Sayın Spock, kadınların Masonluğa niçin kabul edilmediklerine ilişkin mantığa dayanan gerekçeler listesinin beşinci aşamasına geldiğinde, konuyu şöyle özetlemiş:
5. Masonluğun bazı ritüelleri kadınların erkekler ile birlikte faaliyet göstermesini imkânsız kılar. Erkeklerin dikkati dağılabilir. Kimileri için karşı cins bir an için "kardeş" olmaktan çıkıp, "kadın" olarak görülebilir.
Karşı argüman: Böyle bir eleştiri doğru olsa bile, ancak erkeklerle kadınların birlikte yer alacağı karma localar için geçerli olabilir. Peki o halde geleneksel Masonluk, sadece kadınların üye olabileceği KMBL gibi organizasyonları niçin kabul etmez? Nitekim orada sadece kadınlar olacağından, bu tür bir eleştiriyi yapmak da söz konusu olamayacaktır.
Sayın Spock, iyi niyetle bir karşı argüman da göstermiş ama bana göre durum öyle değil…
Bence bu madde altında belirtilen iki konunun birbirinden ayrılması gerek.
Önce birincisi… Bunun sonraki ile bağlantısı kurulmamalı.
Masonluğun bazı ritüelleri kadınların erkekler ile birlikte faaliyet göstermesini imkânsız kılar.
Bu imkansızlık herhalde düşünsel ya da zihinsel bakımdan değil, bedensel bakımdan olsa gerektir. Gerçi artık bedensel bakımdan da kadınlarla erkekler arasında pek az fark kalmıştır; kimi erkekler sıradan kadınlardan bile daha güçsüz, buna karşılık kimi kadınlar sıradan erkeklerden daha güçlü olabilmektedir. Buna karşın bedensel bakımdan erkeklerin, fiziksel güçlükler karşısında kadınlardan daha dayanıklı olduğu söylenebilir.
Söylenebilir de, bu Masonluk denilen kurumda bu bakımdan sanki ne yapılıyor ki?... Dağlara mı tırmanılıyor? Ateşlerden mi geçiliyor? Sulara mı dalınıyor?... Toprağa mı gömülünüyor? Karanlık mağaralarda korkutmacalar mı yaşanıyor? Günümüzün Masonluğu, esinlenmiş olduğu o eski çağların misterlerindeki inisiyasyon yöntemlerini mi uyguluyor?
Burada ritüellere gözden geçiremediğimiz için bu konuda pek bir şey söyleyemeyiz. Ancak böyle bir durumun sakıncası, olsa olsa Sayın Spock’un işaret etmiş olduğu üzere Karma Localar için geçerli sayılabilir. Kadın ve erkek locaları birbirinden ayrı olursa, ritüellerin bu bağlamdaki ayrıntıları buna göre kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı düzenlenebilir. (Bunu, buraya aslında böyle bir durumun hiç de gerekmediğini bile bile yazdık. Bunun üzerine kimileri belli bir ritüelin belli bir aşamasında gerekli olduğunu söyleyebilirse de, o konu bile kadın ve erkeklerin inisiyasyonlarının ayrı ayrı yapılması durumunda bir sakınca olarak belirmez.)
Demek ki istenirse çare bulunabilir.
Gelelim ikinciye… Anımsayalım:
Erkeklerin dikkati dağılabilir. Kimileri için karşı cins bir an için "kardeş" olmaktan çıkıp, "kadın" olarak görülebilir.
Bunun üzerine olsa olsa ancak «Hoppala!» denilebilir. Bu kişiler “mason” değil mi? Orada düşünsel etkinliklerde bulunurken, öz eleştirileriyle kendi kendilerini eğiterek bir özgürlük ve eşitlik ortamında kardeşçe paylaşımda bulunurken, seksüel dürtülerini dizginleyemeyecek denli zayıf kişilikli insanlar ise orada işleri ne? Böyle kişiler hasıl olmuş da Masonluğa kabul edilebilmiş?
Bir de bu konu ne kadar da “erkeksi” olarak değerlendiriliyor. Sanki bunun tersi geçerli değil mi? Neden aynı durumun kadınlar için de söz konusu olabileceğinden söz edilmiyor ki?
Bir masonu ortamda bile cinsiyet açısından buyrultusuna egemen olamayacak kişilerin mason olabileceğinden hiç söz edilmese çok daha iyi…
Sayın Spock ya da böyle düşünen masonlar kusura bakmasın, ben böyle bir gerekçeyi mantıklı bulamayışımın ötesinde, masonlar için çok aşağılayıcı buldum.
Umarım Sayın Spock’un daha önce değinmiş olduğu üzere; böyle bir gerekçeyi ileri sürenler, bırakın mason olmayı, masonları bilmeyen ve anlamayan ilkel kafalı kişilerdir.