Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Duygular bu kadar ucuzladi mi.  (Okunma sayısı 9680 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mayıs 06, 2011, 08:14:00 ös
Yanıtla #10

O kadar çok şey sıralamışsınız ki, hangi birine cevap vereceğimi şaşırdım sayın Prometheus. En iyisi sırayla gideyim, numara vereyim, ve sizden de bu şekilde, paragraf aralarında erimeyecek cevaplar bekleyebileyim.

1. Ermeni açılımı, daha çok sınır kapısını açmak ve ekonomik işbirliği ile ilgili bir durumdu. Bu açılımın hiçbir yerinde ben "Türkiye soykırımı tanıyacak" gibi bir anlayış, ima vb. göremedim. Siz "soykırım yalanını kabul ettiğinizde.." diye söze başlıyorsunuz. Kim kabul etmiş soykırımı? O protokoller içinde Türk tarafının soykırımı kabul edeceğine dair bir madde mi vardı? Nereden çıkarıyorsunuz bunu? Ulusalcıyım demişsiniz, sizin bakış açınız herhalde "türk olmayan herkes düşmanımdır"dan öte gitmiyor. Bu yüzden her türlü dış ilişkileri "yalakalık" "hainlik" "soykırım kabulu" vb. olarak görüyorsunuz. Olay ekonomik fakat siz burada "ihanet" görüyorsunuz. Ermeni açılımı, tekrar ediyorum, sadece ekonomik bir husustu. Bu ekonomik anlaşma, tabii ki ileride ilişkilerin yumuşamasına neden olacak, ve Ermenistan devleti, soykırım iddiasından (sınır kapısı ticaretiyle ekonomisi iyileşince) taviz verecekti. Açılım konusu budur. Bunun soykırım kabulü ile alakası yoktur. Aksine, Ermeni tarafının soykırım ısrarını yumuşatacak bir durum yaratır. Reelpolitik başarı da budur. Ama hem bizdeki, hem de ermenistandaki "ulusalcılar" yüzünden, bu anlaşma rafa kalkmıştır. İşler, artık sizin istediğiniz gibi, çatık kaşla yürümektedir; heyhat, bu siyaset ermeni soykırımı iddiasını diğer devletlerin meclislerinden geçmesine engel olamamaktadır. Türkiye ile Ermenistan bir kere ekonomide birleşince, oradan huzursuzluk da uzun vadede kalkmaya mahkumdu. Ermeni lobisi ile Ermenistan devleti karşı karşıya gelecekti. Çünkü ermeni devleti, herhangi bi huzursuzlukta Türkiye'nin sınırı tekrar kapatacağını ve ekonomisini batıracağını bilecekti. Şimdi size soruyorum; bunun neresi Türk alehine, neresi Ermeni lehine? Satır aralarında beni vatan haini ilan etmenizi de şiddetle kınıyorum. Bunu bir defa daha tekrarlamanız halinde sizden forum nezdinde şikayetçi olacağımı da bilmenizi istiyorum.

2. "Akp iktidara gelince Pkk sıfırdı, Akp iktidara geldi Pkk azdı" argümanı kadar zayıf bir argüman görmedim. Sanki iki unsur arasında doğrudan bir neden sonuç ilişkisi varmış gibi, sanki pkk'ya azıtması için Akp direktif veriyormuş gibi. İktidar ne yapıyordu da, akp'den evvel pkk silah bırakmıştı, akp'den sonra pkk silahı eline aldı bana bunun açıklamasını yapabilecek olan var mı? Pkk, bir terör örgütüdür. Terör örgütleri, hedefindeki siyasi iktidarı ve milleti huzursuzlandırmak ve istikrarsızlık havası vermek için aktif olur. Akp, Kürt dilinde tv açtığı için mi, pkk azıttı? Yoksa Akp'nin Kürtlerle yakınlaşma politikasını, Pkk kendi çıkarlarına tehdit olarak gördüğü için mi azıttı? Bunun cevabını sizden bekliyoruö. Bağ da çok doğal. Bdp ve Pkk, ne zaman AKP Kürt politikası geliştireceğim dese sivil itaatsizlik eylemleri gerçekleştiriyor. Neden? Çünkü kendi bölgelerinden istedikleri desteği alamıyorlar. Akp, ora halkının oyunu, sizin "ulusalcı" oylarınızdan daha iyi alabiliyor. Çünkü oranın halkına barışçı bir kimlik kabulü sağlıyor. Devlet ideolojisinin ayrıkçı yanlarını kendisinden atıyor. İşte tüm bunlar da terör örgütünün işine gelmiyor, istiyor ki Akp, ulusalcılar gibi şahinleşsin, ortam gerilsin, bölge kutuplaşsın, bdp'nin oyu artsın. Bu yüzden de terörü kullanıyor. Yoksa, Akp oraya direktif verdiği için değil. Pkk'nın terör eylemine başlamasıyla, mevcut iktidarın teröriste yol verdiği anlamına gelmiyor.

3. Libya ve Nato konularında gündemi takip edemediğiniz anlaşılıyor. Erdoğan, sözünden döndü, çünkü Fransa, BM kararıyla olaya müdahil olup, Natoyu işin içine çekmişti. Bu durumda, Erdoğan, Fransa'nın önünü kesmek amacıyla Nato içindeki söz hakkını kullandı, ve operasyon kontrolünün şu veya bu ülkeye değil, Natoya geçmesini sağladı. İlk görüşünde ısrar etmesi halinde, Fransa, mağrip'te ikinci hakimiyetini kuracaktı. Ve o sözünde kalsaydı, sadece Fransa'nın güçlenmesine neden olacaktı. Durum bundan ibarettir. Şartlar ve konjonktür değiştiği için, Türkiye'nin çıkarı uluslararsı güç olan Nato'dan yana olmaya doğru gitmiştir. Burada herhangi bir sorun göremiyorum. Libya bize Kıbrıs konusunda yardım etmiş olabilir. Şüphesiz biz de Libya'ya batı ona tecrit uyguladığında yardım etmişizdir. Ama etmeseydik bile, biri sırf bize yardım etti diye, ülkesinde halkına eziyet etmesine göz yumamaz, bunu onaylayamazdık. İlkelerden yana olmak lazım. Lobicilikten yana değil. "Kıbrıs'ta bizi destekledi, o halde her türlü yanlışına gözümüzü kapamaya hazırız" bu mu olmalıydı?

