Dün, oldu olacak bir de ben gireyim bu tartışmaya. demiştim. hattım kesildi. Kesiliş o kesiliş. Şimdi hazır bağlantım varken yazıvereyim.
Muntazam ya da gayri muntazam (benim benimsediğim terimlerle düzenli ya da düzensiz) Masonluk konusunun irdelenmesi, işin içine birçok kavramın incelenip anlaşılması gereği girer:
Tutucu Masonluk
Gelenekçi Masonluk
Liberal ya da Özgürlükçü Masonluk
Dogmatik Masonluk
Adogmatik (dogmatikliğe karşı) Masonluk
Klandesten kuruluş
Taklitçi Masonluk
Evrensel Masonluk
Anglosakson Masonluğu
Paramasonik (Masonluğa benzer) örgüt
ve şu anda birdenbire aklıma gelmeyen birkaçı daha…
Bunlara benzer birçok kavramı, ardından Masonluğun ilkelerini, bunların üzerindeki uyuşmazlıkları, mason örgütleri arasındaki tanışma olgusunu, ÖZELLİKLE İngiltere Birleşik Büyük Locası’nın tanıma koşullarını, uluslararası örgütlenmeleri, dolayısıyla biraz da Masonluğun tarihini incelemek gerekir.
Bu0 arada işin içine bir de Eski Yükümlülükler ve Landmarklar gibi kavramlar sokulacak olursa işin içinden çıkılmaz bir duruma saplanılabilir.
Bütün bunlar bizi Sayın Oya’nın özgün konu başlığının büyük ölçüde dışına çıkarır. Zaten sayın MASON da ona işaret etmiş.
Şu halde ben özgün konu başlığı üzerinde yoğunlaşayım.
Kadınların mason olamaması gibi bir durum yoktur. Kadınlar da mason olabilir. Nitekim olmaktadır. Bu yeryüzündeki açık seçik bir gerçektir. Yadsınmaya uğraşılmasının da hiçbir anlamı yoktur. Buna güneşi balçıkla sıvamaya kalkışmak olur..
Nitekim Sayın rigormortis'in değinmiş olduğu üzere Türkiye'de bile bir kadın mason örgütü vardır; yakında kuruluşunun yirminci yılını dolduracak olan, ezbere söylememi hoşgörün 12-13 kadar locası ve 1000'e yakın üyesi olan bir mason örgütüdür bu.
Elbette Fransa başta olmak üzere birçok ülkede çok daha geniş boyutlu kadın mason örgütleri var.
Bir de bunun ötesinde kadın ve erkeklerin birlikte katıldıkları, kimilerinin "karma" kimilerinin "miks" dediği mason örgütleri de var ve onların kapsamında da elbette kadın masonlar da yer alıyor.
Sorun şurada: Dünya yüzündeki masonların büyük çoğunluğuna sorarsanız, Sayın SkullG''nin yaptığı açıklama kapsamında olduğu üzere; böyle şey olmaz, olamaz, olabilemez, çünkü geçerli değildir, çünkü onlar mason sayılmaz.
Kime göre?... Onlara göre.
Neden onların dediği geçerli de ötekilerin değil?
Çünkü onlar büyük çoğunluğu oluşturuyor.
Hep büyük çoğunluğun dediği, görüşü, tutumu, eğilimi doğru, azınlıkta kalanların ise temelinden ve tümüyle yanlış mıdır?
Büyük çoğunluğa göre, evet öyledir; azınlık büyük çoğunluğa uymak zorundadır.
İşte o zaman kadınlar mason olamaz. Zaten bilirsiniz, birçok yerde kadının adı bile yoktur.