Bu konu, bilimsel arastirmalar icin zengin bir materyal saglar, cunku bu konu hakkinda bir insanin yillarca okuyabileceginde fazlasi yazilmistir. Mabetlerin statu ve kullanim amaclari da kulturden kulture farklilik gosterir. Bu paylasimda genel hatlarda kalacagim.
Mabed nedir?
Kutsal ( sayin Caliper’ in paylasimindaki “Holy”anlaminda) mekanlarin ve daha sonrasinda mabed sayilabilecek yapilarin ortaya cikmasi dinlerin gelisimi ile dogrudan bir benzerlik gostermektedir.
Insanoglu kulturel gelisiminin ilk yillarindan itibaren cevresinde anlamadigi her turlu olayi aciklamaya calismistir. Ve halen hepimiz veya buyuk bir kismimiz bu egilimdeyiz. Pek cok durumda, insanoglu, anlama ve kavrama kapasitesini asan olaylari ustun bir guce veya varliga adamistir. Cunku o zamanlar o durumlari anlayabilecek bilgiye sahip degildi.
Basina gelen ve anlamadigi olaylara caresizce boyun egmek insanin dogasinda yoktu ve halen de yoktur. Yuzyillar boyunca bu olaylari aciklamak icin olusturdugu bilgiye dayanarak bu olaylara etki edebilecek ( edebilecegini dusundugu) metotlar gelistirmistir. Bu metotlar, buyuk olcude, tum aciklanamayan olaylarin sebebi oldugunu dusundugu ustun guclere yaklasma ve onlari tatmin etme girisimlerinden olusuyordu.
Bu metotlardan bazilari soyle aciklanabilinir:
- Dua etmek ( aktif halde iletisim)
- Fedakarlik yapmak ( hediye, kurban vs vermek)
- Belirli kurallara gore yasamak ( cesitli itaat formlari)
Bu ustun guce veya guclere yaklasmak elbette gerekli itina ve saygi ile yapilmaliydi. Bundan dolayi bu metotlar rastgele her yerde ve her an yapilamazdi. Bu metotlarin uygulanisi zaman gectikce komplike bir hal almaya basladi. Bu komplike durum icin uzmanlara ihtiyac duyulmaya baslandi. Boylece su an kavram olarak hepimize tanidik gelen rahip sinifinin olusmasi kacinilmaz oldu.
Bundan sonra artik bu metotlarin uygulanisinda da bir gorev ayrismasi fikri olustu ve olusturuldu:
- Bundan sonra herkes ustun gucu veya gucleri memnun etmek icin kabul edilen yasam kurallarina gore yasamak zorunda idi.
- Herkes adina bu ustun guc veya gucler ile sadece uzmanlar iletisim kurabilirdi. Bu gorev salt is (sh) haline getirenler icinde bulunduklari toplum tarafindan bakilmaya zorlandi. Bu uzman gruplarindan bazilari sadece dini ve sosyal alanda degil ayni zamanda askeri alanda da onemli bir guc haline geldi.
Bu durumlar sureklilik arz ettikce bu metotlarin uygulanisi ve yonetilmesi icin bina gereksinimi ortaya cikti. Bu yapilardan bazilari veya bazi bolmeleri insiye edilmeyen kisilere kapatildi. Yani acik ve kapali alanlar olustu. Kapali alana giremeyenler uzmanlarin bu alanlarda ustun guc veya gucler ile iletisime gectiklerini saniyorlardi. Yani bu guclerin orda olduguna da inaniliyordu. Boylece mabed kavrami olustu. Yani burda ustun guc veya guclerin fiziki olarak insanlar arasinda ikamet ettigi varsayiliyordu.
Bu anlamda ne camiler ne de kiliseler bir mabed degildir. Bu yapilar sadace birer ibadethanedir. Hem Islam’da hem de Hristiyanlik’ta Allah’ in veya Tanri’nin her yerde oldugu kabul ediliyor. Sanirim Mormonlar bu konuda bir istisna olusturuyor. Bazi kiliselerde Hz. Isa’ nin ikonlari vardir ve bu Tanri’ nin orda oldugu anlamina gelmiyor. Bunu masa arastirmasinin disinda farkli din adamlarindan da teyit ettim.
Mason mabetleri ?
Masonluk, cok kisa bir zaman diliminde de olsa, bir anlamda mabedlerin olusturulmasinda farkli bir gelisme gostermistir.
Baslangicta sayin Nosam33’ un dedigi gibi, herhangi bir yer, yeter ki, insiye olmamislarin gorus alanindan uzak olsun, masonik bir ritueli yapmak icin uygundu.
Bu genellikle kentsel alanlarda gerceklestiginden, ozellikle hanlarin bir arka odasi veya buyuk bir eve sahip bir uyenin evinin buyuk bir salonunda veya odasinda gerceklesiyordu. Forumda degerli Adam’ in hakkinda yazdigi Elizabeth Aldworth da bu duruma ornek gosterilebilir.
Localarin kendi binalarini kullanmaya baslamasi 19. Yuzyilin baslarindan itibarendir. Gunumuzde bile halen baska yerleri kiralayarak calisan nice localar vardir.
Rituelin basladigi andan itibaren rituelin vuku buldugu alan insiye olmamislara kapaniyor, eski mabetlerde oldugu gibi. Ancak bu alan icin yine de “loca veya calisma atolyesi” tabiri kullaniliyor, buna ragmen nadiren halen bazilari mabed diyor.
Bununla birlikte, rituellerde sembolik olarak Kral veya Hz. Suleyman’ in mabedi’ ne atifta bulundugu icin bu terim kullanilmaktadir. Bundan olsa gerek, insan, fiziki olarak icinde bulundugu bina ile hicbir baglantisi veya alakasi olmayan bu kelimeye adeta alisiyor.
Ancak, gecen yuzyilin baslangicinda, ayni zamanda teosofist te ( bence) olan uyelerin etksi ile locaya mabed demek moda haline geldi. Ve gunumuzde sayin Caliper’ in de belirtmis oldugu gibi kutsal (sacred) aktivitelerin vuku buldugundan dolayi sadece insiye olmuslarin icinde oldugu ve digerlerine kapanan alana mabed denilmesi de aciklamalar arasindadir.
Sonuc olarak sunu kesin olarak soylemek gerekirse, Mason Mabedleri yoktur, ancak mabed kelimesi mason sembolizmasinda onemli bir yer tutuyor.