4. Çeçenleri neden desteklemeliyiz? Bana tek bir argüman sunun. Çeçenler, ayrılıkçıdırlar. Kendi ülkemiz içindeki ayrılıkçıları keselim, Rusya'ya gelince destekleyelim öyle mi? Çok tuhafsınız sayın Prometheus. Çifte standart denir buna. Sen Çeçenleri desteklersen, gün gelir, Rusya da Pkk'yı destekler. Kürtler, nasıl milli davalarından, ortak barış için vazgeçmeleri gerekiyorsa, çeçenlerin de aynını yapması gerekir. Yok eğer çeçenler davalarında desteklenecekse, o zaman aynını isteyen kürtleri neden eleştiriyoruz? İki kesim de milli devlet istemiyor mu?

Anlaşılan işin Ulusalcılık ayağında gayet iyisiniz, fakat reel politik alanında "bilim"i hiç işin içine katmıyorsunuz Sayın Prometheus. Ben 9 yıllık Akp iktidarında, Akp'nin hataları kadar, karşı cephenin hatalarını da gördüm. Akp'nin hataları, yine de düşmanlık siyasetinden, kimlik politikalarından kaynaklanmıyordu. Yolsuzluk ve Unakıtan olayı, Irak tezkeresi, Kürt açılımının içini dolduramamaları ve süreci iyi yönetememeleri Akp'nin hatalarıydı. Fakat ben, bu spesifik hatalar nedeniyle oy verebileceğim ikinci bir parti göremiyorum hala. Tüm alternatifler aşırı paranoyak, devletçi çizgide, çifte standartçı ve devlet ideolojisinin eskimiş ayaklarına dayandıkları için göremiyorum. Akp'nin hataları yanında, bu alternatiflerin daha muhalefetteyken savundukları tezler tam bir facia. Bunlar yolsuzluktan, adam kayırmadan daha çok zarar getirir. Akp öncesi politik anlayışın aynısı bu. Hiçbir gelişme yok.

Saygılar.
Karanlıklar prensi bir beyefendidir. W.Shakespeare


Mayıs 07, 2011, 12:14:38 öö
Yanıtla #11
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

1.Siz gerçekten bu işi çok iyi biliyorsunuz. Yani şu mantıklara ne diyeceğimi bilemiyorum. Ticari ilişki gelişti diye Ermenistan demek davasından vazgeçecek öylemi? Koca Türk dünyası sizi dört gözle beklerken, 3-5 milyonluk Ermenistandan ne gibi bir ticari kar bekliyorsunuz? Irakdaki Türkmenler orada bir bölgeye sahip olsaydı petrolü ilk önce kime satmayı tercih ederdi? Hele ki Türkiye onlara arka çıksaydı, koruyabilseydi. Nasıl bir ticari zeka ki bu, koca pazarı görmezden gelip, ufacık Ermenistanı, Azarbeycan pahasına tercih ediyor? hatırlıyormusunuz Azerbeycan Türkiyenin bu yaklaşımından sonra petrol boru hattını koz olarak kullandı, hemde bize karşı. Görüyorsunuz değil mi? Sen dostunu çaresiz bırakırsan, o da sana karşı, ölmemek için bunu yapar. Tabi bu tokatı yiyen akp de hemen ilişkileri gevsşetti, yoksa önünde içerdeki ulusalcılarmı vardı? istediğini sehven içeri atmıyor mu zaten? Hem bir sayın bakalım şu ulusalcıları, kimlermiş görelim bu kadar kudretli olanları. Bunlar tartışılmayacak kadar komik konular. Üstelik sadece bu kadar da değil,
 Dünya devleri aç kurt gibi pazar ararken siz neyi üretiyorsunuz da Ermenistan'a neyi satacaksınız? Hemen doğusunda teknolojik ve ucuz mal satan, üretim devi Çin dururken, cep telefonumu satacaksınız? araba mı satacaksınız?
Hadi diyelim ticaret yapıp dost ülke olacaksınız, dünyanın neresinde böyle iki tane ülke var? En büyük ticari ilişki amerikada var, neden kimse sevmiyor? Neden hala sömürgelerini bırakmıyor, neden hala savaşlarla uğraşıyor? Bütün ülkeler anlık düşünür, o anki menfaati neyi gerektiriyorsa onu yapar. Sizin dediğiniz gibi peri masalı dünya tarihinde görülmemiştir. Olayın özü şudur, amerika, ingiltere veya israil, her kim ermenistan kozunu kullandıysa, akp onun emrine girdi ve dediklerini yaptı.

Ben sınır kapılarının açılmasının karşısında değilim, bunu önce bilin. Ermenistan'ın yok edilmesini istemek gibi fikirlerimde yok. Kafanızda kalıplaşmış yada kalıplaştırılmış tipleri bir kere bırakın. Beni milliyetçi, Türkçü falan sanıyorsunuz sanırım, anne tarafım Boşnaktır, baba tarafım Kafkaslara dayanır. Yani ari bir Türk değilim. Ayrıca şu var ki ben Rus vatandaşı olsaydım, Rusya'nın emperyalizm karşısında güçlü olmasını, halkının acı çekmemesini, yabancılara köle olmamasını isterdim. Çöldeyseniz güneşten, kutuplardaysanız soğuktan korunmak zorundasınızdır. Şu an bulunduğum ülkenin ilerlemesi ve güçlü olabilmesinin tek çaresi Ulusalcılık'tan geçer. Bu gün için sizi koruyabilecek tek elbise budur.  Çünkü dışarıda canavarlar var, kendi ülkesine bile zarar vermekten, kendi vatandaşını bile öldürmekten çekinmeyen bir sistem var. Ha yok size göre Dünya'da acılar yok, her şey çok güzel diyorsanız, bütün dünya tayyibi ne çok seviyor diyebiliyorsanız o ayrı konu :)

