Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Yahudiler gerçekten tüccar bir topluluk mu?  (Okunma sayısı 1707 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mayıs 09, 2018, 01:48:56 öö
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 26
  • Cinsiyet: Bay

Başlıktan anlaşılacağı gibi Yahudiler gerçekten tüccar mı? Para onların gözetimi altında mı? Yada başka ülkelerde iyi tüccarlar çıkmıyor mu ? Neden hepsi Yahudi? vs..... sorular çoğaltılabilir. Peki tarih para hakkında bize neler anlatıyor, ayrıntılı bir şekilde anlatacağım.

Başlarken çok kısaca bir paranın tarihine değinmemiz gerekiyor. Para ilk olarak Demir Çağı Lidya krallığında doğmuştur. Lidya Kentinin kenarından akan ırmaktan koyun postu ile çıkarılan altın ile basılan paralar günümüzdeki ilk ekonominin tabanını oluşturmaktadır. Hatta Anadolu'da bir laf söylene gelir, özellikle yaşı büyükler kullanırdı bu lafı zamanla deyimleşmiş o laf '' Karun gibi zengin ol''. Bu kent günümüz Manisa'nın Salihli ilçesi sınırlarında kurulmuştur. Önemini anlatmak için şöyle bir örnek vermek istiyorum . Günümüzde New York ne ise , O tarihçede Sardes dünyanın ekonomi başkentiydi. Yüz yıllar boyunca para oradan yönetildi, oradan yön verildi, orada basıldı ve dönemin kuru Sardes borsasına göre belirlendi. Sardes'den başlayarak orta doğuya kadar uzanan yollarda Karunun paraları ve ticaret haneleri 14.yy kadar önemini korudu. Kısaca özetlenmek gerekirse böyledir.

Peki diyeceksiniz ? Bunun Yahudilerle alakası nedir ?
Bölgede yürütülen kazı çalışmaları Sart ve yöresinin 5000 yılı aşkın bir süredir çeşitli yerleşimlere sahne olduğunu, Roma ve Bizans dönemlerinde de önemli bir yerleşim merkezi olduğunu göstermektedir.Marmara Gölü’nün güney kenarında yer alan ve Lidya tümülüs mezarlık alanı olan Bin Tepeler, dünyanın en büyük tümülüs alanıdır. Kraliyet mezarlığı olarak Sardes’e bağlı olan Bin Tepeler, Hermos (Gediz) Ovası ile Gyges (Marmara) Gölü’nün arasındaki bir sırtta yer alır. Buradaki Tümülüs mezarlar Sardes yolundan bile görülebilmektedir ve en azından yüz tümülüsün varlığı söz konusudur.
Vee....
Yakın bir tarihte yapılan kazı çalışmalarında Kente bir Sinagog keşfedildi. Yapılan araştırmalarda Dünyada'ki en eski Sinagoglardan birisinin olduğu tespit edildi. Günümüzde bile Yahudiler burayı keşfetmeye başlayarak Hac turizmine açılmaktadır. Bunun önemini bir Yahudi bireyden dinlediğiniz zaman önemini anlayabilirsiniz. Tarihin akışını değiştirecek bir keşif. Zaten Anadolu'daki 7 Kiliseden biriside buradadır. Devam eden kazılarda bazı bilgiler daha eklendi. Ticaret yollarındaki Dükkanların bir çoğunun Yahudiler tarafından işletildiği ve ticaretle uğraştıkları keşfedildi. Evet Parayı bulan Lidya halkı idi, yani bizler Anadolu insanı ama parayı işleten Yahudiler oldu.

Bunlardan çıkarılan sonuç ;
Yahudiler gerçekten para bulunur bulunmaz soluğu orada aldılar ve kısa sürede ticarethaneler kurarak paranın kontrolünü sağladılar. Yüzyıllar boyuncada bu ticareti hep kendileri yaptılar ve paraının dışarıya çıkmasına engel oldular. 7 Milyarlık bir dünya nüfusu ve 8 Milyon Yahudi Halkı gerçekten iyi ticaret yapıyor, o yüzden diğer ülkelerden zenginler çıkmıyor demek; büyük bir baştan sağma  gibi gelmektedir.
O zaman Yahudiler gerçekten iyi tüccarlar mı? Yoksa para bulunduğundan beri kontrol mü ediyorlar ?

