Bir tablo ...

[midyad]

Asagida gordugunuz yaklasik olarak 1505 ile 1509 yillari arasinda, gec- Ronesans doneminde yapilan ve suan Viyana’ daki Sanat Tarihi Muzesi’nde asili duran bir yagli boya tablosudur.

Tablonun cok degisik ve hosunuza gidebilecek (tahminim) yorumlamalari vardir.

Ben bir sunu’da degisik yorumlamalarini duydugum icin kendimi cizilen cercevenin ogeleri ile bakmaktan kurtaramadim. Sizleri de, sadece bu ogeler ile yorumlama kapasitenizi kisitlamamak icin ressamin ismini yazmadim, bence nette de aramayiniz cunku bakis acinizi belli bir sahaya hapsedebilirsiniz. Tabloyu buyuttugunuz zaman farkli ogeler de kesfedebilirsiniz.

Tabloya baktiginiz zaman tabloda ne goruyorsunuz? her yorumla (daha da ) zenginlesecegiz, yorumun yanlisi, kotusu, kisasi veya uzunu yok. Hepsi iyidir.

[NOSAM33]

Oturan kişinin elinde GÖNYE var gibi   geldi ...
Saygılar

[NEV.AY]

Yanlış hatırlamıyorsam bu tablo çok kıymetli insan Sn. Tamer Ayan'ın kitaplarının birinin kapağında vardı. 3 semavi dinin din adamları ağacın altında sohbet ediyorlar. Ağaç ise ezoterizmin nerdeyse evrensel sembolü olarak kabul edilebilir.  Belki de ortak nokta olan ezoterizm ile bu birliktelik sağlanabilir yorumunu yapmak istiyorum. Benim yorumum. Hatalar olabilir.
Sevgilerimle ve Saygılarımla

[NEV.AY]

Ayrıca arka plan da ev ve dağ ayrıntıları 3 semavi dinin ortak kutsal evi Kudüs, dağlar ise Tur ve Nur dağı. Üstlerin de oturdukları taş merdiven ise işçiliği gösterir. Taş işçiliğini anlayana. Benim fikirlerim.
Sevgilerimle ve Saygılarımla

[midyad]

Guzel ve ufuk acici yorumlamalar ile tablo sanki daha anlamli gelmeye basliyor. Kim bilir, belki bes sene sonra bu tabloya ya baktigimiz zaman baska yorumlariz.

…Genc adam sanki iki adamin ordaki varliklarini daha fark etmemis ve kendi dunyasina dalmis. Ve tablo yu kuzeye dogru tuttugumuzda genc adam batiya bakmis oluyor. Batida magara var ve karanliktir. Esoterie ve teoloji dunyasinda magaranin ve karanligin allegorik acilimlari var. Magaralarin ici de genelde karanlik olur.

Ortadaki adam’ in durusunda bir hareketlilik var, sanki bir yerlere kesfe gidecek.

En sagdaki adamin elinde ucu acik pergel disa dogrudur ve kendisi batiya gidecekmis gibi bir izlenim veriyor. Yanindaki bilgileri de sanki herkes ile paylasmayacak gizemli bir sekilde tutuyor.

Eger batidaki genc adamin olgunlasma devrelerini baz alirsak o zaman tablodaki zaman kavrami ile celisiyoruz. Gunes dogudan dogduguna gore genc adamin genc hali doguda olmasi gerekirdi. Burdaki olgunlasma dizilisi sanki baska bir acidan yoruma aciktir.

Bildigim kadari ile filozoflar maddi olarak durumlari pek iyi degildir, yasli adam uzerinde ki altin renkli elbise ( veya entari) ile bir krali da temsil edebilir, mesela Kral Suleyman veya baska biri…

Ayrica o zamanin kilisesi tablonun dogudan gelen uc krali veya bilge adamlari resmettigi hukmune de varmisti. Hiristiyanlikta kristmas tan sonra dogudan gelen uc kral/bilge adamin inanisi vardir.

1500’ lu yillarin basinda yapilan bir tabloda yerli yerine oturan bazi gerecleri ve diger ogeleride genis hayal gucu ile de olsa bir arada goruyorsak … hmmm

Tablo ve ayna guzel bir benzetme… bende, ayna, sanki kendimle direkt bir karsilasma ve tablo araya tercuman konularak yasanilan bir tefekkur ani gibidir.   

