Zincirin Diğer Halkaları genel başlığı altında Sayın Popperist, bu genel başlığın bu şekilde oluşunu yadırgadığını belirten bir yazı yazmış, Sayın SkullG de yönetici kimliğiyle niçin bu adın verilmiş olduğunu açıklamıştı.
Düşündüm de, madem öyledir, ben de bu bağlamda bir şeyler yazayım, belki forum üyelerinden ve izleyenlerden anlatacak olduklarımı bilmeyenler yararlanır diye düşündüm.
Amaçları, ilkeleri ve çalışma yöntemleri bakımından Masonluk ile yakınlıkları ve benzerlikleri olan, ancak örgütsel bakımdan “düzenli bir masonik kuruluş” ile yeterince uyum içinde olmayıp, birtakım farklılıkları bulunan örgütler ve sistemler, genelde paramasonik olarak anılmaktadır.
Masonik literatürde “paramasonik” terimi, tam olarak masonik olmayan anlamında kullanılmaktadır. Bu terim Türkçeye Fransızcadaki “paramaçonnique”den uyarlanarak alınmadır. İngilizce literatürde ise “pseudo-masonic” terimi kullanılır.
Sözlük anlamları bakımından Fransızca ve İngilizcedeki terimler birbirlerinden biraz farklıdır. Paramaçonnique teriminin tam sözlük karşılığı “yarı-masonik” olarak alınabilirken, pseudo-masonic teriminin tam sözlük karşılığı ise “sahte masonik” olmaktadır.
Biz paramasonik terimine bağlı kalalım.
Bu teriminin karşılıkları, iki ayrı olguyu tanıtlamak üzere kullanılabilmektedir:
1. Masonluğa kadınları da üye olarak kabul eden sistem veya kuruluşlar.
2. Amaçları ve ilkeleriyle çalışma yöntemlerinin özellikleri bakımından Masonluğa yakın ve benzer yanları bulunan dernekler, örgütler, tarikatlar ile bunların sistemleri.
Dikkat ettiyseniz, burada Masonlukta üzerinde özenle durulan “düzen” kavramı yoktur. Bir diğer deyişle bazı mason localarının “düzensiz” (gayri muntazam) olarak gördüğü birtakım diğer mason kuruluşları paramasonik değildir.
Burada özenle belirtmek gerekir ki, paramasonik terimi, masonların ya da Masonluktan yana olanların kullandıkları bir sıfattır. Masonların “paramasonik” olarak nitelendirdikleri kuruluş ya da sistemlerin üyeleri, çoğunlukla kendi kuruluş ya da sistemlerini hiç de öyle görmez. Bu benimseyişi, göreli özelliğinden dolayı hoş karşılamak gerekir. Örneğin masonların paramasonik kuruluşlar kapsamında değerlendirdiği “Rozkrua Tarikatı” üyeleri, kendilerinin Masonluk ile hiçbir ilgi ve ilişkilerinin bulunmadığını belirttikleri gibi, Masonluğu da rahatlıkla “Para-Rozkrua” olarak nitelendirebilirler.
Özellikle, kadınların da mason olabileceğini benimseyen örgütlerin görüş açıları göz önüne alındığında; paramasonik terimi oldukça göreli bir niteliğe bürünür. Çünkü bu örgütlere göre, kendileri hiç de paramasonik değil, doğrudan “masonik”tir. Diğer örgütlerden ve kuruluşlardan büyük çoğunluğunun ise, “masonik” olma iddiaları yoktur.
Masonik olmayan bir kuruluş, örgüt ya da sistemin paramasonik olarak nitelendirilebilmesini sağlayan en önemli ölçü, amaç ve ilkelerinin Masonluğun amaç ve ilkelerine benzemesinden önce, çalışma yönteminin Masonluğun çalışma yöntemi ile benzerlik göstermesidir. Bir başka deyişle, amaç veya ilkeleri ya da hem amaç hem de ilkeleri Masonluğun amaç ve ilkelerine benzeyen fakat çalışma yönteminin Masonluğun çalışma yöntemiyle benzerliği olmayan kuruluşlara paramasonik denilemez. Buna karşılık, çalışma yöntemi Masonluğun çalışma yöntemine benzer, fakat amaç ve ilkeleri Masonluğun amaç ve ilkelerinden çok farklı olan bir kuruluş, örgüt ya da sistem ise, paramasonik olarak nitelendirilebilir.
