.
Daha da ötesi Atatürk’ün bu Meclis konuşmaları mutlaka ama mutlaka Cumhuriyet gazetesinde yer alırdı. Tabii Cumhuriyet gazetesi hala yayında olan bir gazete olduğu için böyle bir asparagası ona yamamak kolay olmayacaktı çünkü Cumhuriyet gazetesi kendi arşivinden bu haberin doğruluğunu teyid edebilirdi. Böyle olduğu için, şu anda yayında olmayan Hakimiyet-i Milliye gazetesi tercih edildi.

Peki madem Bombay Chronical gazetesi bu metni Hakimiyet-i milliyeden alarak yayınlamıştı o zaman Hakimiyet-i Milliye gazetesinin ilgili nüshası neredeydi ?
 
Evet, sözümona 27 Temmuz 1937”de Atatürk mecliste bir konuşma yapmış ve yukarıda paragrafta alıntıladığımız ifadeleri kullanmış.
Metne dikkat edin. Hani Hakimiyet-i Milliye gazetesinin anteti, hani sayısı, hani tarihi ?
Yani geçtik TBMM görüşme tutanaklarını, bu konuşmanın metninin yer aldığının söylenen Hakimiyet-i Milliye gazetesi bile ortada yoktur.
Şimdi o resimin altındaki kaynak kısmına dikkat edin:
Türkiye Cumhuriyeti Dahiliye Umum Vekaleti Matbuat Umum Müdürlüğü Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi, 27.7.1937 ve 438-a sayı
Yani bizim bu başlangıçta ele aldığımız iki adet evrak kaynak olarak gösterilmiş. Halbuki orada gördük ki, 27.7.1937 tarihi Bombay Chronical gazetesinde bu asparagas haberin yayınlandığı tarihtir.


Yani ortaya resmi belge olarak sürülen belgeler bile 27.7.1937 tarihini Atatürk’ün Meclis konuşmalarının değil, bir Hint gazetesinindeki bu asparagas haberin yayınlandığı tarih olarak vermektedir.
Atatürk’ün TBMM’de yaptığı konuşmasını meclis tutanaklarından ve o günün gazete arşivlerinden değil de gidip Hindistan’daki Bombay Chronical gazetesinden öğrenmeye çalışmak ilginç bir durum olsa gerektir başı başına.
Üstelik bu linkte verilen bilgide *’Bombay Chronicle gazetesinin 27.8.1937 tarihli nushasında deniliyor. Çünkü bu metin 20.08.1937'de tercüme edilmiş. Nasıl olur 8 gün sonra Bombay gazetsinden çıkmış olabilir. Tabii 27.07.1937'i meclis konuşması tarihi olarak gösterince bu tarihi de 1 ay ileri alınmış ama bu seferde belgenin tarihi ile çelişkiye düşülmüş. Tabi bu çelişkiyi ortadan kaldırmak için de 27.07 tarihindeki meclis konuşmasından bahsedilmemiş.
 
Bu da Atatürk’ün 1937 kronolojisi. Bakalım böyle bir Meclis açılış konuşması var mı?

1 Ocak 1937 Şark Demiryolları (Sirkeci - Edirne) satın alındı.
27 Ocak 1937 Cenevre’de Milletler Cemiyeti toplantısında, Hatay’ın bağımsızlığı kabul edildi. * * *
4 Şubat 1937 İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi açıldı.
5 Şubat 1937 Altı ok, Anayasa’ya girdi. (T.B.M.M’ de görüşülerek, kabul edilen “Teşkilat-ı Esasiye Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine Dair Kanun” la altı ilke de Anayasa’ya alındı. Malatya milletvekili İsmet İNÖNÜ ve altı arkadaşının önerdiği değişiklik, ikinci maddeyi şu biçime soktu : “Türkiye Devleti Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçı, Devletçi, Laik ve İnkılapçıdır.”)
8 Şubat 1937 T.B.M.M’ de “Orman Kanunu” kabul edildi.
13 Şubat 1937 ATATÜRK’ÜN Selanik’te doğduğu ev Selanik Belediyesi’nce satın alınarak Atatürk’ün buyruğuna verildi.
28 Şubat 1937 Meteoroloji Genel Müdürlüğü kuruldu.
3 Nisan 1937 Karabük Demir ve Çelik Fabrikasının temel atma töreni yapıldı.
7 Nisan 1937 Türkiye - Mısır dostluk, ikamet ve tabiiyet antlaşması yapıldı.
15 Nisan 1937 Selaların kaldırıldığı, diyanet işleri reisliğinin, yazısı ile valiliklere bildirildi.
23 Nisan 1937 İstanbul Yedek Subay Okulu’nda (Harbiye) ATATÜRK Anıtı açıldı.
4 Haziran 1937 T.B.M.M’ de “Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Kanunu” kabul edildi.
 4 Haziran 1937 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu T.B.M.M. kabul edildi.
9 Haziran 1937 T.B.M.M’ de “Ankara’da Bir Tıp Fakültesi Tesisi Hakkındaki Kanun” kabul edildi.
 11 Haziran 1937 ATATÜRK, Trabzon’dan, Hükümete “Bütün çiftliklerini ve mallarını millete bağışladığını” bildirmesi.
12 Haziran 1937 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi.
14 Haziran 1937 Hatay’ın Bağımsızlık Antlaşması Büyük Millet Meclisi tarafından onaylandı.
15 Haziran 1937 İş Kanunu yürürlüğe girdi. 17 Haziran 1937 “Kadıköy Su Şirketi”nin satın alınmasına dair sözleşme imzalandı.
1 Temmuz 1937–Fevzi Paşa - Meydanıekbez, Toprakkale - İskenderun Demiryolu satın alındı.
8 Temmuz 1937– Türkiye, İran, Irak ve Afganistan arasında Tahran’da Sâ’dâbat Paktı imzalandı. * *
20 Eylül 1937 –İkinci Türk Tarih Kurultayı Dolmabahçe Sarayı’nda toplandı. 
20 Eylül 1937 ATATÜRK, Türkiye’nin ilk resim galerisini Dolmabahçe’ de açtı.
9 Ekim 1937 Nazilli Basma Fabrikası ATATÜRK tarafından açıldı.
25 Ekim 1937 İNÖNÜ Başbakanlıktan çekildi. Celal BAYAR Başbakanlık görevini devraldı.
28-30 Ekim 1937 ATATÜRK Ankara’da son defa Cumhuriyet Bayramı törenlerine katıldı.
27 Aralık 1937 T.B.M.M’ de “Deniz bank Kanunu” kabul edildi.