Saygılarımla...




Mayıs 11, 2018, 01:27:26 ös
Yanıtla #1

Sayın Likya paylaşımınız cok guzel ve üzerinde düşünülmesi gereken bir paylaşım.Yahudiler neden zengin.Bilim adamı gözüyle gozlemlenmis verileri sıralayalım;
Türkiyede yaşadığımız zaman içersinde,elimizi ne işe atsak mutlaka bir terslik ile karşılaştık.Kimi zaman çok sinirlendik Kimi zaman isyan ettik amma,neden böyle olduğunu çok az araştırdık Halbuki bu bir arıza idi ve mutlaka giderilmesi gerekiyordu.İşte ünlü Pakistanlı yazar Sn.Dr Faruk Saleem bu konuda çok derin bir araştırma yapmış ve dünya da yaşayan müslümanlara sunmuş.Çok yerinde tespitleri olan bu yazıyı sizin de okumanızı istedim faydalanabilmeniz için… İşte o dikkatle okunması gereken ve müslümanları ilgilendiren önemli makale..

Dünyada yalnızca 14 milyon Yahudi var, Kuzey ve Güney Amerika'da yedi milyon, Asya'da beş milyon, Avrupa'da iki milyon ve Afrika'da 100,000 kişi.Tek bir Yahudiye 100 tane Müslüman düşmektedir. Buna rağmen Yahudiler tüm Müslümanların toplamından yüz kez daha güçlüdürler. Nedenini hiç merak ettiniz mi? Tüm zamanların en etkin bilim adamı ve Time dergisi tarafından " Yüzyıl'ın Adamı " seçilen Albert Einstein bir Yahudiydi. Psikanalizin babası Sigmund Freud bir Yahudiydi. Karl Marx, Paul Samuelson ve Milton Friedman da öyle.

İşte size ürettikleriyle tüm insanlığa zenginlik katmış olan Yahudilerden bazıları: Benjamin Rubin insanlığa aşı iğnesini verdi. Jonas Salk ilk çocuk felci aşısını geliştirdi Albert Sabin çocuk felci aşısını daha da geliştirdi. Gertrude Elion lösemiye karşı ilacı verdi. Baruch Blumberg Hepatit B aşısını geliştirdi. Paul Ehrlich frengiye karşı bir tedavi buldu. (cinsel temasla bulaşan bir hastalık). Elie Metchnikoff bulaşıcı hastalıklarla ilgili çalışmalarıyla Nobel ödülü kazandı. Bernard Katz nöromüsküler iletişim ( kas -sinir sistemi arası iletişim ) alanında Nobel ödülü kazandı. Andrew Schally endokrinoloji ( metabolik sistem rahatsızlıkları, diabet, hipertiroid ) Aaaron Beck Cognitive Terapi (akli bozuklukları depresyon ve fobi tedavilerinde kullanılan psikoterapi yöntemi) geliştirdi. Gregory Pincus ilk doğum kontrol hapını geliştirdi. Gerald Wald insan gözü hakkındaki bilgilerimizi geliştirerek Nobel ödülü kazandı. Stanley Cohen embriyoloji ( embriyon ve gelişimi çalışmaları ) dalında Nobel aldı. Willem Kolff böbrek diyaliz makinesini yarattı.

Müslümanlar da dahil tüm hastalar Yahudilerin bu buluşlarından yararlanıyor, sağlığına kavuşuyor. Peter Schultz optik lif kabloyu, Charles Adler trafik ışıklarını, Benno Strauss paslanmaz çeliği, Isador Kisse sesli filmleri, Emile Berliner telefon mikrofonunu ve Charles Ginsburg videotape kayıt makinesini geliştirdi. Stanley Mezor ilk mikro-işlem çipini icad etti. Leo Szilard ilk nükleer zincirleme reaktörünü geliştirdi.