Kadınları da Masonluğa kabul eden kuruluşlar ile kadınların da mason olabileceğini benimseyen sistemler bir yana bırakılacak olursa; bunun dışında hangi tür kuruluş ve sistemlerin paramasonik olarak nitelendirilebileceği konusunda da Masonlukta evrensel bir uyuşma yoktur. Tüm masonların, bir kuruluşun paramasonik sayılabilmesi için gerekli olan özellikleri üzerinde uyuştukları iki konu vardır:
1. Ezoterik bir niteliğinin olması.
2. Çalışmalarının yalnızca bir etkinlikten (aktiviteden) oluşmayıp, kendine özgü bir öğretisi bulunması.
Kimi masonlar, bir kuruluşu “paramasonik” olarak nitelendirebilmek için daha başka koşullar da ileri sürer.
Kimine göre, böyle bir kuruluşun öğretisinin kendine özgü değil, Masonluğun öğretisiyle uyum içinde olması gereklidir.
Kimine göre bir paramasonik kuruluş kesinlikle bir “gizli örgüt” niteliği taşımamalıdır.
Kimine göre bir paramasonik kuruluşun yalnızca çalışma yöntemi değil, amaç ve ilkeleri de Masonluğun amaç ve ilkelerine benzemelidir.
Kimine göre bir paramasonik örgüt “dinsel” bir nitelik taşımalı, kimine göre ise kesinlikle hiçbir dinsel niteliği bulunmamalıdır.
Açıkça görülüyor ki, paramasonik teriminin tanımı, bu ve buna benzer kısıtlamalarla daraltılacak olursa, sonunda hiçbir kuruluş paramasonik olarak nitelendirilemez.
Özellikle Türkiye’de, her isteyeni aralarına hemen kabul etmeyen ve çalışmalarını yalnızca kendi üyeleriyle sürdürüp, arada konukların toplantılarına katılmalarına izin veren Lions, Rotary, Söroptimist gibi kuruluşlar da yanlışlıkla paramasonik olarak nitelendirilmiştir. Batı ülkelerinde, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde benzerleri çok olan bu sosyal ilişki ve hizmet derneklerinin paramasoniklik ile ilgileri yoktur. Çünkü, her şeyden önce bu tür kuruluşların çalışmaları ezoterik değildir. Toplantılarının açılış ve kapanışında, yeni bir üyenin derneğe kabul edilişinde, belirli kuralları olan törenler uygulamaktadırlar; ancak bu törenler bir mesaj vermez. Bunun ötesinde, bireye yönelik öğretileri, simgesel anlatımları, dereceleri, bireysel gelişimi sağlayabilecek özellikte çalışmaları yoktur. Üyelerinin bilgi ve kültürlerinin, dayanışma ve özveri bilinçlerinin gelişmesine katkıda bulunabilecek türde çalışmaları vardır ama bunlar, bu derneklerin paramasonik sayılabilmesi için yeterli değildir.
18. yüzyılda Avrupa’da, özellikle Fransa ve Almanya’da, birçok paramasonik kuruluş oluşturulmuştur. Paramasonik nitelikli örgütlemeler, diğer Avrupa ülkelerinde, bu arada İngiltere’de de görülmüştür. Bu tür kuruluşlar, 19. yüzyılda Avrupa’da azalmaya başlarken, Atlas Okyanusu’nun batı yakasında artış ve gelişme göstermiştir. 20. yüzyılda Avrupa’da pek az sayıda paramasonik kuruluştan söz edilebilir. Buna karşılık son yüz yılda paramasonik nitelikli örgütler, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada Avustralya’da yoğunlaşmıştır.
Paramasonik kuruşların en önemlisi Rozkrua (Rose-Croix, Rosae Crucis) Tarikatı’dır. Masonluk ve masonlarla yakın ilişkileri bakımından Şrayner (Shriner) Tarikatı da çok önemlidir. Yaygınlığı ve çalışma özellikleri göz önünde tutulacak olursa, Doğu Yıldızı Tarikatı (The Order of the Eastern Star) diğerlerinden de daha önemli bir paramasonik örgüt olarak nitelendirilebilir. Bunlara belki çağdaş nitelikli Tapınakçılar Tarikatı'nın bazı versiyonlarını da eklemek gerekir.
Bu büyük örgütlerin yanında, öncesinde ya da sonrasında, irili ufaklı, uzun süre etkinlik gösterebilmiş ya da pek kısa bir süre yaşayabilmiş daha başka paramasonik kuruluşlar da oluşmuştur. Bunlara kendi başlıkları altında ara sıra değineceğim. Gerçi bazılarnaı bu forum alanında yer verilmiştir ama ben de kendi tarzımda yazayım.
Sevgiler.