2. Şunu bilinki her terör örgütünü bir para kaynağı vardır, bunlarda tarım, hayvanclık, gemicikler, bankalar falan değildir. pkk elinde amerikan ordusunda bulunması gereken silahlar çıkmadı mı? İnsanın yuh diyesi geliyor yani. Afganistan'da üretilen uyuşturucular Türkiye üzerinde yapılıyor, tabi size göre bu da yalandır. Bu ticaretten de pkk nemalanıyor. Siz evinizde 15 kişiye aylarca bakabilirmisiniz? bırakın dağdaki 2000-3000 kişinin maliyetini. pkk yabancı ülkelerden destek görmezse ayakta duramaz. Yabancı ülkelerin sizinle hiç bir sorunu olmasa bile terörü destekler, çünkü bu da elinde bir koz olarak durur. akp nin güneyoğuda ki oylar için suçları ispatlanmış hizbullahçıları salmasının sebebi de pkk ya karşı çaresizliğidir. akp kürt dilinde tv açması büyütülecek bir olay değil, kaldı ki bu konuda en büyük adımı özal atmıştır. sizin kendi kafanıza göre sıraladığınız bahaneler bana göre çok basit şeyler. Ancak şunu inkar edemeyeceğinizi biliyorum; Bir ülkenin birliğinin ilk şartı dil birliğidir. Bu olmazsa olmazdır. Bizim tepkimizde bunun içindi, ama sorunları da akp kafasına göre uydurduğu için cahiller bunu gerçek sandılar. Dışarıya karşı tavır koyamadıkları için pkk yeniden hortladı, akp nin basiretsizliği yüzünden binlerce gencimiz boş yere öldü. Kaldı ki tavır koymayı bırak, onların emriyle eşbaşkan oldular, onların emriyle pkk ya kucak açtılar. Açılım dediler ne çıktı ortaya? katilleri kırmızı halılarla karşıladılar, 5 dk da özgür bıraktılar.
Bunları burada anlatmak inanın beni çok sıkıyor, bıktık artık bu kadar basit şeyleri anlatmaktan.
3.Libya bize yardım ettiyse her kötülüğüne iyi diyeceğimi kim söyledi? Yok öyle bir şey. Vefa borcu tamam ama dostunu düşmanını dahi bilmiyorsan konusu geçer.
Komedinin komedisi, nato ile Fransayı durdurmaktır. Sorarım nato kimin elinde? Kuruluş amacı nedir? Kimlere hizmet eder? Türkiye hiç karışmasaydı nato'nun tavrı bundan farklı mı olacaktı yani?:)  amerikan gazeteleri bile yönetim Fransanın elinde derken, sizin iddianız inanın bana traji-komik geliyor. Şu an kimin bombaları Libya'ya yağmakta? Yarın Kaddafiyi devirdiklerinde kimin kuklası başa geçecek sanıyorsunuz? Bu kadarına pes doğrusu diyorum. 30 yıldan fazla iktidarda olan kaddafi yenimi zalim oldu? Bu nasıl bir mantık anlamak mümkün değil?????
 İşin garibi savaş gemilerinizi destek olarak gönderip, nasılda Fransa'nın önüne geçtik demeleridir. Kimin komutasında şu an o gemiler? Allahınız aşkına biraz bilgi lütfen.
4. Çeçenleri neden desteklemeliyiz konusunu size bırakıyorum, biraz yakın tarih çalışın. Size bir ipucu, kürtler ne zaman devlettiler?
Ayrıca, benim kardeşim diyebileceğim kürt arkadaşlarım vardır, elbette ki onlarında diledikleri gibi yaşamaları en büyük arzumdur. İşte akp zihniyeti bunu anlayamıyor veya yalan söylüyor iftira atıyor. Biz ikinci dile kürtleri düşman olarak gördüğümüzden değil, bu ülkenin huzuru için istiyoruz. Yoksa bana sorarsanız basıl olsa 50 yıl içinde komünizm gelecek bu konularda kapanıp gidecek. Bu için gerekli olan ise Ulusumuzun bütünlüğünden gelen güçle kendimizi koruyabilmemizdir.Sanmıyorum ki vatan hainleri bunu anlayabilsin.

Daha iyisi yok ne yapayım, bende akp ye veriyorum demek bence kişilik bozukluğundan öte bir şey değildir. Bazıları buna şahsiyetsizlik de diyebilir. Eğer hepsi kötüyse hepsine karşı olacaksın, kişilik sahibi olmak budur. Bu gün ulusalcıları en kötü eleştirenler yine Ulusalcılardır, çünkü doğruya doğru demek ancak onların harcıdır. Sizin şeyhleriniz demiyor mu gerekirse orucunuzu bozacaksınız, gerekirse içki içeceksiniz, gerekirse ölülere bile oy kullandıracaksınız. İşte ikiyüzlülük, işte sahtekarlık, işte takkiye, işte ahlaksızlık. Bakın masonları da bu yüzden sevmiyor olabilirler, çünkü masonlar "kimse yoksa bile doğrusunu yapmak gerekir" diyor. Oysa bu vatan hainleri insanın gözünün içine baka baka şahsiyetsizliği yol, yöntem olarak gösterebiliyorlar. Yani mert olmayacaksın diyor, gerekirse namussuz olacaksın, nankör olacaksın, kaypak olacaksın. İşte tam burada akp nin aklı sıra yürüttüğü dış politikayı anlayabilirsiniz. Sanıyorlar ki yalakalık la işi götürürüz, ağam paşam deriz malı götürürüz. Ama dış politika öyle yürümüyor işte.
Neyse boş verin. Yarın bu ülke sıkıntıya düştüğünde beni saymayın, çünkü vatan hainlerine buyurun size yeni Çanakkale, gidin ölün diyeceğim. Ama Atatürk yok.

Sayın üyeler, aslında yazılacak milyonlarca şey varken kabaca geçiştirmek zorunda kalıyorum, lütfen kusuruma bakmayın.