Son 105 yılda 14 milyon Yahudi bilim dalında 100'ün üzerinde Nobel ödülü kazanırken, 1.4 milyar Müslüman yalnızca üç Nobel kazandı.

Neden Yahudiler bu kadar güçlü ? Yahudi inancına bağlı ünlü yatırımcılar: Ralph Lauren ( Polo ), Levi Strauss ( Levi's Jeans ), Howard Schultz (Starbuck's ), Sergei Brin ( Google ), Michael Dell ( Dell Bilgisayar), Larry Ellison (Oracle ), Donna Karan ( DKNY), Irv Robbins ( Baskins & Robbins ) ve Bill Rosenberg ( Dunkin Dougnuts ). Yale Üniversitesi'nin Başkanı Richard Levin bir Yahudidir. Harrison Ford, George Burns, Tony Curtis, Charles Bronson, Sandra Bullock, Billy Crystal, Woody Allen, Paul Newman, Peter Sellers, Dustin Hoffman, Michael Douglas, Goldie Hawn, Cary Grant, William Shatner, Jerry Lewis ve Peter Falk'ın da Yahudi olduklarını biliyor muydunuz ?

Yönetmenler ve yapımcılar arasındaki Yahudiler: Steven Spielberg, Mel Brooks, Oliver Stone, Aaaron Spelling (Beverly Hills 90210 ), Neil Simon ( The Odd Couple ), Andrew Vaina ( Rambo 1 /2 / 3 ), Michael Mann (Starzky and Hutch ), Milos Forman ( One Flew Over The Cuckoo's Nest, Amadeus ), Douglas Fairbanks (TheThief of Baghdat ), Ivan Reitman ( Ghostbusters ), Kohen Kardeşler, William Wyler.

William James Sidis, 250-300 lük I.Q derecesiyle dünyanın gördüğü en parlak insandır. Bilin bakalım hangi dine mensuptur?

Soru: Neden Yahudiler bu kadar güçlüdür? Cevap: Eğitim (Sorgulayıcı, Araştırıcı, Yaratıcı)

Soru: Neden Müslümanlar bu kadar güçsüzdür? Cevap: Yanlış Eğitim veya Sıfır Eğitim (Din Eksenli, Sorgusuz, Araştırmasız, Ezberci)

Gezegenimizde yaklaşık 1 476 233 470 Müslüman yaşamaktadır. Asya'da 1 milyar, 400 milyon Afrika'da, 44 milyon Avrupa'da, ve 6 milyon Amerika kıtasında. Toplam dünya nüfusu içinde her beş kişiden biri müslümandır. Her bir Hindu'ya iki müslüman düşmektedir, her bir Budist'e karşılık iki müslüman vardır ve her bir Yahudi'ye karşılık 100 adet Müslüman bulunmaktadır.

Neden Müslümanların bu kadar kalabalığa rağmen neden güçsüz olduklarını hiç merak ettiniz mi ?

Nedeni şudur :

İslam Konferansı Örgütü'nün ( OIC ) 57 üyesi ülkelerin tümünde 500 adet üniversite bulunmaktadır ve üniversite başına üç milyon Müslüman düşmektedir. Sadece ABD'de 5758 üniversite vardır. 2004 yılında Shanghai Jiao Tong Üniversitesi " Dünya Üniversitelerinin Akademik Değer Listesi" hazırlamış ve ilginçtir ki Müslüman çoğunluğa sahip ülkelerin hiç birinden ilk 500e giren üniversite yoktur. UNDP tarafından toplanan verilere göre Hristiyan dünyasında okuma-yazma bilenlerin oranı neredeyse % 90 ve bunlardan 15 Hristiyan çoğunluğa sahip ülkede okuma-yazma oranı % 100 dür. Müslüman dünyasında buna çok zıt bir durum olarak bir ülkenin okuma-yazma oranı oranı yaklaşık % 40 olup, % 100 okur-yazar oranına sahip bir Müslüman ülke yoktur. Hristiyan dünyasındaki "okur-yazar" ın % 98 i ilkokulu bitirmişken, Müslüman dünyasında bu oran % 50dir. Hristiyan dünyadaki okur-yazar ların % 40 ı üniversite mezunudur ve bu oran Müslüman dünyasında % 2 'yi geçememektedir. Müslüman çoğunluğa sahip ülkelerdeki toplam bilim adamı sayısı 230 olup her bilim adamına düşen Müslüman sayısı 1 milyon kişidir. ABD her 1 milyon Amerikalıya karşılık yaklaşık 4000 bilim adamına, Japonya 5000 bilim adamına sahiptir. Tüm Arap dünyasındaki tam -zamanlı çalışan araştırmacı sayısı 35 000 kişidir ve her bir milyon Arap nüfusa 50 teknisyen düşmektedir. ( Bu sayı Hristiyan dünyasında bir milyon kişiye 1000 teknisyendir. ) Ek olarak İslam dünyası gayrı safi milli hasılasının yalnızca % 0.2 sini araştırma- geliştirme bütçesi olarak ayırmaktayken Hristiyan dünyası % 5 oranında araştırma-geliştirme fonu ayırmaktadır.
Sonuç: İslam dünyası bilgi üretebilecek kapasiteden yoksundur.

