mevlananın şemsi gibi
Yunsun taptuk emresi gibi,
şahinin alşahı gibi
Dostu çok özlemişim.
Sırf sizin için yazıyorum. Sırf sizin için seviniyor sizin için üzülüyorum.
Gerçekten büyüğüm diyebileceğim,
İleride inşallah onun gibi olurum diyebileceğim birisisiniz.
Sayın Alşah sizi görmek, sizi duymak ne güzel.
Böyle yumuşak bir yüreği hissetmek ne büyük haz.
Her kelimeniz altın değerinde.
Size şükranlarımı ve teşekkürlerimizi sunuyorum.
Sadece çok özlemişim.
Arkadaşlar, sırayla cevap vermek istiyorum(ister doğru olur ister yanlış)
Sayın agnusdei, haklısınız ama karamsar olmak gibi bir şansımız yok.
Sayın Barbaros, çok güzel sorgulamalarda bulunmuşsunuz. Ancak birilerini suçlamak insanlık tarihini ne kötüler ne yüceltir. Bu gün uygar dediğimiz avrupa, amerika(baş harflerini hep küçük yazarım)halkı, bizim ülkemiz insanından daha bilgili veya zeki değiller, hatta onlar bir kaç kere deneyimlemek zorunda kalan insanlar.
Tabi ki çok haklısınız bu insanlar cahil, tabi ki haklısınız egemen sınıf istediği gibi yönetiyor. Ancak sapla samanı karıştırmayalım, egemen sınıf ile hükmedilen cahil sınıf arasında zerre kadar zeka farkı yok. Sistemin çarklarına kapılmış herkes, kendi rolünü oynamak zorunda. Çünkü sahneye konan oyuna çok inanınca hangi rolü üstlendiğinizin bir anlamı yok, oyuna kendinizi kaptırmışsınız ve inanıyorsunuz demektir. İster prens olun, ister korkuluk, hatta süpermen veya sevgilisi. Sistemin içindeyseniz nerede durduğunuzun veya adınızın bir anlamı yok. Aslında bu konu çok derin, size çok daha ilerisini anlatmayı çok isterim.
Ben o yakıştırdığınız sıfatlara sadece bu toplumu layık görmüyorum. Hiç bir insanın diğerinden farkı yok, ne zeka nede yetenek açısından. Bizden daha berbat ortamda başarılı olmuş bir ulu liderimiz var. Onun aslında neyle savaştığını bilirsek, olayları daha güzel yorumlayabiliriz. O yedi düvele hakim ordularla savaşmadı. O kör bir inançla savaştı. başarılı olmayı değil, başarılı olmak için ölmeyi daha mukaddes saydı. Çok ufak ama çok önemli bir detay bu.
Ben bu halka düşman değilim, ben inançlara düşman değilim, ben ahlaka, kanunlara karşı değilim, çünkü bunların hepsi olmak zorunda. Sosyalizme, gelişme süreçlerine inanan, tarihi bir bütün olarak görebilen herkes komünisttir. Geleceği görmek budur. Bir derenin yatağını görmek gibi bir şeydir diyalektik. "Giriş, gelişme ve sonuç" Bu yüzden öyle düşünmemenizi arzu ediyorum. Koyu bir milliyetçi ile, koyu bir ATATÜRK çünün, koyu bir komünistin arasında hiç bir fark yoktur.
Düşüncelerine alternatif tanımayanlara fanatik denir. Ha milliyetçi olmuşsunuz, ha sosyalist olmuşsunuz, ha dinci olmuşsunuz fark etmez. Düşünce biçiminiz doğru ama, sonuçlara erken varıyorsunuz demek istiyorum haddim olmayarak.
Sayın Popperist, olayları bir yerlere çekip özelleştirme gibi bir sorununuz hala var. Bu zihniyetle ne yapacaksınız bilemiyorum. Size, evet Ali Veli, emine Ayşe dağa çıksın ve bu sisteme karşı gelsin demek en yerinde söz olur sanırım. Belinize silahı koyup hür yaşantınıza edilecek en küçük müdaheleye karşı savaş açın. Dağda bayırda veya mecliste silahınızı çekin ve ateş edin. Sokaklara çıkın ve herkesi öldürün. Düz mantığınız hala çalışmıyor. Size özellikle ve inatla şunu söylüyorum(belki anlatmak istediğimi anlarsınız diye) Türkiye terörle savaşmıyor, yok öyle bir şey. Bu basının ve başbakanın uydurması. Türkiye dış politikalarındaki yalakalığı yüzünden başına olmadık işler geliyor. Ecevit zamanında pkk yok muydu? kürtler yok muydu? bu gün istediklerinin hangi biri o gün verilmişti? Neden terör bitmişti ve pkk kendini lağvetmek üzereydi? Savaşmak illa silahı beline koyup birilerini karşısına çıkmak değildir. Savaş her alanda vardır ve olması gerekir. Sizin oy verdiğiniz akp düne kadar suriye ile kankaydı, sizin oy verdiğiniz akp bütün komşular ile sıfır sorun demiyor muydu? (Azerbaycanı sırtından bıçaklamışken söylediler bunu, çünkü ermenistana kuyruk sallıyorlar ve yakınlaşıyorlardı). Süreci inceleyememek ve birbirleri arasındaki bağı kuramamak gibi bir sorunuz var maalesef. Sizi sevmiyorum ve sevebileceğimi de sanmıyorum. Çünkü akp ye oy vermenin mantıklı bir açıklamasını hala bulabilmiş değilim.
menderesin tayyipten farkı yoktu, özalın tayyipten farkı yoktu, demirelin, tansunun tayyipten farkı yoktu, sadece tayyip daha çok bağırıyor ve sizleri korkutuyor. Ama hepsi amerikancıydı.
menders=marshal ve 6. filo
kenan evren=our boys
özal= küçük amerikancı
tansu=zaten amerikalı
tek başına büyük çoğunluk sağlamış iktidarlar bunlar.