Saygılarımla...

Not: Bu konu hakkında artık yazmayacağım.(Cevap hakkı doğmazsa)
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Mayıs 07, 2011, 02:05:30 ös
Yanıtla #12

1. Ticaret gelişince, Ermenistan davasından vazgeçecek demedim, Ermeni lobisi ile Ermeni devletinin arası açılacak, çıkarları çatışacak, ve durum yumuşayacak dedim. Sınır kapısının açılması, ermeni devletinin yararına olacak bir girişimdir. Ermenistan, bu durumdan fayda sağlamaya başlayınca, eskisi kadar soykırım iddiasında ısrar etmeyecektir. Buna ister inanın, ister inanmayın. İnanmak zorunda değilsiniz. Tarih boyunca ticari ilişkilerini geliştirmiş devletler arasında huzursuzluklar azalmıştır. Çünkü huzursuzluk ortaya çıktığı anda bunun ceplerini yakacağını ve zaten var olan barış ortamını sertleştireceğinin bilincindedirler. Bir düşünürün güzel bir sözü var; "Bir sınırdan mallar geçmezse, askerler geçer" diye. Yani ticari ilişki, barışın yongası olacaktır. Bu benim mantığım da değil. Keşke benim mantığım olsaydı da politik literatüre filan girseydim. Çok bilindik bir sosyo ekonomik teoridir bu. Detaylı bilgi için Ludwig von Mises'ın kitaplarını okuyabilirsiniz. (nokta tavsiye : Liberalism or The Free and Prosperous Commonwealth - Mises)

Buna rağmen tabii ki kendi bildiğinizi okuyabilirsiniz. Ben, size sadece Türkiye'nin Ermenistan hamlesinin, hiç de sizin düşündüğünüz minvalde bir "yalakalık" olmadığını, bu işin sizin aklınıza gelmeyecek başka boyutlarda amaçları olduğunu, ve bu ihtimalin de farkında olmanız gerektiğini anlatmaya çalışıyorum. Sizin yalakalık olarak gördüğünüz şeyler, bana göre bir başarıdır.

Azerbaycan'a gelince. Azerbaycan ve Ermenistan ilişkileri donmuş durumda. Dağlık Karabağ sorunu öyle durup dururken çözülmez. Sizin alternatifiniz ne? Türkiye ve Azerbaycan eskisi gibi Ermenistan'la hiç muhatap olmasın, hiçbir ilişki kurmasın mı? Bu mu peki bölgedeki sorunları çözecek? Sizin çözümünüz ne? Uçaklara Bakü üzerinde şov yaptırmak mı? Duygulanıyorsunuz ya mütemadiyen...

Sınır kapılarının açılmasına karşı değilim diyorsunuz, e o zaman Ermeni açılımını neden eleştiriyorsunuz? Sınır kapılarının açılmasının tek sakıncası, Azerilerin Karabağ sorununa karşı Türkiye'nin yaptırımının ortadan kalkması dolayısıyla bir Azeri tepkisi olacaktır. E ama siz Azerilere halel gelmesin istiyorsunuz? E o zaman nasıl sınır kapılarının açılmasına karşı değilim diyebiliyorsunuz? Her yeriniz ayrı oynuyor. Her telden çalıyorsunuz. Ulusalcıyım diyorsanız, böyle bir ifade kullanamazsınız. Yok eğer böyle bir ifade kullanıyorsanız, o zaman benim gibi korkmadan Türkiye'nin çıkarlarını savunacaksınız. Hem sınır kapısını aralamak isteyip, hem de Azeriler kardeşimizdir retoriğini aynı paragrafta öne sürmeyeceksiniz. Bunların ikisi aynı anda olmuyor. Sorun bakalım Sayın Eser'e, Türkiye, Ermenistan ile sınır kapısının açılmasını istiyor muymuş sizin g ibi. Bir görüş alışverişinde bulunun bakalım. Her telden, hiçbir sorumluluk almadan her şeyden azıcık yazmak kolay tabi..

2. "Akp geldi, Pkk hortladı" tezinizi savunacak hiçbir şey yazmamışsınız oraya. Uyuşturucudan, silahlardan, pkk'ya dış devletlerin desteğinden filan bahsetmişsiniz. Bunun Akp ve Pkk arasındaki bağla ne alakası var? Kazı çeviriyorsunuz, Pkk istediği zaman terör eylemlerini başlatır ve bundan da T.C. hükümetleri sorumlu değildir. T.C. hükümetlerinin sorumlu olduğu konu, askere, mücadele için tam yetki vermesidir, ki bu yetki de yıllardan beri sağlanıyor TSK'ya. Hükümetin basiretsizliği pkk'yı hortlatıyor demişsiniz. Bu ilk tezinizle aynı şeyi söylemek oluyor. Ben sizden bunun nedenlerini söylemenizi istedim. Pkk'nın, Akp istikrarını baltalamak için terörü tekrar hortlattığına inanıyorum. Benim de inanışım bu. Bana da sizin söyledikleriniz çok boş, mantıksız geliyor. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir terör örgütü, istedikleri sağlandığı için terör yapmaz; istedikleri sağlanamadığı için terör yapar. AKP, hatalı da olsa kürt açılımı yapmakla, aslında pkk'nın yıllardır propaganda malzemesi olarak kullandığı tezlere darbe indirmiştir. Pkk, üzüm yemek istemeyip, bağcı dövmek isteyen bir örgüt olduğu için,  terörü durdurmamış aksine devam ettirmiştir. Çünkü Pkk'nın isteği kürt halkının refahı değil, bölgedeki uyuşturucu ticaretinden nemalanmaktır. Bu yüzden sorunun devam etmesini canla başla arzular, sorun çözülme sürecine girdikçe panikler, ve ortalığı ateşe verir. Bana bunlar hakkında ne düşündüğünüzü söyleyin, nedenleri gösterin. Banane pkk'nın elindeki silahlardan? Uyuşturucudan? Siz, ölen şehitlerimizin pkk dolayısıyla değil, akp dolayısıyla öldüğünü söylemek gibi akıl dışı bir şeyi savundunuz. Buna değinin. Pkk neden masum, Akp neden düşman bunu açıklayın. Bu akıl dışı, ve bana göre asıl ihanet olan bu argümanınıza odaklanın. Kazı çevirmeye kalkmayın. Ben yemem.