Rica ederim, ben tesekkur ederim… Hala gizemligini koruyan guzel bir tablo … 

[Alşah]

       Geçekten simgelerle dolu bir tablo. Önce  Tabloda gördüklerimi kısaca nakledip sonra da tablonun isminin ne olması gerektiği yolunda düşüncemi bildireceğim.
         Tabloda en ön saftaki  ruhbanın sol elinde pergel, sağ elinde ise bir tablet var. Tablette çok ilginç semboller var. Hem İslamiyette ve hem de Masonlukta büyük önem taşıyan bir hilal, hilalin altında Hz. İsa'nın ismi yazılı bir taç ve güneş gözüküyor.
         Ruhbanın yanında sarıklı duran Hz. İsa.  Üzerindeki elbisenin eteklerinde çarmığa geriliş simgeleri ile anlamını çözemediğim yazılar var. Hemen arkasında duran ağacın yukarı gövde kısmında 12 havari yaprak şeklinde  sembolize edilmiş.
          Oturan gencin elinde  bir gönye var.  Oturduğu taş yontulmuş (Bu hali ile Masonik bir simge olabileceğini düşünüyorum).
          Arka  plandaki bina şeklindeki yapıların da bir mabet ve dağın da  ışık olabilir diyorum.
          İlk nazarda görebildiklerim bunlar. Ve bu gördüklerimin ışığında  tablonun adının da  Işığa Davet olabileceğini düşünüyorum.
          Saygılar- sevgiler.

[Transcendental]

Asagida gordugunuz yaklasik olarak 1505 ile 1509 yillari arasinda, gec- Ronesans doneminde yapilan ve suan Viyana’ daki Sanat Tarihi Muzesi’nde asili duran bir yagli boya tablosudur.

Tablonun cok degisik ve hosunuza gidebilecek (tahminim) yorumlamalari vardir.

Ben bir sunu’da degisik yorumlamalarini duydugum icin kendimi cizilen cercevenin ogeleri ile bakmaktan kurtaramadim. Sizleri de, sadece bu ogeler ile yorumlama kapasitenizi kisitlamamak icin ressamin ismini yazmadim, bence nette de aramayiniz cunku bakis acinizi belli bir sahaya hapsedebilirsiniz. Tabloyu buyuttugunuz zaman farkli ogeler de kesfedebilirsiniz.

Tabloya baktiginiz zaman tabloda ne goruyorsunuz? her yorumla (daha da ) zenginlesecegiz, yorumun yanlisi, kotusu, kisasi veya uzunu yok. Hepsi iyidir.

3 filozof ile ilgili ben de bir şeyler duymuştum. En sağdakinin kutsal geometrinin babası Pisagor olduğu inancı var.   Ortadakinin ise ibn-ül Rüşd. Ben onca aday varken neden o diye eskiden biraz düşünmüştüm. Sonra tabloya dikkatlice bakarken (bu sabah işsiz ve canı sıkılan bir adam olarak uzun uzun baktım) bir ipucu gördüm. Ayak parmakları.Morton Toe durumu ressam tarafından ısrarla ve özenle ön plana çıkarılmış. Peki bunun İbn-ül Rüşd ile ne alakası olabilirdi? Bu şahıs bütün bilgeliklerini ve eserlerini Yunan felsefesinden almıştır. Bence ressam bu morton toe detayı ile bunu çok sinsi ve güzelce gözler önüne seriyor.Yabancıların hide in plain sight dedikleri tarzda. En soldaki ise modern aletleri kullanarak ölçüm yapmaya çalışan bariz bir Batılı (Rönesans) soylusu,muhtemelen de zengin. Ne ölçüyor olabilir? Filozoflar varsa işin içinde aklıma ilk gelen soldaki silüetin bir mağara oluşudur. Platon'un o meşhur mağra metaforu.Filozoflar dışarda ve özgürler yani mağara içinde biz filozof olmayan sıradan insanların yaşayıp hayretler içinde izledikleri ve açıklık getiremediği fenomenleri Pisagor ve İbn Rüşd'ün tarihten bugüne getirdiği aletler ve bilgilerle ölçebiliyor ve dış dünyayı yorumlayabiliyorlar. Kafama takılan yüzler aydınlık neredeyse bir ışık var ortamda ama güneş yok?

