Türk Masonluğu’ndaki bölünmüşlük niçin giderilememiştir?
Günümüzde Türk Masonluğunun bölünmüş kalmasının nedeni artık ne bir çekişmedir ne de yönetimi elde tutma tasasıdır. Şimdi, bir yanda Anglosakson Masonluğu topluluğuna katılmış olan Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası ile Yüksek Şûra, diğer yanda ise Liberal Masonluk ilkelerini benimseyen Özgür Masonlar Büyük Locası ile Süprem Konsey vardır. Bu iki kanattaki mason örgütlerinin benimsedikleri amaç aynı, ilkeler ve yöntem ise farklıdır.
Türk mason örgütlerinin ilkelerindeki çelişkiler nelerdir?
Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası’nın görüşleri şöyle özetlenebilir: Düzenli bir mason örgütü, kökenini mutlaka İngiltere Birleşik Büyük Locası’na dayamış olmalıdır. Bunun için "düzenli" sayılan Büyük Localarca tanınmış bulunmalıdır. Düzenli Masonluğun ilkeleri uyarınca, "Tanrı’nın Yüce Varlık olarak kabul edilmesi", "Ruhun Ölümsüzlüğünün benimsenmesi" ve "loca çalışmaları sırasında Kutsal Kitapların kürsü üzerinde açık bulundurulması" zorunludur. Birkaç masonun bir araya gelerek «Haydi bir masonik örgüt kuralım» deyip, bazı tüzükler, protokoller ve ritüeller hazırlayıp bunları uygulamaya girişmeleriyle muntazam bir masonik örgüt kurulamaz; böyle bir örgütün üyeleri "mason" sayılamaz. Spekülâtif Masonluğun oluşumu sırasında belirlenmiş olan bu geleneksel ve değiştirilemez kurallar, dünyadaki düzenli mason örgütlerinin bir çoğu tarafından benimsenmiştir.
Özgür Masonlar Büyük Locası’nın görüşleri ise şöyledir: Dünyadaki her özgür ve bağımsız Büyük Loca diğerine eşittir. Masonların vicdan özgürlükleri ortadan kaldırılamaz. Hiçbir örgütün, evrensel mason kardeşliğini kendi tekeli altında tutmaya hakkı yoktur. Masonluk, birtakım kesin, değişmez ve değiştirilemez olduğu söylenen ilkelere bağlanamaz; evrimsel doğrultuda ilerlemesine engel olan çağın gerisinde kalmış birtakım geleneklere tutsak edilemez. Masonlukta, değişik eğilimlere, farklı dinsel ya da bireysel inançlara, uygarlık tarihi boyunca ortaya konmuş olan çeşitli felsefesel ya da doktrinel görüşlere bağlı olabilen insanların, bir araya gelip birbirlerine kardeşçe bağlanarak, bir İnsanlık Ülküsü’nün gerçekleştirilebilmesi doğrultusunda çalışmaları öngörülmektedir. Herhangi bir ritte çalışan, herhangi bir mason örgütünün üyesi olan her mason, bireysel inançları her ne olursa olsun, tüm diğer masonların kardeşidir. Tüm mason örgütleri de bunu böyle benimsemelidir.
BU YAZI ÖZGÜR MASONLARDAN ALINTIDIR
SİZCE BU BÖLÜNMÜŞLÜK NEDEN GİDERİLMEMİŞTİR?