3. Türkiye hiç karışmasaydı, Nato yine bildiğini okumayacak mıydı diye sormuşsunuz. Cevap veriyorum; okumayacaktı. Nato, bugün Almanya ve Türkiye'nin itirazlarıyla komutayı devralmak zorunda kalmıştır. Bugün oraya bomba yağdıran Türk uçakları da olabilirdi, ama çoğu devlet saldıran unsurlar arasında girmek istememiş, bu işi bu konuda hevesli olan Fransa ve İngiltereye bırakmışlardır. Bugün, Fransanın bombaları Libya'ya yağıyor diye komutayı Fransa'da sanmak saçmalıktır. Komuta NATO'DADIR. Savaş sonrası barış görüşmelerinde de komuta NATO ve BM heyetinde olacaktır. Şu veya bu ülkenin değil. Eğer Türkiye hiç karışmasaydı, oraya sadece Irak savaşındaki gibi koalisyon güçleri müdahil olacak, ve anlaşma ABD-FRANSA-İNGİLTERE üçgeninde yapılacaktı. Ama artık Nato ile birlikte Türkiye de en azından veto hakkını kullanmak için barış görüşmelerine katılacak, ve Libya'nın petrollerinin peşkeşine mani olacaktır. Bunda da Türkiye yalnız olmayacaktır. Fransa'nın karşısında Almanya vardır ve Almanya da Türk tezine, güç dengelerinin bozulmaması için sarılacaktır. Şimdi Türkiye'nin neden müdahil olduğunu ve Türkiyenin söylemlerinin neye yaradığını anlamışsınızdır umarım. Siz, "yok öyle bi şey olmayacak, bu büyük devletler yine alacağını alacak" diye düşünebilirsiniz. Kimbilir, böyle bir şey olabilir. Ama en azından olmaması için de bir şeyler yapmak gerekir ve Türkiye bugün bunu yapmıştır. Size kalsa hiç müdahil olmamalıydık, o zaman Fransanın TOTAL'ine , ABD'nin Exxon'una, İngiltere'nin BP'sine kâr üzerine kâr ettirirdik, ne güzel olurdu değil mi? Umutsuzluk bana özgü bir şey değil. Bunu kendinize saklayın.

4. Çeçenleri neden desteklemeliyiz sorusunu ben size sordum, çünkü gerçekten neden desteklememiz gerektiğini ANLAMIYORUM. Siz destekleme yanlısısıysanız, buyrun bana bunu anlatın. Tezi siz savunuyorsunuz, ben değil. Ama beklediğim gibi bu konuyu da geçiştirmişsiniz. Çevir kazı yanmasın olmuş olay. Kürt diline filan kısa devre yapmışsınız. Yemedim. Bilginize. Soru orada aynen duruyor; "Çeçenleri neden desteklemeliyiz?" Cevap bekliyorum.

Son paragraftaki yakışıksız ithamlarınızı da aynen iade ediyorum.

Ben de cevap hakkı doğmazsa yazmayacağım. :)


2.
Karanlıklar prensi bir beyefendidir. W.Shakespeare


Mayıs 07, 2011, 05:48:25 ös
Yanıtla #13
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

İlla açıklamak detaylara girmek gerekiyor sanırım, yada daha net sorular sormalıyım belki. Ancak bana göre yinede bunların hepsi bir tekrar olacaktır.
1.
a- Ermenistanla hangi ticari yönünüz olabilir? ne satacaksınız? Yoksa ülkemize konuşlanmış dev kartellerin daha rahat ulaşmasından başka kimlerin karı olabilir? Çin ne olacak?
b-Bu gün ticarete başladınız var sayarsak, Dağlık Karabağ sorununu hangi yılda çözersiniz? Yada çözülebilir mi?
c- İran'nın Azerbeycan üzerindeki tehdit içeren uçuşlarından sonra İran ile ticari ilişkimizi daha fazla geliştirseydik İran o uçuşlardan vazgeçer miydi?
d-Kapıları açtınız diyelim, Şu an İran'da plastik hammaddesi avrupaya göre daha ucuz, ancak gümrük birliği yüzünden alamıyoruz, alsak da pahalıya geliyor,  Ermenistan'la nasıl bir ticaret yapacaktınız?
e-Ticari yönden tek taraflı bir bağımlılık için alternatifsiz üretim yapmaktan başka bir seçeneğiniz yoktur. Diyelim ki oldu, bu ticaret Ermenistanı size bağlamak gibi, bizi de Ermenistan'a bağlamayacak mı? Pazar kaybetmekten korkan içerideki iş adamlarının baskısını ne yapacaksınız?
f-Ermenilerin tek isteğinin topraklarını genişletmek olmadığını mı düşünüyorsunuz? Osmanlı devletinin zayıf düştüğü son dönemlerindeki isyanların ve kopuşların sebebi açlıkmıydı?
g-Düşünür dediğiniz sakın soros gibi emperyalist bir işadamı veya ekonomist olmasın? Rusya ile yıllarca sınırlarımız kapalı kaldı ama savaşmadık, ya o düşünür dediğiniz yanılıyor yada biz aptalız.
e-Gelecekte ki Türkiye haritasının yabancılar tarafından nasıl çizildiğini biliyorsanız(ki çocuk oyunlarına bile bulaştı), asıl amacın Ermenistan'ın kazanılması değil, tavizlerinin önünün açılması olduğunu göremiyor musunuz?