1000 kişiye düşen günlük gazete sayısı ve bir milyon kişiye düşen kitap çeşidi bilginin toplum içine yayılıp yayılmadığının iki önemli göstergesidir. Pakistan'da 1000 kişiye 23 günlük gazete düşerken bu sayı Singapur'da 360 dır. İngiltere'de her 1000 stand için 2000 çeşit kitap bulunurken, Mısır'da kitap çeşidi 20 dir.

Sonuç: İslam dünyası bilgi yayılmasını gerçekleştirmekte başarısızdır. Bilgi uygulamasının önemli göstergelerinden biri ileri teknoloji ihracatının toplam ihracat içindeki oranıdır.

Pakistan'ın ileri teknoloji ihracatının toplam ihracatın içindeki oran % 1, Suudi Arabistan'ın % 0.3, Kuveyt, Fas, ve Cezayir'in aynı şekilde % 0.3 tür. Singapur'da bu oran % 58 'dir.

Sonuç: İslam Dünyası bilgi uygulamasını gerçekleştirememektedir

Neden Müslümanlar güçsüzdür ? Çünkü bilgi üretmiyoruz.

Neden Müslümanlar güçsüzdür ? Çünkü bilgiyi yayamıyoruz.

Neden Müslümanlar güçsüzdür ? Çünkü bilgiyi uygulamıyoruz. ve gelecek bilgi- temelli toplumlara aittir. İlginçtir, OIC üyesi 57 ülkenin gayrı safi milli hasılalarının toplamı 2 trilyon doların altındadır. ABD, tek başına 12 trilyon dolar değerinde mal ve hizmet üretmekte, Çin 8 trilyon dolar, Japonya 3.8 trilyon dolar ve Almanya 2.4 trilyon dolarlık üretim yapmaktadır. (Satın alma gücü eşitlenerek hesaplama yapılmıştır. )

Petrol zengini Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Katar hep birlikte 500 milyar dolarlık mal ve hizmet üretmektedirler ve bunların çoğu petroldür.Mal ve hizmet üretimi İspanya'da 1 trilyon doların üzerindedir. Katolik Polonya 489 milyar dolarlık mal ve hizmet üretimi gerçekleşmektedir. Budist Tayland 545 trilyon dolar değerinde mal ve hizmet üretimi yapmaktadır. İslam Dünyasının gayrı safi milli hasılasının tüm dünya gayrı safi milli hasılası içindeki oranı hızla azalmaktadır.

O halde Müslümanlar neden bu kadar güçsüzdür ? Cevap: Eğitim Yoksunluğu Tam anlamıyla söylersek kaliteli eğitim yoksunluğu. Çok kesin biçimde söylersek akılcı olmayan, din eksenli ve çağdışı eğitim.

Kaynak:Dr.Faruk Saleem Yazar, İslamabad

Yahudiler ile başka bir kaynaktan paylaşımı da yayımlıyorum;

Yahudilerin Zengin Olmasının Sebepleri
Yahudiler neden zengin?
Yahudilerin zengin olmasının altında yatan en büyük sebep tarih boyunca yaşadıkları sürgünler ve yaşadıkları coğrafyada kabul görmemeleri. Bu sebeplerden ötürü Yahudiler sürgün korkusuyla ve endişesiyle sürekli taşınabilir mallar ve mülkler edinmişlerdir.

