Sn. Fay Frin, forumda pek de sık görmediğimiz bir üslup ile hassas bir konuya girdiniz.
Ancak Masonlar.org sakinlerinin büyük bir ciddiyetle yazılarını takip ettiği, Sn ADAM'ın 02 Aralık 2009 tarihinde ;sizin başlattığınız konu ile ilgili söylenebilecek tüm tespitleri yaptığını hatırlatır, ilgili bölümü sizin için sunarım.
Size Masonlar.org kardeşliği bağlamında, geçmiş dönem çalışmalarını okumanızı tavsiye ederim.
İslâm dininde Yahudiler genellikle kötülenir. Bunun elbette bir nedeni, gerekçesi vardır ama ne yazık ki çoğu Müslümanlar bunu bilmeden Yahudilere karşı ön yargılı bir tutum takınır. Bunun ise İslâm dininin aslı ile değil, hem Yahudilerin tarihi boyunca olup bitenler hem İsrail Devleti’nin günümüzdeki durumundan ileri geldiği söylenebilir; özellikle de ikincisi.
Türk halkının büyük çoğunluğu Müslümandır. Dolayısıyla, Masonluğa çeşitli nedenlerle karşıt olup Masonluğu kötü göstermek isteyenler, özellikle Türkiye’de, Masonluk ile Yahudiliğin özdeşleştiğini kanıtlamaya çalışmışlardır. Bu savlarını mason ritüellerinin kapsamında yer yer “Tevrat” ile bağlantılı öğeler bulunması üzerine kurarlar. Ancak, gerek Hıristiyanlığın kutsal kitabının İncil ile birlikte Tevrat’ı da içerdiğini gerekse Kuranıkerim’de Tevrat’tan alınma ya da Tevrat ile uyuşmalı birçok şey bulunduğunu göz ardı ederler.
Masonluğun öğretisi oluşturulurken birçok dinden ve felsefeden esinlenilmiştir. Üstelik bu öğreti özgün olarak Hıristiyan dünyasında oluşturulmuştur. Dolayısıyla, mason ritüellerinin kapsamında Tevrat ile bağlantılı öğelerin yer alması doğal bir olgudur.
Nitekim Hıristiyan dünyasında Masonluğa karşıt olanların, Masonluk ile Yahudiliği özdeşleştirip kendi bilgisizliklerini ortaya dökecek türde saçma sapan bir girişimde bulundukları görülmemiştir. Gelişmiş Batı ülkelerinde Masonluğa karşıt girişimlerde bulunulurken, önce çok ayrıntılı ve bilimsel bir araştırma yapılması, sonra mason örgütlerini gerçekten de zor duruma düşürebilecek, somut temeller üzerine kurulu suçlamalar oluşturulması yöntemi benimsenmiştir.
Öte yandan şu gerçeğin çok iyi bilinmesi gerekir: Yahudilik yalnızca bir din değildir. Yahudiler, inançlarının bir gereği olarak, kendilerini “Tanrı’nın seçkin kulları” olarak görür ve kendi içlerinde bir kapalı toplum oluştururlar. Bu yalıtımcı tutumları yüzünden, Avrupa’da 19. yüzyıl ortalarına kadar hiçbir mason locasına kabul edilmemişlerdir. Ancak bundan sonra, kendi politik amaçlarının doğrultusunda mason localarını kullanmaya da çalışmışlardır. Eğer bu tarihsel gerçekler göz önünde tutulacak olursa, Yahudilik ile Masonluk arasında bir ilişki bulunmadığı anlaşılır.
Sevgi ve Saygılarımla