2.akp nin pkk yı hortlatmasının sebebi için;
a. pkk'nın dış desteği kesilirse ne olur? Dış destek nasıl kesilir?
veya
pkk dış destek olmadan kaç gün dayanabilir?
Özal kürt değilmiydi?
b. Dünyanın neresinde istekleri yerine gelmediği için terör örgütü oluşmuştur? Buradaki detay örgüttür. bir kaç kişiden oluşan bir serseri gurubu değil, silahlara, uçaksavarlara, askeri ve politik kanatlara sahip, ve binlerce kişinin yıllarca beslenmesi gibi dev bir ekonomik güce sahip bir örgütten bahsediyoruz. Güneydoğu gibi olan ve aynı gelişmişlik seviyesine sahip Sinop ilinde, "kılıçtan dönme" Gürcüler yaşar ve dilleri de farklıdır. Niye onlar aynı şartlar altında terör örgütü kuramamışlardır? Bu veri hem bana hemde devletin kriterlerine göre belirlenmiştir. Bizzat gidip yaşadığım gibi ayrıca devlet istatiklerinden ve gelişim destek bölge sınıflarından bulabilirsiniz.
c- Gelecekte ki Türkiye haritasının yabancılar tarafından nasıl çizildiğini biliyorsanız(ki çocuk oyunlarına bile bulaştı), asıl amacın pkk değil, dış güçlerin pkk yı alet ederek ülkeyi bölmek istediğini göremiyor musunuz? Eğer bu fikre katılıyorsanız, pkk terörünün sizin söylediğiniz üzerine hak aramak olduğunu mu sanıyorsunuz?

3-Nato hakkında;
a- Türkiye kıvırmadan önce zaten iş bm ye ve Nato'ya aktarılmıştı bile. Türkiye tavır koydu hadi Nato baksın diye bir şey yok.
b- Zaten saldırılarını legalleştirmek ihtiyacı duyan amerika, ingiltere veya başka bir sömürge tarihte neler yaptı biliyor musunuz? Bm yi veya Nato'yu kullandı mı? Mesela Irak'a nükleer silahları denetlemek için kim heyet gönderdi?
c-Nato kimin elinde, kime hizmet için kuruldu bilginiz var mı?
d-Kaddafi 30 yıldan fazla iktidarda, niye sömürgeci ülkeler bu gün akıllandı?
e-Libya'da isyancıların sayılarını ve nereden beslendiğini biliyor musunuz?
f- Libya halkının aslında Kaddafi'yi istediğinden haberiniz yok mu?

4.Çeçenleri neden desteklemeliyiz;
Öyle bir şey yok, ne Çeçenlere nede adı başka bir toplumu desteklemek zorunluluğumuz yok. Ancak ezilen, sömürülen, zalimce uygulamaların altında kalan her topluma yardım etmemiz insanlık onurumuz ve kendi kişiliğimiz için gereklidir. Çeçenleri örnek vermemim sebebi, Madem dış politika da başarılısınız, dost kazanmak gibi bir numaranız var, o zaman sahip çıkılacak bir sürü halk vardır demek istedim. Üstelik Çeçenler akp gibi müslümandır. Üstelik sahip çıkmayı, yardım etmeyi, dost kazanmayı bırakın, güç adına Çeçenleri arkadan bıçaklamak gibi bir hıyanetliği ve pisliği var tayyibin.

Son paragrafta itham yoktur, hepsi gerçektir. Yalan olan, abartılı olan hiç bir yeri yoktur.
Ulusalcılık hakkındaki dersinizi yeni açılan konudan alabilirsiniz. Ulusalcılığın hiçbir yerinde statükoculuğu göremezsiniz. Cahilleri kandırmanın başka yoludur bu söylemler, tıpkı ya laik olacaksın yada müslüman demek gibi bir şey.

Yeter artık, bu konu beni baydı. Nasıl olsa 10 yıla kalmadan bu ülke bölünecek, o zaman kitabınıza, dininize, tayyibinize sarılırsınız sizi kurtarır.
« Son Düzenleme: Mayıs 07, 2011, 06:09:20 ös Gönderen: Prometheus »
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Mayıs 07, 2011, 06:28:36 ös
Yanıtla #14
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

Yeni bulduğum bir yazıyı ilave etme ihtiyacı buldum. Zaten birilerinin bildiği ve yine zaten birilerinin anlamayacağı bir yazıdır bu.

İKİZ YASALAR:
 İkiz Yasalar diye isimlendirilen yasalar Ecevit hükümetince hazırlandı, AKP hükümetinin önerisi ile Mecliste onaylandı. Bu yasalara batı demokrasilerinde "self-determinasyon" deniyor. Yani milletlerin kendi kaderlerini kendisinin tayin hakkı. Buraya kadar sorun yok. Birleşmiş Milletlerce önerilmiş ve 45 yıldır onaylanmayı bekleyen İkiz Yasalar, bu yasama döneminde ABD’nin isteği ile yürürlüğe girdi. Yasalaşmaması için kimi siyasi partiler, akademisyenler hukukcular çok gayret sarf etti, ama güçleri yetmedi. Yasa öyle bir zamanda çıktı ki, durdurmak çok zordu. AB pisikolojik savaşının televizyonlarda her gün işlendiği bir dönemdi.O sıralar AB üyeliği için kamuoyu desteği %70 leri buluyordu. Toz duman içinde, meclisteki büyük bir başka partinin desteği ilede(CHP) teklif yasalaşti. Hatırlarsınız Diyarbakır Belediye Başkanı Baydemir,büyük bir cürret göstererek Batman petrollerinin kullanımı hakkının kendilerinde olduğunu açiklamiş ve tepki toplamişti. Baydemir aslında meclisten geçen bu yasa ya dayanarak bunu söylemişti. Hatta bu konuyu raporlaştırmak üzere Birleşmiş Milletlerden iki veteran (kıdemli memur) gelmiş ve Güneydoğu ile ilgili raporunu hazırlayarak BM’ye vermişti. Yazmamin nedeni; önümüzde seçimler var. PKK/Kongragel temsilcileri bağımsız aday olarak Meclisimize önümüzdeki dönemde gireceklerdir. Seçilen bu milletvekilleri(ki milletvekili demeye dil varmiyor) Mecliste İkiz Yasaların kendilerine verdiği hukuki dayanaktan yararlanarak, PKK nin her türlü talebini önce Meclise getirecekler, sonra Birleşmiş Milletlere taşıyacaklardır. Derhal senaryolaştiralim bu konuyu. Diyelim ki,ordumuz bugunlerde devam eden operasyonu seçim sonrasina kadar sürdürdü ve kışa kadar devam ettirdi. Bizim Mecliste sözünü ettiğimiz “PKK destekçisi milletvekilleri” BM’den askeri müdahale isteyebileceklerdir . Çünkü İkiz Yasalar böyle durumlar için çıkarılmıştır. Değilse bu yasalar başka ne işe yarar? Eğer önümüzdeki meclisin yapısı AB ye ve ABD ye bağlilik yemini eden Tanzimat zihniyetindeki partilerden oluşursa,ki öyle görünüyor. Zaten öteki dünden teşne. İşi gücü bırakmış Türk Ordusu ile sinir harbi yaşiyor.Hükümet olmasına rağmen Irak politikası yok. Amerika’dan talimat bekliyor. Güneydoğu/Irak meselesini Ordunun üstüne yıkmış. Öte yandan Ordunun inisiyatiflerine mani oluyor.ABD ye Tezkerenin verdiği kompleks le şirin görünmeye çalişiyor. İnşallah buna benzer günleri yaşamayız. Ama tarihimize baktığımızda yaşadığımız görülüyor. Osmanlı son Meclis-i Mebusanı İngilizler tarafından basılmadan önce Mebusanda buna benzer hususlar tartışılıyordu. O zaman da Avrupa’dan “hakkaniyetli barış anlaşmaları” bekleniyordu. Hatta Ermeni mebuslardan biri “Osmanlı Bankası ne kadar Osmanlı ise bende o kadar Osmanlıyım” diyordu. Varın bizim “gözlemci milletvekilleri” neler isteyecekler siz düşünün.