[Özgürefe]

Asagida gordugunuz yaklasik olarak 1505 ile 1509 yillari arasinda, gec- Ronesans doneminde yapilan ve suan Viyana’ daki Sanat Tarihi Muzesi’nde asili duran bir yagli boya tablosudur.

Tablonun cok degisik ve hosunuza gidebilecek (tahminim) yorumlamalari vardir.

Ben bir sunu’da degisik yorumlamalarini duydugum icin kendimi cizilen cercevenin ogeleri ile bakmaktan kurtaramadim. Sizleri de, sadece bu ogeler ile yorumlama kapasitenizi kisitlamamak icin ressamin ismini yazmadim, bence nette de aramayiniz cunku bakis acinizi belli bir sahaya hapsedebilirsiniz. Tabloyu buyuttugunuz zaman farkli ogeler de kesfedebilirsiniz.

Tabloya baktiginiz zaman tabloda ne goruyorsunuz? her yorumla (daha da ) zenginlesecegiz, yorumun yanlisi, kotusu, kisasi veya uzunu yok. Hepsi iyidir.

3 filozof ile ilgili ben de bir şeyler duymuştum. En sağdakinin kutsal geometrinin babası Pisagor olduğu inancı var.   Ortadakinin ise ibn-ül Rüşd. Ben onca aday varken neden o diye eskiden biraz düşünmüştüm. Sonra tabloya dikkatlice bakarken (bu sabah işsiz ve canı sıkılan bir adam olarak uzun uzun baktım) bir ipucu gördüm. Ayak parmakları.Morton Toe durumu ressam tarafından ısrarla ve özenle ön plana çıkarılmış. Peki bunun İbn-ül Rüşd ile ne alakası olabilirdi? Bu şahıs bütün bilgeliklerini ve eserlerini Yunan felsefesinden almıştır. Bence ressam bu morton toe detayı ile bunu çok sinsi ve güzelce gözler önüne seriyor.Yabancıların hide in plain sight dedikleri tarzda. En soldaki ise modern aletleri kullanarak ölçüm yapmaya çalışan bariz bir Batılı (Rönesans) soylusu,muhtemelen de zengin. Ne ölçüyor olabilir? Filozoflar varsa işin içinde aklıma ilk gelen soldaki silüetin bir mağara oluşudur. Platon'un o meşhur mağra metaforu.Filozoflar dışarda ve özgürler yani mağara içinde biz filozof olmayan sıradan insanların yaşayıp hayretler içinde izledikleri ve açıklık getiremediği fenomenleri Pisagor ve İbn Rüşd'ün tarihten bugüne getirdiği aletler ve bilgilerle ölçebiliyor ve dış dünyayı yorumlayabiliyorlar. Kafama takılan yüzler aydınlık neredeyse bir ışık var ortamda ama güneş yok?

Güneşi dağın ardında belli belirsiz görüyorum. Aydınlığın tonuna bakarsam doğmak üzere olduğunu söylerim.
Mağaranın gölgesi varken 3 Filozofun gölgesinin olmaması da her vakitte kendi kendilerine yaydıkları ışık neticesinde bilginin önemine dem vurmak için özellikle ayarlanmış olabilir.
Saygılar.

[midyad]

Bazen hersey cok sade de gorulebilir, ki bu iyi veya kotudur demiyorum, bazen de sade gorulen bir sey aslinda cok komplike bir halde de alabilir, siyah/beyaz gibi, ayna gibi, sir gibi ve tablo gibi … cocukken hatirliyorum, bir yerlerde Montagne’nin ciglik tablosunun ( replik) sanirim bir kismini gormustum ve uzun zaman tablo uzun kulakli adam olarak zihnimde kalmisti… guzel bir eserle gununuz hos olsun diyeyim...

www.youtube.com/watch?v=M5-BsOIIR7k

[midyad]

Duzeltme:

‘Yorgunluktan yari ölü bir haldeydim ve parmakliklara yaslandim. Gri ve mavi fjordun uzerinde kan gibi kirmizi ve alevden diller seklinde bulutlar asiliydi. Arkadaslarim gitti ama ben arkada kaldim, yalniz ve titrek bir sekilde korku icinde doganin hickira hickira aglama cigligini hisettim’. Diyordu E. Munch ‘ ciglik’ tabirli yagli tablosunu yaptiktan sonra.

Kaynak: R. Stang, Amsterdam

Bu tablosu iki sene once EUR 91.000.000 a satildi.