Yine dışlanmanın etkisiyle ve Talmud’da yer alan öğütlerden dolayı birbirlerine bağlı ve dışarıya kapalı bir toplum oluşturmuşlardır.

Aşağıda madde madde sıraladığım tüm özellikler, aslında tarih boyunca yaşadıklarıyla alakalıdır.

Yahudiler Neden Zengin?

1- Birbirlerine bağlılıkları.
“Kardeşine -(ister) para faizi, (ister) yiyecek faizi, (isterse de normalde karşılığında) faiz alınan (başka) herhangi bir şeyin faizi (olsun)- faiz verme. Yabancıya faiz verebilirsin ama kardeşine faiz veremezsin.”(23:20-21) Talmud’da yer alan bu öğütten de anlaşılacağı üzre Yahudiler kendi aralarında faiz alamazken Yahudi olmayandan faiz alabilirler.

Bu ve diğer öğütlerin ana fikrinde “Yahudiler en üstün topluluktur, Yahudi’nin Yahudi’den başka dostu olamaz.” fikirleri yattığı için birbirlerine sadık, dışarıya karşı oldukça saldırgan bir tutum sergilerler.

“Birlikten güç doğar” felsefesiyle hareket ettikleri için başarılı ve zengin olmaları oldukça doğaldır.

2- Ticari zekaları ve Ticarete verdikleri önem.
Yukarıda anlattığım sebeplerden ötürü Yahudiler tarımı ve hayvancılığı bilmezler. Bu sebeplerden ötürü tüm Yahudiler ticaret ile uğraşmışlardır. Yüzyıllarca aynı işi yapmalarından dolayı ve diğer halklar arasında oluşturdukları güvenden dolayı zamanla ticaret tecrübeleri gelişmiştir.

Bir hikaye;

İki dilenci kilise önünde dileniyorlarmış. Birinin önündeki yazı şöyleymiş: “Ben Yahudiyim, lütfen bana yardım edin.”
Diğer dilencide ise “Ben Hristiyanım, lütfen bana yardım edin” yazıyormuş. Kiliseden çıkan her Hristiyan Yahudi dilenciye bakıp, inadına Hristiyanım diyen dilenciye para veriyormuş. Gün sonunda Yahudi dilenci diğer dilenciye dönüp “Hadi Solomon kalk, buradaki işimiz bitti.” demiş.

Yahudi sözü; “Sahip olduğunuz bir inciyi, bu inciyi isteyen birine satmak, ticaret değildir. Ama sahip olmadığınız bir inciyi, bu inciyi istemeyen birine satmak, ticarettir.”

Bu örneklerden yola çıkarak ticaret konusunda ne kadar ileri seviyede olduklarını rahatlıkla anlayabiliriz.

3- Kişisel Özellikleri;
Bir insanın ticarette başarıyı yakalayabilmesi için öncelikle çalışkan daha sonra da tutucu olması gerekmektedir. Yine diğer insanlardan ticaret noktasında daha zeki olmaları veya tecrübe sahibi olmaları gerekmektedir. Bahsettiğim tüm bu özellikler Yahudilerde bulunmaktadır, ticaret noktasında zeki olmayanları bile aileden gelen tecrübeden ötürü ticaret hayatlarına 1-0 önde başlamaktadırlar.

Yine bir Yahudi ticari başarısızlık sonrası battığında diğer Yahudiler veya direkt olarak kendi ailesi yardım eder. Bu yardımlarla ayağa kalkan kişi daha önce battığı için tecrübe sahibi olur ve ticarette başarıyı yakalaması daha da kolaylaşır.

4- Savaşmamaları;
Tarih boyunca Yahudiler birçok ülkenin boyundurluğu altında yaşamışlardır. Yaşadıkları ülkeler Yahudilere güvenmediğinden dolayı askerlikten muaf tutulmuşlardır. Onlarda askerlikten muaf oldukları için sürekli ticaret yapmışlar ve bulundukları coğrafya da savaşları sürekli fırsata dönüştürmeyi bilmişlerdir.