Ticari ilişkilerinizin artması dileğiyle...
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Mayıs 09, 2011, 12:27:11 ös
Yanıtla #15
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 125
  • Cinsiyet: Bay

Sayin Popperist, benim AKP ye olumsuz tutumum Turkiyenin Ermenistanla sinir kapilarini acmak istemesinden dolayi degil, Turkiyedeki yalnis uygulamalarindan dolayidir.Kabul edin ki, AKP -nin hangi icraati husrana ugradiysa AKP derhal gundemi degisti.Kurt acilimi fiyaskoya ugrayinca bir darbe iddiasi, ardindan bilmem Ergenekonun kacinci dalgasi.Ermeni acilimi fiyaskoya ugrayinca bir darbe iddiasi, ardindan Ergenekonun kacinci dalgasi.Hep gundemi ellerinde tutgular.Turkiye SSCB-nin Stalin donemini yasiyor.Turkiyenin bu gungu duzeni sivil dikta duzenidir.Bu gun Turkiyede neyle suclandigini bilmeyen fakat yillarca hapislerde yatan insanlar var.Stalin de boyle baslamisti ilk once, aydinlari, gazetecileri, yazarlari, generalleri, amiralleri, tutuklatdi .Ayni duzene dogru hizla ilerliyorsunuz.SSCB-de NKVD, Turkiyede Telekominikasyon Iletisim baskanligi ayni gorevleri yapiyorlar. Toprak altindan cikan muhimmatlarin sayi yok.Bunlarin hepsi cok korkunc komplolar.
Turkiyenin bazi bakanlarinin bizzat Fetullah Gulen tarafindan atanmasi.Ornek:Maliyye bakani, Icisleri bakani, ekonomiden sorumlu devlet bakani ve disisleri bakani.
Sayin Popperist AKP-nin yalnislarini saatlerce yazsam bitmez.Sorulara kisaca yanitlamak istiyorm.

Askeri sov bazen cok guzel bir taktiktir.Karsindakine guc gosteriyorsun, kaslarini gosteriyorsun.SSCB hep kizil meydanda son model fuzelerini, ucaklarini, hava savunma sistemlerini, askeri teknolojisini sergiledi.Kizil meydanda  buyuk askeri toren devam ederken Amerkan buyukelciliginin binasindan CIA ajanlarinin bu askeri teknolojileri nasil goruntulemeye calistiklarini SSCB-nin KGB-si yayinliyordu. SSCB buna bilerek musaide ediyordu, cunki korkutuyordu.Askeri torenler her zaman lazim.

Sinir kapilari acilinca Ermenistanda belki yumsama olur dediniz. 1 yil once Sayin Erdogan Turkiyede 100 binden fazla ermeninin kacak calistigini soyledi.Bu ermeniler herhalde Parasutle gokden inmedi Turkiyeye, sinir kapilarindan girdiler.Ermenistan Anayasasindaki Turkiyeye olan arazi iddasindanmi vazgecdi yoksa sozde soykirim iddalarindanmi vazgecti?
Turkiyenin Ermenistanla sinir kapilarinin acilmasini ben de istiyorum.Ben halkim gibi duygusal dusunmuyorum.
Ermenistan bagimsiz bir devlet degil.Ermenistan bu gun oldugu gibi tarih boyunca ruslarin oyuncagi olmustur.Daglik karabagi da Ermenistan degil Rusiya isgal etmistir.Rusiya Ermenistani fiilen isgal etmistir.Ermenistanin sinirlarini rus askerleri koruyor.Ayrica Ermenistan Rusiyaya olan borclarini odeyemedigi icin Rusiya Ermenistanin hava limanlarini, demir yollarini, otobus garlarini, sirketlerini, gelir getiren butun kurumlarina el koymustur.Bu gun Ermenistan cumhurbaskani Rusiyanin izni olmadan ulkede bir valiyi, bir belediyye baskanini gorevinden alamaz.Ermenistanin butun devlet makamlarina kisiler Rusiya tarafindan ataniyor.Yani anliycaginiz Ermenistan Rusiyanin ozek bir cumhuriyyeti gibi.Gurcustanda Osetiya ve Abhaziya sorunlari Azerbaycanda Daglik Karabag sorunu donmus halde beklemektedir.Neden sorunlar cozulmuyor? Rusiya buna musaide etmiyor.Rusiya Kafkaslari elinde tutmak icin boyle isgalleri tarih boyunca hep yapmistir.