80 yıllık karanlığı sizin zihniyetiniz yarattı. ama çamuru bizlere attınız.
Liberalizmi savunursunuz ama güçlünün zayıfı yenmemesi gerektiğini insaniyete ve dine bırakırsınız. Neden kuramınız bu kadar büyük açık veriyor konuşmazsınız.
Sayın Masor1976 hoşbulduk. Ancak size de bir kaç lafım var. 1993 de sömürgecilerin hedeflediği tarih değil, genişlemeyi sürdürecekleri tarihti, 1993 de tayyip yoktu. Yani korkmamız için bir çok sebep var.
"Kısmetinde olan şehit olur" lafınıza söyleyecek bir şey bulamıyorum. Kısmetimi tayyip belirliyorsa ben şehit değil niyazi olurum. Bu ülkeyi 10 yıldır onlar ve zihniyeti yönetmiyor mu? Kurtuluş savaşında şehit olmakla, bu günkü pis siyasi tezgahlara kurban gitmek arasında sizce bir fark yok mu? 10 yılı aşkın ateş kesi kim ilan etti de kim kabul etti? Gümrük kapılarında ekonomik rant için kimler neyi kaçırttılar? Neden Ecevit döneminde o kaçakçılıkları yapamadılar?
Ecevit bağırmadı mı" O kadını oradan indirin" diye?
Siyasi palazlanmayı 10 yıl içinde mi yaptılar sizce? Hadi yaptılarsa 10 yıldır kim iktidar, hemde büyük çoğunluk ile?
Teröristlerin göbeklerini gördünüz mü? yaşlarını gördünüz mü? Bu nasıl yaklaşım böyle? Asla kabul etmeyeceğim şeyler bunlar, Peki askeriyedeki tanklar, helikopterler iletişim araçları ve disiplin teröristlerde var mı? Asla,
Sorun şu ki; terörizm dağda mücadele ile bitmez, arkasındaki kaynakları kurutmakla olur ve bunu da hükümet yapabilir. Dağdaki binlerce insanın yiyeceğini siz sadece bir hafta karşılayabilirmisiniz?
Ecevit dağa gitmedi, açılım yapmadı, amerikaya kırmızı çizgilerimiz var dedi, her ülkeye tek tek aba altından sopayı gösterdi. tayyip yapabildi mi? bop eşbaşkanıyım dedi, açılım dedi, hop hopladı zıp zıpladı, yalnız kaldı, her türlü saçmalığı yaptı, sonuçlarını zaten şimdi görüyoruz.
Sayın sahasrara, ulusalcılık bu çağda sığınabileceğimiz en büyü ve güvenli mağaradır. 50-60 yıl sonra bu mağaradan çıkabiliriz.
Ulusalcılığın içinde milliyetçilikte vardı sosyalistlikte. herşeyden biraz alır, çünkü insanlığın uyandığı çağlara henüz geçmedik. Hadi bu ülkeyi her insan için bölelim, boşnağı tanıyalım, lazı tanıyalım, ermeniyi tanıyalım, zazasını tanıyalım, çerkezini tanıyalım, gürcüsünü tanıyalım, efesini tanıyalım, türkmenini tanıyalım, göçebesini tanıyalım, abhazasını tanıyalım, azerisini tanıyalım, arabını tanıyalım, alevisini sünnisini tanıyalım, vs,vs.. nerye varacak bu tanımalar ve farklı dilleri konuşmalar? Bir tane dalı kırabilirsiniz, ama bir sürü dalı kıramazsınız, işte TÜRKİYE böyle bir dalların bütünüdür. Bu bağı açarsanız(açılım) hepsi dağılmaya başlar. Ortak bir dil getirilmeye çalışılmıştır, ortak bir tarih, ortak bir kültür. Bütün bunları ATATÜRK becermiştir. Üstelik bunun altını da boş bırakmamıştır. Çünkü nerden gelirseniz gelin Türklükte birleşebiliriz. Kürtlükte hangi boy veya soy birleşir sizce? Ancak ayrışır. Türklük kimseye özel değğildir, şiveniz, inancınız, doğduğunuz yer sizi bundan mahrum bırakmaz. İşte ortak reçete budur. Ya bunu kabul eder yada mikropların içine kendinizi atarsınız.
Sayın Yücel, Aziz nesin aydın değil ise, Nazım Hikmette aydın değildi, Aziz Nesin aydın değil ise Aşık Veysel de aydın değildi, Aziz nesin aydın değil ise, Metin Akpınar, İlyas Salman, Levent Kırca, Aziz Rutkay, Nihat Genç, Deniz Gezmiş, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Attila İlhan, Yılmaz Özdil, Yalçın Küçük, Turgut Özakman Abdi İpekçi ve bir çok kişi aydın değildi.
Peki sizin aydınınız kim? feto mu? nazlı ılıcak mı? yoksa şu içi boş teneke kütahyalı zibidisi mi? Kim sizin aydınınız?
Neyse çok laf ettim, sanırım sayın alşah'ı görmek beni çok memnun etti o yüzden.
Eh be dostum, nasılda unuttun beni(enelsır)
Hoşçakalın.