Masonlar.org - Harici Forumu

Inanc => Inanc Uzerine => Konuyu başlatan: İNSAN - Şubat 10, 2016, 12:54:27 öö

Başlık: Dinler Tarihi--Hristiyanlık--11
Gönderen: İNSAN - Şubat 10, 2016, 12:54:27 öö
Hristiyan ahlâkındaki birbirine zıt eğilimleri belki de ikiye irca etmek mümkündür. Bunlardan birisi entelektüalist, çileci ve müsamahasız;  öteki duygusal,iyimser ve liberaldir. Bu şartlar altında da bir "Kafa Hristiyanlığı" ile bir "Gönül Hristiyanlığı" birbirinin karşısına dikilmektedir.

Kafa Hristiyanlığı aslî günahın hükmü altındaki bir dünya ve hayat görüşünü muhafaza etmektedir. Şimdiki hayatı hor görmektedir. Bu dünya bir gözyaşı vadisidir. Orada insanın, gelecekteki hayatı beklerken ıztırap çekmesi gerektir.

Bossuet, " Şehvet ve Tamah Üzerine Düşünceler" adlı kitabında:

"Veyl bu dünyaya" diye haykırıyor.

Kafa Hristiyanlığı çile doldurmayı emretmektedir. Bedeni hor görmek ya da ona hükmetmek, duyulara ezâ etmek gerektir. Pascal'ın dediği gibi " Tanrı, ıztırap çeken vücutları sever."

Kafa Hristiyanlığı, güzelliği tehlikeli, çıplaklığı ahlâka  aykırı sayar. Duygusal ve şehevî aşkı özellikle mahkûm eder. Cinsel şehvet kirli, mülevves bir şeydir. Kadın gebe kalarak günah işler. Evlilik dışı aşk,günahların en büyüğüdür.

Kafa Hristiyanlığı insanın düşüncesini, aklını da küçümser, hor görür. Pascal, "Düşünceler"inden birinde söyle yazıyor:

"Alçalt kendini, ey âciz akıl. Sus aptal tabiat. İkiniz de Tanrıyı dinleyin."

Kilisenin dogmalarına aykırı ikrarlar yalandır ve suçtur. Tanrı iradesine karşı gelmektir. Bunlar hoş görülemez, her vasıta ile önlenmeleri gerekir. Böyle ikrarlar yapılırsa, bunlar sert şekilde ceza görmeği hak etmişler demektir.

Bu şartlar altında da Kafa Hristiyanlığı tabiî olarak müsahamasızlıkla sonuçlanır.

Bu Hristiyan müsamahasızlığı yüzünden işlenen sayısız cinayetleri tarih açıklamaktadır ki, bunlar putataparlara, Yahudilere, mezhep ayrılıkçılarına, bağımsız bilginlere, filozoflara yapılan işkenceler;  Engizisyon'un kurulmasıdır.

XIV. ve XX. yüzyıllarda dahi Katolik Kilisesi din konusunda serbestçe düşünme hakkını reddetmiş;  "Lâiklik denen veba"yı mahkûm etmiştir.

...