Rusiya petrolleri dunyanin en kalitesiz petroludur.Terkibinde kukurd fazladir.Dunya pazarinda pekde iyi para etmiyor.Azerbaycan her ay Bakuden Rusiyaya cekilmis NOVOSIBIRSK boru hattina millyonlarca ton petrol pompaliyor, hemde cok dusuk fiata.Rusiya Azerbaycan petrolunu kendi petrolune karistirib kalitesini artiriyor ve kendi petrolunu bundan sonra dunya pazarina cikariyor. Kafkaslari elinde  tutmak icin Rusiyanin nedenlerinden biri.En buyuk nedeni ise sudur.Rusiya Azerbaycana her firsatta teklif ediyor.Izin verin  Azerbaycanda bir kolordu kadar kuvvet yerlestirelim Daglik Karabagi  Azerbaycana iade edelim.Yetkililerimiz tabii ki bununla hic bir zaman razi degil. Daglik Karabagi geri alcaz Azerbaycanin tumunu kaybedecegiz.

Ermenistan bu buyuk oyunun bir oyuncagi.Hatirliyormusunuz 1999 yilindaydi yanilmiyorumsa? Ermenistan Milli Meclisindeki katliami.Bir terorist Ermenistan Milli meclisinde Meclis baskanini ve basbakanini bir kac millet vekilini katletdi.Bunu Rusiya yapti.Ermenistan yetkilileri Daglik Karabagi Azerbaycana iade etmek istiyorlardi.Rusiya ermeni yetkilere goz dagi verdi.Karabagi ben isgal etmisim sen kim oluyorsunda toprak iade ediyorsun diye.
Turkiyenin Ermenistanla sinir kapilarini acmasini ben istiyorum.Ermenistan Turkiye araciligi ile batiya yonelmeli Rusiyanin ve Iranin pencesinden kurtulmalidir.Bundan sonra karabag sorunu baris yoluya hallini bulur.

Savas yoluna kalinca samimi olarak soyluyorum Azerbaycan Ordusu TSK sayesinde o kadar guclenmis ki, Daglik Karabagi, degil Ermenistani bile en kisa zamanda imha edecek kadar gucumuz var.Biz her metre kare topraga kac mermi dusecek onun bile hesabini yapmisiz.Bu gun Azerbaycanin askeri butcesi Ermenistanin devlet butcesinden coktur.Rusiyanin Ermenistanin Gumru seherindeki 102-ci askeri ustunu bile analiz etmisiz.Adi gecen ustte Rusiyanin bir kolordu kadar kuvveti var.Bizim icin o bile cok buyuk bir guc degil. 102-ci askeri ustle birlikte  butun Ermenistani 1 ay icinde yok ederiz.Ya sonrasi?
Azerbaycan Rusiyani karsina ala bilecekmi? Hayir, alamaz.Gurcustan benzeri olay bizde yasanir.
Turkiyenin Cecenistana yardimini elestiriyorsunuz.Neden Turkiye Cecenistana yardim  etmeli diyorsunuz.
Sayin Popperist, 12 eylul darbesi  olmasaydi Turkiyede kominist rejim iktidara  gelecek butun partiler kapatilacak  tek komunust partisi Turkiyeye hukm edecekti.Turkiye Bulgaristan gibi,Cekoslavakiya gibi, Polonya gibi  SSCB-nin kontrolune gececekti. Ben darbeni seven destekleyen biri  degilim ama 12 eylul darbesinin inanin zararindan cok  yarari  olmustur. 12 eylul Turkiyedeki merkez sola vurulmus bir darbe degil.12 SSCB-ye Moskovaya, Kremle vurulmus en agir darbedir.

12 eylul sonrasi SSCB-nin Politburo uyeleri Kremlde kara-kara dusunuyorlardi. Evdeki hesap carsiya uymamisti. Hesapta  darbe yoktu.Turkiyeni ele geciremeyecegini anlayan SSCB ikinci plani yaptii.Ikinci plan PKK plani, Turkiyenin bolunme planiydi.PKK-nin ilk defa plani ve temeli Kremilde atilmistir.SSCB ve onun mirascisi Rusiya PKK-ya daima her turlu yardim yaptigini hepimiz bilyoruz.Avrupa ulkeleri sonradan basladilar pkk-ya yardima.Bu gun Rusiya PKK-ya yardim ederek Turkiyeni bolmeye calisiyorsa neden Turkiye Cecenistana yardim edib Rusiyani bolmeye calismamalidir? 
Sayin Popperist, anlasilan siz AKP-ye oyunuzu degil gonlunuzu vermissiniz.Sizden kisisel olarak bir ricam olacak.Lutfen deyisime acik olun.Olaylara bir az farkli boyutlardan bakin.
Saygilar.

1283 - leriz biz.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
71 Yanıt
38586 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 03, 2011, 05:05:35 ös
Gönderen: shaGrot
Cocuk Kadar Ozgurum

Başlatan Hamlet Insan

0 Yanıt
2597 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 05, 2007, 12:51:57 ös
Gönderen: Hamlet
4 Yanıt
5292 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 04, 2015, 01:08:27 öö
Gönderen: eyghon
2 Yanıt
3894 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 28, 2009, 08:46:25 ös
Gönderen: hewal73
1 Yanıt
2817 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 14, 2008, 08:05:16 ös
Gönderen: Prenses Isabella
2 Yanıt
3335 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 20, 2007, 04:40:51 ös
Gönderen: Prenses Isabella
5 Yanıt
6696 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 15, 2011, 07:56:15 öö
Gönderen: Zagzagel
0 Yanıt
2059 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 22, 2013, 02:46:48 öö
Gönderen: Ares
0 Yanıt
2065 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 03, 2013, 09:15:03 ös
Gönderen: Melina
6 Yanıt
3200 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 26, 2015, 12:41:53 ös
Gönderen: Risus