Kaynak: http://blog.milliyet.com.tr/Print.aspx?BlogNo=155492


Mart 14, 2010, 06:35:55 ös
Yanıtla #3

Sayın Mozart' ın tarih bilgisi ne kadar çokmuş.. Adeta tarihi bize yaşatıyor gibi acaba tebrik mi etsem diye düşünmüyor değilim..
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Mart 27, 2010, 12:13:11 öö
Yanıtla #4
  • Ziyaretçi

Gazi Mustafa Kemal Atatürk Filistin konusunda ne düşünüyor, ne söylüyordu? Ekteki belge Atatürk'ün Avrupa'ya Filistin konusunda ultimatom verdiğini ortaya koyuyor. Atatürk'ün Filistin ile ilgili Haziran 1037'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı konuşması:

Türkçe Hâkimiyet-i Milliye Gazetesi Gazi Mustafa Kemal Atatürk`ün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde irad etmiş olduğu bir nutuktan bahsediyor. Aşağıdaki satırlar bu nutkun Filistin’e taalluk eden kısmından alınmıştır.

"Arapların Avrupa siyasetine nüfuz edemeyip bu sözde istiklal kelimesine inandıkları ve bu uğurda Arap memleketlerini Avrupa emperyalizmine esir kıldıkları çok şayanı teessüftür.

Arapların arasında mevcut olan karışıklığı ve hoşnutsuzluğu kimse bizim kadar bilemez. Biz vakıa bir kaç sene Araplardan uzak kaldık. Fakat şimdi kendimize kâfi derecede güvenip ve kudretimizi bildiğimiz için İslamiyet’in mukaddes yerlerini Musevilerin ve Hıristiyanların nüfuzunun altına girmesine mani olacağız. Binaenaleyh şunu söylemek istiyoruz ki buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmeyeceğiz. Biz şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyet’e lakayt olmakla itham edildik.

Fakat bu ithamlara rağmen Peygamberin son arzusunu yani, mukaddes toprakların daima İslam hâkimiyetinde kalmasını temin için hemen bu gün kanımızı dökmeye hazırız.

Cedlerimizin, Selahaddin`in idaresi altında, uğrunda Hıristiyanlarla mücadele ettikleri topraklarda yabancı hâkimiyet ve nüfuzunun tahtında bulunmasına müsaade etmeyeceğimizi beyan edecek kadar bu gün, Allah`ın inayeti ile kuvvetliyiz. Avrupa bu mukaddes yerlere temellük etmek için yapacağı ilk adımda bütün İslam âleminin ayaklanıp icraata geçeceğinden şüphemiz yoktur.”



Mart 27, 2010, 12:13:52 öö
Yanıtla #5
  • Ziyaretçi

istiyene orjinal metnını de atabılırım osmanlıca :)


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
6714 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 08, 2012, 04:48:30 ös
Gönderen: yazbenide
7 Yanıt
4960 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 19, 2013, 01:31:25 öö
Gönderen: Alşah
1 Yanıt
8189 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 06, 2008, 12:15:31 ös
Gönderen: Kaan
3 Yanıt
6621 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 05, 2011, 11:11:48 ös
Gönderen: bilGe
0 Yanıt
8034 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 06, 2011, 11:15:27 ös
Gönderen: AQUA
6 Yanıt
8884 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 08, 2012, 04:54:33 ös
Gönderen: yazbenide
1 Yanıt
7102 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 15, 2012, 07:47:05 ös
Gönderen: peacewings
6 Yanıt
3231 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 31, 2014, 08:59:10 öö
Gönderen: mbulut
9 Yanıt
3488 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 07, 2015, 11:57:30 öö
Gönderen: burakc
2 Yanıt
5156 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 07, 2015, 11:07:46 öö
Gönderen: egeran