Örnek vermek gerekirse; Osmanlı İmparatorluğu döneminde birçok millet sürekli savaşırken ve mal varlıklarını savaş yolunda tüketirken, Yahudiler sürekli ticaret yapmışlar ve kayıp vermedikleri için sürekli gelişme ortamı bulmuşlardır.

5- Eğitime önem vermeleri;
“İki şey dünyaya hükmeder; biri kılıç, diğeri düşünce. Kılıç, eninde sonunda düşünceye yenilir.” – Napolyon
“Bilgi güçtür.” – Francis Bacon
Paylaştığım bu iki sözden etkilenmişlerdir diyemem lakin buna benzer şeylerden etkilenmiş olacaklar ki eğitime büyük önem vermektedirler. Kişi sayılarının az olmasından ötürü nitelikli insan anlayışını benimsemişler ve bu anlayış doğrultusunda kendi insanlarını yetiştirmeyi, eğitmeyi önemsemişlerdir.

6- Bankacılık;
Yahudiler mal mülk sahibi olamadıkları için bu durum karşısında; “Bankacılık” sektörünü geliştirmişlerdir.

Örnek; Bir yerden bir yere yüklü miktarda parayla gitmek isteyen bir kişi yanında para taşımak istemediği zaman parasını bir Yahudi tüccara bırakır. Yahudi tüccar parası karşılığı bu kişiye bir kağıt verir. Bu kişi gittiği yerde başka bir Yahudiye bu kağıdı verir ve kağıtta yazan rakam karşılığında komisyonu kesilerek parasını alır.

Örnekten de anlaşılacağı üzere Yahudiler “Bankacılık” sektörünün temellerini atmışlardır.

7- Tarihten ders çıkarmaları.
Bir millet için tarihten ders çıkarabilmek oldukça önemlidir. Tarihten ders çıkaran milletler daha önce yaptıkları hatayı bir daha yapmazlar ve sürekli üzerine koyarak ilerlerler.

Yahudiler tarih boyu ezildiler ve aşağılandılar. Yahudiler kendinden sonra ki nesillere bu durumu iyi anlatmış olacaklar ki tarihte yaptıkları hatalardan ders çıkarmayı bilmişler ve bugün her ne kadar zorbalıkla da olsa kendi ülkelerinde yaşamaktadırlar.

Tarihte yapılan tüm icatlar gereksinim sebebiyle ortaya çıkmıştır. Bu durumdan yola çıkarak, Yahudilerin başarılı olmalarının sebebi tarih boyunca ezilmeleri ve aşağılanmaları. Bu sebepten ötürü Yahudiler sürekli intikam ve kin duygusuyla hareket etmiş, bu duygu sonucunda başarıyı yakalamışlardır.

Kaynakça;

eksisozluk.com

milliyet.com.tr

uludagsozluk.com

Siyonistlerin Nihai Dünya Düzeni

« Son Düzenleme: Mayıs 11, 2018, 01:30:05 ös Gönderen: Farmakoloji »
Üyeliğimin iptalini talep ediyorum!Aksi taktirde dava edecem! Formda zorla kayıtlı tutuluyorum.Defalarca üyelik iptali talep ettim..Formda kayitli üye olarak bulunmak istemiyorum.Bu form zaman kaybı!


Mayıs 20, 2018, 12:08:10 öö
Yanıtla #2
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 26
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Farmakoloji yazınızı büyük bir zevkle okudum. Değerli bilğileriniz için teşekkür ederim.
Saygılarımla


Mayıs 20, 2018, 12:45:35 öö
Yanıtla #3

Sayın Likya,Rica ederim... Saygılarımla.
Üyeliğimin iptalini talep ediyorum!Aksi taktirde dava edecem! Formda zorla kayıtlı tutuluyorum.Defalarca üyelik iptali talep ettim..Formda kayitli üye olarak bulunmak istemiyorum.Bu form zaman kaybı!